Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Strateji 6 Ekim 2008/223 ST R A T E J İ c 9 etmiştir. Çünkü dünya giderek ABD yayılmasına karşı ekopolitik direnç oluşturmaya doğru gitmektedir. Bunu fark eden ABD yeni yayınladığı ulusal strateji belgesinde müttefikler oluşturmaktan bahsetmektedir. • Dünyada yaşanan zenginfakir gerginliği, servetin tekelleşmesi, politik aktörlerin paranın gücüyle belirlenmesi ve benzeri konular ABD’ye karşı ‘bilinçaltı tepkiyi oluşturmaktadır.” ABD içine düştüğü krizle ‘iç yetersizliğini dışarı vurduğu’ andan itibaren tepki de kendini dışa vurup kurumsallaşacaktır. • ‘Daha yaşanılabilir dünya inşa etme’ ya da Protestan jargonla ‘dünyayı cennete çevirme misyonu’ tersini üretmiştir. Dünya sistemi adına yapılan ayrımlar, topyekun ve operasyonel müdahaleler, işkenceler, güven ortamını yıkmıştır. Ekonomik alanda uluslararası bölüşümde derinleşen adaletsizlik ve sömürü ‘tehdit algısını’ hayatın barınaklarına doğru çekmiştir. Dört yıl öncesine göre dünyada zenginlerin daha zenginleştiği, fakirlerin ise daha fakirleştiği ve şiddetin daha arttığı bir dünyada böyle bir algının oluşması kaçınılmazdır. Kaldı ki öteki olarak tanımlanan coğrafya ve kültür belli bir inancı işaretlemekte ve farklı ulusları kapsamaktadır. Belli bir inanca ve bu inancı benimseyen toplumlara aleni savaş ilan eden bir gücün diline doladığı özgürlük projesi yaşantının iç Fukuyama katmanlarında olup bitenden haberdar olan her birey açısından küfür gibi algılanır. • Şu an ABD ekonomik kriz içinde. Dış basında yer alan bilgilere göre ABD’nin en köklü bankalarından Lehman Brothers iflas etti. Borçlarını ödeyemeyen ve hisse senetleri bir yılda yüzde 80 değer kaybeden Merill Lynch Bankası da Bank of American tarafından 50 milyon dolara ENGE DEĞİŞECEK satın alınmaktadır. Ülkenin en büyük • 21. yüzyılın ilk çeyreğinden sigorta şirketi American International itibaren dünya dengesi değişecektir. Güç Group da krizi aşmak için acil kredi dengesini değiştirecek gelişmelerin talebinde bulundu. Bu manzara bizzat bu krizden güçlü bir şekilde çıkacaktır. Önemli Batı’nın aleyhine geliştiği gerçeği kendini gösterdikçe Bush tarafından ‘ABD ekonomisi tehlikededir’ Batı, kendi geleceğini kurtarmak için dünyayı tehlikeye doğalgaz kaynaklarına rezervlerine sahip olan Rusya şeklinde tanımlandı. Yönetimin ekonomiyi kurtarmak ikinci sırada gelecektir. Kaldı ki hem Rusya ve Çin, götürecek, belki de yok edecek politikstratejik için serbest piyasanın bütün kurallarını yıkarak 700 hem de ABD’nin politikalarına karşı direnen ve nükleer kurguların ötesine düşen kehanetlere sığınmaktadır. milyar bütçe isteğinde bulundu. Bush, krizi atlatmak güç olma iradesini ortaya koyan İran atılımlarını kendi Belki bu sebepten ötürü Batı’nın ürettiği politik için girişimlerini sürdürüyor. kültürlerinin ve politikalarının ürünü olarak görüyorlar. pratikler, insanlığın karşı karşıya geldiği sorunları Tam bu noktada I. Wallerstein’in sözünü yeniden “Serbest pazara geçilerek istikrarlı bir siyasi sistemin çözmekten daha çok, özel politik stratejilerle planlanan hatırlayalım: George Bush görevinden ayrıldığında benimsenmesi kapitalist ekonomik gelişmenin saldırı ve savaş olgularına denk düşmektedir. Öyle ki ABD çok daha zayıf ülke haline gelmiş olacak. kaçınılmaz ve gerekli önkoşuludur” görüşü de iflas 21. yüzyılın girişinde Batılı devletlerin bütün strateji ABD’nin iç yetersizliğini dışa geliştiren kurumlarında görev vuran bu kriz, dünyanın yeniden K r i z A B D ’ y i z o r l u y o r . . . yapan özel nitelikli aktörler kuruluş sürecine girişin tarihi savaş üzerinde çalışmakta ve olacaktır. bütün mesailerini batıya rağmen Kaynaklar: gelişen devletlerin etkinliğini JOHNSON, Chalmers, (2004) engellemenin yollarını aramaya Amerikan Emperyalizminin harcamaktadırlar. Oysa savaş Sonbaharı, (Çev: H. Kösebalaban) üzerinde çalışmak ve krizi aşmanın yolunu savaşta görmek İst: Küre Yay. egemen güç olmanın olmazsa “Bush’s United States Military olmaz şartı olan liderlik Academy Graduation Speech”, vasfından yoksunluğu ifade Washington Post, (Jun 2002: 2) eder. Liderlik vasfını kaybeden AMIN, Samir, (1993) Kaos bir güçse, her ne kadar araçsal İmparatorluğu: Yeni Kapitalist gücü belli süre elinde tutsa da, Küreselleşme, (Çev. I. Soner) İst. egemen güç olma özelliğini Kaynak Yay. yitirir. WALLERSTEIN, Immanuel • Yaşanan ekonomik (2003) , Liberalizmden Sonra, krizin derinleşmesi durumunda (Çev: E. Öz) İst: Metis Yay. elinde ABD parasını tutan Çin, iddia ettiği belgeler sahte çıkmıştır. Sunumunun inandırıcı olmasını sağlamak için CIA Başkanı George Tanet’i hemen arkasına oturtması ‘propaganda, çarpıtma, yanıltma’ üzerinden işletilen taktiğin geldiği noktayı göstermesi açısından oldukça önemlidir. Böyle bir yöntemin ABD demokrasisine ve ‘daha yaşanılabilir dünya inşa etme’ söylemine katkı sağladığını düşünmek akıl dışı alana çıkmakla eş değerdir. • Bush iktidarını Hıristiyan kökten dincilerle paylaşmış ve onların ürettikleri kehanetler ve yönlendirmeler sonucu kendisini İsa Mesih sanmıştır. Irak’a saldırıyı Haçlı Seferi olarak tanımlamıştır. Bazen de kendisini imparator olarak adlandırıp ‘hiç kimseye hesap vermek zorunda olmadığını’ açıkça ilan etmiştir. Ne gariptir ki çağın dinsel niteliği muhafazakâr yörüngede kendisini imparator gören liderlere ev sahipliği yapmaktadır. Savaş makinesini finanse etmek için borç batağına düşen ABD şu anda derin bir ekonomik kriz yaşamaktadır. Bu krizi aşmak için liberal ekonominin bütün kurallarını rafa kaldırmış ve bizzat devlet olarak müdahale etmeye başlamıştır. • Ölçüsüz güç gösterisinin ve ‘akıl dışı müdahalelerinaçılımların’ sürüklediği ekonomik kriz, tarihin sonunu değil, dünyanın yeni bir tarihi döneme doğru seyrettiğini göstermektedir. Kabul etmemiz gerekiyor ki dünya Çok Kutuplu Sisteme gidiyor. Fakat bu sistem büyük ölçüde benzer kültürlerin veya jeopolitik ortak blokların oluşumu şeklinde gerçekleşecektir. Farklı kutuplar arasındaki mücadele ve rekabet belli devletler değil, devletler topluluklarının oluşturduğu bloklar şeklinde gerçekleşecektir. D Krizler sonrası 21. yüzyılın ilk çeyreğinde dünyanın yeniden kurulacağı görülüyor. Bu süreçte Çin’in ön plana çıkacağı, enerji kaynaklarını değerlendiren Rusya’nın dikkat çekeceğini anlaşılıyor. Egemenliğini yitirmek istemeyen Batı’nın tavrı tehlikeli olabilir.