02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C SPOR FUTBOL ŞUBAT SALI ‘ÖZHAN ABİ’ DEVRİ BİTİYOR N E V Z A T D İ N D A R ÇOĞUNLUK ‘DEVAM ETSİN’ DİYOR ? Refik Arkan (Eski yönetici): Başkanın sağlık sorunu vardı. Herhalde ona dayanıyor. Benim için de sürpriz oldu. Camia neyse gereği yapar. Eğer Özhan beyin devam etmesini istiyorlarsa gidilir, görüşülür, konuşulur. Onun sağlığından da önde gelir G.Saray. G.Saray’da bazı eleştirilere katılıyorum. Bazı şeylere kesinlikle katılmıyorum. Önce bilgi sahibi olmak gerekiyor. Bizde fikir sahibi olmadan gereksiz polemikler yaratılıyor. Benim gönlüm devam etmesinden yana. G.Saray’ın menfaatleri devam etmesini gerektiriyor. Sosyal tesisler sorundu önceleri. Ada, Kalamış ortada. Stadın temeli atıldı. Takımımız zaman zaman başarısız olmuştur. Bununla değerlendirilemez. G.Saray’ın tarihi başarılarla doludur. G.Saray’ın geleceği sportif başarıya bağlı olamaz. ? Mustafa Tanrıyar (ÜyeAli Tanrıyar’ın oğlu): Kulübün bugünkü haliyle finans sorunu çıkmıştır. Yerli bir Abramovich şart olmuştur. Ancak bugünkü rekabet ortamında her şeyin altyapısında maddi güç yatmaktadır. Başkanın kararı sürpriz. Sağlığı nedeniyle alınmış bir karar. Stresli bir iş yapıyordu. ? Duygun Yarsuvat (Üye G.Saray Üniversitesi Rektörü): Bu kararı beklemiyordum. Akıllıca verilmiş bir karar. Biraz geç verilmiş bir karar olarak değerlendiriyorum. Bu kararın sonuçlarını görmek için de renk seçimi gününe dek beklemek istiyorum. Kesin hükme kadar bekliyorum. Başarısız KADIKÖY’DE 60’A ALKIŞ TARAFTARDAN TEPKİ GÖRDÜ zhan Canaydın’ın G.Saray’daki başkanlığında kuşkusuz 6 Kasım 2002’de F.Bahçe’den alınan 60’lık yenilgi sonrası takındığı tavrın önemli bir yeri var. Bu skor, herhangi bir Sarı Kırmızılı taraftarın en büyük kâbusunun gerçekleşmesi anlamına geliyordu. Ancak maçtan önce yaşananlar skorun bile önüne geçecekti. Emniyet güçlerinin maça gitme yasağına karşın yüzlerce G.Saray taraftarı rakip tribünden bilet almıştı. Maç sabahı valilik, G.Saraylıların aldıkları biletlerle kendilerine ayrılan yerde maç izleyebileceklerini açıkladı. Ancak maçtan 2 saat önce yaklaşık 1500 Sarı Kırmızılı taraftarın bulunduğu bölüme taş ve bozuk para yağmaya başladı. G.Saraylılar da buna karşılık verince bir anda ortalık karıştı. Ardından Sarı Kırmızılı taraftarlar stat dışına çıkarıldı. O sırada taraftarla ilginecek herhangi bir yönetici Şükrü Saracoğlu Stadı’nda yoktu. Ve o tarihi skor geldi ardından. F.Bahçe’nin attığı goller sonrası Özhan Canaydın, Sarı Lacivertli kulübün başkanı Aziz Yıldırım’ın elini sıktı. Bu davranış aslında Türk spor tarihinde bir dönüm noktasıydı. Çünkü Canaydın bu davranışıyla o yıl fair play ödülüne layık görülmüştü. Ancak G.Saraylı taraftarlar için kesinlikle kabul edilemez bir durumdu. BİR BAKIŞTA CANAYDIN DÖNEMİ ? Özhan Canaydın 2002 yılında başkanlığa seçildi. 3 dönem görev yapan Canaydın bu sürede 2 lig şampiyonluğu 1 de Türkiye Kupası zaferi yaşadı. ? 200102 sezonu sonunda takımı şampiyon yapan Lucescu’yla yolları ayırdı. ‘Gönüllerdeki teknik adam’ olarak nitelendirilen Fatih Terim’i göreve getirdi. 2 yıllık sürede transfere yaklaşık 37 milyon Dolar harcandı. 200304’te G.Saray ligi 6. sırada bitirdi, Terim istifa etti. ? 200304 sezonunda “Ali Sami Yen yıkılacak” açıklamasına karşın stada kazma vurulmadı. G.Saray maçlarını az sayıda seyirciye Atatürk Olimpiyat Stadı’nda oynamak zorunda kaldı. ? Ekonomik zorluklar yaşayan kulüpte Özhan Canaydın borçlara karşın kendi cebinden önemli harcamalar yaptı. 60 milyon doların üzerinde bir rakama kulüp için kefil oldu. ? 200405 sezonunda Fransa’nın Metz ekibinden transfer edilen Franck Ribery, parası ödenmediği gerekçesiyle G.Saray’ı terk etti. Ribery önce Marsilya’ya oradan da Bayern Münih’e transfer olurken Sarı Kırmızılıların kasasına hiçbir şekilde para girmedi. ? Kulübün 100. yılında bayan basketbol takımı küme düştü. ? Özhan Canaydın döneminde G.Saray tarihine geçen ve futbolu bırakan Bülent Korkmaz, Arif Erdem, Hakan Ünsal, Hagi ve Popescu gibi isimlerin hiçbirine jübile yapılmadı. ? Canaydın 2005’in Aralık ayında Kulüpler Birliği Başkanı oldu. Zaman zaman çok eleştirildi. Son Futbol Federasyonu seçimlerinde Haluk Ulusoy’a karşı cephe alarak Hasan Doğan’ı desteklemesi camiada tepki topladı. Ö G .Saray’da ‘Özhan Abi’ dönemi bitiyor... 23 Mart 2002’de başkan olan Canaydın, hafta sonu mali kongrede veda konuşmasını yaparken herkesi şoke etti. 6 yıllık başkanlığı süresinde hep tartışılan ve eleştirilen bir isimdi. Kendi taraftarıyla arası açıldı. Maçlara gitmedi. Ne var ki fair play sahibi bir başkan olarak da tarihe geçti. Hep örnek gösterildi. Futbolda kötü örneklerin ön planda olduğu bir dönemde kendisi için “Türkiye’de değil de Avrupa’da bir kulüpte ideal bir başkan olabilirdi” yorumları yapıldı. O ise kendini hep başarılı buldu... “10 icraattan 7’sini yapmışsan başarılısındır. Ben de başarılıyım.” “Başarılı 7 icraatınızı sayar mısınız” sorusuna, “7 değil, 70 tane sayarım” diyecek kadar da kendisine güveniyordu. Göreve ilk geldiğinde arama konferanslarında büyük vaatlerde bulunurken, “10 yılda 7 şampiyonluk, Avrupa’da final, dünya yıldızları, yeni stat” diyordu. Ama sonuç ortada!.. 100. yıl her kulüp için ayrı bir anlam ifade eder. G.Saray bu özel ve anlamlı yılda ise ezeli rakibi Fenerbahçe’ye geçildi. Gerçi Canaydın, bu konuyla ilgili de ilginç bir yaklaşımda bulundu. “Biz de 100. yılımızda şampiyon olduk. Yeni doğan çocuğa 1 yaşında diyebilir misiniz? Hayır. Çocuk 1 yaşına gelince söylersiniz. Yani insan doğduğu gün 1 yaşında değildir. Kimse bize 100. yılınızda şampiyon olamadınız diyemez.” Bayan basketbol takımının 100. yılda küme düşmesi ise tarihe kara bir sayfa olarak geçecekti. BİRİLERİNİ HEP HARCADI Özhan Canaydın kimilerine göre ‘diktatör’dü ve kendi bildiğini okuyordu. Sportif başarısızlık, kulübün borçlarının katlanması eleştirildiği noktalardı. Canaydın döneminde yönetim istikrarı da bir türlü sağlanamadı. Her dönem ayrı ayrı isimlerle çalışan G.Saray Başkanı’nın vazgeçemediği isimler olarak sadece Cengiz Özyalçın ve Şükrü Ergün vardı. Kurduğu yönetimler seçimi kazanmak için ‘stratejik’ olarak dikkat çekiyordu. Bu da genel kurulun eleştirisine yol açıyordu. İlk seçimde Fatih Terim, 2. seçimde Ergün Gürsoy ve son seçimde Adnan Polat... Bu 3 ismin ortak özelliği de Canaydın’a seçim kazandırmaları. Bir stranç ustası gibi yaptığı hamlelerle sonucu hep kendi lehine çeviren Canaydın’ın bu isimlerle sonradan arasının açılması ise ilginç bir tesadüf olarak dikkat çekiyor. Lucescu. Terim. Hagi. Gerets. Bülent. POLİTİKAYI SEVDİ Özhan Canaydın’ın en büyük hayali stat projesiydi. Büyük tartışmalar yaratan alışverişten sonra Ali Sami Yen’den vazgeçildi. Karşılığında da TOKİ’nin yaptıracağı bir stat söz konusuydu. Ne var ki bürokratik engeller ve siyasi iktidarın futbola olan ilgisi, ezeli rakiplerin karşı çıkması projenin önünü tıkadı. Bu noktada işin içine siyaset girdi. AKP Grubu’nu ziyaret eden Canaydın’a camiadan büyük tepkiler geldi. Bu hareket sert şekilde eleştirilirken, o da biliyordu ki futbolu çok seven Başbakan’a yakın olmadan işler yapılamıyordu. Öyle ki son Futbol Federasyonu seçimlerinde başrolde olacak kadar etkilenmişti Canaydın. Bu hareket de kulüpte eleştirildi. Sonuçta Özhan Canaydın, beklenmedik bir adım atarak bırakacağını söyledi. Sağlığının yerinde olduğunu vurgulaması ilginç bir ayrıntı olarak değerlendirilebilir. Çünkü genel görüş, sağlık sorunları yüzünden aile baskısıyla alınmış bir karardı. Canaydın’ın yeniden aday olmayacağını ve bırakacağını açıklamasını Aziz Yıldırım taktiği olarak değerlendirenler bile oldu. Bir başka görüşe göre de eleştirilerden bunalan Canaydın, ‘güvenoyu’ almak için böyle bir adım atmıştı. Bir gerçek var ki Özhan Canaydın usta bir siyasetçi!.. Bu bizim görüşümüz değil. Geçen seçimdeki Adnan Polat hamlesi sonrası eski başbakanlardan Mesut Yılmaz, yönetim içinden birine söylemişti. Kulağımıza kadar gelen bu benzetmeyi yapan bir siyasi liderdi. Şu ana dek ortaya çıkan tablo, güçlü bir adayın olmadığı şeklinde. Ne Taner Aşkın ne de İrfan Aktar camianın beklentilerini karşılayabilecek vizyona sahipler. Çalışmalarını uzun zamandır sürdüren Adnan Öztürk’e ise hiç şans tanınmıyor. Geriye 1 ihtimal kalıyor. Adnan Polat... Ancak o da Canaydın’la konuştuktan sonra kararını vereceğini söyledi. Mali kongrede son bölümde yaptığı konuşmasındaki şifreleri iyi çözmek gerekir. “G.Saray’dan kopamam. Fırsatçılara izin vermem...” Kimi kastediyordu? Anlaşılan bu pilav daha çok su kaldırır. olduğunu çeşitli dönemlerde söyledim. Yönetim olarak da 6 yıldan bu yana başarısızlar. Kulübün borçları ayyuka çıktı. İdari yanlışlar yaptılar. En son yanlışlardan biri de siyasi iktidarla birleşmeleridir. Seyrantepe için taviz vermişlerdir. Kulüpler Birliği’ne başkan olmuş, dağıtmıştır. Ayrıca federasyon seçimine neden olmuştur. O federasyon Konyaspor maçında yapacağını yapmıştır. İyi bir idareci PAF takımını getirtir, Konya’da sahaya sürerdi. ? Taner Aşkın (Başkan adayı): Ben başkanın kararına saygı duyuyorum. Şu anda ben yolumda devam ediyorum. İyi G.Saraylı. Elinden geleni sarf etti. G.Saray’ın geriye değil, önüne bakması gerekiyor. Kaos olmaz. Sağlık nedenlerinden olmadığı zaten kendisi tarafından deklare edildi. ? Özer Berkay (Divan üyesi): 6 yılda 2 lig şampiyonluğu, 1 kupa. Avrupa’da başarısız. Stat, Kalamış tamam. Başarısız değil. Ancak F.Bahçe kadar da başarılı olamadık. G.Saray’da kaos olmaz. Seçimden sonraki hiçbir iş iyi gitmez. Yeni gelen yönetimin alışma süresi 1 yıl sürer. Borç, stat konusu sıkıntıya yol açabilir. Acemiler bu yükü kaldırabilir mi? ? Mehmet İpekdokuyan (Divan üyesi): Ben başarılı görüyorum. 25 yıldır beraberiz. Şok edici bir kararla karşılaştık. Duayenler karar verecek. Bugün hiçbir şey söyleyemeyiz. ? Erdem Talu (Divan üyesi): Tam verimlilik zamanındaydı. Karar sürpriz oldu. Her şey olur. Benim temennim bir süre daha devam etmesi. HASTALIĞI HERKESİ BİR ARAYA GETİRDİ G .Saray Başkanı Özhan Canaydın, yaşadığı stresli günler içinde önemli bir rahatsızlık da geçirdi. 2007’nin Eylül’ünde Canaydın’ın pankreasında niteliği bilinmeyen bir kitle saptandı. Doktorlar bu kitlenin cerrahi bir operasyonla temizlenmesi gerektiğini belirtti. Başkan Canaydın 26 Eylül 2007’de bıçak altına yattı. Başarılı bir müdahale sonrası bir süre hastanede kalan Canaydın’a adeta ziyaretçi akını yaşandı. Beşiktaş derbisini kazanan Sarı Kırmızılı futbolcular başkanlarına koştu. Ardından Futbol Federasyonu yöneticileri; F.Bahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor başkanları olmak üzere spor ve siyaset dünyasından pek çok isim Canaydın’ı hastanede ziyaret etti. Ama o hasta yatağında dahi gazeteleri takip ediyor ve kulüp için çalışmalarını sürdürüyordu. Kendisini ziyarete gelen teknik direktör Feldkamp’ın, “Hastanede bile kendisini değil, kulübü düşünüyor” sözleri bu durumu net bir şekilde ortaya koyuyordu. Ve artık ayağa kalkma zamanı gelmişti. 8 Ekim 2007’de Özhan Canaydın taburcu edilirken gayet dinç gözüküyordu ve “Aslan gibiyim; ayaktayım, yıkılmadım. Bu ameliyat sonrasında sevenimin çok fazla olduğunu öğrendim” diyerek mutluluğunu gözler önüne seriyordu. 8 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle