01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

13 KASIM 2013 ÇARŞAMBA n ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK Tarihi evleriyle Kırklareli... 4 Yemyeşil ovaları, kumu andıran tozlu yolları, esen rüzgârıyla huzur verir insana... Sıcaktır Trakya’nın insanı; hep gülümser... Dertleri vardır onların da tabii, büyükşehirde yaşayanların dertlerine pek benzemeyen dertler. Sıcak yaz aylarında yağmur yağmamış ekinler büyümemiş, bahçelerine ektikleri domates, salataklık, biber susuz kalmış ya da hayvanı hastadır süt vermemiştir ama yine de gülümser... Yazları çok güzel olur Kırklareli’nin; hava ne kadar sıcak olursa olsun bir çeviz altı buldun mu bir de güzel demlenmiş çay, işte onlar için mutluluk budur... Dediğim gibi sıcak kanlıdır Trakya’nın insanları... Boşnak’ı, Arnavut’u, Pomak’ı, Gacal’ı, Alevisi bir arada yaşar, onlar için önemli olan hep birlikte bir şeyleri paylaşmaktır, kim olduğunun bir önemi yoktur. Kırklareli’nin sokaklarını gezerken kapı önünde oturan, sohbet eden yaşlı teyzeler görürsünüz, sizi mutlaka yanlarına çağırır bir şeyler ikram etmeden de bırakmazlar. Samimi bir sohbet başlar, çaylar içilir ve “yine gel”le uğurlanırsınız. Bu güzel insanların yaşadığı bu il mutluluk verir size. Dedelerinizin, nenelerinizin anlattığı o eski zamanlara götürür sizi, hani şu “kapımızı kilitlemeden uyurduk, herkes birbirine yardım ederdi, o zamanlar komşuluk vardı, insanlığını yitirmemiş insanlar vardı” diye anlatılan ve her anlatıldığında hüzünlendiğiniz hikâyeler... Çevresinde bulunan küçük köyler görülmeye değer doğasıyla, yol üstünde bulunan çeşmelerinden buz gibi akan kaynak suyuyla, doğasını koruyor Kırklareli... Yunanca Saranta Eklesiez, Bulgarca Lozengrad eski adıyla ise Kırkkilise olan şehirde tarihi evler dikkat çekiyor. Mimari örnekler, çoğunlukla 19. ve 20. yüzyıl başlarına ait. Bir kısmı, neoklasik stilde yapılmış ve halen kullanılıyor. Terk edilmiş eski Rum evleri yeni sahiplerini ya da evin eski sahiplerini bekliyor. Mestan Efendi zamanında yaptırılmış. Dört cephesinde kemerli pencereler bulunan bina bodrum katı dışında iki katlı. Betonarme olan yapının girişinde dört sütuna oturan cumbası var. Kırklareli Müzesi’nde halen 515 etnografik, 1110 arkeolojik ve 1882 adet de sikke olmak üzere toplam 3507 adet kayıtlı eser yer alıyor. Roma ve Bizans dönemlerinde pek çok istilaya uğrayan Kırklareli ilk defa I. Murat zamanında 1363 yılında Osmanlıların eline geçmiş. Bu tarihten itibaren uzunca bir barış dönemi yaşayan Kırklareli, Balkan Savaşı ve I. Dünya Savaşı sıralarında Bulgar ve Yunan işgaline maruz kalmış ve 10 Kasım 1922’de özgürlüğüne kavuşmuş. Trakya’nın en önemli tarih Genellikle iki katlı olan ahşap öncesi yerleşim yerlerinden ve taş evlerin tarihleri eskiye biri olan Aşağı Pınar Höyüğü, dayanıyor, evlerin çoğunda Kırklareli il merkezinin asıl sahiplerin çocukları ya da güneyinde, Asilbeyli yolu torunları oturuyor. Çarşıda üzerinde bulunuyor. Höyük 1980 bulunan 1383 yılında yapılan yılında İstanbul Üniversitesi Hızırbey Hamamı ve Arasta Prehistorya Anabilim Dalı’nın Kırklaeli Müzesi ile 1718. yüzyıllarda yapılan Kırklareli kültür envanteri vakıf dükkânları da hâlâ faaliyet çalışmaları sırasında saptandı. gösteriyor. 1993 yılında İstanbul 20 Aralık 1930 yılında Atatürk’ün ziyaret ettiği Üniversitesi, Kültür Bakanlığı ile Alman Arkeoloji Kırklareli Müzesi, 1894 yılında Mutasarrıf Neşet Enstitüleri ortak projesi olarak başlayan kazı Paşa ve o dönem belediye başkanı olan Hacı çalışmaları devam ediyor. MEKÂNIN DİLİ HATİCE KUMALAR/[email protected] Tatil ile tedavi bir arada Türkiye’de alternatif sağlık turizmi, günden güne gelişiyor Kış aylarında daha çok tercih edilen termal tesislerde, misafirler hem tedavi görüyor hem de tatil yapıyor. Türkiye’de alternatif turizm türü olarak günden güne gelişen sağlık turizmi, herhangi bir sağlık sorununun tedavisinde alternatif oluşturmasının yanı sıra tedavi merkezlerinin sahip olduğu atmosfer nedeniyle rahat bir tatil imkânı da sağlıyor. ODEON Tours; misafirlerine, farklı şehirlerde, farklı bütçe ve beğeniye uygun tesis alternatifleriyle hem şifa bulma hem de tatil yapma imkânı sunuyor. Konu ile ilgili açıklamada bulunan ODEON Tours İç Pazar Müdür Vekili Mehmet Kamçı “Türkiye’nin henüz gelişme aşamasında olduğu sağlık turizminde, geçen birkaç yıla oranla daha iyi bir konumdayız. Örneğin 2012 yılında Türkiye’de termal&SPA turizmi yüzde 15 oranında artış gösterdi. Yatak kapasitelerinin yükseltilmesi ve tesislerdeki kalitenin iyileştirilmesi nedeniyle otellerdeki memnuniyet ciddi anlamda arttı. Sağlık turizminde Avrupa ülkelerindeki benzeri uygulamalar Türkiye’de de başladığından oteller birçok bölgede fizik tedavi merkezlerini bünyelerine kattılar. Böylece daha kaliteli bir hizmet sunulmaya başlandı” açıklamasında bulundu. Şifa arayanların en çok tercih ettiği yerleri sıralayan Kamçı, “Sağlık turizminde başı çeken bölgelerimiz Afyon, Bursa, Yalova, Balıkesir, Kızılcahamam ve Pamukkale olarak listelenebilir. Bu bölgelerde konforlu ve keyifli bir tatil yapmak ve şifa bulmak ODEON ayrıcalığı ile mümkün” dedi. Tur programları hakkında bilgi almak ve kayıt yaptırmak için ODEON Tours Çağrı Merkezi 444 0 684’yi arayabilir, www.odeontatil.com adresine ulaşabilirsiniz. LEZZETİN CENNETİ: MEHMET SAİT RESTORAN Kebabın anavatanı olarak bilinen Gaziantep’te Kurtuluş Savaşı zamanı Fransız işgalinde düşmanla çetin bir şekilde savaşan Şahin Bey lakaplı ünlü halk kahramanı Mehmet Sait’ten adını alan bu mekân, isminin taşıdığı anlam ve değerden yola çıkarak; kaliteyi, şıklığı ve lezzeti bünyesinde kusursuz taşıyan bir yer olarak hizmet vermekte. Plazaların ve iş merkezlerinin yükseldiği Levent’te Kanyon Alışveriş Merkezi’nin karşısında, yemyeşil bir bahçenin içinde şık ve konforlu bir mekân olan Mehmet Sait Restoran, yoğun iş temposu içinde keyifli ve kaliteli bir yemek için keşfedilmesi gereken bir yer. Bitmek bilmeyen trafik stresi, şehrin gürültüsü ve beton yığınları arasına sıkışıp kalmış İstanbullular için soluk alınabilecek, yemyeşil huzurlu bir bahçenin içinde doyumsuz lezzetlerin sunulduğu, sıcak ve şık bir yer olan Mehmet Sait Restoran’da, konukların memnuniyeti için her detay düşünülmüş. alanından tutunda, kebabın pişişini izleyip ocaktan iner inmez yiyebileceğiniz ocakbaşı alanından bar bölümüne kadar birçok alan mevcut. Haftanın her günü 11.00 ile 02.00 saatlerinde hizmet veren restoranda fiyatlar sunulan hizmete ve lezzete karşın birçok mekâna göre oldukça makul. Ana yemek öncesi tadına bakmanız gereken zeytinyağlılar içinde enginar, yaprak sarması ve sarımsaklı yoğurtlu patlıcan iştahınızı iyice kabartırken bugüne kadar yediğim en lezzetli ara sıcaklardan olan içli köftenin lezzeti ise hâlâ damağımda. Satır etinden hazırlanan fındık lahmacunu ve çiğköfteyi de unutmamak gerekir. Zira ana yemek öncesine yakışır bir ziyafet sunan ara sıcakların her biri birbirinden lezzetliydi. Gerçek lezzet düşkünü olanların hayatında bir kere de olsa denemesi gereken bir lezzet olan Mehmet Sait spesiyalini mutlaka denemenizi öneririm. Mehmet Sait Restoran’ın kendine has olan ve sırrını açıklamadığı özel bir sosta 24 saat marine edilen inceltilmiş dana bifteklerine sarılı kaşarlı sarmaların ızgara ateşinde piştikten sonra üstüne tereyağı ve domates sosu ilavesi ile hazırlanan bu lezzeti tarif etmeye kalkmam mümkün değil... Çatala batırır batırmaz lokum gibi dağılan “Adana kebabı”, kalabalık arkadaş gruplarınız ile gittiğinizde kesip kesip yiyebileceğiniz, uzunluğu ile görsel bir şölen sunan “metre kebabı”, “döneri” ve muhteşem bir final sunan birbirinden iddialı tatlıları (Kaymaklı, cevizli ve tahinli kabak tatlısını denemeden ayrılmayın) ile tekrar tekrar gelinesi ve ilk gelişinizden itibaren müdavimi olacağınız bir mekân olan Mehmet Sait Restoran, İstanbullulara sunulmuş güzel bir armağan. Beton yığınına dönüşmüş Levent’te iş merkezlerinin ortasında nefes alınacak, kaliteli zaman geçirmeye ve muhteşem lezzette yemekler yemeye imkân tanıyan Mehmet Sait Restoran’ın sahiplerini gönülden kutluyorum. Sevgili okurlar, et yemek sizin için bir zevkse ve gerçek anlamda lezzetli kebaplar yemek istiyorsanız buraya uğramadan ben kebap ve güzel et yedim demeyeceğinizi garanti edebilirim. ‘Yüzde 15 artış var’ “Et ve Kebapta Tarihi Değil, En Yeniyiz” sloganıyla iddiasını ortaya koyan Mehmet Sait Restoran’ın mutfağında kebap çeşitleri bir lezzet şöleni olarak karşımıza çıkıyor. Günümüzde her yerde et ve kebap yemek ne yazık ki mümkün değil. Mehmet Sait Restoran; et konusunda titizlikte son nokta olarak karşımıza çıkıyor. Tadına doyulmaz kebap çeşitlerinin ve et yemeklerinin sırrı seçilen etin kalitesinde saklı. Etler; Balıkesir yöresindeki organik özel besi çiftliklerindeki kıvırcık kuzu ve süt danasından temin ediliyor. Çalışma hayatının yoğunluğuna kendini kaptırmış olanlar için yemek araları bile önemli bir zaman dilimidir. “Konuklarımızın yemek yedikleri süre içinde birkaç saatliğine de olsun mutlu olmalarını ve rahat etmelerini sağlamak önceliğimiz” diyen mekânın ortaklarından Musa Özdemir, “Misafirlerimizi şehrin gürültüsünden uzaklaştırabilmek için ses yalıtımını en iyi şekilde yapmaya çalıştık, mekânda kullandığımız ışık, dekorasyondaki detaylar ve yeşilin huzur veren enerjisini yansıtan bahçemiz ile konuklarımıza kaliteli zaman yaşatabilmek ve yiyebilecekleri en güzel lezzetleri sunmak tek hedefimiz” oldu açıklamasında bulundu. Her detayın özenle düşünülmüş olduğu mekân toplam 250 kişilik. Mekânda; toplantılı iş yemekleri ve özel davetler hazırlanmış loca HER YERDE ET YENMEZ Sonbahar fotoğrafını çekmeye var mısınız? Doğa sonbaharda, yeşil, sarı, kahverengi, kırmızı, turuncu renkli tonlarına bürünüyor. Bir ressamın elinden çıkmış şahane bir tabloyu andıran doğada, en güzel sonbahar fotoğrafını çekmeye ne dersiniz? Kastamonu Daday’da İksir Resort Town Tatil ve Yaşam Kasabası organizasyonu ile kasım ayında her hafta sonu Ballıdağ ve Elveren yaylasına foto safari düzenlenecek. Bu safarilerde en güzel sonbahar fotoğrafını çekecek olan kişiye, 2014 yılı Ocak veya Şubat ayında, bir hafta sonu, özel hazırlanmış şömineli odada tam pansiyon çift kişilik konaklama hediye edilecek. Yarışmaya, misafirler, halk, amatör, profesyonel fotoğrafçılar katılabilir. Fotoğrafların 16 Aralık 2013 tarihine kadar İksir Resort Town’a ulaştırılması gerekmektedir. Yarışma sonuçları: 30 Aralık 2013’te duyurulacaktır. Kasım ayı süresince devam edecek foto safariye katılmak için, yanınıza fotoğraf makinenizi, spor ayakkabınızı ve Karadeniz’in ormanlarında her an yağabilecek yağmura karşı yağ murluğunuzu al mayı unutmayın. Kastamonu Havalimanı ile istediğiniz her gün Daday’a ulaşıp, sonbaharla renk cümbüşüne bürünen doğanın kalbinden, en güzel fotoğraf karesini yakalamanın şimdi tam zamanı... Telefon: 0366 616 10 16 www.iksirresorttown.com İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç • Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız • Sorumlu Müdür: Aykut Küçükkaya • Editör: Hayri Arslan • Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ • Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul • Tel: 0 212 343 72 74, Faks: 0 212 343 72 64 • Reklam: Cumhuriyet Reklam • Genel Müdür: Özlem Ayden • Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Körükçü • Reklam Reklam Müdürü: Ayla Atamer • Reklam Koordinatörü: Hakan Çankaya • Tel: 0212 251 98 74 75 • Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı • Cumhuriyet Gazetesi’nin Ekidir • Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle