Catalog

C 2 5 A R A L I K 2 0 0 9 C U M A / Y I L : 6 / S A Y I : 2 7 3 HOMA’YA ÇÖZÜM ARAYIŞI Çevrecilerin tepkisiyle Homa’da dolgu çalışması durdurulurken, önlem alınmazsa dalyanın yok olacağı kaydediliyor. Ege Üniversitesi, yeni proje hazırlıyor. 5 CHP’NİN EKİPLERİ HAZIR! CHP İzmir’de, ilçe kongreleri başlıyor. Sav ve Susam tarafından desteklenen ekiplerin, özellikle Bayraklı'da alacağı sonuç, güçlerine ilişkin ipucu verecek. 3 KUŞADASI’NA YAPAY RESİF Kuşadası’nda azalan balık popülasyonunun artırılması için uğraş veriliyor. Denize bırakılacak beton resiflerin balıklara yumurta yatağı olması bekleniyor. 8 Santral için yapılan ağaç katliamlarına tepki sürerken, asıl amacın bölge suyunu sahiplenmek olduğu vurgulanıyor HES’in hedefi Sandras MEHMET EMİN BERBER KÖYCEĞİZ Köyceğiz'de yapılmak istenen hitroelektrik santralı (HES) için, aralarında 400 yıllık çınarların da olduğu binlerce ağacın kesilmesine yönelik tepki sürerken, Köyceğiz Belediye Başkanı Salih Erbay sıkıntının HES'le sınırlı kalmadığını, asıl hedefin Sandras Dağları'nın suyu olduğuna dikkat çekiyor. Erbay, “HES'ten üretilecek elektrik, bir başka yoldan fazlasıyla sağlanabilir. Buradaki amaç, neredeyse olduğu gibi şişelenebilecek kalitedeki bu su üzerinde hak sahipliği yapmak. Ancak buradaki yurttaşlar ve yerel yönetim olarak biz, buna engel olacağız” diyor. Köyceğiz’in Beyoba beldesindeki Yuvarlak Çay üzerinde, Akfen Holding tarafından kurulmak istenen 2.7 megavat gücündeki gücündeki HES için, binlerce kızılçam ve 300400 yıllık anıtsal çınar ağacı yok edildi. Santraldan etkilenecek 7 köyde yaşayanlarla, Beyobası, Köyceğiz ve Dalaman'daki yurttaşlar ise, 10 gündür bölgede ve Muğla kent merkezinde eylem ya rbay, “HES’ten üretilecek elektrik, bir başka yoldan fazlasıyla sağlanabilir. Buradaki amaç, neredeyse olduğu gibi şişelenebilecek kalitedeki bu su üzerinde hak sahipliği” dedi. ğiştirmesinden de endişe ediliyor. Çay içindeki yüzlerce canlının geleceğinin tehlike altında olacağını öne süren bilim insanları, çevreciler ve yerel yöneticiler, 2.7 Megavatlık enerjinin farklı kaynaklardan sağlanabileceğini, burada asıl amacın farklı olduğunu düşünüyor. Köyceğiz Belediye Başkanı Salih Erbay, konunun HES yapımıyla sınırlı olmadığını savunarak, suyun içilebilecek düzeydeki kalitesine dikkat çekiyor. Erbay, “Amaç, bu suyun üzerinde bir hak sahipliği iddia etmek. Gelecek yıllarda suya, petrol kadar ihtiyaç duyulacağının bilindiği bir ortamda yapılıyor bu iş. Ancak buradaki insanlar duyarlı. 7 köyün bağlı olduğu Beyobası ve E SUYA DİKKAT! Yöre halkı, santral için yapılan ağaç kesimlerini protesto etmeyi sürdürüyor. pıyor, seslerini duyurmaya çalışıyor. Zaman zaman kendilerini ağaçlara zincirleyen, zaman zaman da ellerindeki dilekçelerle yetkilililerin kapısını çalan yüzlerce yurttaş, doğal zenginliklerinin korunmasını istiyor. Sandras Dağları'ndan doğan ve tertemiz suyuyla dikkat çeken Yuvarlakçay, güzergahı boyunca onlarca restorana ev sahipliği yaptıktan sonra Köyceğiz Gölü'ne, oradan da Akdeniz'e ulaşıyor. Yuvarlakçay üzerinde yapılması düşünülen HES ve göletinin, çayın kaynağını de Köyceğiz Belediyesi adına ben, bu hakka sahip çıkıyoruz. Tepkimiz 10 gün önce 100 kişiyle başladı şimdi 700'ü buldu. Yani yatırımın halka karşın burada yapılması mümkün değil” diyor. Bölgede yaşayan yurttaşlardan, Emekli Öğretmen, Yazar Günur Karaağaç da, yapılan ağaç katliamının boyutunu anımsatarak, “En çok içimizi yakan da 200300 yaşındaki çınar ağaçlarının kesilmesiydi. Bunlar anıt ağaçtı. Anıtlar kurulu tarafından onaylanmıştı. Ne yazık ki bu kadarlık elektrik üretimi için bu denli katliam yapılıyor. Ancak köylü bu işin bilincine vardı. Suyuyumuza sahip çıkacağız kararı aldılar. Ve bundan sonra köylü bu mücadelesini sürdürecektir” yorumunu yapıyor. HES'e karşı çıkan platformun sözcüsü Murat Demirci de, dünya mirası niteliğindeki doğanın katledildiğini vurgulayarak, “Pınar köylülerinin, Zeytinalanı’nda, Beyobası’nda yaşayanların, ta Köyceğiz’e kadar hat boyunca barınanların kullandıkları su, ellerinden alınmak isteniyor. Buna izin vermeyeceğiz” diye konuşuyor. AYVALIK Çamlık’ta zafer halkın OYA UĞRAL AYVALIK Çevre ve Orman Bakanlığı'yla Ayvalık Belediyesi arasında yaklaşık 3 yıldır süren “Çamlık” gerginliği, yerel yönetim lehine sonuçlandı. Kamuoyunun baskısı sonucu alan, yerel yönetime yıllık 30 bin liralık bedelle iade edildi. Ayvalıklıların 80 yıldır dinlenme ve piknik alanı olarak kullandığı Çamlık bölgesi, Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından çıkarılan bir yönetmelikle belediyeden alınmıştı. Bunun sonucunda da Ayvalık Belediyesi tarafından kiraya verilen Çamlık’taki işyerleri işletmecileri mağdur oldukları gerekçesiyle hukuk savaşı başlatmıştı. Yargı süreci işlerken, Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, Edremit Orman İşletme Müdürlüğü'yle anlaşmaya vardıklarını ve bölgenin resmen Ayvalık Belediyesi'ne verildiğini bildirdi. Türközen, “Son birkaç yıldır kanayan yara haline dönüşen Çamlık’taki sorun belediyemizin yoğun girişimleri sonucunda çözümlenmiştir. Belediyemize tahsis edilen Çamlık'taki işletmelerin kiralanıp, kiralanmayacağı ya da belediyemiz tarafından işletilip, işletilmeyeceğiyle ilgili şu an için bir şey söylemek doğru değil. Ancak hukuki prosedürleri inceleyerek, sonrasında Çamlık alanını nasıl değerlendireceğimize karar vereceğiz’’ dedi. Organizede ürkütücü tablo İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde (İAOSB) bu yıl, ekonomik kriz nedeniyle yarı yarıya istihdam kaybı yaşandığı vurgulanırken, bir çok işletmenin de yatırımlarını ertelemek zorunda kaldığı vurgulandı. İAOSB Yönetim Kurulu Başkanı Hilmi Uğurtaş, “Kriz, bölgemizde de ciddi hasar oluşturdu. Yüzde 50 civarında çalışanımızı kaybettik. Çoğu firmamız binasını sattı. Doğalgaz ve su tüketimi geçen yılların çok gerisinde kaldı” dedi. İAOSB’de sıkıntıya giren firmaların yanı sıra onlara yemek, ulaşım gibi hizmetler sağlayan birçok sektörün de olumsuz etkilendiğine dikkat çeken Uğurtaş, “Bölgemizde makine üreticileri, hazır giyimciler ve elektronikçiler krizden en fazla etkilenen sektörler oldu. Ambalaj, plastik, gıda ve oto yan sanayi sektörü ise daha az etkilendi” diye konuştu. F lamingolar fotoğraflarda kaldı NURPERİ DEĞİRMENCİ BODRUM Bir zamanlar göçmen kuşların en önemli uğrak yerlerinden olan, MilasBodrum karayolu üzerindeki Tuzla Gölü ve çevresi, eski günlerini arıyor. Türkiye'deki 453 kuş çeşidinin 250’sinden fazlasının BodrumMilas çevresinde bulunduğu vurgulayan uzmanlar, bu yıl Tuzla Sulak Alanı’daki kuş popülasyonunda büyük oranda azaldığını belirtiyor. Özellikle her yıl kışı geçirmek için sulak alana gelen türlerden biri olan flamingoların, artık bölgeyi terk ettiklerini söylüyor. Bodrum Habitat Çevre Kozası Üyesi Cüneyt Karaloğlu, “Geçen yıllarda küme küme 3 bin kadar flamingo burada kışlardı. Ancak şimdi eser yok. Bunun araştırılması gerekir. Golf sahalarındaki yoğun su kullanımı, yanlış yapılaşma gibi nedenlerle yaşama alanlarının etkilendiğini düşünüyoruz. Flamingolar 'artemia salina' denilen bir böcekcikle beslenirler. Bu böcekcik yüksek tuzluluk oranı olan sığ bataklıklarda üreyen bir canlıdır ve onların en temel besin kaynağıdır. Pek çok balık türü de onunla besleniyor. Beslenemeyecekleri bir ortama gelmelerini bekleyemeyiz. Ortamda bir şeyler değişti ki, bu yıl flamingolar yok” diyor. Aynı örgüt üyelerinden Lon Briet de, konuyu doğa derneklerine ve Kuşbank’a ilettiğini bildirerek, “İzmir’de Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü’nden, yakın bölgelerde, özellikle Gediz Deltası’nda bulunan flamingoların sayılarının daha fazla olduğunu öğrendim. Tuzla Sulak Alanı’da suyun kalitesi değiştiği için burayı terk etmiş olabilirler. Bunun için suyun bir an evvel araştırılması gerekiyor” diye konuşuyor. ’den SERDAR KIZIK Duruş!.. Şaka mı, ciddi mi? Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast düzenleyecek iki subayı polisler yakalamış. Subaylardan biri, Arınç’ın evinin krokisinin bulunduğu kağıdı yutmak için polislerden su istemiş! Kağıt, subayın gırtlağından çıkarılmış! Bir başka konu, şaka mı ciddi mi siz karar verin; İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, iş için gittiği bazı I Devamı SAYFA 3’te serdarkizik@cumhuriyet.com.tr C M Y B C MY B