Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
14 TEMMUZ 1990 HABERLER CUMHURİYET/11
P A R T I L E B D E N
Manisa kongresi
Süleyman D«mirel de gelecek. 22 temmuz pazar günü
Manisa Spor Salonu'nda yapılacak il kongresinde 646
delege, şimdiden adaylığını açıklayan merkez ilçe başkanı
Selahattin Canuyar ile halen il başkanlığı
görevini yürüten Yahya Uslu arasında
tercihini kullanacak. Manisa DYP Merkez
| İlçe Başkanı Selahattin Canuyar dün parti
I / binasında düzenlediği basm toplantısında,
•* merkez ilçe yönetim kurulunun kendisini
oybirliğiyle il başkanlığına aday gösterdiğini
beürterek "DYP, 1979 yılındaki AP'nin
jücüne erişecektir" dedi. DYP Genel Başkanı Süleyman
Demirel'in, Manisa'daki milletvekili Ümit Canuyar ve
merkez ilçe başkanı olan kardeşi Selahattin Canuyar ile il
örgütü arasındaki sürtüşmenin iki yıldır devam etmesi
üzerine hareketli geçmesi beklenen kongreye geleceği
belirtildi. (Manisa / Cumhuriyet)
TBKP lzmir il binası bugün
a ç ı h y o r A ç ü I Ş k o k t e y l i n e T B K P
Genel Başkanı Nihat Sargın da katılacak. TBKP il binasımn
açılış kokteyline partiler ile Marksist parti kuruluş
çahşmalanm yurütenler çağrıldı. Saat 18.00'de
Alsancak'taki binaya partinin tabelası asılacak. TBKP il
yönetim kurulu da oluşturuldu. Nihat Okal'ın
başkanlığındaki yönetim kuruiunda Haşim Kanar, Sadettin
Uçkun, Savaş Al, HUlya Keskin, Cemal L'lçay, Ibrahim
Tanay yer aldı. (lzmir / Cumhuriyet Ege Bürosu)
DEMKAD davası
• İstanbul Habcr Servisi — Demokrasi tçin Kadın
Derneği (DEMKAD) Yönetim Kurulu Başkanı Filiz
Tarakçı ile yönetim kurulu üyeleri Hazmiye Mercan,
Zeynep Bektaş, Nurten Kahramanoğlu ve Dilber
özdemir'in, "Denıekler Kanunu'na aykırı hareket"
iddiasıyla yargılanmalanna dün başlandı. Sanıklar,
bugüne kadar dernekle ilgili olarak 7 kez dava açıldığını
ve hepsinden de beraat kararı çıktığını ifade ederek,
davanın düşmesini talep ettiler. Duruşma, savunmaların
hazırlanması için ileri bir tarihe bırakıldı.
Tunca Arslan'a 6 yıl
• İSTANBUL (AA) — 2000'e Doğru dergisi Sorumlu
Yazıişleri Müdürü Tunca Arslan, "milli duyguları
zayıflatıcı ve yok edici yönde yayın yaptığı" gerekçesiyle
6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptınldı. Ceza daha sonra, 11
milyon 400 bin lira para cezasına çevrildi. İstanbul
Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde görülen davada, Tunca
Arslan, derginin 23 Nisan 1989 tarihli sayısında yer alan
"Uluslararası konferans - Kürtler Ortadoğu'nun en eski
halklarındandır" başlıklı yazıda, "milli duyguları
'ayıflatarak, yok etmeye yönelik yayın yaptığı" iddiasıyla
_argılanıyordu. Öte yandan, yine 2000'e Doğru dergisinin
8 Nisan 1990 tarihli "Telsizden makinalıya - Gerillanın
silah kaynağı" başlıklı yazı için İstanbul Cumhuriyet
Savcılığı'nca takipsizlik kararı verildi.
Çocuk militanlara idam istemi
• DİYARBAKIR (Cumhuriyet) — Geçen nisan ayında
Şıraak'ın Beytüşşebep ilçesine bağlı Oymakkaya köyü
yakınlarında 50'ye yakın PKK militanıyla köy korucuları
ve güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada sağ ele
geçirilen sanıklarla ilgili iddianame tamamlandı. DGM
Savcılığı, aralarmda 11, 12 ve 14 yaşında üç çocuğun da
bulunduğu toplam 20 sanık hakkında, 8 kişinin
öldürülmesi eylemine katıldıkları savıyla ölüm cezası
verilrnesini istedi. Diyarbakır DGM'ce hazırlanan
iddianamede, örgütün Irak'taki kamplannda eğitim gören
sanıkların Türkiye'ye sızdıklarını, Beytüşşebap'a bağlı
Oymakkaya köyü Abdalderesi yakınlannda köy
korucuları ve güvenlik güçleriyle çatışmaya girdikleri, üç
gün süren catışma sonunda 22 PKK'lının ölü ele
geçirildiği, iddanamede adı geçen 20 sanığın da
sîlahlanyla birlikte sağ olarak yakalandıkları belirtildi.
