21 Haziran 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

SORUN Y A N I T L A Y A L I M BİLİM KÜLTÜR Bır okurumuz, "Yıldırımdan korunmak için büyük kentlerde, paratonerlerin değişik binalarda yer aldığını biliyorum" dedıkten sonra soruyor. Bu paratonerlerin özelliğini ve çalışma prenslblnl merak ediyorum. Acaba büyük kentlerde tek bir merkeze paratoner konamaz mı? Havai hattan giden yüksek gerilim tel ve dlreklerine zarar vermiyor mu? Ne gibi önlemler alınmıştır? Bu soruyu, Boğazıçı Unıversıtesı Fızik Bölümü'nden Doç. Dr. Ömür Akyüz yanıtlıyor. Ikı cısım, zıt elektrık yuklü olarak karşı karşıya geldiğinde, aralarında elektriksel alan oluşur. Bu alana bir elektrik yüklü cısim koyduğumuzda kendı ışaretinin zıt yüklü tarafına doğru çekilir. Eğer bu cisimler düzgün değil de pürüzlu ve engebelı ıse, alanın şıddeti en Paratoner nasıl çalışır? sivri oldukları yerde en çoktur. Bunuıı sebebı ıse, yüklü cısım ıçındekı yüklerin, aynı işaretli olmalarından dolayı birbırlerını ıterek lyıce uzaklaşmak ıstemelerıdir. Ancak hava elektrik yüklerini taşımadığı için yükler cisimleri terk edemez. Fakat sivrilik fazla olursa yığılma dolayısıyla elektrik alan şiddetı çok yuksek olacak, bu da hava moleküllerı ıçındekı dengeli ( + ) ve () yuklerı bırbırınden koparacak, yanı lyonlaştıracaktır. Bu durumda hava, bu bırıkım normale inene kadar zıt yüklu cısme doğru ıletecektır. Bulutlarda aşırı yukleme olduğu zaman yeryüzündekı herhangi bir sivrilik, bu yüklemeye karşı bırıkım yapar ve yıldırım düşer. "Ağaç altında durma" denmesi bu yüzdendır. İşte, belli yüksek yerlere iyice sivri metal çubuklar koyarak, yıldırıma zararsız bır yol (tuzak, kapan) gösterılır. Hatta, bu çubukların ucuna konulan radyoaktif maddelerden çıkan ışınlar havayı o civarda süreklı iyonlaştırarak yolu daha da kolaylaştırır (yem). LJ Sibernetikte Çevre Kavramı Vehbi Belgil Sibernetik: 6 S DÜSÜN Karışan soyadlar Alı, Ayşe, Yılmaz, Fatma ve Kaya beş arkadaştırlar Soyadlarını oğrenmek ısteyen yenı tanıştıkları arkadaşlarına Balcı, Demır, Ozaner, Serdaroğlu ve Toprak soyadlarının kime aıt olduğunu bulmalarına yetecek aşağıdakı ıpuçlarını venrler 1. Alı, soyadının Balcı olduğunu söyler. 2. Ayşe, Alı'yı doğrular, kendı soyadının Serdaroğlu olduğunu belırtır 3. Yılmaz, Alı ıle Ayşe'nın doğruyu soylemedığını, kendı soyadının ıse Demir olduğu BUL nu ileri sürer 4. Fatma, soyadının alfabetık sırada Yılmaz'ınkıni Izledığını söyler 5. Kaya ıse arkadaşlarından bırının doğruyu söylemedığinı, ayrıca herkesın soyadının adından daha uzun olduğunu belırtır Adlarla soyadları eşleştırebılır mısiniz? Bllmeceyi doru olarak çözen 20 okuyucumuza "Bir Senaryo Yazmak" kıtabını armağan olarak verıyoruz ibernetik, ınsanoğlunun tanrılarla ortak yanı olan "yaratıcılığım" mcelıyor Insanın, önce, hayvanlarla ortak yanı var: O da, bunlar gıbı, yıyor, ıçıyor, duşmanları ıle boğuşuyor, eş arıyor, çoğalıyor ve oluyor Ama, yaratıcılık hıçbır hayvanda yok Karıncaların, fıllerın, maymunların uygarlık lar kurduğu gorulmuyor Bu olgu, bınlerce yuzbınlerce yıldır gozlenmış Bu sure ıçınde ortaya çıkan ve batan dınlerın hepsı bu gozlemden yola çıkarak, yaratıcılığı, tanrıların alanı saymış Mıdyenın, kostebegın, bınlerce melre derınlıkte yaşayan balıklann, uzerlnde yaşadıkları dunya ve bu dunyanın da bir parçasını oluşturduğu evren, gezegenler yıldızlar, uzayın sonsuzluğu hakkında fıkırlerl olduğunu gösterecek bır behrtıye bugu ne dek rastlanmamış Çevresı ıle savaşımında, her hayvanın kendıne ozgu özellıklerı var' Kımının postu, kımının olağanustu koku alma duygusu, kiminin keskın gözlerı, kımının yırtıcılığı var. Insanda bunların hıçbırı yok Bu durumda onun yok olması gerekıyor. Ama öyle olmamış. O, yaratıcılığı sayesınde, öbur hayvanlarda olup da kendısinde olmayan şeylerı yapmış, bu yolla da onlara egemen olmuş Çevre ile ilişki Insan, çevresı ıle sureklı etkıtepkı ılışkılerı sayesınde varlığını surdurebılmış Bu noktada ıkı olgu karşımıza çıkıyor Insan ve çevre Burada ınsan kavramını bılınıyor sayarak çevro uzerınde duracağız insanı çevreleyen ve onun bır parçasını 1 oluşturmayan şeylerın tumune çevre den yor Sibernetikte Ancak, tanrı, melekler, cennet, cehennem gıbı ınanca dayalı metafızık kavramlar çevreden sayılmıyor Fransızcada, çevreye "Dış ortam" (Mılıeu exterıeur) denmış Insan, ya çevreye kendını uydurmak, ya da onu değıştırmek zorunda Bu bakımdan, çevre, Fransızcada "Environnement" (anvıronman) dıye yenı bır bölumlemeye tabı tutulmuş Bız buna "yakın çevre" dıyebılırız. Çunkü, ınsan, ılk etkısını bu yakın çevrede gösterıyor ve ılk kez bunun etkısınde kalıyor. Insan, çevresını değıştırmek ıçın emek harcıyor Buna, yıne Fransızcada, "Actıon" denıyor Emeğı yakından ele aldığımızda dörtlu bır aşama dızısı ıle karşılaşıyoruz Amaç, hazırhk, karar, uygulama Amaç: Her emekte, once, bır amaç goruyoruz Hıç kımse, laf olsun dıye kendını ışe zorlamaz Evınızın bır duvarı yıkılmışsa on amacınız onu eskı halıne getırmektır Hazııiık: Ikıncı aşamada, bu ış ıçın gereklı hazırlıklara başlarız Tabıı, once, kuramsal olarak Gereklı malzemeyı nasıl bulacağımızı, nasıl bırleştıreceğımızı, bu ışın bıze kaça mal olacağını hesaplarız Karar: Bunu karar aşaması ızler Karara varma, daha onceden bır değer yargısını gerektırır Duvarda kullanacağımız taşların kuçultulup kuçultulmeyeceğı harcın oluşturanları, suyumuzun bu ışe yeterlı olup olmayacağı, duvarı kendımızın yapabılıp yapamayacağı gıbı Karar, butun bunların duşunulmesınden sonra verılır Eylem: Duvarı kendımız yapmaya karar vermışsek malzemelerı hazırlar, harekete gecerız Bu saydığımız dört öğe bır tur programdır Bunun uygulanması ıle amacımızı ger cekleştırmıs oluruz Amacın gerçekleştırılmesı bakımından çevrenın tepkısının çeşıtlerını hep goz onunde bulundurmamu gerekır Nedır bu tepkıler? Çevrenın emeğımıze tepkısı, pasif, belirlı ve belirsiz şekılde karşımıza çıkar Devrılmeye yuz tutmuş bır ağacı kolaylıkla devırebılırız (pasıf) Tarlaya ekıp gereğınce suladığımız, zararhlardan, hastalıklardan kurtardığımız dondan koruduğumuz bıtkı 1yı bır urun şeklınde karşımıza çıkar Bu sonuç (belirlı) bır sonuçtur Emeğın vereceğı sonuç bırçok halde (belırsız) olur Attığımız mermı'er hedefe duşmez, tanıtmaya çalıştığınız bır mal gereklı ılgıyı toplayamayabılır tam hazırlıklı gıttığınız halde avdan elı boş donebılırsınız Çakmak ıstedığınız bır çıvı bırçok nedenle mıhlanmaz Çanakkale'de. Istıklal Savaşı nda, hıç hesaplanrnamış bır mukavemet sa vaş galıplerını şaşırtmıştır Bu belırsızlıklerı nasıl onleyeceğız amacımıza nasıl ulasaca ğız? İşte, açıklamalarımızın bu noktasında, Sıbernetığın en onemlı kavramı olan Hareketı yıneleme" (Feedbackfıdbek) kavramı ortaya çıkar Bu konuda, bıze. yıne duyu organlarımız yol gosterıcılık yapar Şoyle Feedback (Yineleme): Mermılerın hedefe duşmedığını gordugu muzde daha dıkkatlı nışan alarak atışları surdururuz Pıyasanın tutmadığı bır ma'ı mutlaka tutundurmak ıstıyorsanız ya rekla ma devam edersınız, ya başka bır yonteme başvurursunuz Elı boş donen avcı avlanmaya tovbe etmez, taktık değıştırır Ne demıştı Zıya Paşamız Bır yerde şarkından zevk alan kımse yoksa nefesını tuketme, başka bır sarkı soyle (Bır yerde kı yok nağmenı takdır ede cek guş Tezyu nefes eyleme tebdıl'ı makam et) Çıvının mıhlanmadığını b'ze hem gozlerımız hem kulaklarımız haber verır Zıle Dastığımız halde kapının açılmadığını gorunce duğmeye ya tekrar tekrar basarız, ya kapıyı yumruklarız veya bağırırız İşte butun bu saydıklarımızın her bırı (Feedback) ıçın ornektır Boylece. feedback uy garlığın gelışmesınde, yanı doğanın olumolumsuzluklarının olumluya cevrılmesınde en buyuk rolu oynar Insanoğlu ılk bulduğu ıle yetınıp daha lyısını aramaya kalkmasaydı bugun hâlâ kureklı gemılerle yaşamını sur duımeye çalışır, tepeden tepeye bağırarak duman çıkararak haberleşıneye çalışırdı Rus uzay bılgını Tsıolkovsky (18571935) "Insan dunyada doğdu. ama sonsuza dek orada kalmayacak" demıştı Ilk sessız fılmlerın bıktıran zıkzak hareket lerının yerını normal hareketler aldı Seslı ve renklı fılmler televızyona yol actı Buqun vuzlerce metrekarelık, çok ayrıntılı ekranların yapılmasına çalışılıyor Ingılızce bır atasozu "Başaramazsân gene dene, gene dene' dıyor Unıversıte sınavlarına ıkıncı, uçuncu kez gırenler bu ışı boşuna yapmıyor Bunlar da feedback ıçın bırer ornek Akıf. 'Âtıyı karanlık gorerek azmı bırakmak / Bılmem kı ölum var mıdır ondan daha al çak?" demıştı (âtı Gelecek) Bılımımızın bu çok onemlı konusu hdkkın da bu kadarlık acıklamayı şımdılık yeterlı go ruyorum Konuya ılerde yıne. yıne" doneceğız Dı* görunujij öym, bev ayr> l ı ş Her bınru frr ya^arrfıları amsmdau \ıe.faLhks\, martt ve. ulmış üos/klt )iarofiannda/ duyajsallılı: ye öitettiJkn (.ndemt Cfmb f J Ja kk. klc \artwak. ua p\ 0 i 5ıWıj iınıflad ıoı\ M yy f Geçen haftanın çözfimü Çocuğun yaşı Çocuğun yaşına 3 eklenerek elde edılecek sayılardan, ancak 4,9 ve 16 uygundur. Bunlardan da yalnız 9, ıstenılen koşulu sağlar Dolayısıyla çocuğun yaşı 6'dır (6 3 = 3 ; 6 + 3 = 9 = 3 J ) Yunus Emre LazoğluSamsun, Adem BasuralBıtlıs, Glray Ertun Aktürkizmır, Nablye YanıkEskışohır Yaşantıları tartan kız Bu beş ağırlığın kefelere yerleştırılme bıçımı, 51 = 120 permutasyonda mumkundur Her tartımda uç kategorık durum ortaya çıkacaktır Sol kefe daha ağır, sağ kele daha ağır, her ıkı kefe dengede n tartım sayısı olmak uzere (bu uç kategorıyı esas alırsak) 3 n kadar bır yerleşım olasılığı ortaya çıkar Yanı n tartı yaparsak 3 n ıhtımalı taramış, bunlardan bırını yakalamış oluruz Burada bulacağımız, taramamız gereken maksımum ıhtimal 120 3 4 = 81 olduğuna göre bundan bır tazla tartım sayısı yanı n = 5, bıze gereklı mınımum tartımı verır (3 5 = 243). Kazanan okuyucular Mehmet AslanEskışehır, Nurcan DllllÇan, Gulay Akturklzmır, Cenglz ÖzdemlrAnkara, Reşat KaçmazKocaeli, Tülay ZoroğluIstanbul, Lutfi TekesDıyarbakır, Ayşenur Eskltapçıoğluistanbul, Emel ErenAdana, Ekrecn AydınGıresun, Fatma GundoğduKocaelı, Umut AydemirErzıncan, Bulent AydınAnkara, Leyla BoyacıKocaelıT Coşkun KüsenGıresun, Handan ÖzdemirMersın, 15
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear