Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
talarından öğrendiği bir dili kullanmayı denedi. Birincil süreç adı verilen bu dilin şifresini çözdüğünde, bilinçdışına girmeyi de başarıyordu. Birincil süreç, bireyin "iradi" denetiminde olmayan, bildiğimiz çıkarsama kurallarına uymayan, zaman ve uzaydan bağımsız, başına buyruk bir dıldi. Hastaların saf, katkısız bir tarzda konuştukları ve hepimizin gündelik dilinde birincil süreç aksanının kendini hissettirdiği Freud'un başlıca tezlerinden biriydi. Dil sürcmeleri de en klasik örneklerdendi. Rüyalar ise birincil sürecin alt yazısız oynadığı, alt yazıva da pek gerek duyulmayan filmFreud, annati ve iki kızkardeşi Rosa ve Adolphine ile birlikte. Freud'un arkasmdan söylenenler T homas Szasz. ABD'deki antipsikiyatri harcketinin fikir babalarından olan psikiyatrist Szasz'a göre, Freud'un pratiği ile teorisi arasında büvük uçurum vardı: "Hiçbir dediğıni yapmadı. Kızıru analize kalkısması kendi görüşlerine uyrnuyordu, üstelik bir çeşit ensestti. Freud, herkese bekâret vaaz edip, kendisi bildiğini okuyan bir papaydı". Rollo May. Varolujçu psikiyatrinin önde gelen isimlerinden May, Freud'un en büyük "keşfi" olarak bilinçdısına isaret ediyor: "Yasantılarımızan en önemli parçası olan bilinçdısını fark ettiğımizde duygularımızı, ölümü, hayatı, yorgunluklarımızı, tükenişimizi dana derinliğine anlama jansını elde ettik." H.J. Eysenck. Davrantşçı okulun "militan" teorisyenlerinden olan İngiliz psikolog Eysenck'in Freud'un teorisiyle arasının hiç hoş olmadığı konuya aşina olanlarca bilinir. "Freud, hayatında hiç kimseyi tedavi edememiş bir terapist. Teorisinin geçerliliği, [eski hastalarından] 'Kurt Adam'ın 90 yaşına geldiği halde hâlâ hasta olmasına bakarak kestirilebilir." Steven Marcus. Edebiyat eleştirmenleri, Freud'un ürünlerine zaman zaman psikiyatristlerden daha sıcak baktılar. Eleştirmen Marcus'e göre Freud'un vazıları "seçkin birer yaratıcı faaiiyet ürünü, en üst düzeyde entelektüel ve bilissel başarılar.." Hele vaka öyküleri bir İbsen oyununu andınyor, aradaki fark "Freud'un hem yazar hem de oyunun kahramanlanndan birisi olması." ler! Freud'un teorisinin kişisel hayatından, ilişkilerinden ne ölçüde etkilendiği dedikoducular kadar biyografi yazarlarının ve psikanalitik teorisyenlerin ilgisini çekmiştir. Freucl'un kendi yaşanularını klinik malzeme olarak kullanmış olması, mektuplannı önetnli bir teorik ahşveriş aracı yapnıası "özel hayatı"nı merak etme hakkını izleyicilerine veriyor. Küçük Sıgi'nin kardeşini ne denli kıskandığından tutun, sütannesinin ona mastürbasyon yaptırmış olduğuna değin uzanan bu bilgiler, çeşitli anlamlarda kullanılabilir. Kimi teorisyenler, Freud'un görüşleri ile "kişisel bunahmları" arasında ilişkiler vazetmeye kadar varmışlardır. Ama her düşüncenin evriminde, onu yaratan kışinin yaşantılarındaki dönüm noktalarıyla düşüncedeYIL 1896 OLAY Yaşadıklan, teorisinî etkiledi mi? ki dönüm noktalan arasında bir örtüşme göze çarpar. .Tabloda ölümle ilgili olaylann vurgulandığı göze çarpacaktır. O dönemdeki teorik dönüşümlerin yanı sıra, Freud'daki psikosomatik belirtilerin alevlenmesi de tipiktir. Ölümle ilgili kaygıları da bu evrede şiddetlenir. Annesinin ölümü ise çok uzun bir zaman sonra olur. Cenazesine hasta (?) olduğu için katılamaz. Annesinin ölümünden görece bir serbestlik hissine kapıldığını ifade eder, hiç olmazsa kadının Freud'un ölümüne tanık olması olasılığı ortadan kalkmıştır! ^ Sigmund Freud'un hayatındaki kayıplanri üst üsteliğinin sarsıcı etkisini yadsımamak gerek, ancak görünen o ki, her sarsıntı sonrasında Freud, düjünüşünde bir sıçrayıj gerçeklejtirmiş. TEORİK DÖNÜMLER Freud bu dilin şifresini, hiyeroglif okuyan bir Mısır uzmaru gibi çözdü. Bugün onun eserlerine baktığımızda bir ilctişim teorisi görebiliyorsak, birincil süreç hipotezi ve doğurgularının rolünü de vurgulamamız gerekiyor. »•• Freud'un düsüncelerine yapmaya çalıştığım dört tarafı açık çerçeveyi öylece ortaya bırakmadan, birkaç noktayı dana belirtmem iyi olur. 1895'te yayımlanan ve kısaca proje diye anılan, ("Bilimsel Bir Psikoloji İçin Proje" başlığıyla İngilizcede yayımlanmıştı) kitapçığında, beyin işlevleri ile ruhsal dünyayı ve yaşantıları birleştirme yönünde, nörolog yanı ağır basan bir girişimde bulunur. Ama, yaşadığı dönemde çok üstünde durulmayan bu girişimi bir süre sonra bilinçdışının keşft ve ardından gelenlerle kendisi de unutmuş gözükür. Oysa, Freud'u bunca yıl sonra günümüzde (dinamik olmasa da) ayakta bırakan bakış tarzının ilk işaretini o kitapçıkta görmek mümkün. İzleyicilerinin düşüncesine yaptığı katkı, ekleme ve değişikliklere burada değinmek haksızlık olur. Ama, hayatın ilk yıllarına verdiği önemin son yıllardaki araştırmalarda büyük ölçüde desteklendiğini; diğer yandan aynı araştırmaların Freud'un o ilk yıllara ilijkin gözlemlerinden çok farklı sonuçlara vardığım belirtmeden eeçmek de bir bajka haksızlık olacak. * ** Şu nörobiyoloji çağında Freud ve izleyicilerinin ("sadık bendeleri"ni kastetmiyorum) varlıklarını sürdürebilmelerini "şunlar doğruydu, bunlar yanlıştı" diyerek anlamak, sanınm, mümkün değil. Yaptıkları, bir bivolojik çerçevenin içinde söylenenieri, yazdanları okumak. Dolayısıyla, çerçeveyi her yanıyla, molekül molekül tanımamız, yazılanların anlamını hiçbir zaman değiştirmeyecek. Cinsel gelişimi ve bireyin uzamıj bağımlılığını (hayatın başındaki umarsızlıkla çevre arasındaki karjıtlık kast ediliyor) insan kaderinin biyolojik belirleyicileri olarak gören Freud, sembollerle kendini gösteren 1911 1914 Sigmund öleceğini sıkça ak "Baştan çıkarma" teorisini ortaya atar (1897). "Cinsella getirir, babası ölür. llk Teorisi Üstüne Üç Yazıyı yayımlar. (1905) Üvey kardeş Philipp'in ölü Jungla kopuş başlar. mü. Üvey kardeş Emmanuel'in Mazoşizm hakkındaki ilk görüşlerini kaleme alır. Yas ve ölümü Melankoli'nin taslaklarını yazar. Sigmund yine, öleceğini sıkça düşünmeye başlar. Damağında kansere dönüşebilir bir lezyon ortaya çıkar. Arkadaşı Von Freund, kızı ölüm içgüdüsünün kesin Sophie ve damadı ölürler. formülasyonunu yapar. (Haz ilkesinln Öteslnde, 1920). Mazoşizmin Ekonomlk Kanser tanısı konur. Torunu, gelini ve kayınbirade Problemini yazar. (1924). ri aynı yıl ölürler. Kadın Clnsalllği'nin (1931) Annesinin öldüğü yıl. taslaklarını yazar. Niıan 1990 Freud, annesi ve eşi ile birlikt* (1905). bu belirleyicileri bir dil haline dönüstürdüğünde, bu dilin "nörobiyolojik harfleri, mürekkepleri" olduğunu pekâlâ biliyordu. Ama, sınırsız çerçevelerin içini okuma tutkusu, harfler net olmasa da anlamı bulma konusunda elimize bir ilkkılavuz tutuşturmasına yetti. Bunca yıl sonra elimizde bir tek bu kalsa da... Baksanıza, sınırsız çerçeveli yazılarda Freud'u anlatmaya yelteniyoruz. Freud'un binbir suratından birkaç tanesini, ama bunca yıl sonra eskimemış gözükenlerini aktarmayı arzulamıştım. M.F. Basch'ın çeşitli yazıları ve kitapları (başta "Understanding Psychotherapy") ve Dr. C. Ardalı'nın bu yazara ve düşüncesine ilişkin görüşleri perspektifimi olujturmakta başlıca rolü oynadı. Yararlandığım bir sürü makale arasında, "Will Neurobiology Influence Psychoanalysis?" (A.M. Coopcr, Am) Psychiatry, 142: 13951402) ve "Freud's Family" (P. Reder, Brit J Psychiatry, 154: 99101) özel yer tuttu. 1917 1920 1923 1930 Yarariandığım kaynaklar Bu küçük dosyanın hazırlanısında (Tablo: Brlttoh Journal of Paychlatry, 1989/1'(ton) Do»ya N a 1