Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
C 19 OCAK 2011 ÇARŞAMBA /3 Turizm onunla şekilleniyor ‘Cazibe merkezi olmalıyız’ Ankara’nın Bizans, Hitit yerleşim yerleri merkezinde olduğunu herkes bilmektedir. Konya ve diğer kentlere yapılan hızlı trenler Ankara’nın bu konudaki ihtiyaçlarını da göz önüne sermektedir. Böylece Ankara güneye ve batıya doğru gelişecek demektir. AnkaraBolu turizm koridoru ciddi bir şekilde ele alınabilir. Yine Güneydoğu’ya KayseriKapadokya aksı da bir gelişme koridorudur. Bu güzergâhlarda çok ciddi bir bölgesel planlama yapılmalıdır. Ankara bu kadar geniş bir hinterlandın en az bir gece konaklayacağı bir merkez olarak planlanabilir. Ankara’nın maalesef böyle bir stratejik planlaması yoktur. Oysa bu planın olmazsa olmazları plandan önce ortaya çıkmıştır. Bunlar otel yatırımlarına olan talebi, kongrelere olan büyük talep, hinterlandının kapsadığı tarihi ve doğal değerlerin merkezinde olması Ankara’yı çok önemli yatırım merkezine aday noktasına getirmiştir. Bunların hareketlendirilebilmesi için öncelikle tutarlı bir strateji, kararlı bir bakış açısı, kamunun yerel yönetimlerin, özel sektörün içine çekilecek bir bakış açısına ihtiyaç vardır. Burada şunu takdirle söylemek gerekir, Sayın Valimiz bu konuda hem yeni bir soluk hem de yeni bir bakış açısı getirerek bu konuda ki çalışmaları başlatmıştır. Bu da önemli bir heyecan kaynağı ve açılım başlatmıştır. FOTOĞRAFIN DİLİ / LÜTFİ ÖZGÜNAYDIN An fotoğrafları Dünyada “an fotoğralarının” en önemli fotoğrafçısı Henri CartierBresson’ dur... Ülkemizde Henri CartierBresson’un sergileri açıldı. Bu sergilerde genellikle 3040 fotoğrafa yer verildi. Geçen kış Henri CartierBresson’un New York’ta MOMA müzesindeki sergisini gezdim. Üç yüz fotoğraf yer aldı bu sergide. Müthiş bir sergiydi. Henri CartierBresson, ânı olduğu gibi, tüm duygusu, tüm hareketi ve içtenliği ile donduruyor. Olayın içine katıyor izleyeni. Yapmacık değil, kurgu değil, yapay değil görüntüler. Gerçeğin ta kendisi. Her şey sahici... Onun için bütün duygular insanın yüreğine iniyor, orada kalıyor. Onun için eser kalıcı oluyor... Yukardaki fotoğrafı Adana’da bir Türkmen göçü sırasında çektim. Doğada anne ocağını kurmuş ekmek pişiriyordu, çocukları yanındaydı, fotoğrafa davrandım; iki çocuk kafalarını sakladılar, birisi dönüp baktı. Çok etkileyciydi o bakış. Anne ekmeğini ateşten alıyordu, eğer fotoğrafa müdahale etseydim, “Şöyle yapın böyle yapın” deseydim, fotoğraf sahiciliğini yitirecekti. Oysa o bakış düşündürecek insanı, daha içten yorumlayacak izleyenler fotoğrafı. Bugün dünyada yaşayan fotoğrafların birçoğu da an fotoğrafıdır. Olayı anında saptayan fotoğrafçıların yapıtları yaşamıştır. Yaşamın içinde siz de ânın fotoğrafını çekmeye çalışın. O ânı olduğu gibi, saptayın, müdahale etmeyin, yaşamın gerçek bir sahnesine sahip olun. Fotoğrafınızın duygusu daha güçlü olacaktır. Bir bakış, bir hareket fotoğrafınızı güçlendirecektir. Böylece yaşamı da tüm duygusu ile dondurup geleceğe bırakabileceksiniz. MUZAFFER ERGÖZ info@muzafferergoz.com Kimliğinde Cumhuriyet Halk Partisi’nin Belediye Başkanı, 22 Kasım 1949 doğumlu, ODTÜ Şehir ve Bölge Plancısı yazıyor. Kendisiyle randevulaştık, diğer belediye başkanlarına hiç benzemiyor, randevusuna çok sadık. Kuaförde özel boyanmış kadar itinalı beyaz saçları onun çektiği çileleri ilk bakışta size anlatıyor. Oldukça güler yüzlü. Rahat ve kendisinden çok emin. Gerek Ankara Valisi Sayın Alaâddin Yüksel Bey’den gerekse Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Melih Gökçek’ten bahsederken oldukça saygılı ve onların da çabalarını göz ardı etmeden Ankara turizmine geniş bir açıdan bakıyor. ANKARALI, SAYIN BÜLENT TANIK BEY’E NASIL BAKIYOR? Bize eposta gönderen bir Ankaralı bayan diyor ki! “Biz Sayın Bülent Tanık Bey’i daha yakından tanımak istiyoruz, o kendisini sadece Çankaya’nın belediye başkanı görüp oradaki gecekonduları değil, Ankara’nın bütün gecekondularını da gezsin. Kendisiyle görüşürseniz bu dileğimizi de iletin.” Okuyucu baş tacı ne yapalım. Elbette iletiriz. Diğer bir okuyucumuzda Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na adaylığını koyup koymayacağını öğrenmek istiyor. Birkaç imzalı diğer bir epostada Ankaralı kadınların İnebolu’dan kağnılar ile taşıdığı mermilerin, silahların o destanın anlatıldığı ve Türk kadınının şahlanışını anlatan bir temalı parkı Bülent Tanık Bey’den istediklerini iletmemiz istendi. Ülkemizin ünlü bayan bakanlarından bir tanesi (adını sayın başkana vereceğim) Sayın Bülent Tanık Bey’den acı acı yakındı ve özellikle kaldırımlardan şikâyet etti. Çalışmalarından yakındı. Onun titrine ve donatımına uymayacak kadar kötü bir yönetim sergilediğinden bahsetti. Bu konuları Başkan Tarık’la konuştuk. BÜLENT TANIK: TURİZM ANKARA’DA GERİLİYOR Düşünüyorum da Ankara turizmi gelişeceği yerde geriliyor. Turizm verileri açısından bakıldığında sanki Ankara turizmi büyüyormuş gibi görünse de reelde büyüme hızında ve istatistiklere bakınca bunun böyle olmadığı ortaya çıkıyor. Evet yapılan oteller ve diğer yatırımlar artsa da Ankara ölçeğine sahip diğer kentler ile kıyaslandığında bu farkı açıkça görebiliriz. Ayrıca Ankara ilinin ekonomik yapısını ciddiye almayan bir büyükşehir belediyesi olduğunu uzun zamandır dillendiriyoruz. Altgeçitlerin, AVM’lerin dikkate alındığı bir yönetimde kültüre ve turizme ayrılmış bir çalışma şimdilik ortada görülmüyor. Oysa Ankara’nın turizm potansiyeli bugün görülenin çok üzerindedir. Hem tarihi açıdan, hem bilinçlibilinçsiz yapılan ulaşım sistemleri açısından hem de hinterlandı ona bu gücü doğal olarak vermektedir. Buna bir de binlerce yıllık uygarlığı eklerseniz bu potansiyel kendiliğinden ortaya çıkar. Hele cumhuriyet dönemindeki yapılar başlı başına bir kültür ve turizm değerleridir. 1930’larda yapılan bir kültür ve konser salonu dışında bugün yapılan bir şeyin olmadığı gerçeğiyle burun buruna yaşamaktayız. Başkentte 90’ın üzerinde büyükelçiliğin 180’in üzerinde de uluslararası kurumun olduğu bir Ankara’dan bahsediyoruz. Bu kadar büyük insan gücünün isteklerine karşılık verecek bir salon veya kültür merkezinden bahsediyoruz. ‘Valimizi destekleyeceğiz’ Biz de Çankaya Belediyesi olarak bu konuda tüm gücümüzle Sayın Valimizi destekleyeceğiz. Biliyorsunuz mevcut mevzuata göre ilçe belediyeleri anakentin politikalarını etkileyecek yasal güce maalesef sahip değil. Büyükşehirler çok monarşik bir yapıya sahip. Genel yönetimin sıkça dile getirdiği yerelleşme ve yerinden yönetim fikrine çok yatkın değiller. Bu yüzden hem planlama hem de altyapı sorunları konusunda etkili ölçülü planlamalara müdahil olamamaktayız. Bunun sonucunda ilçe belediyeleri talep eden, basit denetim yapan, basit küçük ölçekli hizmetler yapan birimler statüsünden öteye geçememektedir. Bu nedenle kendi ilçemizde turizm yatırımlarını, plan ve projelerini geliştirecek inisiyatifler talep etmekteyiz. Maalesef bu konularda büyükşehir ne isterse o olmakta. Bizim Ankara’da turizm sektörünün oldukça büyük bir istihdam yaratacağına inancımız vardır. Turizm sektörü yaygın hizmet nedeniyle en az inşaat sektörü kadar istihdam kapasitesi geliştirme yeteneği olan bir sektördür. Ankara’da bu sektörün ciddi olarak organize olması gerekmektedir. Tur operatörlerimizi dünya tekellerinin kıskacına girmemesini sağlamalıyız. Tur operatörlerine sahip olan bir yapılanma içerisinde olmalıyız. Bir anlamda tur operatörlerimizi güçlendirmeliyiz. Ankara’yı kesinlikle bir cazibe merkezi yapmamız gerekir. KADINLARIN İSTEKLERİNİ HAYRANLIKLA DESTEKLİYORUM Ankaralı hanımların özellikle altını çizdikleri konuyu büyük bir hayranlıkla ifade etmek isterim. İstiklal Savaşımızı elbette ulu önder Mustafa Kemal Paşa’nın liderliğinde bu savaşta eşlerini oğullarını kaybetmiş analara yaptıklarından dolayı borcumuz, şükranımız, hayranlığımız nettir. Hanımların böylesine büyük bir destanı unutmamaları bizden talepte bulunmaları onur verici bir taleptir. Geçmiş kuşakların bu destanı yeni kuşaklara taşıma istekleri, bu konuda temalı bir park istemeleri bizim de onlara borcumuzdur. Malatya’nın en önemli ilçesi. Doğası, yeşillerin içine saklanan tarihi evleri ve kültürel zenginliği ile doğunun güzel bir ilçesi. LÜTFİ ÖZGÜNAYDIN ayısı bahçeleri Malatya ovasına yayılır; ilkbaharda, çiçek açar, kayısılar bembeyaz olur, sonbaharda yapraklar renk renk olur... Malatya’dan Arapgir’e gitmek için yola çıkıldığında, kayısı ağaçlarını geride bırakıp, Karakaya Barajı’nın üzerindeki köprüden geçerek, 110 km. yol kat etmek gerekir. Yol bozkırın içinden geçer. Bozkırda yalnız ağaçlar çok dikkat çekicidir. Yol kıyısında alıç ağaçları çoğunluktadır. Alıç ağaçları sonbaharda meyve verir, beyaz alıçlar daha büyüktür, kan kırmızısı olanlar boncuk gibidir. Alıç kış soğuğunu yemeden yenilmez. Soğuk meyveleri olgunlaştırır. Düzlükler, meşelikler bitince, bir geçitten sonra Arapgir gözükür derinlikte. Türlü meyve ağaçlarının arasına saklanmış evler göz kırpar uzaktan. Her biri doğa ile bütünleşmiş ağaçların arasına gizlenmiştir konaklar. Arapgir insanı hep okumuştur, yüksekokul mezununun en yoğun olduğu ilçelerden birisidir. Kentlerde önemli işadamları. bürokraside tanınmış simaları vardır. Kentlerde önemli başarılar elde eden işadamları Arapgir’i unutmazlar, çeşitli yatırımlar yaparlar. Acıbadem hastanelerinin sahibi Mehmet Ali Aydınlar trafik kazasında yitirdiği oğlu Kerem Aydınlar adına bir kompleks halinde öğretmen lisesi yaptırmış. Arapgir’in en güzel evlerinden birisi de, Mehmet Ali Aydınlar’ın babasına ait. Tarihi evin misafir odasında konuştuğum Mehmet Ali Aydınlar, Arapgir’in turizm alanın da K JAPONYA HİNDİSTAN A r a p g i r da gelişmesi için çabalarını sürdüreceğini söyledi. Arapgir çarşısı ilçenin aynasıdır. Bahçelerde yetişen meyveler, üzümler, sebzeler otantik dükkânların önüne yığılmıştır. Birçok insan bahçesinde yetiştirdiği ürünleri dükkânında satmaktadır. En önemlisi, sadece bu yörede yetişen köhni üzümüdür. Bu üzüm sadece Arapgir’de yetişir, ince kabuklu muhteşem bir üzümdür. Dükkânlarda kuru üzümler, kayısılar, pestiller, üzüm sucukları satılır. Evler meyve bahçelerinin içine saklanmıştır. Sonbaharın renklerine bürünen ağaçlar eski konakları sarıp sarmalamıştır. Eski şehirde bahçelerle çevrili çok önemli konaklar vardır. Burası doğa güzelliği ile dillere destan bir mekândır. Ulu Cami gibi birçok tarihi eser vardır burada. Turizm Eki Okulların yarıyıl tatilini fırsat bilerek, yurtdışına gitmek veya kayak tatili yapmak isteyenler için Hey Travel Trends farklı seçenekler sunuyor. Hey Travel Trends, öğrencilerin heyecanla beklediği yarıyıl tatilini keşfe çevirmek için hazırladığı çok özel sömestre tatil turları ile aile ve gezginlere de cazip alternatifler sunuyor. Hey Travel Trends Dış Turlar Müdürü Okan Ural, sömestre dönemi için yurtdışında; kayak turlarının, Avrupa seyahatlerinin ve Uzakdoğu’nun ilgi gördüğünü belirterek turlar hakkında bilgi verdi. Sömestre için farklı tarih aralıklarında ve uzunlukta 20 adet yurtdışı turu hazırladıklarını belirten Ural, “30 Ocak çıkışlı Roma turumuzun fiyatı 585 Avro’dan başlıyor. 1 Şubat çıkışlı 6 günlük SanattanModaya isimli muhteşem turumuzun fiyatı ise 895 Av Hey Travel’dan tatil fırsatları ro. Yine vizesiz alternatiflerden Tunus 675, Beyrut 595, 8 günlük Fas 1075 Avro’dan başlayıp; uzak destinasyonlardan, Japonya ve Vietnam&Kamboçya’da olduğu gibi 2395 Avro’ya kadar çıkıyor. Kayak turlarına yönelik olarak da başta Fransa, Avusturya, İtalya’nın kuzeyi, İsviçre ve Bulgaristan olmak üzere dünyanın önemli kayak merkezlerine ortalama 8 günlük paket turlar hazırladık. Bu çok özel turlarımızın da fiyatı çift kişilik odada kişi başı 795 Avro’dan başlıyor. Yurtiçi kayak ve termal otellerinde ise günlük 105 TL’den başlayan alternatiflerimiz mevcut” dedi. Arapgir’in en eski adı Daskuza imiş. Özellikle Akkoyunlular, Selçuklular ve Osmanlılar dönemine ait zengin tarihi eserleri var. Burada Mir Liva Ahmet Paşa ve Çobanlı camileri görülmeye değer. Millet Hanı da yörenin tarihi çarşılarından birisidir. İlçe yakınlarından geçen Kozluk Çayı’nın çevresinde üzüm bağları var. Kozluk Çayı üzerinde tarihi köprüler var. Arapgir’i gezerken insan huzur buluyor. Yöreye has tarihi konakların yer aldığı bahçelerdeki sonbaharın renklerinin içine saklanan konakları, içten insanları, kendine has özel ürünleri ile gezilip görülecek bir önemli ilçe Arapgir... SRILANKA İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına Orhan Erinç Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Yayın Yönetmeni: Hayri Arslan Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 C 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam, Genel Müdür: Özlem Ayden, Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal, Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Reklam Müdürü: Onur Çeliköz Tel: 0 212 251 98 7475 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri. C MY B C MY B