Katalog

CUMHURİYET/8 HABERLER 9 EYLÜL 1985 Milli Eğitim Bakanlığı'nın "Din Öğretimi Dergisi" öğretmenlere imza karşılığı dağıtılıyor Gazete okumak, afyon tiryakiliğine benziyor' ÜMİT ASLANBAY ANKARAMilli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı'nca 20 bin .".det bastınlan "Din Ögretimi Dergisi" öğretmenlere ımza karşılığı dagrtüıyor. Bakankk bürokratlan yanında, Din Öğretimi Genel Müdürlüğü görevlileri, imam hatip lisesi öğretmenleri ve öğrencilerinin,» Atatürk Universitesi öğretim üyelerinin yazüannın yer aldığı dergide, "Gecmişte okullann, camilerin etrafında yapılmış olmasının, ögrencilerin eksik yetişmelerini önledlği, Osmanlı devletinin Tttrkiye Cumhuriyeti adıyla Ikinci gencügini yaşadıgı, Uk orUokul ve liselerde Kuranı Kerim okutulması gerektigi, fen bilimlerinin kaynagımn Kuranı Kerim ve peygamberter oMugu" anlatılıyor Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanlığı Din öğretimi Genel Müdürlüğü tarafından 3. sayısı çıkanlan dergide Atatürk'ün gençliğe hitabesi ve Cumhurbaşkanı Kenan Evren'in daha önce yaptığı konuşmalardan yapılan 4 DtN ÖĞRETİMİ DERGİSİ'NDEN Osmanlı Devleti, Türkiye Cumhuriyeti adıyla ikinci gençliğini yaşamaktadır. Türk milletinin ebedi olarak yaşamasını istiyorsak, bütün fertlerini İslarna bağlı olarak yetiştirmeye mecburuz. İlk, orta ve lisede Kuranı Kerim okutulmalıdır. Din dersleri saatleri arttırılmalıdır. Çocuklara din dersinde melek ve cinlerin varlığı öğretilirken, bazı derslerde gözle görülmeyen bir varlığın olmadığı anlatılmaktadır. bir derlemeye de yer verilmesinin ardından, Bakan Vehbi Dinçerler'in, Müsteşar Vekili Mustafa Turhan'ın, Din Egitimi Genel Müdurü Hikmet Özdemir'in ve Bursa tmam Hatip Lisesi öğretmeni iken "Ataturk'çülüğe hakaretten" yargılanıp, beraat eden genel mudür yardımcısı İlyas Aydogan'ın yazılan sıralanıyor. llyas Aydoğan, yazısında, Şeyh Vefa'nın başından geçen bir olayı anlatarak Şeyh'in çocuğunun sokaktan geçen suculann îulumbalanru delerek bundan su içtiğini belirterek, bu kötü davranışın nedenini şöyle aktanyor: "Annesi bu çocuga hamile iken, oturmaya gittigi komşuda limon görrnuş ve izinsiz olarak limonuo suyunu içmiştir." Dergiye, Rasiın Özdenören tarafından verüen yazıda, herkesin TV ve gazetenin vazgeçilmez ihtiyaç olduğu hususunda göruş birliği içinde olduğu, ancak bunun bir afyon tiryakiliğine benzediği vurgulanıyor ve "radyo, TV, film iztemek, kitap okumak ihtiyaç mıdır" diye soruluyor. Din Öfiretimi Genel Müdürlüğü Şube Mudüru Suat Cebeci, eğitimde temel sorunun "çevre" olduğunu vurgulayarak şu görüşleri savunuyor: "Geçmişte okullann, özellikle büyük camilerin etrafında yapılmış olması çevreden böylesine kopanlnuş öğrencilerin sosyal münasebetler bakımından eksik yetişmelerini önlemek içindir. 5 vakit namaz için ögrenci camiye çıkacak. Bu esnada toplumun her kesiminden gden insanlaria yiiz yüze gelecek, biriikte abdest ahp namaz küacaV, konuşup selamlaşacaktır. Böylece toplumda en ideal zamanda ibadet ortamında ttişki kuracakur." l(ars a ba 1 Marmara Unıversitesi llahiyat hrtırtı\/rtr' $ ' Ç'Mır ilçesiyakınlarmda bulunan Çıldır Gölu'ndesulann hızla çekilmeye başladığı Fakültesi öğretim üyesi Cahit ir tilU UjUl budinldi. 40yıldan bu yana ilk kez bu denli su çekilmesinin göruldüğünu belirten ilgililer, kuBaltacı ise, "Turkiye'de genel raklığın yaratnğı bu durum sonrası gölde balıkçthğm da tehlikeye girdiğini söylediler. Yetkililer, gölun dağlardan gelen sularla beslendiğiegitirn içinde din eğitimi" başlık ni.ancak kurakhk sonucu golu besleyen kaynakların kuruduğunu bildirerek, "Gölde su 1500 metre çekildi, derinlik ise 5 metre düstu" lı yazısında, "Turkiye'de bu mil dediler. Gölde 9 çesit balık uretiminin gerçekleştirildiğini bildiren Çıldırlı balıkçılar ise, sulann çekilmesi sonucu balık neslinin de tehlikeletin ebedi olarak yaşamasını is ye girdiğine işaret ettiler. "Suyun çekildiği 15002000 metrelik bölgede sazlık vardı. Baltklar yumurtalarmı buraya bırakırlar ve süratle tiyorsak, onun bütün fertlerini çoğalırlardı. Şimdi var olan yumurtalar da yok oldu, bahklar ise ölümle burun buruna geldi" dediler. (Fotoğraf: YUCEL SEZERj tslama baglı olarak yetiştirmeye mecburuz" diyerek, şu göruşleri savunuyor: "Daha açık bir ifade ile Uk, orta ve Usenin bntün sınıflannda din bilgisi dersi, Kuranı Kerim'i okumayı da ögretebilecek bir müfredatia haftada 3 saate çıkanlmalıdtf... üretimdir. Tanmımızda karşılas mından burada kalmayı uygnn tZMİR, (Cumhuriyet Ege Bu lannı çözmeye çalıştık. TanmıTurkiye'de genel eğitim içinmızın büyük meseleleri vardır, tıgımız sorunlar yeni tedbirlerin görmüyonım" diyerek salondan rosu) Izmir Pamuk Tarım Sadeki din egitiminin karşılaştıgı ve kısa sure içinde hepsini çözmek alınmasını gerektirecektir. Yal ayrıldı. Divan İkinci Başkanı tış Kooperatifleri Birliği Genel ders saatinin arttınlmasından mümkun degildir" dedı. Tarımnız şunu vurgulamak isterim ki, Behram Eker, "Işte arkadaşlar, Kurul toplantısında, Tarım Ordaha mühim bir mesele de diger da en buyuk sorunun "sulama" varlık her zaman yokluğa tercih hükümetimiz... Kaçıyoriar. Lruman ve Köy lşleri Bakanı Hüsders müfredatındaki dine karşı olduğunu vurgulayan Hüsnu edilmetidir. Bu yıl fiyatlann düş nümüze 40 lira vermiyoriar. Verolan tavırdır. Çocuklara din der nü Dogan ve delegeler arasında Doğan sözlerini şöyle sürdurdu: mesine yol açan uretim fazlalı dikleri Tıyata bakın" biçiminde tartışma çıktı. Toplantıdan aysinde dini inanç ve ibadetler öğğı, sadece daha fazla uretim ya konuştu. Delegeler, bu sözleri rılmak isteyen Tarım Bakanına retilirken, sözgettmi mekkle cin"Tanm alanlanmızın 3.5 milpılmasından degil, verimin de coşkuyla alkışladılar ve "Sattılerin vartıgından bahsedilirken, kalması için tezahürat yapan deyon hektara yakın bir bölümüfazla olmasından nız bizi" diye bağırdılar. Divan legeler, "Size sorulanmız var. diger bazı derslerde gözle gorülnü yani yüzde 30'unu sulayabikaynaklanmışar" gönlşlerini sa Başkanı Necip Nebioğlu, ikinci Sayın bakanım siz 30 milyon meyen bir varlığın olmadığı, hatliyoruz. tktidara geldikten sonvundu. Husnu Doğan, çiftçinin başkanı uyararak, kongrede pota açıkça melek ve cin diye bir Türk köylüsünün vebalini ra önemli projelere agıriık verbirim alandan daha fazla ürün litik konuşmalann yasak oldutaşıyorsunuz" dediler. varlığın bulunmadığı anlatılır. dik, elektrik ve sulama projelealmasını sağiamak çabası içinde ğunu söyledi. Dokuz yıl aradan sonra dun rinin temelini attık. Destekleme Din bilgisi hocası insanlann, Divan başkanımn politik koolduklarını sözlerine ekledi. fiyatiannda çiftçinin iehine olan Hazreti Adem'den geldigini söy yapılan Tariş tzmir Pamuk TaKonuşmasını tamamladıktan nuşma yapmanın cezasının bir rım Satış Kooperatifleri Birliği fiyatlar beliriemeye gayret ettik. lerken, fen bilgisi hocası, insanın sonra toplantıdan aynlmak iste aydan bir yıla kadar hapis cezaBolgenin önemli ürünlerinden maymnndan geldigini söyler, ta Genel Kurul toplantısına Tarım yen Tarım Orman ve Köy lşleri sı gerektirdiğini anımsatması Orman ve Köy tşleri Bakanı pamuk, üzüm ve incirde hem sislebe hangisine inanacagını şaşıBakanına salonda bulunan dele uzerine Divan tkinci Başkanı Hüsnu Dogan, Hazine ve Dış Tinr. " tem hem fiyat itibarıyla tatmingeler, kalması için tezahürat Behram Eker, "Saym başkan caret Müsteşarı Ekrem Pakdekâr bir tanm politikasının esasDergide, daha sonra Darwin yaptılar. Bu arada Divan İkinci beni hapis cezasıyla tehdit etti, mirli, Vali Vecdi Gönül, Tariş lannı beliriedik. Bugün çiftçimikuramına da çatılarak, bazı bi Genel Müdürü ve Yönetim KuBaşkanı Balıkesir delegesi ve eski ben politika yapmadım. Ben ze subvansiyon olarak sagladıgılim adamlarından alıntılar yapı rulu Başkanı Ahmet ÇetinbuAP Balıkesir milletvekili Behram Türk köylüsüyüm" dedi. mız miktar yarım trilyonu bullıyor ve Kuranı Kerim'deki daklar ve delegeler katıldı. AhGenel Kurul toplantısında üç Eker, "Üreticilerin size sonılan makUdır." ayetlerle, "Tann'mn insanı şiş met Çetinbudaklar'ın konuşmavar. Kaçamazsınız, sayın bakan liste oya sunuldu. ANAP'lı üyemiş çamur ve kuru balçtktan siz 30 milyon Türk köylüsünün lerden oluşan listede Aydın Pamuğun Turkiye ihracatınsından sonra Divan Başkanlığı yaptığı, onun bir şeyi diledigi za seçimi yapıldı. Daha sonra bir vebalini taşıyorsunuz" diye ba Okan, Nuri Çayıriı, Nusret Serdaki önemıne değinen Hüsnu man onun buyrugu sadece o se konuşma yapan Tarım Orman ğırdı. Bunun uzerine yeniden çin, ve Ömer Fevzi Kayaeıoglu, Doğan, geçen yıl toplam ihracaye ol demektir. Heraen olur" de ve Koy lşleri Bakanı Hüsnü Dokursüye gelen bakan Husnü Do SODEP'li üyelerden oluşan listm yüzde 20'sini tekstil urunleniyor. ğan, "Bizim kapımız herkese ber tede Muhstn Aksay, Semet Gülrinin oluşturduğunu söyledi. Koğan, Turkiye'de tarımın en zaman açıktır. Niye göriışmek tepe, Yılmaz Güngör, Hürrem nuşmasında tarımda bu yıl göruonemli sektör olduğunu belirteBELÇİKA'DA len uretim fazlasına da değinen için şimdiye kadar muracaat et Şahinci, DYP'li üyelerden olurek, "tktidara geldigimizden bu EĞÎTİM SKAISDAU ~~ yana 27 aylık süre içinde müm Tanm Orman ve Köy tşleri Ba mediniz? Sizleri dinlemeye, yar şan listede Erdogan Şimşek, Bekanı Husnu Doğan, "Tarımın dımcı olmaya hannz. Kongreni kir liçar, Selahattin Acar, Baskün olduğu kadar çiftçilerimizin en önemli hadiselerinden biri zin daha salira yürumesi bakı ri Özcoban bulunuyor. dertlerine ortak olmaya, sorun 9 yıl sonra yapılan Tariş kongresi olaylı geçti 'Sayın Bakan kajçmayırt Özel İ d ' binası, b bakımdan d i i l k i yarayacak gtinü bekliyor. 1929 yılında kiregeçirilerek işe Ö l İdare'ye ait tarihi gar b i i rihi k k mit ve çimentosu Marsilya'dan getirilen ve 1942 ythna kadar askeri hastane olarak kullanılan bina, daha sonra bir kisiye kiralanmış. Kiracınm bir katını pavyon olarak, diğer bölümleri de otel olarak kullandığı tarihi gar binası, Özel tdart tarafından açılan tahliye davası ile boşaltıldu Tarihi gar binası yıkıhyor g yy "Osmanlı Sempozyumu"nun ikincisi Söğüt'te yapıldı 'Bir Batı tutturmıışuz, gidiyoruz' Batıya karşı bir aşağılık kompleksi içinde olduğumuzu öne süren Doç. Nuroğlu'na göre, Osmanlı "Türkîslam sentezinin bir sonucu olarak" ortaya çıkmıştı. ERHAN AKYILDIZ BİLECıK Söğüt'te düzenlenen ikinci "Osmanlı Sempozyunro" geçen yılkine oranla keşmekeşlikten kurtulmuş görunümdeydi. Geçen yılki sempozyum Ertuğrul Gazi'yi ve Osmanlıları bilimsel olarak değerlendirmekten çok, "sag yelpazenin" uçlannda at oynatanların gövde gösterisine dönüşmüştü. Sempozyvımun Uk oturumunu yöneten TTK üyesi Prof. Dr. Faruk Siimer, açış konuşmasma bir aile sohbeü yaparcasına başladı: "Ben mesudum. Çocuklanm var, eşim var, oniar da mesut. Bcn de, eşim de anamı, babamı, dedemi, ebemi hatırlanz. Onlar aramızda yaşarlar. Bütün dünyadaki aileler de böyledir. tşte milktler de aileler gibidir. Atalannın maddi manevi batıralan ik yaşariar." Bu sıcak konuşmadan sonra ilk bildiriyi sunan TTK Başkanı Dr. Yavuz Ercan. "Ermeni Teroriinü", Doç. Dr. Reşat Genç "16, yüzytlda Bilecik ve Çevresi"ni, Doç. Dr. Cevdet Küçük "Osmanlılardaki Millet Sistemi"ni, Prof. Müçteba İlgiırel Prof. Dr. Yaşar Yücel'in "Bal"tstanbuTun FetW"ni, Prof. kanlardaki Adil Türk ldaresi" konulu bildirisi, ütiz bir çahşma Fanık Sümer "Kayı Boyunun nın üriinu olduğu izlenimini ve Tarihi" ni, araştırma görevlisi Kutlu Özen de Sıvas'taki "Osriyordu konuklara. Prof. Yücel, manbey Büstü"nü anlattı. Bulgaristan'daki Turklere yapıSempozyumun tarihçi olmalan baskıyı da gündeme getirinyan tek konuğu iktisat profesöce, konuşması daha da ilginçleşrü Turan Yazgan da, "Osmanlı ti. Devletindeki Ücret Siyaseti" usDaha sonra Doç. Dr. Melek tüne konuştu. Delilbaşı, "Bizans kaynaklanna GÖre Osmanlüann Fethi PolitiKonuşmalardan sonra törenkası"nı, Doç. Dr. Rafet Yinanç lere katküan olan kişüere plaket"Sögüt Vakıflan"nı, Doç. Dr. ler verildi. Plaketlerden birini tsmet Miroglu "Yabancı Gözüyvermesi için sahneye çağnlan HP le Osmanlı"vı anlattılar. Bilecik Milletvekili Yılmaz DemireTin bir konuşmacırun plakeDr. Miroğlu, "Batıya karşı bir tini verdikten sonra yaptığı koaşağılık kompleksi içinde oldunuşma ilginçti. Demir, "tnşallata ğumuzu" vurguladıktan sonra genç Türkiye'yi Osmanhlaştırarşivlerimizin değerlendirilmesiyle Batının bızim ne kadar bumayız" diyordu. yük bir millet olduğumuzu anlaErtuğrul Gazi'yi anma torenyacağını söyledi. Doç. Miroğlu' leri dun yapılan "Yönıkkrin çena göre, Osmanlı "Tiirktslam lenk sunması". "Yöriiklerin tursentezinin bir sonucu olarak" be ziyareti", "Yoriık çadırlanortaya çıkmıştı. nın ziyareti", "Yorük ayranı ve Osmanlı sempozyumunun da geleneksel şifalı pila\ ziyafetiyha sonraki bölumlerinde, Doç. le" son buldu. Dönüş belgesi imzalamayan öğrenciye Türkçe ders yok 3 liralık kamulaştırma bedelî ler, kendi aralarındaki alım satımlann da bu fiyat üzerinden yapıldığını belirtiyorlar. Yerel mahkemede köylülerin bu itirazı uzerine takdir komisyonu oluşturarak yöreye keşif gönderdi. Birinci keşifte toprakların metre karesine 200 lira verüirken, ikinci keşifte 447 lira verildi. Köylüler üçüncü bir keşfin de geleceğini belirterek fiyatm 500550 liraya çıkacağını vurguluyorlar. Takdir komisyonlarında artınlan fiyatlann ise en çok avukatlann "işine yaradıgı" öne sürülüyor. "Artınlan bedele göre artınlıp eksilen vekâlet ücreti" aldıklanndan dolayı davaa ne kadar para alırsa avukatlar da bunun yüzde 10'unu alıyor. ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) Devlet Su lşleri (DSİ), Karakaya Barajı suları altında kalacak olan ve "susuz tarla" olarak adlandırılan toprakların metre karesine 3 lira verirken, "sulu taria"ların metre karesine en fazla 80 lira veriyor. Devlet Su Işleri'nce kamulaştınlan, sulu tarla olarak adlandırılan 5 donümlük bir tarlaya köylü biber ektiğinde yılda en az 1.5 milyon kazanırken, DSİ aynı tarlaya kamulaştırma bedeli olarak 400 bin lira ödüyor, yine DSİ'ce 2 bin 500 lira değer biçilen kayısı ağacı yılda 40 bin lira değerinde ürun veriyor. DSİ, ElazığMalatya smınnı oluşturan Fırat Nehri çevTesinde uç yıldır kamulaştırma çalışmalannı yürutüyor. Kamulaştırılan ve DSt tarafından metre karesine 380 lira verilen toprakların fiyatlarına itiraz eden yöre halkı ise mahkemeye başvurdu. Topraklarının gerçek bedellerinin ödenmesıni isteyen köylüler, metre karesine en az 450500 lira verilmesini istiyorlar. Köylü BRUKSEL, (a.a.) Belçika'nın başkenti Bruksel'de Türklerin yoğun olarak yaşadıklan bölge olan Scharbeek'in belediye başkanı, işçi çocuklarının Türk dili ve kültüru dersleri almalanna karşı çıktı. Belediye Başkanı Nols, bu konuda kendisine yapılan sözlü v«. yazılı müracaatlan da cevapsız bırakıyor. Belediye Başkanı Türk işçilerinin ileride Turkiye'ye döneceklerine dair belge imzalamalan halinde, çocuklarının Turk kültüru dersleri almalarına izin verebileceğini söyledi. Yabana düşmanı olarak tanınan belediye başkanının bu ırkçı tutumu, işçüer arasında tepkiyle karşılandı. Devlet Su İşleri, Karakaya Barajı suları alîında kalacak "susuz tarla" olarak adlandırılan toprakların metre karesine 3 lira, "sulu tarla "ların metre karesine en fazla 80 lira kamulaştırma bedeü ödüyor. Köylü bir taraftan arazisinin gerçek değerini bulamadığmdan yakınırken, bir taraftan da yaptığı mahkerne masraflanmn çok olduğunu ifade ediyor. Mahkemeye her başvurulannda topraklarınaıstedikleri bedelinbinde 8'i dava açma parası, gelecek keşifler için harç ve harcamalara avukatlık ücretınin de eklenmesiyle biriikte topraklann "yüzünita astanndan pahalıya mal olduğunu" belirtiyorlar. Fırat çevresindeki topraklarda da önümüzdeki mart aymdan itibaren baraj sularırun toplanmasına başlanacak. Bu topraklar üzerinde bulunan köylülerin ise nereye nakledileceği henüz kesinleşmedi. Prof. Songarhn açiklantası Kadıköy' lülerin hizmetinde; Şimdi Dış ticaret ve kambiyo işlemlerinde; uzmanlığı, hızı, kârlılığı getiren, bir banka subesi var: Prof. Dr. Ayhan Songar, kendi yönettiği ve TKTde yayımlanan "Laiklik" açıkoturumuyla ilgilı olarak bir açıklama göndermiştir. Aynen yayımhyoruz. "TRT'de yönetmiş olduğum 'Laiklik' konulu açıkoturum hakkında çeşitli göniş ve fikirler gazetenizde yayımlanmaktadır. Bunlardan siyasî partilere ait olanlan hakkında, kendi görüşlerini aksettirdikleri için, herhangı bir şey söylemek bana düşmez. Hepsinin fıkrine saygım vardır. Nitekim sayın gazetenız, benim göriişlerimi de tamamen tarafsız bir şeküde ve değiştirmeden sütunlanna almıştır. Bu bakımdan teşekkur borçluyum. Ancak, 5 Eylül tarihli Cumhuriyet'te sayın Prof. Memduh Yaşa'nın doğnıdan şahsırru hedef alan beyanlannı cevaplandırma zaruretini hissetmekteyim. Evvelâ ben, bu çeşit birçok açıkoturum ve paneli yönettim ve buraya da TRT Yönetim Kurulu üyesi olarak değil, üniversite hocası, bilim adamı olarak davet edildim. Sayın Yaşa benim mesleğimi de anlaşılan iyice bilmiyor. Kuçultucü bir edâ ile 'nörolog olan bir kişi' diye bahsettiği ben, Istanbul Universitesi'nde Psikiyatri Profesoruyum ve bu sıfatımla çeşith sosyal meselelerde fıkir ve gorüş bildirmiş bulunuyorum. Sayın Yaşa'nın 'kriter'leri kendi şahsî ölçüleridir. 'Fikirleri ve özeUıkle inançlan bakımından bilinen bir kişi' sıfatını da bana yakıştıran Sayın Ya «Esbank Kadıköy Şubesi» ESBANK " tedtoirli ve kararlı" şa'ya, elbette bütün fıkir, inanç ve davramslanmla tanınmış ve bilinen bir kişiliğün olduğunu, asıl kendisinin bu sözlerle ve davranışlan ile neyin peşinde olduğunun bilinraediğini hatırlatmak isterim. Ben bugüne kadarki hayatım ve yapuklanmla her zaman iftihar ederim. Atatürk ve Cumhuriyet çocuğu olarak dünyaya geldim ve yetiştirüdim. Merhum babam, onun yakın çevresine girme saadetine eren bir Istiklâl Savaşı gazisi idi ve bana intikal eden lstildâl Madalyasıra şerefle taşımaktayım. Laiklik konusunu bana teslim edemeyeceğini belirten sayın Yaşa'ya Ataturkçülugun ve laikliğin kimsenın inhisannda olmadığını ve bana birtakım şeylerin teslim edihp edılemeyeceginin kendisınden sorulmayacağıru hatırlatmak isterim. Bugüne kadar, bir kısmı profesörlüğe kadar yukselmiş binlerce öğrenci yeüşürdim. Kütuphane raflannı dolduran kitaplanm var. Saym Memduh Yaşa'ya, eğer kabul buyurursa bir psikiyatr nasihatı etmek istiyorum. Milletvekilliği dokunulmazlıgınm arkasına sığuıarak şerefli insanla küçuk düşurmeye kalkışmasın. Ona mukabele etmeye benim ilmî kariyerim ve yetişme tarzım müsaade etmez. Şahsıma tecavüz vaki olduğu için savunma hakkımı kullanmak üzere yazdığım bu satırlarımın gazetenizin aynı sutunlannda yayımlanmasını takdirlerinize saygüarımla arzederim!' Prof.Dr. AYHAN SONGAR