Sanıklardan üçünün 15 yaşın altında olması nedeniyle
yasa gereği duruşmanın gizli yapılacağı bildirilen
iddianamede, davaya önümüzdeki günlerde başlanacak.
Gülten Demir'e hapis cezası
• İstanbul Haber Servisi — Devrimci Gençlik dergisi
Yazıişleri Müdurü Gülten Demir, "halkı düşmanlığa
teşvik ettiği" gerekçesiyle 1 yıl hapis cezasına mahkûm
oldu. İstanbul 1 Nolu DGM'de dün görülen duruşmada
sanığın, derginin 2. sayısında yer alan "Üniversite
sınavlarına hayır" ile "Dev-Genç emperyalizme karşı
mücadele bayrağını yukarıda tutmaya devam ediyor"
başlıklı yaalardan beraatine karar verildi. "Yaz ayları
-'havete değil, devrimci çalışmanın gelişmesine hizmet
tıeli" başlıklı yazjda ise "kanunun suç saydığı
eylemlerin övüldüğü ve halkın kanunlara karşı gelmeye
teşvik edildiği" gerekçesiyle sanığın TCK'nın 312/1. ve
sonuncu maddeleri gereğince 1 yıl hapis ve 40 bin lira
para ile cezalandırılması istendi. Ceza 1 milyon 840 bin
lira para cezasına çevrildi.
TDKP davası başladı
• ANKARA (AA) — Yasadışı Türkiye Devrimci
Komünist Partisi üyesi oldukları, bildiri dağıttıkları
iddiasıyla 18'i tutuklu 19 sanığın yargılanmasına
başlandı. Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde
görülen davanın bugünkü duruşmasında, savcı
iddianamesini okudu. Savcı, yasadışı TDKP üyesi
oldukları ve bildiri dağıttıkları gerekçesiyle 19 sanık için
toplam 228 yıla kadar hapis cezası verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, sanıklardan Adnan Kılıç, Murat Rıza
Anğ, Yüksel Doğan, Şafak Ergün Eniş, Yusuf Şahiner,
Oğuz Aktaş ve Serpil lspir'in tahliyelerini kararlaştırırken
diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar
verdi.
Yasak yayın
• EDİRNE (AA) — Edirne'nin Kapıkule Sınır
Kapısf ndan Türkiye'ye giriş yapan Mehmet Ali Yıldırım
adlı bir yolcuda, yurda sokulması yasak olan yasadışı
THKP'ye (Türkiye Halk Kurtuluş Partisi) ait çok sayıda
yasak yayın ele geçirildi. 18 yıldan bu yana Fransa'da işçi
olarak çalışan ve Fransız vatandaşlığına geçen Mehmet
Ali Yıldırım (45), Türkiye'ye tur düzenleyen bir firmaya
ait otobüsle Kapıkule Gümrüğü üzerinden Türkiye'ye
geldi. Gümrük kontrolleri sırasında, valizinde THKP'ye
ait yasak yayınlar bulunan sanık Yıldırım, gözaltına
alınarak Edirne Emniyet Müdurlüğü Siyasi Şube'ye
getirildi.
' - 4 *
Antalyada İspanyol stajyerler
• ANTALYA (AA) — İspanyol Tıp öğrencileri, Antalya
Tip Fakültesi Hastanesi'nde staj yapıyorlar. Uluslararası
Tabipler Birliği'nin tıp öğrencileri programı çercevesinde
Antalya'ya gelen İspanyol öğrenciler bir ay boyunca
Antalya'da kalacaklar. Barcelona Üniversitesi Tıp
Fakültesi 5. sınıfında okuyan Anna Badell, beyin ve sinir
cerrahisi; Pılar Ruiz-Cuevas, genel cerrahi ve Marta de
Abadal ise kadın hastalıkları ve doğum bölümlerinde
stajlarını yapıyorlar.
Gündemin ağırlık noktalarv 'Bayrampaşa krizi ve 'Kürt raporu'
SHP'de 2 krîtik tartışmaYarın yapılacak parti meclisi toplantısında
Bayrampaşa'nın yanı sıra, Etimesgut ve diğer
beldelerdeki adayların belirlenmesinde de
farklı görüşlerin ortaya çıkması bekleniyor.
tç Politika Servisi — Parti içi
soruniann giderek yoğunlaştığı
SHP'nin 19 ağustos yerel seçim-
lerindeki adaylan yann yapılacak
parti meclisi toplantısında belir-
İenecek. Bayrampaşa'da üye liste-
lerinin eksik ve geç geldiği savıy-
la aday adaylannın eğilim yokla-
masmdan çekilmeleriyle ortaya çı-
kan "Bayrampaşa krizi" ile "Kürt
raporn"nun hazırlaruş yöntemi,
parti meclisinin yann yapacağı
toplantıda, ağırlıldı bir tartışma
unsuru olarak yer alacak.
Parti içi muhalefetin genel mer-
kezi uyarmak amacıyla deklaras-.
yon vermesinin gündeme gelmesi-
nin ardından yann yapılacak parti
meclisi toplantısında, Bayrampa-
şa'run yanı sıra Etimesgut ve di-
ğer beldelerdeki adayların belir-
lenmesinde de farklı görüşlerin or-
taya çıkması bekleniyor. "Kürt ra-
porn"nun da görüşüleceği toplan-
tıda MYK'nın benimsediği metnin
toplantı günü dağıtılmasına da
bazı üyelerin karşı çıkacağı bil-
dirildi.
Bayrampaşa sorunu
Bayrampaşa'da yapılan eğilim
yoklaması sırasında partililerin lis-
telerde eksiklik olduğu ve genel
merkezden geç geldiği yolundaki
şikâyetlerine karşm oylamanın
durdurulmaması İstanbul örgü-
tünde de tartışmalara yol actı.
Partililer Genel Başkan Erdal İnö-
nü'nün konuya el koyarak yann-
ki parti meclisi toplantısında gün-
deme getirmesini istediler. Konuy-
la ilgili olarak PM üyesi Ertuğrul
Günay, listelerde değişme olması-
nın sıkıntı verici olduğunu beür-
terek, "Genel merkezin böyle bir
liste degişikliğini yapmamjş olma-
sını uraul ediyorum. Bu ciddi bir
tehlikedir, iiyelik hukoku
açısından" dedi. Günay, listelerde
bir değişiklik yapılmış olmasınm
"önemli konularda yukanda gü-
venüecek bir merci bulunmadığı"
anlamına gelecefine dikkat çeke-
rek, "Bu konu da günderae gele-
cektir. Ama dunım bana gösteril-
digj kadanyla vahim gözüküyor"
şeklinde konuştu.
tstanbul'daki MYK toplantısı
sonrası görüştüğümüz partüiler
SHP tstanbul il örgütü yönetici-
lerinin toplantı sırasında gündem
dışı soz alarak Bayrampaşa'da ya-
şanan liste sorununu anlattıklan
öğrenildi. MYK üyelerinin, liste-
lerde oynama olduğu savlannın
çok ciddi olduğunu ve pazar gün-
kü parti meclisi toplantısında
aday belirleme çalışmaları öncesi
dikkate alınacağım söyledikleri
belirtildi.
Bu arada partililer arasında sı-
kıntı yaratan Bayrampaşa eğilim
yoklamalarıyla ilgili olarak Bnr-
han Dinçer adlı bir parti uyesi,
Genel Başkan Erdal İnönii ve ge-
nel merkez yöneticilerine listeler-
de değişiklik yapıldığına dair bir
duyuru gönderdi. Partililerden ba-
alan da gene genel merkeze gön-
derilmek üzere hazırladıklan bir
metinde genel merkezin gönderdi-
ği listede 2948 üyenin bulunduğu-
nu, ancak bin kadar üyenin liste-
den çıkanldıklannı ya da isim de-
ğişikliği yapıldığını yazdılar. Ay-
nı yazıya, üye listesinden adı çıka-
rılanlann arasında belediye baş-
kan yardımcılan, meclis üyeleri,
kongre delegelerinin de isimlerinin
yer aldığını gösteren bir liste
eklendi.
Parti içi muhalefetin, sorunla-
nn çözümü için genel merkeze su-
nacağ] deklarasyonla ilgili olarak
Genel Başkan Erdal fnönü, "Öy-
le bir deklarasyon yok" şeklinde _ „ „ „ M
_ . . . ., .
konuştu. İstanbul'daki MYK top- Günay SHP yönetımının gıderek
artan "kaıaraz" seçmen kıtlesmın
karşı dekiarasyona gerek yok. AB-
cak tabanda genel merkezin uya-
nlması istemi yukseliyor" dedi.
lantısı sırasında gazetecilerin so-
rulanru yanıtlarken "Partinin ye-
rel yönetimler politikası olraadı-
ğı, deklarasyonda da bu konuda
görüş yer aldıgı" şeklindeki açık-
lamayı, "Hayır, hayır" diye yanıt-
iayan Inönu, "Biz kendimizi en
çok elestiren partiyiz. Eğer parti-
mizde hiçbir eteştiri olmazsa o za-
man korkun. O zaman deyin ki
'Eyvah bu parti calışraı>or'. Gayet
normaldir bu parti içi dunım.
Çok önemli bir rapor haztrlanı-
yor. Tabii her şey tarOşılacak. Bu,
raporun da degerini arttıracak"
dedi.
SHP Parti Meclisi üyesi Ertuğ-
rnl Günay, kendisinin de aralann-
da bulunduğu "yeoiMkçi sosyal de-
mokratlar"ın vereceği deklarasyon
konusunda, "Şu anda yönetime
oluşmasına seyirci kaldıguu öne
sürdü. SHP MYK'mn parti için-
de egemenlik kurmak için yoğun
çaba harcadığı flkrini savunan
Günay, ulkenin hiçbir sorununda
MYK'nın gündemi belirleyemedi-
ğini de savundu. Günay, MYK'nın
örgütler üzerinde yanlı tutumlan
olduğunu ve üyelik hukukuna iliş-
kin tartışmaların da kaygı verici
boyutlara ulaştığuu belirterek,
"Bütnn bu dununlarda genel mer-
kezin ciddi bir bicimde uyanlma-
sı tabandan gittikçe yogunlaşan
bir istek baJinde yukseliyor. Bu is-
tem, eleştiri ve önerilere duyariı
davranmak görevimizdir" dedi.
Hazırlıkları tamamlanan Kürt
raponı bugüri MYK'da göruşule-
rek son şeklini alacak.
Temel sorun kimlik bunalımı
Demokratik Merkez Partisi (DMP) Genel Başkanı Bedrettin Da-
lan, Ankara'da verdiği yemekte basm mensuplarına partisini an-
lattı. Turkiye'nin temel sorununun "kimlik bunalımı" olduğunu kay-
deden Dalan, "Çağdaş kimlik ile ortaçağ kimliği arasında doğru
tercih yapılmazsa Tıirkiye'yi korkunç tehlikeler bekliyor" diye ko-
naştu. Spor Yazarlan Derneği'nde duzenlenen toplantıda basına,
aralannda tiyatro sanatçısı Zeki Alasya ile eski ANAP'lı Milletve-
kili Dogancan Akyurek'in de bulunduğu genel başkan yardımcıla-
nnı tanıtan Dalan, "Maalesef bize hâlâ 'Dalan'ın partisi' diyoriar,
oysa biz bir kadro partisiyiz" dedi. Eski siyasetçilerin "oy kaybet-
tirdiğini. partilerinde profesyonel siyasetçi bulunmamasından mem-
nun olduklarım" anlatan Dalan, vardımcılann eski ANAP'lı mil-
letvekili Dogancan Akyürek'i göriince "İstisnalar kuralı bozmaz"
diye açıklama yaptı. Turkiye'nin temel sorununun "kimlik bunalımı"
olduğu görnşünii savunan Dalan, "Ben eskiden türbanın ne oldu-
ğunu bilmiyordum. Son yıllarda duymaya basladım. Çağdaş kinı-
lik ile ortaçağ duşüncesi arasında doğru tercih yapılmazsa Türki-
ye'yi "korkunç tehlikelerin beklediğini" kaydeden Dalan, birara ti-
yatro sanatçısı Zeki Alasya'dan kendisinin taklidini yapmasını is-
tedi. Alasya'nın, "Sizin, Sayın Bulent Ecevit'in ve Naim Talu'nun
taklillerini yapmak çok zor" yanıünı vermesi üzerine Dalan, "Bu-
na üzüldüm. Demek benim mizahi bir özelliğim yok" diye yakın-
dı. DMP Genel Başkan Yardımcısı Dogancan Akyürek, sohbet sı-
rasında Mesut Yılmaz'ın 1989 aralık ayındaki ANAP Kongresi'nde
"aday olma cesaretini gösteremediği için Ireni kaçırdığım" kaydet-
ti. Akyürek, "Hasan Celal Güzel parti üzerindeki baskıya karşı çık-
lıgı için lepki oylannı aldı. Eğer Yılmaz aday olsaydı, 450 delege-
nin oyunu alarak genel başkan olabilirdi" diye konuştu.
(Fotoğraf: Banş BU)
IZMIR'den HİKMET ÇETJMKAYA
BAŞKENT'TEN AHMET TA>
Tam kadro partisi
ANKARA — Dalan'ın partisini tanımak
için Dalan'ın yemek masasına oturmak gere-
kiyormuş.
önceki akşam masasına oturduk. Partisi-
ni değilse bile yöneticılerini tanıdık. Hem ken-
di ağızlarından hem Dalan'ın tek tek yaptığı
takdimlerden.
önce "Dalan'ın partisi'' sözünden Dalan hiç
mi hiç hoşlanmıyor. Kendilerine "maaleseF'
Dalan'ın partisi denilmesine kızdığıru açık açık
belirtiyor. "Biz kadro partisiyiz" diye ekliyor.
Dalan'ın partisi gerçekten bir kadro parti-
si. Tamı tamına 10 genel başkan yardımcısı
var.
Yemekte, gazeteci başına düşen "net" ge-
nel başkan yardımcısı daha fazla idi. Net di-
yoruz, çünkü masada buiunmayan genel baş-
kan yardımcılan da vardı.
Dalan basm ile tanışma yemeğin^e taıuşma-
dan çok tarutma ile ilgilendL
Tatlı ve meyva servisinden önce 10 genel
başkan yardımcısını tek tek ayağa kaldırarak
gazetecilere kısa biyografueri ile tanıttı.
İşe, en az kendisi kadar ünlü yardımcısın-
dan başladı: Zeki Alasya.
Alasya'nın sanat yeteneklerini, politikaya
çok küçük yaştan beri bulaşmış olduğunu an-
lattı. Kendisinin en güzel lider taklidi yapan
bir sanatçı olduğunu belirtirken durdu. Alas-
ya'ya sordu:
"Sahi sen niye benim takHdimi yapnuyor-
sun?"
Alasya, "Estağfurullah Sayın Genel
Baskanım" diye mahcup mahcup boynunu
büktü.
Dalan ısrarb idi:
"Hayır bayır. Benim taklidimi yapmaiısın.
Tum liderlerinkinj en iyi biçimde yapıyorsun.
Benimkini de yapmaiısın."
Alasya, "bir genel başkan yardımcısı ola-
rak liderinin taklidini yaparsa basına bir tş
gelebileceginden" korkar gibi idi.
Ama yapmazsa da sahne ve tiyatro yetene-
ğine gölge düşebilecekti. Bu çetişki içinde ken-
disini şöyle savundu:
"— Efendim. siz taklidi zor yapılan lider sı-
nıfına giriyorsunuz. Ben gelmiş geçmiş ftim
Hderierin taklidini yaptım. Ancak Sayın Ece-
vit ile Sayın Naim Talu'nunkini yapamadım.
Bn ikisi çok zor geldi. Siz de öylesiniz."
Dalan, laf anlar gibi değildi. Kendisinin
Ecevit ve Talu ile aynı sınıfa sokulmasından
da fazla hoşlanmış görünmüyordu. Bu neden-
le "Haarlan ve yap" diye kestirip attı.
Alasya, hderinin bu buyruğuna "CMnr efen-
dim, bundan sonra sizi çok yakından gözle-
yeceğim. Ama inanın ki karikaturize edüecek
hiçbir açığınızı bulamadım."
Öyle anlaşılıyor ki Alasya, gelecek büyük
kongreye kadar Genel Başkan Dalan'ın takli-
dini yapmaya hazırlanacak ve kongre günü
kürsüden liderinin taklidini tüm DMP kitle
tabanına sunacaktı.
Dalan'ın takdim ettiği ikinci Genel Başkan
Yardımcısı Giflseren Topaloğlu idi. Ama as-
lında Bayan Topaloğlu'nun numarası bir idi.
Çünkü kendi açıklamasına göre, işgal ettiği
makam, örneğin SHP'de genel sekreterliğe, ya-
ni Baykal'a eşdeğerdi.
Topaloğlu eski bir SHP'li imiş, Dalan'ın
parti kuracağı belli olduğunda, "sade bir va-
tandaş, ama irtica korkusnndan tirtir titreyen
bir vatandaş olarak" doğrudan Dalan'a baş-
vurup "Emrinizdeyim" deraiş.
Şans bu ya, Gülseren Hanım yemekte bi-
zim yanımıza düştü. Kendisini sıfır kilomet-
rede bir genç politikacı-yönetici olarak dinle-
me fırsatımız oldu. Aslen Mardinli imiş, İs-
tanbul'da okumuş. Üç dört eczanesi ve ecza
deposu varmış. Çoluğunu çocuğunu, eşini ve
işini terk edip Dalan'ın peşine düşüp Anka-
ra'ya siyaset yapmaya gelmiş.
Dalan için ikinci Atatürk, DMP için "ikinci
Kurtuluş Savaşı hareketi" diyor.
"Kimden kurtulacagız, Özal'daa nu?" di-
ye soruyoruz. Soruyu fazla özel bulmuş ola-
cak ki yanıtı çok genel geliyor
"Memleketin her geçen gün kötüye gitme-
sinden.."
. — Nesi kötii memleketin?
— Hayat pahalıüğı mı, susuzluk mu, kal-
dınmlar mı?
— Hayır. Enflasyon beni şahsen ilgilendir-
miyor. Asıl bela türbanlılardır..
— Ama onlar bemcinsleriniz. Aynca kıya-
fet özgürlüğü yok mu?
— Ne demek kıyafet özgürlüğü? Onlar ir-
ticayı hortlatmak için öyle giyiniyorlar. öyle
giyinmeyenleri dovüyorlar. Dalan'ın liderliğin-
de bu gidişaü tersüıe çevireceğiz.
—• Naal?
— lktidara gelince göstereceğiz.
— tktidara nastl geleceksiniz?
— Halkı yanımıza alarak. Erzurum'da bizi
görmeliydiniz.
Dalan'ın Gülseren Hanım'ı takdimi sırasın-
da öğreniyoruz ki, Erzufum'a gelsek göreme-
yecekmişiz. Çünkü "Gülseren Hanım orada
kaybolmuş."
Uzun bir yokluktan sonra geceyarısı karan-
lık yollardan geçerek yolunu bulup Demok-
rat Merkez Partisi kervanına yeniden katılmış.
Erzurum yalnızca Gülseren Hanım'ı değil,
Şenay Güray Hanım'ı da etkilemiş.
Şenay Hanım da Genel Başkan Yardımcı-
sı. Özelliği asker kökenli olması ve en azın-
dan Gülseren Hanım kadar "türbandan kork-
ması."
Evet, Şenay Hanım Turkiye'nin yaşayan iki
bayan emekli hava albayından birisi. Kendisi
jet pilotu olarak 30 yıl önce Erzurum'a uçar
ve orada, "L'çuş pantolonu ve erkek subay ar-
kadaşlan ile bniikte köftedye, işkembeciye gi-
derken, şimdi bir bayanın böyle bir şey yap-
ması çok zor" diyor.
Şenay Albay'm ilginç görüşleri var. Ona gö-
re Türkiye"de üniversite, eğitimci irticaya tes-
lim olmuş durumda. Örneğin Kars'ta üniver-
site yok, irtica baskısı yok. Erzurum'da, Kon-
ya'da var, irtica etkisi var.
Konya deyince dört numaralı genel başkan
yardımcısı Fabna Semra Baran ayağa kalkı-
yor. Dalan "Bu da bizim Semra Hanımımız"
diyor. Böylece "öleki"nin ANAP'ın içinde ol-
duğu, ANAP kurucusu Dalan tarafından res-
men ifşa ediliyor.
Semra Hanım, "Medeni Kanun'a göre par-
ttciliğe bulaşmış" değil. Siyasi Partiler Kanu-
nu'na göre kaydını yaptırmış. tlkokul başöğ-
retmenliğınden sonra "benim yolum siyaset,
hedefim irtica" diyerek Dalan'ın peşine
düşmüş.
Dalan, takdimini sürdürürken ilginç açık-
lamalar da yapıyon
"Istesek, 20 milletvekili transfer eder, gnı-
bn kurar, TBMM'ye otururduk."
Bu anda, beş numaralı Genel Başkan Yar-
dımcısı Muammer Ekonom liderini ta-
mamlıyor:
"Hazine yardımı olarak 1.5 milyan da alır,
kasaya indirirdik."
Muammer Ekonom, ekonomi ile ilgili de-
ğil. Demirel'in eski özel kalem müdürü.
"Tebdil-i liderde ferahhk vardır" diyerek De-
mirePi terk etmiş, Dalan'ın peşine duşmüş.
Dalan, "kadrosu"nu takdime devam ediyor:
"Masnm Türker.. Veminli muhasebeci. Bak-
mayın adının 'Masum' okluğuna, dn gibidir."
Bu takdim biçimi birilerini andırıyor. Ha-
ni takdim sırasında şapka numarası veren bi-
rilerini..
Haymllah Belit.. Yedinci Genel Başkan Yar-
dımcısı.. Petrolcü..
Petrolcüden iyi politikacı çıkıp çıkmayaca-
ğım mühendis Dalan'dan iyi bilecek kimse
yok..
Sıra sekiz numaralı, mali işler sorumlusu
Genel Başkan Yardımcısı Dogancan Akyürek'e
geliyor. Eski ANAP İstanbul Milletvekili Ak-
yürek'in adını saymadan önce, milletvekille-
rinden, mevcut politikacılardan, hiçbirinden
yarar beklenemeyeceğini anlatan hepsinin mo-
dası geçmiş olduğundan söz eden Dalan, bir
an bocalıyor. Akyürek'e göz kırparak, "tstis-
nalar kaideyi bozmaz" diyor. Meclis'in en de-
ğerli iki milletvekilinden birisini DMP'ye abr-
ken istisna yaptıklannı belirtiyor.
Öteki milletvekili Tlnaz Titiz. Titiz, yeme-
ğe yetişememiş. Dalan, Titiz'i politikaya da
ANAP'a da kendisinin bulaştırdığını itiraf edi-
yor. DMP'ye de yine aynı ısrarla kaydettirdi-
ğini açıkhyor.
Metin Ünal ise DMP'nin on numaralı Ge-
nel Başkan Yardımcısı. İşadamı imiş. tşleri-
nin yoğunluğundan o da bu yemeğe katı-
lamamış.
Dalan ile birlikte DMP'nin genel başkan-
lık kadrosu 11 Idşi. Yani tam bir kadro.
Bu siyasi kadro önümüzdeki siyasi dönem-
de Kamerun gibi maç çıkaracak, İtalya gibi
oynayacak, Arjantin gibi kıvrak olacak, an-
cak penaltılara pabuç bırakmayarak, Birleşik
Almanya gibi iktidar kupasını ele geçirecek.
DMP'nin Deniz Baykal'ı Gülseren Hanım
garanti veriyor.
Çünkü kaptanımız Dalan.. Yani ikinci
Atatürk..
Gülseren Hanım'a inanmamak elde değil.
Gerçekten loş ışıkta bile Dalan'ın gözleri-
nin mavisi çakmak çakmak belli oluyor.
Bir atı, bir de kolu ile iktidarı işaret etmesi
eksik.
Genel Başkan Yardımcılanm.. İlk hedefıniz
iktidardır, ileri..
SHP'de Sorunlar
Parti içi muhalefetin tutarsızlığı, genelmerkezin
giderek artan baskısı, SHP'de çalkantıları
arttırıyor.
İ2MİR — SHP'de iç çekişme
ne zaman bitecek? 1989 rnart
seçimlerinde yerel yönetimlerde
iktidar olan SHP, kendi sorunla-
rırtdan arınıp ülke gerçeklerine
ne zaman eğılecek?
SHP Merkez Yönetim Kurulu
istanbul'da toplanırken, dağ gi-
bi yüklü kendi sorunlarını omuz-
lamaya çalışıyor. Üstelik 19
ağustosta, 14 yeni yerteşim bi-
riminde yapılacak yerel seçimle-
rin yöntemi üzerinde, şimdiden
ortaya çıkan kimi engelleri kal-
dırmak için çözüm arıyor.
SHP'nin tek bir sorunu yok.
En büyük kentten, en küçük il-
çeye dek uzanan çizgide, başta
"üye yazımı" olmak ûzere bele-
diyelerde yaşanan olaylar, örgût
disiplini, üye listelerinin değişti-
rilmesi gibi ciddi sorunları var.
Parti içi muhalefetin tutarsızlığı,
genel merkezin, giderek artan
baskısı, SHP'de çalkantıları art-
tırıyor.
Başta Bayrampaşa sancısı,
ardından İzmır'in kendi örgütü-
nün mahkemeye düşmesi, iki
büyük kentte, SHP için gerçek-
ten üzerinde durulması gereken
bir sorun. Üstelik bir hesaplaş-
manın geleceğe dönük kimi ge-
lişmelerin, daha açıkçası atlatıl-
ması güç bir bunalımın ilk belir-
tileri.
Bayrampaşa'da 19 ağustosta
belediye başkanlığı seçimi var.
120 bin seçmeni olan Bayram-
paşa'daki aday bunalımı bir an-
da dengeleri altüst etti. SHP'li
beş başkan adayından dördü,
üye listelerinin geç ve değiştiril-
miş olarak gelmesi nedeniyle çe-
kildi. Yapılan itirazlar bir sonuç
vermedi. Böylece eski CHP mil-
letvekili Vahit Çalın tek başına
kaldı.
Genel merkezin İstanbul'da
Nurettin Sözen İzmir'de Yüksel
Çakmur'la ipleri kopardığı bir
gerçek. Nedeni ne olursa olsun,
iki önemli kentte ilişkilerin ger-
ginleşmesi yeni daJgalanmalara,
kişisel çıkarlan ön plana getirme-
sine yol açıyor.
ANAP 19 ağustosta yapılacak
yerel seçimlerde, salt SHP'li be-
lediyelere saldıracak. Hazırlanan
karikatürlü afişlerde bu görülü-
yor. Tek amaç, sosyaldemokrat
beledtyelerin üzerine gitmek ve
yıpratmak ANAP'ın yöntemi.
Durum böyleyken genel mer-
kezin istanbul ve izmir beiediye-
lerine karşı tavir alması, bir baş-
ka deyişle ilişkileri en uç nokta-
ya getirmesi kimin işine yaraya-
cak?
İzmir Konak İlçesi'nin mahke-
meye düşmesi ve her gün gaze-
telerin yerel naber sayfalannda
yer almasından acaba kimler ya-
rar sağlayacak?
SHP genel merkezinin böyle-
sine taraflı davranması, parti içi
muhalefetin de yargı yoluyla
haklılık kazanmak istemesi seç-
men tabanında nasıl etki yapa-
cak?
Soruları daha da cogaJtmak
olası. Ama salt sorularla değil
SHP'nin içindeki bunalımı orta-
ya atıp yansıtmak. Sorularla bir-
likte kimi belediye başkanlannın
hâlâ ayaklarının yere basmama-
sı, işin bir başka yönü. Umursa-
mazlık "ben bildiğimi okurum"
görüşü partide disiplin oJayını or-
tadan kaldırmıyor mu?
Bu görüşler bizim değil. Bir
SHP yetkilisinin sozleri. Katılma-
mak elde değil...
Evet ne olacak SHP'nin duru-
mu?
SHP IkJeri Erdal inönü, tüm
sorunlan "fazla konuşmayarak"
gidermeye çalışıyor. istanbul
Bayrampaşa'da üye listesi ope-
rasyonunda olduğu gibi, beledi-
yelerle genel merkez ilişkilerin-
de sustuğu gibi.
Bir yandan birlik çağrısı yapı-
lıyor SHP'de, öte yandan "biz-
den olmayan gitsin" denilerek,
parti içindeki bir kanadın ege-
menliğine prim veriliyor. Böyle-
ce üye listeleri değiştiriliyor, se-
çimle gelmiş örgütler görevden
alınıyor.
ANAP da atağa geçiyor böyle
bir ortamda. Belediye işçisinin
sendikal haklarını, "parti militan-
ları işe girdi, 1 milyon aylık
alıyor" diye afişler bastırıyor.
SHP ise susuyor, kendini yiyor.
ANAP'a ne yanıt veren var, ne
de "ben işçimi insanca
yaşatırım" diyen var.
SHP Merkez Yönetim Kurulu
bu anlattığımız gerçekleri neden-
se görmüyor, belki de görmez-
likten geliyor...
Inönü'den Sözerfe destek
(Boştarafı 1. Sayfada)
tinin bu çalışmalan seçim kazan-
mak endişesiyle engellediğini öne
sürdü. Gazetelerde belediyeler ile
parti arasında sorun olduğuna da-
ir yayınlann zaman zaman çıktı-
ğına dikkati çeken Erdal Inönü,
"Hizmet yanşı, zaman zaman yet-
kilerde tartışmaya neden oluyor.
Bu tarnşmalar hizmet yanşından
çıkıyor. Mesele bu taıHşmalann
yapılacak icraatian engdlememe-
sidir. Parti ile İstanbul Belediyesi
arasında bir anlaşmazlık yok" de-
diANAP iktidannın SHP'b bele-
diyelerin hizmetlerini aksattığım
ve kaynak temininde güçlükler çı-
karttığını örnekler vererek anlatan
İnönü, Büyükşehir Belediye Baş-
kanı Nurettin Sözen'in İstanbul
gibi bir şehirde görev yaptığı için
özel bir konumda bulunduğunu
belirtti. Bu konudaki "Siz Sayın
Sözen'e destek verdiniz. Konus-
malannızdan böyle bir anlam
çıkıyor" şeklindeki soruya İnönii
şu yanıtı verdi:
"Büyükşehir belediye başkam-
mızj destekJiyorum. Bürün büyük-
şehir belediye başkanlanmızı des-
tekliyorum. Sayın Sözen, konu-
mundan dolayı birçok eleştiri nin
de odafı haline geliyor. Buna kar-
şın kendisini yalnız bırakmıyonız.
Partimiz de kendismi yalnız bırak-
mıyor."
tstanbul'un su sorununun yapı-
lacak MYK toplantısında ele alı-
nacağını anlatan İnönü, sıkıntının
kuraklık, kaynak yetersizliği ve
geçmiş dönemlerde kaynak temi-
ni için yatınm yapılmamasından
kaynaklandığmı belirtti. Su taşıt-
mak için tstanbul Büyükşehir Be-
lediyesi'nin DİTAŞ'la anlaşma
yaptığını, ancak DİTAŞ'ın son da-
kikada bu anlaşmayı bozduğunu
da belirten İnönü, "Şu sorulara
cevap istiyorum, DİTAŞ nicin son
günü 'biz gemılerimizi su taşıma-
nız için vermeyeceğiz' dedi. 'Hn-
kümetin elinde yapacağı bir pro-
je var mıdır? Varsa çıkartsın
ortaya" şeklinde konuştu.
Basına kapalı olarak görüşme-
leri sürdüren MYK üyeleri ve İs-
tanbullu belediyeciler saat
19.00'da Büyükşehir Belediyesi-
nin verdiği kokteyle katıldılar.
Toplantının yapıldığı Sarı Köşk-
ün bahçesindeki kokteyl sırasında
İnönü, toplantıda parti ve beledi-
yelerle ilgili her konunun görüşül-
düğünü söyledi.
Büyükşehir Belediye Başkanı
Nurettin Sözen'in de parti-yerel
yönetimler ilişkisinde kopukluk-
lar olduğunu söylediği ve "Ger-
çekler neyse ortaya çıksın. Basın-
da bazı iddialar yer alıyor, calış-
malanmızı elestiren parti yöneti-
cilerimiz varsa bunu açıkça söyle-
yip yardımcı olsunlar" dediği öğ-
renildi. 15 kişiden oluşan SHP
MYK'da yurtdışında bulunan Ge-
nel Sekreter Deniz Baykal, Erol
Cevikce, Adem Keskin ve Cumhur
Keskin'in katılmadığı toplantı ve
kokytelden sonra Genel Başkan
İnönü ile Ankara'ya döndüler.
GALLERY
BOOKSTORE
TARİH • ANI
FELSEFE
SEYAHAT • MÜZİK
SAHAF
Her dllde kltap_.
Nırırunh Hın Istlklıl Cld.
390/4|lıvıç Bsjkonıolosluju ksrtuı
Btyoğlu 151 44 69
Nüfus hüviyetimi kaybettim.
Hükümsüzdür.
EROL TINAZ