24 Ocak 2025 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

J J. BV kimlikken, bir işe yararken, birdenbire bir kimlik olmak/ tan çıkan, bir işe yaramaz olan şey: Çop. Sürdurelim: kırık bir bardak, boş bir şişe, bir tahta parçası, bir sandalye ayağı, atılmış bir kitap, yarısı ısırılıp bırakılmış bir elma. Çop, böyledir. Bir nesne, çöp adında. Ama bir lamba, bir koltuk, bir tabak, bir ayakkabı, bir kaya gibi ayakta kalamamış (kayalar tek başıno ayakta kalırlar) dumura uğramış, değişimin, başkalaşımın hışımından kurtulamamış 'zavallı' bir şey. Bir rengi, bir biçimi yoktur ama bütün renklerle, bütün biçimlerle gidip gelmiş; bütun renkleri, biçimleri almıştır. Bir alaşım. Yalın. An. Her yerde gorulen, her yerde önümüze çıkan; ayaklarımıza dolaşan, atılan, tekmelenen, horlanan: Bir yersiz yurtsuz. Kopeksi. Kargışlı. (Varken, varolamayan.) . .„ l\ . 'Dünya şeytanlarla dolu' mu diyordur? Bütün şeyler gibi de ağırbaşlı, sessiz (ağırbaşlılık, sessizlik şeylere ozgüdür). Giderek de bir aile oluştururlar: Bir şey olmayanlar ailesi. Bu böyledir ama, kopuk bir düğme, eski bir terlik, bir mendil, bir çorap büyulüdür. Bütün sıradan şeyler gibi de albenili, aylalı, gizemlidir. Bir karasevdalı. Bir çilekeş. (Hem karasevdayla, çöp pek öyle ayrı ayrı şeyler değildir: Birbirlerine benzerler. Nice yollar tepmişler, çilenin, karasevdanın kendisi olmuşlardır.) Her şeyden önce de keşiş tinlidir. Dünyadan hiçbir şey beklemez. Diyojen gibi de: 'Gölge etme başka ihsan istemez.' diyordur sanki. Bir imge avası. Gizemli bir eğretileme. Liriktir, çöp. 620/24
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear