Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
6 SPOR GÜNDEMİ 24 TEMMUZ 2009 CUMA Yenileşen KSK ve Kapsal... NÜVİT TOKDEMİR Futbolda takımların kadrolarını tümden yenilemeleri ve bunu yaparken de altyapılarını değerlendirmelerini her zaman desteklemişizdir. Yeni oluşumlar farklı bir hava oluşturduğu gibi, geleceğe dönük olarak taraftarların da beklentilerini yükseltir. Altyapıdan yararlanılması, yönetimleri takımın bütçesi açısından da rahatlatır. Yeni oluşmuş kadronun başına bir de bu işi seven, gençlerle çalışmayı benimsemiş, yeni bir takım yaratmada birikimini, akılcılığını, futbolun bilimselliğini kullanan deneyimli bir teknik adam getirdiniz mi, işlem tamam demektir. Türk futbol tarihini şöyle bir incelediğinizde tarihin sayfaları içinde böylesi çalışmaları yapmış ve başarıya ulaşmış kulüp ve tenik adamlarla karşılaşırsınız. Ve nasıl başarıya ulaştıklarını da görürsünüz. İlginçtir, her sezon şampiyonluk söylemleriyle sezona hazırlanan İzmir'in Bank Asya 1. Ligi ekiplerinden Karşıyaka'da göreve getirilen Reha Kapsal, geçtiğimiz sezon yukarıda anlatmaya çalıştığımız bir açılımı gerçekleştirmişti. Tek eksiği altyapısının güçlü olmamasıydı. Dış transferlerle oluşmuş yepyeni bir kadroyu, olağanüstü bir çalışma hırsıyla, üstelik kulübün kasasında para olmamasına karşın, Süper Lig finaline taşıdı. Sezon sonunda o kadro hemen tümüyle alacakları nedeniyle dağılırken genç Rıdvan Beşiktaş'a, Cihan Sivasspor'a verildi. Yeşilkırmızılıların bu iki futbolcunun transferi dışında bir kazançları olmadı. Şimdi bakıyoruz, başarılı teknik adam Kapsal, önünde yine geçmişte olduğu gibi bir hedef belirleyerek yeniden yola çıkıyor takımıyla. 17 kişilik yeni transferle ve yepyeni bir oluşumla. Üstelik korkmadan diyor ki: "Geçtiğimiz sezon başardığımızı bu kez neden başarmayalım? Benim bu inancım var. Karşıyaka, yönetimiyle, taraftarıyla bu inancımıza katkıda bulunursa başarmamak için bir neden yok. Çok çalışacağız ve istediğimiz takımı yaratacağız..." Ben Reha Kapsal'a güveniyorum. Ancak takıldığım ve yönetimi bağlayan bazı noktalarda sakımcalarım var. KSK'nin Türkiye Futbol Federasyonu'na yeni sezona girerken yatırması gereken 1.6 milyon (1 trilyon 600 milyar) TL ayrılan futbolculardan ötürü borcu var. Yönetimin TFF Başkanı Mahmut Özgener'den taksitlendirme istediği, bu önerinin kabul edilmediği biliniyor. Rıdvan ve Cihan'ın transferlerinden gelecek paralarla ağustos ayı başında bu borç ödenecek ve kulübün önü açılabilecek. İkinci önemli sorun, Kapsal'ın "olmazsa olmaz" dediği iki santrfor isteği. Özgürcan ve Bruno ikilisini Kapsal istiyor ama yönetim parasızlıkta ne yapacağını bilmiyor. Bruno'nun 600 milyar istediği söyleniyor. Yönetim para bulmak için Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak'ın kapısını çalsa da istediğine ulaşamıyor. Her şey Onursal Başkan Selçuk Yaşar'dan gelecek 750 milyarlık desteğe bağlı. Gelirse peşinatları ödenip bu transferler gerçekleşebilecek. Ya gelmezse? İşte orası belli değil. O zaman da son sözü Kapsal söyleyecek gibi görünüyor. Ne diyeceğini şimdilik söylemek istemiyorum. Anlayan anlar! Ege’nin dört bir yanındaki kazılarda antik dönemdeki yaşamın izleri sürülüyor Geçmişin izinde yolculuk Tarihin izlerini süren arkeologlar, Ege’nin dört bir yanında geçmişin güzelliğini gözler önüne seriyor. Bölgenin çeşitli yerlerinde gerçekleştirilen kazılar, eylülün son günlerine dek tarihi buluntuları güneşle yeniden buluşturacak. Apollon Klaros Kehanet Merkezi Kazı Başkanı Prof. Dr. Nuran Şahin, dünyadaki 3. kehanet merkezinde çalışmalarını sürdürdüklerini belirterek, “3 alanda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Her yıl su sorunu yaşıyoruz. 