Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
17 AĞUSTOS 2011 ÇARŞAMBA SAYI: 76 Parfümün başkenti Grasse Film festivali ile ünlü, sosyetenin konaklama adresi Cannes, kuşkusuz Güney Fransa’nın en popüler kenti. Ancak bu taraflara yolunuz düşerse parfümün başkenti Grasse ve bir Akdeniz kasabası dinginliğindeki Nice’i de yaşayın derim...Cannes’da eğlencenin, Nice’te mavi ve yeşilin, Grasse’te de dünyanın insanlara en büyük armağanı çiçeklerin sonsuz koku cümbüşüyle kendinizden geçebilir, her noktada deniz ürünleri ve eşsiz tatlardaki şaraplarla da kendinizi ödüllendirebilirsiniz... FATMA KOŞAR’ın yazısı 2 Bir yüzü Akdeniz’de diğer yüzü Ege’de MEHMET EMİN BERBER Ne zaman Datça’yı anlatmaya kalksam, bir heyecan sarar bedenimin her yanını. Bu heyecan, sevgiliye yazılan ilk mektup ya da onun için yazılmış ilk şiirdeki duyguya benzer. Oysa Datça da rantın yüksek olduğu her kıyı kasabası gibi çarpık yapılaşmadan nasibini almış, beton yığınına dönüşmemek için son Datça nefesini vermektedir sanki… O halde Datça’yı bu denli çekici kılan nedir? Rutubetsiz havası, bol oksijeni, güneşi ve turkuvaz rengi denizi mi? Hoşgörülü insanları, erken gelen baharı ve bir ayçiçeği büyüklüğünde açan papatyaları mı? Ya da her mevsim denizden yeni çıkmış balıkları, kekik kokulu balı, nurlu bademi, kış ortasında tarlalardan toplanan güz domatesi mi? Hiçbir yerde göremeyeceğiniz denizi ile Palamutbükü, Ovabükü, Hayıtbükü, sözün kısası mavi ile yeşilin 365 Gün Güneş ŞENER TOKCAN Datça Belediye Başkanı Datça yine güzel, yine 365 gün güneşli. Deniz hep muhteşem. Datça’nın kalbi, merkezi, artık mavi bayraklı tam 3 plaja sahip; maviydi, şimdi daha mavi. Geçen hafta edebiyat günlerini yaptık, merhum Can Yücel ustayı “mekân”ında andık, “bir ırmakla düello eden” şair Özkan Mert’i ağırladık, Rıfat Ilgaz’ı hatırladık; sonbaharda ise öykü Ateşler ülkesi Azerbaycan Geçen haziran ayı içinde, acentemiz Novitas Turizm ile bir grup gezgin için düzenlediğimiz ‘Azerbaycan gezisi, bizi alışılmış rotaların dışında, farklı yerlere, bir yandan çok bildik ve tanıdık, bir yandan da bir o kadar uzak ve yer yer acılarla örülü ortak geçmişimize götürdü... GÜLSEN KIRBAŞ‘ın yazısı seviştiği, turkuvaz rengin her tonunu görebileceğiniz, birbirinden güzel koyları mı? “Mavide Uyuyan Güzel, Knidos”u mu? Kargı koyu, Taşlık, Kumluk, Hastane Altı plajları mı , yaz kış fark etmez sayısı 50’ye ulaşan ulusal ve uluslararası etkinlikleri mi? “Kültür ve sanatın merkezi” olmaya aday Datça’mı? Hepsi bir mimari şaheser olan Eski Datça’nın taşevleri mi? Yaşama son noktayı koyduktan sonra da ismi Datça ile bütünleşen ünlü ozanımız Can Baba mı? 4 4 3 C MY B C MY B