Katalog

BIR ZAMANLAR NÜVİT TOKDEMİR Efsane Değil, Okul Yaşıyor: İzmirspor İzmir’in futbol ustaları iyi bilir. Gerçi çoğu ‘efsane’ adına takılıp kalmışlardır ama bu kentin gerçek futbol yapılanmasında farklı isimler vardır. Ustalar hep o yapılanmanın içinden çıkmış, kör gözlere iğnelenmişçesine Türk futbolunda da hep örnek olmuşlardır. O kentin ismiyle özdeşleşmiş, taraftarı kimi gün 4 bini bulmuş, kimi gün 100’e düşmüştür. Ama her ne olursa olsun adı İzmirspor’dur ve bir okuldur... Neden okuldur? Türkiye’de örnek kulüp ve yetiştiricilik kimliğini ilk yaratanlardandır... Öncülüğü tüm altyapı dallarında bu olunca İzmirspor’un farklılığı ortaya çıkıyor. Bahçelievler’deki Leskay sahasından bugünlere gelinceye dek ortaya konulan görkemli yaklaşımlarla çöküşü bir örtüştürdüğümüzde birden “Nereden nereye gelindi” diyoruz ister istemez. Ne var ki her kulüp ekonomik sarsıntılar içinde olmasına karşın olası bir durumu bugün İzmirspor yaşıyor. Yani varsıllıktan yoksulluğa uzanan bir çizgi... GÖRKEMLİ GÜNLERDEN BUGÜNLERE Şimdi İzmirsporlular orta yaş üstünü aşmış yandaşlar düşünüyor, “Nereden nereye geldik” diye. Seyfi Talay, Tarık Gencay, Kâmuran Soykıray, Güven gibi isimlerle Beşiktaş’ı, F.Bahçe’yi ve G.Saray’ı deviren bir takım nereden nereye geldi? Sonrasında Bülent Buda, Turgay Meto, Fethi, Vahit ve Arap Selehattin’le kaleci Faruk hiç unutulmadı ki!.. Geçen günlerde bir söyleşide sevgili ağabeyim Bülent Buda, yenilmez armada Beşiktaş’ı 3 golle mağlup ettiklerini anlatırken Güven’in 3 gollük şovunu anlatırken gözleri doluyordu. Seyfi Talay’la ilgili söyleşiler ise gözyaslarıyla doluydu. Çünkü o futbolcu olmanın ötesinde insan olarak başka biriydi. Peki kim unuturdu Halil Bıçakçı’yı? O bir altyapı mimarıydı İzmirspor için. Sarıp sarmalamıştı dört bir yanı. Pıtırcık Nihat, İsmail, Arif, Hasan Elidemir, Sarı Adnan, Kınalı Mustafa Türk futbolunun, hele ki İzmir’in unutulmayacak yıldızlarıydı. Görkemli günlerde İzmirspor en fazla lig 4.’sü oldu. Sonrasında da kentin her anlamda yaşadığı düşüşe paralel bir düşüşle geriledi gitti. 3. Lig’in kapısına dayandı ki Leskay sahası kurtarıcı oldu. Okul kulüp gelişti 1970’li yılların ikinci yarısında bir ilk gerçekleşti Türk futbolunda. 3 büyüklerin bile oturacağı bir kulüp binası yokken İzmirspor, Türkiye’ye örnek olacak bir projeyle öne çıktı. Bahçelievler’deki saha kat karşılığı ve tesis oluşturulmak üzere anlaşılarak müteahhite verildi. Çağdaş bir kulüp binasıyla spor salonu ve altyapı tesisi yapıldı. 20’nin üzerinde daire elde edildi. İnciraltı’nda da altyapı ve profesyonel takıma antrenman sahası olacak bir yer edinildi. Bu işlerde emeği geçen Cavit Ölçer başkanı unutmak olmaz. Gerçekten büyük bir özveri ve uğraşla İzmirspor’un geleceğini kurtaracak yaklaşımlar sergiledi. Kulüp gelişti. Herkes destek olmaya söz verdi. Ve arkasında durmaya çalıştı. Ama zaman değişti, gün geldi, geçti ve İzmirspor o varsıl konumdan yoksulluğa sürüklendi. Neden mi? O varsıllığı kendi çıkarları için kullanmaya çalışan, yok etmeyi beceren özürlüler yüzünden. Önce daireler gitti. Ne var ne yok satıldı. Sonra kulübü ikinci üçüncü kişilere borçlandırarak İnciraltı arazisine göz diktiler. Amaç o arazinin rantından yararlanmaktı. Üyelikler sahte çıktı, genel kurullar iptal edildi ve varsıl bir kulüp yokluklar içinde mahkeme kararıyla kayyuma havale edildi. DAKAR ŞİMDİ AFROAMERİKALI << KAYYUM İYİ YÖNETİYOR O varsıllık çökünce gelen kayyum heyeti, İzmirspor’u şimdi 3. Lig sarmalından çıkarma uğraşı veriyor. Üstelik iyi yöneterek... Hiçbir geliri olamayan; olsa da hacizli bir kulüp İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden gelen yardım, Futbol Federasyonu’ndan gelen desteklerle ayakta durmaya çalışıyor. Hem de aslan gibi yüreklerle. Altan Çetindağ’ın teknik direktörlüğünde İzmirspor yokluklar içinde ayakta duruyor ve 3. Lig’de bulunduğu grupta şampiyonluğun en büyük adayı... Cep harçlığı bile olmayan çocuklar hocalarına inanmış, takım ruhunu oluşturmuş, İzmirspor’u sırtlıyor. Ve bir inanılmaz olay daha... Geçen cumartesi günü İzmir derbisinde Altınbaş Holding yönetimindeki Göztepe’yi 21 yeniyorlar, liderlik keyfine ulaşıyorlar. İşin aksi Göztepe’nin 34 bin kişilik taraftarı holding yönetimine tepki gösterip istifaya çağırırken, 100 kadar İzmirsporlu “Kayyum bizi bırakma” diye bağırıyor. İşte size bir Türkiye gerçeği... Demek ki efsane olmak yetmiyor; okul her zaman yaşıyor!.. arış dünyasının “klasiği” sayılan Dakar Rallisi, bu yıl kıta değiştirip Güney Amerika topraklarında koşulacak. Ve bu zorlu yarışta Jim Beam’in desteklediği Kemal Merkit Kutlu Torunlar ikilisi Türkiye’yi temsil edecek. Afrika kıtasının değişik bölgelerindeki terör gruplarının tehdidi üzerine iptal edilen 2008’de koşulamayan efsane ralli, 318 Ocak 2009 tarihleri arasında ilk kez Güney Amerika’da gerçekleştirilecek. 4 kıta ve 49 değişik ülkeden 230 motosiklet, 30 ATV, 188 otomobil ve 82 kamyonun maksimum performans ve azimle sınırlarını zorlayacak rallide motosiklet dalında Kemal Merkit 55, Kutlu Torunlar 56 numarayla Türk bayrağını taşıyacak. Start alan yarışmacılardan sadece yüzde 40’ının bitiş çizgisine ulaşabildiği Dakar Rallisi’ni, 2007’de Jim Beam Dakar Türk Takımı bitirme başarısını göstermişti. Kategorisinde dünya şampiyonlarının da mücadele edeceği 230 yarışçı arasında yer alacak Jim Beam Dakar Türk Takımı, ‘450 cc.’ ve ‘530 cc.’ sınıfında ralli için özel üretilmiş KTM motosikletleriyle ‘maraton’ kategorisinde yarışacak. ‘Çöl Kaplanı’ lakaplı Kemal Merkit ve Kutlu Torunlar’ın ilk hedefi 9 bin 574 km.’lik yarışı bitirmek. İkinci hedef ise genel klasmanda ilk 20, kendi kategorilerinde de ilk 3 sırada yer almak. İnsan ve makinenin birlikte doğayla mücadelesinin sınandığı bir insanlık macerası olan yarış 3 Ocak’ta Arjantin’in başkenti Buenos Aires’ten başlayacak. Yarışta 14 özel etap olacak. Bu yılın ‘en uzun etabı’ 834 km. ile Arjantin topraklarındaki Sta Rosa de la Pampa Puerto Madryn etabı. Yarışın ‘en uzun özel etabı’ ise Şili topraklarındaki Atamaka Çölü’nde gerçekleşecek 666 km.’lik Copiapo Copiapo etabı... Ralli, And Dağları’nda devam edip yeniden Buenos Aires’te son bulacak. Özel etap toplamı 5 bin 652 km. olan ralli, 9 bin 574 km. ile son yılların en uzun rotasında gerçekleşecek. Dakar 2009 rotasında farklı yüksekliklerdeki zorlu etaplardaki navigasyon yeteneği ön plana çıkarken, önceki yarışlara göre teknik açıdan daha zor bir ralli yarışmacıları bekliyor. 318 Ocak tarihleri arasında yapılacak. Motorsporlarının zirve yarışı, Dakar Rallisi’ne katılacak Jim Beam Türk Takımı’yla ilgili tüm detaylar ‘www.dakarturk.com’ isimli internet sitesinden takip edilebilecek. Y 13