15 gündür kazı alanından çamur atmaya çalışıyoruz. Bununla ilgili bir proje geliştiriyoruz. Bu konuda yardım bekliyoruz. Ören yerinde 50 kişilik bir ekiple olacağız. Tübitak projesi olarak çalışmalarımızı yürütüyoruz. Bu yıl çalışmalarımız dikdörtgen sunak ve yuvarlak sunağın planının ortaya çıkartılması üzerine olacak” dedi. H CRAN ÖZDAMAR Klaros, Magnesia, Metropolis, Yeşilova ve Smyrna'daki kazılarda geçmişi aydınlatma çabaları eylül ayına dek devam edecek. 25. YIL... Magnesia Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Orhan Bingöl, 25. yıl kazılarının mayıs ayında başladığını belirterek, kentin kış aylarındaki yağışlar nedeniyle sular altında kaldığını söyledi. Bingöl, “Bu yıl bir sistem kurduk. Kentin sular altında kalmasını engellemek için, gelecek yıl işe yarayıp yaramayacağını göreceğiz. Bilim ekibimiz 20 kişiden oluşuyor. Kazı, bir TÜBİTAK projesi olan stadionda yoğun bir şekilde sürdürülüyor. Türkiye’nin bir numaralı stadionu olmaya aday bu yapı çok önemli özellikler taşıyor. İkinci çalışma alanımızsa ünlü Artemis Tapınağı’nın bulunduğu alan. Burada da kazı ve restorasyon çalışmaları sürdürülüyor. Ayrıca kentimizde turistik bir tesis oluşturuldu. Ortaklar Belediyesi bu alanı yakında işletmeye alacak. Kuşadası’na gelen turistler, otobüslerle gelerek kentimizi ziyaret ediyor” dedi. Torbalı’daki Metropolis Antik n.tokdemir@hotmail.com Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Serdar Aybek de, arazi temizliğini tamamladıklarını, bu yılki kazılarda kentteki sivil ve sosyal hayat üzerinde duracaklarını söyledi. Aybek, “Kültür ve Turizm Bakanlığı, Torbalı Belediyesi ve Sabancı Vakfı desteğiyle kazılarımızı yaklaşık 40 kişilik bir ekiple yürütüyoruz. Kazı dönemimizde sivil hayat üzerinde duracağız. Kamulaştırması yapılan hamamın bulunduğu alana ağırlık vereceğiz” diye konuştu. Bornova’daki Yeşilova Höyüğü Kazı Başkanı Yard. Doç. Dr. Zafer Derin, İzmir’in en eski katlarını kazdıklarını belirtti. 25 kişilik bir ekiple çalıştıklarını anlatan Derin, “Çalışmalarımıza başladık. Şimdiden birçok çakmaktaşı aletler bulduk. Yerleşim yerinin ne kadarlık bir alana yayıldığı ve mimari olarak ne tür evlerde yaşadıklarına ilişkin veriler buluyoruz. 2010 yılına dek neotik bir köy kurup eğitim programı başlatmak istiyoruz. Öğrencilerimizin, gençlerimizin tarihi yaşayarak öğrenmelerini istiyoruz. Ağustos ayında de neme amaçlı bir evlik örneği oluşturacağız. Burada öğrencilerimiz o dönemin şartlarında nasıl yaşandığını görecek. 6 Ağustos’ta Tübitak projesine katılan 15 öğrencimiz buraya gelerek, o döneme ait yaşamın nasıl olduğunu yerinde öğrenecek” dedi. Smyrna Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Meral Akurgal da, kentin Batı Anadolu’nun arkaik dönem arkeolojisi için ideal bir örnek olduğunu söyledi. Çalışmaların 110 dönümlük bir alanda, farklı disiplinlerden bilim adamlarının katılımıyla yürütüldüğünü anlatan Akurgal, “Bu dönem, Bayraklı Höyüğü üzerinde kentin kuzeydoğu köşesinde ortaya çıkarılan kent girişi ve kent suru dışında yer alan sunak ve çevresinde çalışılacak. Kazıda jeofizik çalışmalar da yürütülecek. Kullanılan farklı yöntemlerle yer altındaki yapıların varlıklarıyla ilişkili bilgilere ulaşılmasını hedefliyoruz. Ayrıca bu sezon kent girişi için restorasyon projeleri de yapılacak. Kazıları aralık ayında tamamlayacağız” diye konuştu. C M Y B C MY B