19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 İzmir ve Tarsus Amerikan Kolejleri’nde yatılılık geleneği sürüyor Eşsiz bir deneyim YATILI ÖĞRENCİ OLMAK 21 Nisan 2012 Cumartesi T arsus ve İzmir Amerikan Kolejleri, tüm Türkiye’den başarılı öğrencilerin renkli bir kültür yelpazesinde bir araya geldiği yatılı bölümleri ile, ortaöğretime geçiş aşamasındaki veli ve öğrenciler için değişik bir seçenek oluşturuyor. Merkezî ortaöğretim yerleştirme sınavı puanlarına göre öğrenci kabul eden Tarsus ve İzmir Amerikan Kolejlerinde, hem kız hem de erkek öğrencilere yatılılık olanağı sunuluyor. Sağlık ve Eğitim Vakfı (SEV) 2012’de başlatacağı inşaat projesi ile Tarsus Amerikan Koleji’nin yatılı öğrenci kapasitesini artırmayı planlıyor. İzmir Amerikan Koleji Rehberlik Servisi Sorumlusu Ülkü İskit, okulun ev yerine geçmesinin hem artılar hem de eksiler içerdiğine dikkat çekerek, şöyle diyor: ‘’Yatılılığın çocuğa kattığı pozitif yanların başında problem çözme becerisini kazandırması gelir. Yatılı okula başlayana kadar anne/baba koruması altında büyürken birçok problemi başkaları tarafından çözümlenen çocuk, ilk günden itibaren değişik sorunlara maruz kalacaktır. Başlangıçta, duyduğu özlemle başa çıkmak ve yeni hayatına uyum sağlamak bu becerinin gelişimine sebep olurken, daha sonraları hasta olduğunda yapacakları, öğretmenlerle kuracağı ilişkiler giderek problem çözme yeteneğinin artmasına ve ilerleyen yıllarda hayata donanımlı atılmasına neden olur. İrili ufaklı sorunları aşmak, çocuğun hem çabuk olgunlaşmasında hem de özgüveninin yüksek olmasında ciddi rol oynar.’’ İskit, yatılı çocukların ders çalışma zamanlarının, gündüzlülere göre daha programlanmış olduğunu, diğerlerinin, çalışma zamanını erteleme, kısa zamanda yapılan işten sıkılıp bırakma gibi alternatifleri varken, yatılılarda verilen sorumlulukların, etüt Ç ocukluğunun ve ilk gençliğinin önemli bir kısmını Tarsus ve İzmir Amerikan Kolejleri’nde yatılı öğrenci olarak geçirenler ve şu anki yatılı öğrenciler K. Erhan Dumanlı (Sağlık ve Eğitim Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı): “Okul yıllarımızda, yatılılık sayesinde ciddi bir kültür mozaiği içindeydik. Çok sayıda yatılı arkadaşımız vardı ve bu yüzden de çeşitli şehirlerden gelen farklı kişilerle bir arada olma fırsatını yakaladık. SEV olarak, Tarsus Amerikan Koleji’nde 20022003 öğretim yılında, İzmir Amerikan Koleji’nde ise 20092010 yılında yatılılığı tekrar başlatarak bu özelliği yeniden canlandırmayı hedefledik. SEV yönetiminin en büyük hedei okula yatılılığı kazandırarak çok kültürlülüğü okullarımızda yeniden oluşturmak ‘’ Can Dai (İzmir Amerikan Koleji Hazırlık Sınıfı Öğrencisi): ’Yatakhane yaşamı hayatımdaki önemli deneyimlerden birisi. Yatılılık, bana yatağımı, odamı toplamak, çamaşır yıkamak, ütü yapmak gibi becerileri edindirdiği kadar zamanımı iyi kullanmak ve başarılı olmak için düzenli çalışmak konusunda bana çok şey kattı. Yatakhanedeki arkadaşlığı, samimiyeti, yardımseverliği de başka hiç bir yerde yaşamadım. İyi ki yatılıyım!’’ Yıldız Altın (Tarsus Amerikan Koleji Hazırlık Sınıfı Öğrencisi): “Okul her anlamda bizim evimiz olmuş durumda. Gündüzlü arkadaşlarımız için kolej bir eğitim yeriyken bizim için bir ev, arkadaşlarımızla vakit geçirebildiğimiz bir ortam, yemek yediğimiz bir lokanta konumun ‘İYİ Kİ YATILIYIM’ bir da. TAC bizim diğer ailemiz. Yatakhanede arkadaştan çok kardeş gibiyiz çünkü beraber üzülüp beraber seviniyoruz, derslerimizde birbirimize yardımcı oluyoruz.’’ Tuğrul Paşaoğlu (İletişim Yayınları Genel Koordinatörü Yayıncılar Meslek Birliği Başkanı): “Okulun bana kazandırdığı en önemli iki şeyden biri başkalarıyla birlikte yaşama kültürü ve empati, ikincisiyse uzlaşma yeteneği. Birbirini kollamak, bir arada yaşamak ve uzlaşmak gibi yetenekler kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkıyordu.” Prof. D. Emre Akkuş (İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Ürolog, SEV Yönetim Kurulu Üyesi): “Yatılı arkadaşlarımız hazırlıkta ya da orta birinci sınıftayken bile o zamanki koşullarda trenlere biner İstanbullara giderlerdi; otobüslere biner, bir başlarına seyahat ederlerdi. Benim oğlum on altı yaşındayken bile tek başına seyahat etmesi beni tedirgin ederdi. Yatılı okumanın kişiliğin gelişimine, özgüvenin artmasına ve sorunlarla tek başına mücadele etmeyi öğrenmeye büyük katkısı var.” Erkut Yücaoğlu (TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı): “Öğrenciyken basketbol ve müzikle ilgiliydim. Sırf basket oynayabilmek için akşamdan top ayarlar, sabah 5’te kalkıp okulun ünlü Stickler Binası’nın önündeki sahada oynardım. O müthiş mesai kavramı yatılılığın yarattığı programın içinde vardı. Emek harcayarak, isteyerek ve zaman ayırarak çalışmalarımın sonunda önce basketbol takımına girdim sonra takım kaptanı oldum.” Mete Akyol: “Tarsus Amerikan Koleji’nde öğretim sınıflarda dört duvar arasında, eğitim ise okul yaşamının sınırsızlığında yapılır. Yatılı öğrenciler bu dönemde bu sınırsızlıktan daha fazla yararlanabilme imkanı bulmuşlardır.” zamanlarında bitirme zorunluluğu bulunduğunu belirterek, yapılması gerekeni zamanında sonlandırmanın, disiplinli olmanın, ilerleyen yıllarda kişiye olumlu yansıyacak özellikler olduğunu vurguladı. İskit, ‘’Çocuk bir çok değişik ortamdan gelip, farklı yetiştirilmiş ve hayata başka pencerelerden bakan çocuklarla yaşadığı mekanı ve en önemlisi tüm zamanını paylaşmak zorunda oluğundan onlarla anlaşma yollarını hızlı şekilde öğrenir. Ayrıca bir gruba girme, orada kendini ifade etme, kazandığı dostluklara sahip çıkma çocuğun aidiyet duygusunu, özgüvenini ve sosyal becerilerini geliştirir’’ dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle