Katalog

BALDAN M E R T A L TATLIDERLER I B A Ş A R I R kulis dedikodulan, bar kahve dedikodulan, Babıâli dedikodulan, sosyete dedikodulan, mahalle dedikodulan, aile dedıkodulan diye sınıflandırabiliriz. Biz bu yazımızı hazırlarken bazı gazetelerin pazar eklerinde, kımi iddialara göre "en çok okunan" köşe unvanına layık sosyete, iş ve 'sanat' çevreleriyle ilgili dedikodu bölümlerını inceledik. Hürriyet gazetesi Magazin ekindeki Siiper Adam Köşesi'nde yazılan dedikodulan redakte eden editörlerden biriyle konuşuyoruz: "Sosyete, sinema ve sahne dünyasım tanıyan gece muhabirlerinin dolaştıkları mekânlarda buldukları şeylerle yazıyoruz köşeyi," dıyor. Yazılanların ilgı çekmesi tanınan kişilerin dedikodusunu yapmaktan geçiyor. O dünyanın insanları, yazılarda sözü edılenlerın kimler olduğunu, isimleri olmadan da anlamakta güçlük çekmiyorlar. Bu konulan takip eden okuyucular da en kötü olasılıkla bu kahramanları bir iki isme kadar indirebiliyorlar. Kahramanların isimlerinin saklanması, merak uyandınna faktörünün yanı sıra hukuki açıdan da bir sorun çıkarmama endişesine dayanıyor. Bu dedikodulann mekânları çok farklı olabiliyor; ama olaylar, genellikle gazino kulislerinden başlayıp bir restoran ya da tavernaya, oradan da lüks gece kulüplerine uzanan bir akış izliyorlar. Konular da çoğunlukla içki, kadın, kumar, şarkı, para, kavga ve kafa koparma gibi sözcükler etrafında dolanıpduruyor... Dedikodu konusunda ne kadar malzeme çıktığını soruyoruz editöre... "Gazetelerin özel haberleri gibi sıkıntı çekildiği oluyor. Çünkii bu tür malzeme, hayali ihracat gibi, biraz çetrefil. tp uçlarından kendilerini bulanlar tepki gösteriyorlar. O kişinin tepkisi de karısının ya da yakın çevresinin dunımu anlamasından kaynaklanıyor" karşılığını veriyor. Seks dedikodulan birinci, iş dünyasında dönen dolaplar da ikinci ilgiodağı... Editör.derginin en çok ilgi çeken kısmının dedikodu köşesi olduğunu bazı masabaşı gazetelerinin de dedikodu köşesinde çıkan haberleri deşifre edip olayın kahramanları nı adıyla sanıyla manşet yaptıklannı belirtiyor. Dedikodu köşesinin imzasız çıkmasını da editör şöyle açıklıyor: "Gazeteciliğin en zor yanı magazindir. Gece DEDI G YASAMIN TUZU BİBERİ Mİ... Dedlkodunun iylsl kötüsü var mı, tartışma meselesi. Ama dedikodunun tartışma götürmeyen yanı, toplumun her kesiminin llgisini çeken bin bir çeşidinin bulunması... mış? Karanfil son günlerde ne yapıyormuş? Kekiğin nane için söyledıklerinı sumak zencefile aktarmış, zencefıl de tutmuş bu konuyu tarçına açmış. Tarçın nane ile karşılaşınca kekiğin onun hakkında sağda solda atıp tuttuğunu ispiyonlamış. Hardal ise bütün bunlardanhabersizmiş... Dedikodu böylesine incir çekirdeğini doldurmayan konular üzerine de kurulu olabıliyor. Dedikodu türlerini ana hatlarıyla, Çankaya dedikodulan, Meclıs dedikoduları, hizip dedikodulan, Askeri Şura dedikodulan, Yeşilçam dedikoduları, KODU Dtllkodunun lyM kötilmü konu olan klmmeyB bağhdır. Roy Chanslor Yönmttmdo bmakımn olduğu yorde dodlkodu da mavcuttur. Bu ozllonlerln habar alma yoludur. W.Ceram Dadikodu baalt ruhlu klmaalerin oğlencaaldlr. Corneilto Dadikodu, kadınlarm maaunt ağlancaaldlr. Seneca eçenlerde dergimizin yayın yönctmeni Liitfü Tınç benden "dedikodu" başlıklı bır kapak konusu hazırlamamı ıstedi. Yazıyı verınce mutlaka ya kısa bulacaktır ya da "uzun geldi," diye orasından burasından budayacaktır. Bir de bakarsınız masasındakı kâğıt tomarları arasında bı/im yazıyı kaybedecek, "Sen bana bu yazıyı vermiş miydin?" diye soracaktır. Konu dedikodu olunca insan ister istemezdedikoduylabaşlıyorişe!.. Acaba dedikodu yaşamın tuzu biberi mi?..Tuz bibere demiş ki... Sonra biber, tuzun arkasından kimyona neler anlat Son bir Ikl yıMır, o a u t o v« d*rgll*rd«fcl " ctodlkodu ktSfMtorTnln ı t y ı n apay arttı~. hayatını yansıtan muhabirlcrin yaşamı tehlike altındadır. Çünkii muhatap olduğu insanlar alkollü, kolay para kazanan, vurguncu, hayalci tipler... Bunlar hakkında birşeyler yazıp, ertesi gün yüz yüze geldiklerini bir düşüniin." Yirmi üç yıldır magazin muhabirliği yapan Aykut Işıklar, Sabah gazetesinin PS ekinde "Haftamn Dedikodusu" köşesini hazırlıyor. önceleri, kocakarı üslubuyla,dedıkoduyameraklı ablahavasıyla yazılar yazan Aykut Işıklar, adının bir dergide çıkmasından sonra çekinmeden imzasını atmaya başlıyor. Bu kez daha açık oynayıp, haber kaynaklanna sahip bir gazeteci olarak sürdürüyor yazmayı. Şu anda elinde beş haftalık dedikodu malzemesi mevcut. Işıklar uzufi yıllardır magazinci olduğu için eğlence dünyasıyla yakın bir kontakta. Sanatçılarla ilgisi olan sosyete ile de temas halinde. Dedikodu yazarını mekânlardan çok, bazı meslek erbapları ilgilendiriyor. Sosyetenin ve sanatçıların terzileri, kuaförleri, dişçileri, güzellik uzmanları ve butik sahiplerinden oluşuyor haber kaynaklan. Bu arada bir sanatçıyla konuşurken, bir başka sanatçının dedikodusunu almak da mümkün. Aykut Işıklar'a fazlaca bir tepki gelmiyor. Çünkii ya ofayın geçtiği yerleri değiştiriyor ya da tipleri tam tersi ifade ediyor ilke olarak. Gazete köşelerinde çıkan dedikodu malzemeleri aşağı yukan 1000 kişi arasında dönüyor. Bu kişilerin içki içtikleri barlar, yemek yedikleri restoranlar belli. Aykut Işıklar dedikoduyu şöyle anlatıyor: u lnsanlar bazen boş konuşmak istiyorlar. Şundan bundan söz ederek vakit geçiriyor çoğu. Aslında dünyanın her yerinde bu böyle. Amerika'da da sanatçıların sosyetenin özel yaşamlarını konu alan kaç dergi çıkıyor." "Haftanın dedikodusunnun kelimesi kelimesine okunduğunu söyleyen Işıklar bu işi ciddi olarak ele almadığını, pazar günleri insanlann boş zamanlarını DERBİ 15 E Y L Ü L 1 9 9 1 SAYI 2S8 C U M H U R İ Y E T