01 Temmuz 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

20 ŞUBAT 2009 CUMA 3 EGE’DEN SERDAR KIZIK yüzünden ülke çapında tartışma başladı. Sevigen'e yönelik hukuki tartışmaların dışında, konuya “etik” penceresinden bakalım. Her şeyden önce etik dışı bir olguyla karşı karşıyayız. Çünkü Sevigen de bunu kabul ediyor. Ayrıca Türk siyasetini yeni, ilginç ve anlaşılmaz bir kavramla tanıştırıyor: Ne diyor: “Çok büyük etik olmayan bir şey yok” Ne demek, nasıl yani? Etik değil, ama çok büyük ölçüde değil canım... Yersen! Nitekim dün bir televizyonda Deniz Baykal yolsuzluk belgesinin ortaya konmadığını, para alışverişi olmadığını, bu anlamda bir linç hareketi yürütülmemesi gerektiğini söylüyor, ama etik anlamda gereğini yapmasını da Sevigen'in vicdanına havale ediyor. Sevigen öyle ya da böyle parti içinde, seçim dönemlerinde de kürsülerde “anonsçu” olarak etkili bir siyasetçi. Hatta İzmir'deki belediye meclis üyeliklerine bile birkaç isim yerleştirmeyi başarmış! Eli İzmir'e kadar uzanıyor anlaşılan... Meclis üyelikleri konusu da toplumda geniş biçimde tartışılıyor bu arada. Ulusal bir gazete manşet atmış: “115 liraya hizmet aşkı” Cümlenin sonunda bir de ünlem işareti yerleştirilseydi, cuk otururdu. Meclis üyelikleri için partilerde sürdürülen yarışın oturum başı 115 lira uğruna olmadığı açık. Kulislerdeki çekişmeye, grupların birbirine girmesine, bel altı vuruşlara, canhıraş feryatlara bakılırsa meclis üyelikleri çok başka anlam taşıyor, anlaşılan. Elbette bu işi toplumsal hizmet anlamında gören, kentliye, kentine ve halka karşı bir hizmet olarak algılayan, çıkar peşinde koşmayan değerli meclis üyeleri de var. Ya zaten siyaseti kişisel ve grupsal çıkar temelinde görenler?.. Sayıları az mı dersiniz? Bakın CHP'nin metropoldeki yeni listeleriyle ilgili, politikanın içinde olanlar, şöyle bir değerlendirme yapıyor: “Eskisine göre daha iyi. Kişisel çıkar peşinde rant sağlayanlar, büyük ölçüde temizlenmiş.” Bu değerlendirme doğruysa, peki o çürük dişleri kim, kimler koydu geçmişteki listelere? Ya da dişler zamanla mı çürüdü? Doğal olarak yeni listelere alınmayanların tümü için söz konusu değil bu değerlendirme. Demek ki yolsuzlukların kol saldığı ülkede toplumun meclis üyelerini de daha iyi izlemesi gerekiyor, özellikle de büyük rantların döndüğü imar komisyonlarını... Metropol ilçelerde meclis üye listeleri kısaca değerlendirilirse, herkes gücü oranında söz sahibi oldu. Son gün il merkezinde listeleri çizilince bağırıp gürleyen Aziz Kocaoğlu bir ölçüde Bornova ve diğer ilçelerdeki birkaç orta sıra meclis üyelikleri dışında yalnızlaştırıldı. Ortalıkta, “listeler Kemal Karataş'ın işi” diye bir değerlendirmedir gidiyor. Yanlış. Öyle olsaydı bugün Çiğli, Karabağlar, Gaziemir belediye başkan adayları, başka isimlerden oluşurdu. Metropol dışı ilçelerde de Karataş’ın istemediği isimler, az değil. Yine de Karataş, başta Konak meclisi olmak üzere Buca ve Balçova başkan aday adaylarında ve listelerde etkin göründü. Etkinliği kırılmak için kurultayda yeni düzenlemelere gidilen Genel Sekreter Önder Sav gücü azalsa da Abdürrezzak Erten eliyle yürüttüğü İzmir operasyonunda Karataş'ın istemediği isimleri metropol ilçe belediye başkan aday adaylığına oturttu. Ama aynı ilçelerde meclis üyeliklerini dilediği gibi halledemedi. Balçova'da meclis listesinin ilk sırasına ilçe başkanını yerleştirmesini de varın siz değerlendirin. Öte yandan adaylarda milletvekillerinin etkinliği neredeyse hiç görülmedi. (Demek ki etkin değiller) Grup Başkanı Kemal Anadol işe karışmadı, Erten eski gücünde değil ama ekibi için çalıştı. Urla'da Karaosmanaoğlu'na karşı çıkan PM üyesi Bülent Baratalı sonuç alamadı. MYK üyesi Mehmet Ali Susam karargahı Buca da bile söz sahibi olamadı. Öte yandan savlara göre Baykal Mur at Karayalçın pazarlığında İzmir'de CHP’den aday gösterilecekleri sözü verilen bazı SHP'liler listelere konulmadı. Karayalçın'a bu konuda söz verildi mi gerçekten? Söz verilip gereği yapılmadıysa etik değil. Tüm olgular yan yana konulduğunda yeni dönem İzmir'deki yerel politika, öncekine oranla çok daha hareketli ve renkli olacak anlaşılan. [email protected] Dudu Nine siyasete ısındı Köy muhtarlığında erkek egemenliğine son vereceğini belirten Dudu Kara, 'Erkek muhtarlan becerimediği salık ocanı, spor sahasını, okulu yapıcen' diye konuştu. ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA Muğla merkeze bağlı Yaraş Köyü’nde muhtarlığa adaylığını koyan 65 yaşındaki Dudu Kara, “Erkekler benden utansın” diyor. Hangi partiden aday olduğu sorusunu yerel şivesiyle yanıtlayan Kara, “Benim partiynen alakam yok. Gadınnan oylanı alıp, erkek muhtarlan becerimediği salık ocanı, spor sahasını, okulu yapıcen. Beş sene de su parası, mühür parası almecen” diye konuştu. 29 Mart yerel seçimleri öncesi Muğla merkezde ilk bayan muhtar adayı Yaraş Köyü’nden çıktı. Bugüne kadar köye yatırım yapılmadığını belirten Dudu Kara, erkek adaylara kızarak “Öncekinneden ne gördük de bunnadan ne görcez?” dedi. Önceki muhtarları eleştiren ve sözlerini tutmadıklarını dile getiren Kara, “Öle osa ben aday mı oludum? Heç bişe etmedile. Erkekliklenden utansınla” diye konuştu. Kara, seçilmesi halinde yapacaklarını şöyle sıraladı: “Ben deve güleşine, yalı pelivan güleşine meraklıyın. Kölümüz de meraklıdır. Bunarı her sene yapcez. Buradan gelcek gelirinen hizmetlemizi yapcez. 2002 yılında köyün salık ocağı için bakanlıktan ödenek geldi. Gelen parenen yapıldı gadan yapıldı, ocak yarım galdı. Arıyan soran yok. Bu tamamlancek. Gençle top oynımek istip duru. Top sahası yapılcek. Köyümüz Denizli yolu üstünde. Bu yolun üstünde pazar yapcez. Kölü gelen geçene yetiştirdikleni satsın. Tütüncülük bitti. Gızla, garıla boş oturup duru. Onlara halı kursu açıcez. Muhtarlık 5 senemiş. 5 sene mühür parası, evlere içme suyu parası almecez. Benim param va, su parasını kendim veririn. Hayır olu.” 65 yaşındaki Dudu Nine, Muğla'nın Yaraş Köyü Muhtarlığı’na aday Tarlada kano keyfi MUĞLA (Cumhuriyet)Muğla Karabağlar Yaylası’nda gölleşen yağmur sularında Muğla Dağcılık Kano Rafting Spor Kulubü (Muğla DAKAR) üyeleri kano yaptı. DAKAR üyesi Özgür Ceylan, yaz aylarında yürüyüş yaptıkları ve bisiklet bindikleri alanlarda kano yapmanın çok keyifli olduğunu söyledi. Köylüler de alana tütün ekildiğini ve bölgede hayvanların otlatıldığını söylediler. Ülkemizde her yıl 115 bin insan sigaranın yol açtığı hastalıklardan erken yaşta ölmektedir. Sigarayı bırakmanız için daha kaç yüz bin kurban vermeliyiz? Sigarayı bırakmak isteyip bırakamıyorsanız; Sigarayla Savaşanlar size kolay yolunu öğretiyor. 212 212 50 60 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına İLHAN SELÇUK Genel Yayın Yönetmeni: İBRAHİM YILDIZ Ege Bölge Temsilcisi: SERDAR KIZIK Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: MİYASE İLKNUR Editör: HAKAN DİRİK Görsel Yönetmen: OĞUZ YILDIZ İlan: ZUHAL ALTUNGÜNEŞ YAYIMLAYAN: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş, Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2. 34381 Şişli/İstanbul İSTANBUL: Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 İZMİR: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş. H. Ziya Blv. 1352 S. 2/3 Pasaport/İzmir Tel: 0 232 441 12 20 (10) hat Faks: 0 232 441 87 45 BASKI: DPC İzmir Tesisleri Ege Caddesi No: 36 SarnıçGaziemir DAĞITIM: YAYSAT Ege Caddesi No:36 SarnıçGaziemir eposta: [email protected] Cumhuriyet Gazetesi’nin parasız ekidir. Haftada bir gün yayınlanır. C M Y B C MY B
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear