Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER 15 TEMMUZ 1990
ABD Hangi Hesaplarda,
Bizlor Ilaııgi Alemde?
HIFZI VELDET VELİDEDEOĞLU
BatıJıiar poiıukalannı en az yüz yıl sonrasına göre
ayarlarlar örneğın Ingüızler yeryüzünün turlü nok-
tâlarında, özellıkle Hmdıstan, Sıngapur ve Avust-
ralya'da oluşturduklan tıcaret merkezlenyle uç yüz
yıl sonrakı dunya ımparatorluklarının tohumlarını
attılar
ABD 182O'de Anadolu'ya ılk mısyonerlen gön-
denrken Osmanlı Imparatorlufu'nun 192O"lerde ço-
keceğının hesabını yapıyor ve Anadolu'nun turlu
yörelerınde kılıselerıyle, kolej ve hastanelenyle ge-
nış bır mısyoner şebekesının kuruluşunu hazırlıyor-
du Atatürk Ulusa] Kurtuluş Savaşı ıle onJann bu
hesabını bozdu, ama tkıncı Dünya Savaşı'ndan son-
ra başka yöntemler buldular Türkıye'nın karşı kar-
şıya kaldığı Stalın tehlıkesınden yararlanarak
1947'de ülkemızle ıkılı arüaşma yaptılar, ardından,
gerek ekonomık, gerek sıyasaJ yönde yava$ yavaş
ıçımıze ışlemeye başladılar ve —daha önce bırkaç
kez yazdığım gıbı— Anadolu'nun her köşesıne yol-
ladıklan barış gönüllülen şebekesı ıle Türkıye'nın
demokratık, sosyal, ekonomık, etnolojık, kultürel
harıtasını çıkardılar, böylece ıçyapımızı bızden ıyı
öğrendıler Daha sonra da genç yaşta ABD'de eğı-
tım görmuj ve oraya hayranlıkla bağlanmış bazı
Türk subaylannın, özellıkle 12 Mart 1971'den ve hele
12 Eylül 1980 darbesınden sonra poktıkadakı etkın-
hklennden, deneyımsızJıklennden ve kafalanna ış-
lenmış olan komUnızm fobısınden ve düşmanlığın-
dan yararlanarak Türkıye'yı tam bır uydu de\let du-
rumuna getırdıler
Şımdı de yenı bır oyun başladı Içınde bulundu-
ğumuz temmuz ayının ılk günlerınde gazetelerde,
özellıkle Cumhurıyet'te çıkan habere göre Istanbul
Rum Ortodoks Kılısesı Patnğı ABD'de bır "Bızans
Imparatoru" gıbı ağırlanmış ABD Kongresı'nde
kubbealtında yapılan törende Istanbul Patnğı "Bu-
tün dunya Ortodokslarının evrensel ruhanı reısı
olarak" takdım edılmış Oysa kubbealtı töreru ge-
nellıkle devkt başkanlarına özgu bır törenmış. Boyle
olduğu halde ABD'yı zıyaret eden Türk cumhur-
başkanlarından Kenan Evren ve Turgut Özal ıçın
bdvle bır tören yapıimamış Dahası var, patrığın
ABD gezısınde bındığı uçak Bızans ımparatorları-
run sımgesmı taşıvormuş.
Bütün bunlar ne anlama gelıvor, düşunelım
1820lerde Anadolu'ya ılk mısyonerlen göndenrken
1920'lerın hesabını yapan ABD, 1990'da Turk uy-
ruklu ve Türk yasalanna bağlı Istanbul Rum Or-
todoks Patnğı'ne butun dunya karşısında bu ker-
tede aşırı sıyasal sayRi Rösterırken, acaba 2090'lar
ıçın hangı hesabı vapıyordur0
Bızans'ı dırıltmek, elbette o eskı dönemın ırnpa
ratorluğunun tıpkısını gerı getırmek anlamına gel-
mez, çünkü tanh gerı dönmez Bunun anlamı, Yu-
nan Panhelenızm ve "Megalo ıdea"sını gerçekleş-
tırmek demektır, yanı 15 Mayıs 1919'da Yunanlılar
İzmır'e çıkarken ve 1921'ın yaz a>larında Anado-
lu'nun ortalarına doğru ılerlerken hangı amacı gu-
düyor ıdıyseler, şımdıden başlayan sıyasal hazırlıklar
o amaca ılende ulaşmak ıçındır
* * *
ABD'de bu hesaplar yapıbrken bız Türkler, men-
kul kıymetler gelırlenvle, Spor-Toto, Spor-Loto, Mıl-
lı Pıyango, Kazı-Kazan gıbı pıyango ve ovunlarla
zengın olma hesaplarıvla uğraşı>oruz
Ya polıtıkacılarımız ne ıle uğraşıyorlar7
12 Eylul generallerı sayesınde ıktıdarı ele geçır
mış olan ANAP, köylen ılçe, ıJçelen ıl yaparak halkı
kandınp onumuzdekı seçımlerde vıne ıktıdarda kal-
manın hesaplarmı yapıyor, yanı gunluk ve çırkın
polıtıka hesapları
Başka hesaplar da var Devletın temel ekonomık
kuruluslannı bırer bırer yıkıp yabancılara devrede-
rek Turkıye'yı busbutün dışa bağımlı duruma ge-
tırmek Cumhurbaşkanı özal hazıran ayının son
haftalarında gerek basın toplantısında, gerek Hodn
Me>dan programında bırtakım duşunceler ılerı sur-
du
Bu duşüncelerden bın, karayollannın hberal eko-
nomıve, demıryollannın ıse komünızme uygun ol-
duğu yolundakı sözlerınden yansıdı Gerek Cum-
hurı>et'te, gerek ötekı bırkaç gazetede Batı Avru-
pa'nın demıryolu ışletmesıne onem verdığı belırtı-
lerek özal'ın duşuncesı çurutuldu Ben şunu ekle-
raek ıstıyorum Acaba Özal kapıtaiızmın sağlam ka-
lelerınden bın olan Isvıçre"ye hıç gıtmedı mı7
Sa-
ruyorum gıttı ve oradan "Davos surecı" adıyla bır
polıtıka slogaru getırdı Anlaşılan şu kı, tsvıçre'ye
uçakla gıttığı ıçın bu ulkedekı demıryolu şebekesı-
nı görmedı Orada ana demıryollannın devletçe ış-
letıldığını de bılmı>or Bu demıryolu ışletmelen "Fe-
deral Demıryolları" adını ta$ır ve Isvıçre toprakla-
rında ula$ımın çok buyuk bır bölumu bu ışletme
ıle sağlanır
Savın özal, herhalde bır akşam uzen Istanbul-
da Ha>darpaşa banlıyo trenıne bınıp Pendık veya
Gebze've kadar gıtmış olsaydı, halk kıtlelennın, bu-
tun ışletme aksaklıklarına rağmen, bu trenden na-
sıl yararlandığını görürdu Burada trenler halkın
ulaşım gereksınmesını büyuk ölçude karşılamakta-
dır, ama özal'a göre halk kıtlelennın yaranna olan
her ışletme "Komünızme yatkın!" nıtelıktedır Şım-
dıye kadarkı bütün davranış, önerı ve çözumlen de
bunu göstermektedır Bır cumhurbaşkanı ıçın çok
acı bır gözlem
Sayın özal bır de aşağı >ukarı şöyle buyurmuş
Bu ülkenın 'uç partılere" henüz tahammulu yoktur
Yaklaşık 110 yıl önce Kızıl Sultan Abdulhamıt de
"Mıllet henuz yetışmemıştır, olgunlaşmamıştır, de-
mokrası bu memlekette uygulanamaz" dıyerek av-
nı görüşu ılen surüp 1876 Anayasası'm "Kanunı
Esasısı'nı" rafa kaldırmamış mıydı'"
Eğer gunumuzde Turk halkının dunya olayları-
nı ve ulkemızın çıkarlannı tam anlamıyla ızleyıp de-
ğerlendırebılecek bılınç duzeyıne erışmesı, hıç de-
ğılse son yuzyıl boyunca engellenmemış olsaydı halk
kıtlelerı vazının başında anlattığım ABD'run uzun
vadelı polıtık hesaplarına karşı hemen tepkı göste-
rırdı Kımılerırun küçumsedığı Yunan halkının tu
munün yureğınde "Megalo İdea" bılıncı yaşamak-
ta, yaşatümaktadır Bızde ıse anayurdumuzu ve hal-
kımızı yüceltmek, çağdaş uygarlık ve demokrası dü-
zeyıne ulaştırmak ıdealı kenara ıtılıyor Buna kar-
şılık bır yandan dın bağnazlığı pompaJanı>or, öte
yandan Turk-lslam sentezı aldatmacasıyla ve dıiz-
mece Ataturkçüluk söylevlenyle gençler oyalaruyor,
dahası, Turancılık düşlenne doğru yönlendırılmek
ıstenıyor
Bürun bunlar Türkıye Cumhunyetı'mn yıkımmı
hazırlamaktır
Bu göruşum "evham" değıldır Kısa görüşlü po-
lıtık tutumumuz karşısında ABD, Rum Patnğını
alet ederek, çok uzun vadelı hesaplara gırışıyor Bır
tanh öğretmem olan babam, en çok sevıp takdır et-
tığı Osmanlı padışahı Fatıh Sultan Mehmet'ı, ts-
tanbul'u aldığında patnkhaneyı bu kentten kaldı-
rıp "Aynaroz"a yerleştırmedığı ıçın eleştınr, "Bu
muessese Turk mılletı ıçın bır çıban başıdır" derdı
ve Mora ısyanında Istanbul Rum Patrığı'mn Os-
manlı devleune ıhanet ettığını, bu yuzden patnk-
hanenın kapısında asıldığını örnek olarak göstenrdı
Rum patnklerı, Ulusal Kurtuluş Savaşı sırasında da
Türkıye'ye ıhanet etmışlerdır Şımdı de gelecektekı
Bızans "ldea"sının tohumlarını ABD'de atmakla
meşguldürler
Bızler ıse yukarıda belırttığım küçuk hesaplarla
uğraşıyoruz!.
Acıklı bır durum değıl mı bu?
EVET/HAYIR
OKTAYAKBAL
i Daktilolar Üzerine
Bıldım bılelı yazılarımı daktı/oda yazarım Oyku, roman türun-
dekı çalışmaları ıse el yazısı ıle Beyaz kâğıdın ustüne eğılmış-
sın, kurşun ya da dolma kalemle boyuna bır şeyler çızıktırıyor-
sun Içındekı yaşamı kâğıda dokuyorsun Daktılo makınesıyle
öykü, roman yazılmaz sanırdım Oysa ne kadar yanlış' Her tuşa
vuruşta bır şeyler kopar ıçınızden Gerçekten duyarlı ısenız, yaz-
mak, kâğıtlara bırakmak ıstedıklerınız bır anlam taşıyorsa, ha elle
yazmışsmız bunlan ha yazı makınesıyle
Hermes Baby'mı her gıttığım yere taşıdım Tam kırk beş ya-
şında
1
1945'te büyukbabamın verdığı ellı lırayla aJmışüm 1900'de
Remıngton labrıkasından getırttığı makıne tarıhsel bır değer ta-
şıyordu, ama kullanılmaz hale gelmıştı Masanın yarısını kaplı-
yordu Tuşlara basıyordunuz, ama kâğıttakı ızlennı göremıyor-
dunuz Ruloyu kaldıracaktınız, öyle görecektınız yazıları' Harf-
lerı tutan tuşlar yukarıdan aşağı değıl de aşağıdan yukarıya vu-
ruyordu kâğıtlara Çoğu da sılınmıştı, okumak olanaksızdı 'Ye-
nı bır makıne alalım' dedığımde büyük babam "Ben onu Bağ-
dat'tayken getırttım, Londra'dakı Remıngton fabrıkasından, çok
ıyı makınedır" dıyordu Unuttuğu şey, aradan yarım yüzyılın geç-
tığıydı
Hermes Baby ıle onun yazılannı, anılarını yazdık Daha doğ-
rusu o söyledı ben yazdım Unlü Kuçük Paşa' romanını bugünkü
dıle çevırıp bu yenı daktıloda yazdık Bırkaç yıl sonra da Her-
mes Baby benım oldu Gerçı başka bır makınem daha vardı Or-
taokul sıralannda annemın bana armağan ettığı Olympıa Kâh
bırıyle kâh otekıyle yazıyordum artık Bırının harflerı kocaman,
ötekının küçücüktu Fahır Onger bır gûn, "lkı makıneyı ne ya-
pacaksın
1
'" dedı, Olympıa'yı ona devrettım Derken, başka bır
rastlantıyla ıkıncı bır Hermes Baby ye kavuşmaz mıyım'
Küçûk makınelerı severım Masada dururlar kucağınıza alır-
sıntz, kolaylıkla ıstedığınız yere göturürsunüz Sızın en yakın ar-
kadaşınızdır Trende gıderken vapurda, kahvede, gazetede, her
yerde yanımdaydı Kaç bın sayfa doldurdum onunla, kımbılır
O küçük makıneler zaman zaman bana ne oyunlar oynadı
1
Bursa'da otel odasında gazeteye yazı yetıştırırken bırden E harfı
yerınden çıkmaz mı
7
Fırlayıp gıttı odanın bır köşesıne Arayıp
bulup yerıne yerleştırdım Derken bır daha fırladı Sankı 'E', yaz-
dtğım konuya karşı çıkıyordu Bu kez lyıce aramam gerektı Yı-
ne yerıne yerleştırdım bıraz da yapışkan surdum bır daha uç-
masın dıye' Bırkaç satır daha, derken bır de baktım 'E'nın yerı
boş kalmış harf ortada yok Yakalayıp ınce ıplık sardım dört yan-
dan 'Emek emekçı' falan demeye kalmadı "E ıplerı kopardı
Hıç unutmuyorum 'E' harfıyle gırıştığım savaşımı
1
Sonunda
ustunluk onda kaldı Çaresız E lerı boş bırakarak sürdürdûm ya-
zıyı Kalemle ekledım 'E'lerı Bırden aklıma geldı E'sız bır yazı
yazamaz mıydım' Ne olur sankı abc'nın bır harfını kullanmaz-
sam
9
Başladım yazmaya, özen gosterıyorum 'E'yı kullanmamaya
Oyle zor bır ıştı kı bu
1
Yazdım yazmasma, üstehk 'E'sız Bır Yazı"
başlığıyla Vatan gazetesınde de çıktı Yıl 1963 Gazetede yayım-
lanınca okudum, tatsız tuzsuz bır şey olmuş Zorlama, kendımı
cendereye sokma O zaman anladım kı her harfın bır değerı
var En az kullanılanların bıle E de gerek A da, I de, V de
Ben eskı klavyeye alışmışım Şu anda dordu de eskı yazı ma-
kınem var Hepsını de A ıle başlayan klavyeye çevırttım Insan
alışkanlıklarından vazgeçemıvor Elle yazmak belkı en lyısı en
doğalı, en ıçtenlıksı ama çağımıza ters duşuyor Hızlı yasıyoruz
hızlı çalışıyoruz, hızlı yazıyoruz Ne doğanın, ne yaşamın ger-
çek tadını alıyoruz bu hız ıçınde' Daktilolar neredeyse moda
dışı kullanım dışı kaldı kalacak Bılgısayar çağındayız Ne var
kı bızler her tuşuna bastıkça gurultu çıkaran eskı zaman dakti-
lolarından vazgecemeyız Kımı zaman bu bınlerce yazı yazmış
eskı makıneler kendılığınden yazıyor sanırım bu yazıları Sankı
bızler bır aracıyız Oyleyse yasasın eskı daktilolar' Butun harf-
lerı eksıksız olmak koşuluyla
UMRAN BARAN'ı
Kaybetmenin uzuntusu içindeyiz. Baran
ailesine, Yorum dergisi okuyucularına,
Sidney Turk Halkevleri mensuplarına
başsağlığı dileriz.
SIDIKA SU - ILGIN SU
RUHt SU DOSTLAR KOROSU
BÖBREK TAŞ KIRMA
VE ÜROLOJİK
HASTALIKLAR MERKEZİ
ŞİMDİ... BİZLERDE UYGULUYORUZ
Avrupa ve Amenka'nın İC yıldan ben kullandığı bobrek
taslarından ağrısız ve amdıyatsız kurtuJma yontemını
SAPEK SAGLIK HIZMETLERI OZEL YAŞAR
HASTANESI'nın bunyesınde bızler de gerı,ek]eşurrmş
bulunuvoruz Ayrıca Urolojık HastaJıklar Merkezımızde en
gelışmış modern teknolojık cıhazlarla teşhıs ve tedavı
yapmaktayız 24 saat hızmetınızde olup avrıntılı bılgı ıçın
bızı arayabılırsınız
SAPEK SAĞLIK HİZMETLERİ
Incırlı Cad No 24 Bakırkoy / îstanbul
Tel 543 26 41 47 570 35 96
Kadınlanmız Ne Zaman Bilinçleneeek?
Çağımızda kadın sömürusu alabildiğıne surmektedir, kadmın
ikincil konumunu sağlamlaştırmak amacıyla çeşitli tuzaklar
kurulmaktadır. Olayları artık akademik tartışma ve fikir
cimnastiği düzeyinden indirip gerçek bir insanlık sorunu
olarak değerlendirmek ve hem kadınlarımızın hem de
erkeklerimizin olup bitenlere kendi çocuklarının geleceği
açısından bakmalarını sağlamak gerekmektedir.
Prof. Dr. TÜRKÂN SAYLAN
Zencı beyaz eşıtsızlığı ne kadar gerçekse,
kadın erkek eşıtsızlığı de o denlı somut bır ger
çektır çağımızda Dılesek de ne ükını ne de
ıkıncısını yok sayabılırız, ancak olaylara sır
tımızı çevırır, olup bıtenın bızı hıç ılgılendır-
medığını varsayar ve tuzu kuru ınsanların o
sorumsuzluğu, aldırmazlığıyla "Ne demek
canım kadın hakları, femınızm , bızı ınsan
haklan ılgılendırır, sız yıne ayırımcılık vapı-
yorsunuz " deyıp ışm ıçınden sıyrılırız Ne
yazık kı bu vargılar yalruzca egemenlıklerının
sarsılacagıaı sanan erkeklerden değıl, ama hıç-
bır acı deneyırn geçırmeden bellı yerlere gele
bılmış ya da ıçınde yaşadığı konumun kendı
sıne sağladığı kolayl^klardan ödun vermeye
hıç myetı olmayan kadınlarımızdan da gelı-
yor
Bütün toplumlarda kadın
sömurusü
Kuşkusuz kadın sorunları bır insanlık so-
runudur, ancak çoğu kesımlerde msanlığını bı-
le kanıtlayamamış, ıkıncıllığı doğal bir yazgı
olarak benımsemış kadmın önce ve de çok bu-
yuk çabalar, acılar, katlanmalar sonucu top-
lum ıçınde erkekle eşıt konuma gelmesı, on-
dan sonra da her ıkı cınsın el ele ortak insan-
lık sorunları ıçın çaba göstermesı gerekmek-
tedir
Çağımızda tum toplumlar gırtlaklanna ka-
dar 'kadın sömürusu' ıçıne batmışlardır Bu-
nun çok çeşıtlı sosyo-psıkolojık açıklamaları
olacağj kuşkusuzdur (1) Ancak bu açıklama-
lar kadının ıçıne duşürüldüğu bataktan kur-
tulmasını sağlayacak nıtelıkte değıldır Yüz-
lerce yan kolun bırleştığı bu>uk bır endüstn
dalına dönuşmuş olan kadın sömürüsune
'dur' deme olasılığı vok mudur acaba
1
Yakın bır zamanda ya>ımlanan günluk bır
gazetede yan çıplak fotoğraflarla bırlıkte ve
nlen haberler şunlar "30 bın Alman kadına
kocalanndan ayrı tatıle çıktı ", "Alman ka-
dmları tatıl boyunca her türlu çılgınlığı yapar-
ken çoğu ulkelenne harrule olarak dönuyor ",
"Çekmmeyın, arkadaşlık teklıf edın, eğer bır
plajda güneşlenen valnız bır ^lman kadın
rastlarsamz, çekınmeyın, arkadaşlık teklıf
edın, çunku o zaten bunun ıçın kocasını ekıp
geldı Böylece Turk tunzmıne de bu>ılk kat-
kıda bulunacağınızı unutma>ın", "Deneyın
başarılı olduğunu göreceksınız, ışte her kadı-
nı bastan çıkaran ıksırın formülü, yenı tanış-
tığınız bır kadını kendınıze bağlamak ve bır
an önce sonuca gıtmek ıstıyorsanız asağıda
formülünu vereceğımız ıksın ona içırın Ke-
sın sonuç alacaksınız " (2)
Evet, aklı başında hıçbır ınsanın onaylaya-
mayacağı bu tur haberlerın, kadın erkek ılış-
kılennın son derece kısır olduğu ülkemızde bu
tür beyın yıkayıcı mesajların nerelere varaca-
ğıru duşünmemız gerekmez mı' Anadolu'nun
bağrından kopmuş, yıllar yılı cınselhğıru bas-
tırraak zorunda kalmış delıkanlılarımıza yur-
dumuza gelmış turıstlerı hedef göstermerun
sorumsuzluğunu bu sansasyonları yapanlar
ustlenebıhrler mı
9
Her gün okuduğumuz ve
bızı ınsanlığımızdan utandıran kıskançhk ve
seks cınayetlerı, turıstlere tecavüz olayları ış-
te hep böyle tahrıkler sonucu olmuyor mu'
Bu gudulerle beslenmış erkeklenn kendı çev-
relerındekı tum kadınları bırer 'cınsel obje'
ve potansiyel fahıse olarak görmelerı önlene-
bıür mıî
"Kadın erkek eşıttır", "femmızmden de-
ğıl hümanızmden söz edelım" dıyen ınsanlar
neredesınız
7
Hanı Basın-Ahlâk Yasası, hanı
bıreysel ve örgütsel tepküer
9
Neredesınız tüm
kadmlar, ılla sıze tecavuz edıldığmde mı fer-
yat edeceksınız'' Neden susuyorsunuz
9
Son gunlerde her turlu kadın hareketının
denetım altına alınması yolunda çeşıtlı >önet-
sel gelışmeler var, Hukukçu Kadınlar Derne-
ğı bu konuda çok çarpıcı açıklamalarda bu-
lundu (3), ancak kımsenın olayın boyutları-
nın avırdına vardığı yok, herkes sakın uyku-
sunda uyuvor Hanı ne derler 'ört kı ölem '
Butün bu çarpıklıklara tuz bıber eken son
ola> da bır savın mılletvekılımızın kadınlann
2 saat daha az çalışmasını önermesı ve buna
göstenlen tepkıler oldu (4)
Ne yazık kı kadınlanmız kendı katkılany-
la duştüklen, duşurulduklen tuzaklann bılın-
cıne bır turlu varamı>or, kendı kurtuluşları-
nı başkalanrun ödunlerınde bulacaklannı sa-
nıyorlar Oysa bu konumlannı yalnız ve yal-
nız kendılerının değıştırebıleceklennı, pek çok
acılara, sıkıntılara, umarsızlıklara karşın an-
cak kendı dışlen ve tırnaklanyla savaşırcası-
na düşuncelerını kabul ettınp bır yerlere va-
racaklannı bır turlu kavravamıyorlar Kendı
savaşımlarının belkı kendılenne hıç >arama-
yacağını, hatta kısacık ömurlerını cehenneme
çevırebıleceğını, ama kendı doğuracakları ve
yetışureceklen kız ve erkek çocuklann çok da-
ha eşıtlıkçı, uygar ve ınsan haklannın hava
gıbı solunduğu bır dunyada yasama olanağı
bulacaklannı bır turlu anlamak ıstemıyorlar
îki saat az çalışma tuzagı!
Kadının erkekten 2 saat az çalısması öne
rısını pek çok kışı "oh ne ıyı 2 saat önce eve
gıdıp ışlen yaparız, kocamız gelınce her şeyı
hazır bulur" dıye yorumladı Oysa olayı bır-
kaç kez yeruden ve yenıden düşunursek yak-
laşımımız farklı olacaktır Işten 2 saat erken
çıkmak bır an ıçın tüm sıkınuların çözumü gı-
bı görunse de ardından nelen getıreceğını bul-
mak zor değıldır 2 saat eksık ça>'şana kuş-
kusuz aynı ucret verılemez Verılecek olursa
açıktır kı kadınJann canlannı dışlenne takıp
çalışkanlıklannı kanıtlavarak erkeklere kar-
şın edındıklerı ışler, ellerınden gıdecek, tüm
ışler 8 saat çalışan erkeklere venlecektır Ka-
dın 2 saat az çalışıp bunu evde ış yaparak (ve
yıne çalışarak) geçırse ve eksık ücret teklıfını
kabul etse, bu kez kadınların erkekle eşıt üc-
ret alma hakkı kendılığınden yok olacak ve
eskı eşıtsızlıkler daha sağlam şekılde yerleşe-
cektır ve en açığı da kadın yıne evının dört
duvarı arasına tıkılmak ıstenen, kolay ış bu
lamayan ya da ancak az bır ücretle çalışabı-
len ıkıncıl konumuna dönecek ve belkı de bu
karanlıkta hiç mı hıç kurtulamayacaktır
(Doc Dr Meryem Koray, 11 7 1990 günlü
Cumhunyet'm bu sütunlannda çıkan yaasın-
da bu konuyu enıne boyuna ustunde durarak
ne güzel belırttı )
Sonuç
Çağımızda kadın sömürusu alabildiğıne
sürmektedır, kadının ıkıncıl konumunu sağ-
lamlaştırmak amacıyla çeşıtlı tuzaklar kurul-
maktadır Olayları artık akademik tartışma
ve fikır cimnastiği düzeyinden ındırıp gerçek
bır insanlık sorunu olarak değerlendirmek ve
hem kadınlarımızın hem de erkeklenmızın
olup bitenlere kendı çocuklannın geleceği açı-
sından bakmalarını sağlamak gerekmektedir
Kadın ve erkek bu dunyanın ıkı olağanus-
tü yaratığıdır Bır cınsı aşağılayarak ve eze-
rek ötekının yücelmesmı sağlayamayız Gele-
cek gunlerın aydınlığı uğruna kadın erkek el
ele vererek korkunç boyutlara varmıs olan ka-
dın sömurusunu engellemelıyız
1) 2 Hazıran 1990 Cumhjrıyet Dergı
2) 29 May s 1990 Bugun gazetesı
3) 1 Haz 'an 1990 ounaydın gazetesı
4) 26 Mayıs 1990 Mıllıyet gazetesı
MODERN
REVİZYONİZMJN
ÇÖKÜŞÜ
KimnnıtıUtlaHMıı»ıwM«BiHi
Yakın Geçmişe
Genel Bir Bakış
\e
Platform Taslağı
H Fırat
Devrimci
Demokrası
ve
Sosyalizm
TDKP ELEŞTİRISI
İLAN
GAZİOSMANPAŞA 1. SULH
CEZA HÂKİMLİĞİ'NDEN
ESAS NO 90/182
KARAR NO 90/299
SANIK IrfanOzay FaıkOğ 1953 Doğ G O Pasa Çukurçeşrae Cad
No 74'te Koşem Gıda Pazarı sahıbı ve ışletıcısı
SUÇ Gıda Maddelerı Tuzüğu'ne muhalefel
SUÇ TAR1HI 24 1 1990
KARAR TARIHI 16 S 1990
Sanığın o!a> tarıhınde çalıştırdığı supermarkette kullanma tarıhı
geçmış ve bu nedenle sağlığa zararlı olan gıda maddelennı satmava
devam ettı|ı ve bu nedenle fııl ve eylemıne uyan TCK'nın 398, 402,
402 2 647 S K 4, TCK'nın 72 maddelerı gereğınce netiı.eten 470 000
lıra ağır para, 3 a> meslek, sanat ve tıcaretmın tatılıne, ışyerının 7
gun muddetle tatılıne ve ışbu kararın ılanına karar verıldı
Basın 28808
EKSEN
YAYINCILIK
Babıalı Cad.
Sıhhıye Apt.
19/11
Cagaloğlu - İST.
TeJ:5125146
J A Z Z C L U I I C A F E
8-29 TEMMUZ
SÖREN ERİKSEN
CAN AYER
Dörtiüsü
Açdış 11 -01
M
Pazar Brunch 11-16°°
Canlı Muztk22
3O
-12
jC
\ LİSKÜR f
4 Sürücü Kursu \
9 Kadıköy 3360206 f
* 3360279 5336
LİSKÜR
i BÜTÜNLEME i
KÜRSLflRI ~
Kadıköy 3491824 j
3491825 +
ıdat Cd 3K>3068 5
5 LİSKUR ^
BfTâDflTcj
KSürücü Kursui
8 GÜZERGAH SERVİSİYLE d
ı ûsîcaR ^
BÜTÛNLEME
^Ana Llselerlne S
4 inglltzce Matemcrrik i
R hgizce Fen jjj
SATILIK OTO
1984 model Renault 12 GTS Orıjınal boya,
orıjınal 69 000 kılometre, camlar renklı ve
otomotık Garaj otomobılı ılk sahıbınden satılık
512 05 05'ten 486 Bora (Mesaı saatlerı ıçınde)
KİTABEVİ
YÖNETİCİSİ
ve
Temızlıkçı erkek
elemanlar aranıyor
Başvuru Beyoğlu
Sineması
KONGRE İLANI
Çocuk Akıl Sağlığı ve
Rehberlığı Derneğı
Olağanûstu Genel Kurul
Toplantısı 01 8 1990 gurtu
saat 14'te Çapa Çocuk
Psıkıyalrıa Klınığınde,
coğunluk olmazsa 09 8 1990
günu aynı yer ve saatte
yapılacaktır
GUNDEM.
1- Açılış, Dıvan seçımı
2- Tadıl edılen tüzuğün
okunarak karara
bağlanması
3- Üye aıdatlannın tespıtı
4- Dılekler kapanıs
PENCERE
Yaşın Dışında,
Zamanın Içinde...Kumkapı değışmış Nerede o eskı Kumkapı'' Masalar meyda-
na yayılmış, yan sokaklara taşmış, ığne atsan yere düşmeyecek
Kumkapı turıstık olmuş
Meydana bakan uç katlı meyhanenın terasındayız U bıçımın-
de bır masa Melıh Cevdet tam ortada oturuyor Bızım çocuklar,
düşünmüşler, taşınmışlar, Anday'a bır armağan hazırlamışlar,
"Sevışmenın Yucelığı ve Gudüklüğü" admdakı yazısmın plaketı-
nı yaptırmışlar Bana dedıler kı
— Bunu sen ver>
Masada herkes konuşuyor, sdyleşıyor ıçryor, eğlenıyor, ama
şaırın 75'ıncı yaşına basması nedenıyle duzenlenen bu toplan-
tıda bır soru göz kırpmıyor mu? Melıh Cevdet'ın "yaş" ıle ılışkısı
herkes gıbı değıl Anday bu konuda da sıradanlaşmak ıstemı-
yor
Gecenın bır saatınde ayağa kalktım, "gûnün anlam ve önemi"
uzerıne konuştuktan sonra armağanı verdım Melıh Cevdet ya-
nıtında dedı kı
— Sevgılı dostlanm, bana yaşımı anımsattığınız ıçın hepmıze
teessuf ederım
(Alkışlar ve yaşa seslerı )
Gerçekte bu yazıyı yazmayacaktım, ama "Mılllyet Sanat
Dergısı" de bızımkıne benzer bır munasebetsızlık yapmış, son
sayısının kapağını Anday'a ayırmış
"Melıh Cevdet 75 yaşında! "
Ansıklopedı sayfalarına sığınmış gerçek böylece güncel ya-
yına yansıdı
Ancak ben bu yazıyı Anday'ın yaşı ıçın yazmıyorum Çünkü
"yaş" Melıh Cevdet'e yabancıdır, bır mezar taşındakı taıihler ölü-
ye ne kadar uzaksa o kadar uzaktır
'Sılenos, Tann Dıonysos'un alayında yaşlı, sarhoş bır satyfdır,
bır gün Kral Mıdas, onu ormanda uyuyakalmış olarak yakalar, so-
rar, 'Uzun yaşamak mı lyıdır kısa yaşamak mı7
' dıye Sılenos,
'En lyısı dunyaya gelmemektır' dıye yanıtlamış KraJı Bız de ken-
dımızı dunyaya hıç gelmemış varsayarsak, yaş sorunundan ya-
kamızı kurtatmış oluruz Insan her zaman gençtır"
Melıh Cevdet, "Mıllıyet SanatDergısj'nde yayımlanan "Yaş"
başlıklı yazısında Sılenos'un düşüncesını benımsemış görünü-
yor ama kendımızı dunyaya hıç gelmemış varsayabılır mıyız?
Heie yaş sorunundan yakamızı sıyırabılır mıyız'7
Bız unutsak bı-
le yaşımızı çevreden anımsatmazlar mı9
Hem öylesıne anımsa-
tırlar kı yaşgünu kutlamalarına gerek yoktur, sokakta, kahvede,
lokantada. taşıtta, parkta, ışyerınde, herkes bırbırını olur olmaz
uyarır
Insanın tutum ve davranışlarını değerlendirmek ıçın akla ılk
gelen ölçüt nedır'
— Yaşına başına yakışıyor mu?
Oysa aylarla yıllarla değıl, çok uzun zaman bırımlerıyle. son-
suzluk kavramıyla bütunleşecek bır kulturun mantığını özüm»
yebıldıkçe ınsan mutlu olur, evrenıkavrayıştayetkınleşır, yaşı-
nı umursamaz
Melıh Cevdet dunyaya hıç gelmemış varsayıtacak bir ınsan oia-
maz, onca unutulamayacak şıır ve yazı üretıp yarattıktan sonra
yaşamamış sayılmak olanaksız
Kımı dostla ılk nerede karşılaştığını anımsayamazsın, kımıyle
nerede, ne zaman tanıştığını hıç unutmazsın Melıh Cevdet'le
1952 yılında bır gece Muştak Erenus'un Suadıye'dekı evınde ta-
nışiık Daha ılk anda bır yakınlığın ortak sıcaklığı havayı ısıtmış
olmalı kı bırden
— Bakın dedı, sıze yenı yazdığım bır şıın okuyayım, daha ya-
yımlanmadı
Ve okudu
Bır çıft güvercın havalansa
Yantk yanık koksa karanfıl
O gun bugundu. Mslıh Cevdet'ın yaşını hıç düşünmedım, dü-
şündurecek bır halı yoktur, yaşın dışında zamanın ıçınde yaşar,
nüfus kütuğünden bağımsız
, Bız de kendısını sevdığımızı kanıtlamak ıçın Anday'a yaşını
anımsatıyoruz
Ne ıkılem'
Yazımı bıtırırken baktım, ' Bu yazıyı Anday'ın 75'ınci yaşı IçUı
yazmıyorum" dedıkten sonra kervana ben de katılmışım, ama
benım suçum mu bu?
ARACINIZIN MOTORUNA
DOĞRU KATKIYI SEÇİNİZ!
DÛNYADA 1 NUMARA
EN ÇOK «e EN FAZU ÜUEDE SATİÜIN
«jonlariıı ^
M0T0R KORUMA ve GÖÇLENOİRME
MÜSTAHZAR YAĞ ve YAKIT KATKILARI
• Ulkemızde 20 yıldanberı mılyonlarca ı _
urunlerını kullanan tuketıcılerın deneyımTerı
• Dunyada yılda 100 mılyonla ıfade edılen ^ ^
urunlerme göstenlen tercıh
p'nın ustunluğunu kanıtlayan test sonuçları
Sh de aractmzın mttmoa
öoğnı katkıyı seçinu.
Sâhcmoıtan ısrarfa -Sjp r
n ralmz 'ğjîğ, yi kabul edMı.
AS-PAR
ENTERNASYONAL DlSTRlBOSrON
VE MUMESSİUIK A %
İNONU CAD N O 5 » !
TAKSİM İSTANBUL 80090
TEL 1*5*4 1 6 - 1*i 168i - 1*48617
| fAKS 131 66 9i TtUKİ li&i « y H
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ
YABANCI DİLLER
YÜKSEKOKULÜ
İNGİLİZCE YAZ KURSU
6 Ağustos 1990 ve 1 Eylül 1990
tarıhlen arasında 60 saatlik yoğun bir
yaz kursu açılacaktır
Kurslar haftada beş gün,
sabahları 9 30-12 30 saatlerı
arasında verılecektir
Kayıtlar 23 Temmuz 1990 tanhine
kadar devam edecektır
Adaylara muracaat ettıklerı gün
• sevıye sınavı verilecektir
Adres: Boğaziçi Üniversitesi,
Güney Kampüs Yabana Diller
Yüksekokulu Binası
SATILIK
TRİPLEX VİLLA
Kusadası Otuzevler de denız kenarında yarım dönum
bahçe ıçınde
Tel (Izmır) 36 05 11
Akşam 20 00-22 00 arası