01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

C 4 14 TEMMUZ 2010 ÇARŞAMBA DÜNYA KORUYOR YA BİZ! rman Yüksek Mühendisi Doç. Dr. Yücel Çağlar’ın şu sözleri ise vadinin bir diğer özelliğini ortaya koyuyor: “Burada şu an doğal formları, yaşları bakımından bir benzeri olmayan dünya kadar ağaç var, inanılmaz boyda, 4045 metre boyunda, ladinler, köknarlar, kayınlar var ve 2.5 metre çapındalar.” Prof. Dr. Füsun Sipahiler de (Entomolog) Macahel’de bilim açısından yeni 11 yeni tür tanımladığını ifade ediyor. Havza, 25’i Türkiye endemiği, 145’i tıbbi ve ticari değere sahip olmak üzere yaklaşık 1000 bitki taksonu barındırıyor. Avrupa ile Orta Asya’yı içine alan geniş coğrafyadaki en büyük doğal yaşlı ormanları barındıran Macahel Havzası, WWF tarafından Önemli Orman Alanı (ÖOA) olarak da belirlenmiş olup doğu ladini, kestane ve Kafkas ıhlamuru gibi yaşlı ve karışık ılıman yağmur ormanlarına ev sahipliği yapıyor. Yırtıcı kuş göç yolu üzerinde olan Havza Doğu Karadeniz Dağları Önemli Kuş Alanı’nın da (ÖKA) bir bölümünü oluşturuyor. Kafkas arı ırkının saflığının bozulmadan korunduğu tek yer olan Macahel’e para girdisi sağlayan en kayda değer iş arıcılık ve gelişen ekoturizm. Yeni kuşak arıcılar kraliçe arı üreterek ülkenin her yerine pazarlıyor. Kraliçe arı ticari adıyla ana arı üretimi en büyük kırsal kalkınma projelerinden birinin temelini oluşturuyor. TEMA YUVASI çinde yer aldığım heyetin Macahel’deki dinlenme duraklarından biri olan Artvinli ünlü işadamı Nihat Gökyiğit’in TEMA’ya bağışladığı A.Nihat Gökyiğit Eğitim ve Araştırma Merkezi Konuk Evi’ne mutlaka uğramanızı tavsiye edelim. (0 466 485 24 04). Bu arada kuş gözlem, treking, arı turları, jeo turlar ve kano, rafting, doğa sporları turları anlayışıyla Karadeniz’deki doğa turizminin barındırdığı alternatifler hayli geniş. Ardanuç, Arhavi, Borçka, Hopa, Murgul, Şavşat, Yusufeli ilçeleriyle Artvin’i ikiye bölen Çoruh nehri, dik yamaçlı uzun vadileri, Kaçkar ve Karçal dağlarında yapılan tırmanışlar, trekking parkurlarında yapılan doğa yürüyüşleri, Çoruh Nehri ve Barhal çayında yapılmakta olan rafting, katamaran ve kano gibi akarsu sporları bunlardan sadece bazıları. Artvin, ayrıca doğal ormanları, yüksek dağların doruklarında krater gölleri, karagölleri, yeşil yaylaları, fauna ve flora zenginliği, tarihi kilise, kale ve kemer köprüleri, geleneksel mimarisi ve festivalleri ile de çeşitli turizm değerlerini içinde barındıran otantik bir turizm beldesi olarak giderek daha fazla tercih nedeni olmaya devam ediyor. O İ GAMZE AKDEMİR enelinde Doğu Karadeniz, özelinde Artvin’de Doğa ve Kültür Turizmini gündeme taşımak, seçenekleri değerlendirmek, bölgenin sorunlarına, ihtiyaçlarına ve turizm potansiyeline gerçekçi bir bakış açısı getirmek amacıyla Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Kültür Turizmi Komitesi’nce düzenlenen “Doğu Karadeniz İnceleme Gezisi” ve “KültürDoğa Turizmi SempozyumuDoğu Karadeniz Kültür ve Doğa Turizmi Buluşması”nın ilki Artvin’de gerçekleştirildi. Açılış konuşmalarını TÜRSAB Başkanı Başaran Ulusoy, Artvinliler Hizmet Vakfı Başkanı Recai Delibaşıoğlu ve Artvin Valisi Mustafa Yemlihalıoğlu’nun yaptığı sempozyumda “Göğe Komşu Topraklar; Artvin” sloganını anımsatan Başaran Ulusoy, yaşadığımız yüzyılın çevre odaklı olduğunu, bunu iyice anlamak ve çevreye karşı sorumlu davranmak gerektiğini söyledi. “Yağmuru çetin olan, ürünü yetim olan Artvin’e borçluyuz” diyen Ulusoy “Dünyanın bilinen kültür başkentleri vardır onları herkes bilir fakat bir de bilinmeyenler vardır onlardan biri de doğal ve özgün kültürel değerleriyle Artvin’dir” diye konuştu. TÜRSAB Kültür Turizmi ve Doğa, Çevre ve Sürdürülebilir Turizm Komitesi üyesi Sevinç Akdoğan moderatörlüğünde gerçekleştirilen sempozyumda turizmi dolayısıyla doğrudan bölgenin kaderini ilgilendiren Doğu Karadeniz Bölgesinin can alıcı sorunları ve konular özetle şu başlıklar altında irdelendi: “Bölgenin doğal ve kültürel değerlerinin sürdürülebilir olarak, korumakullanma dengesi gözetilerek turizme kazandırılması. Bölgede KültürDoğaEkoturizm kavramları, anlamla G tişebildiği iklimiyle de özel bir alan burası. Artvin yolunda biri 270 m diğeri 245 m gövde yüksekliğinde olacak Yusufeli Baraj inşası ve Artvin Deriner Barajı inşası görülüyor. İkinci ve asıl durağımız olan Artvin’in dünyaca ünlü BorçkaCamili (Macahel) Havzası’nda bulunan yöre ise; nefes kesen orman ve yaylalarındaki endemik flora zenginliği, anıt ağaçları, nadir jeolojik ve jeomorfolojik çeşitliliği, suyu, saf balı gibi özelliklerinden dolayı Tabiat Koruma Alanı ilan edilerek koruma altına alınmış durumda. Macahel Havzası Uluslar arası Çevre Koruma Örgütü (CI), Dünya Bankası (WB) ve Küresel Çevre Fonu’nca (GEF) dünyanın biyolojik çeşitlilik açısından en zengin ve aynı zamanda “tehlike altındaki 25 karasal ekolojik bölge”sinden biri olarak tanımlanıyor. Hatta Biyolojik Çeşitlilik ve Doğal Kaynak Yönetimi Projesi’nin katkılarıyla Havza, 29 Haziran 2005’te UNESCO tarafından Biyosfer Rezervi ilan edilmiş durumda. Bu bağlamda yüzlerce HES’i zaten Çin Seddi gibi Karadeniz’e sıralamaları yetmiyormuş gibi dünyanın koruma altına aldığı bu saklı cennete de HES yapma inadını sürdüren Hükümeti teb rı, geçmişi, bugünü, geleceği ve bekleyen tehlikeler. Bölgede şu anki turizm ürünprogram çeşitleri, turizmi çeşitlendirmek, sınır turizmi konularını geliştirmek. Doğa ve Kültür turizmi ile ilgili altyapı eksiklikleri ve çözüm önerileri, yerli, yabancı turist profili. Doğu Karadeniz yurtiçi ve yurtdışında nasıl pazarlanıyor, nasıl pazarlanmalı? AB fonlarının bölge turizmine katkısı ne boyutta? Bölgede Sivil Toplum Örgütlerinin etkinlikleri neler? TÜRSAB’ın bölge turizmi gelişimine katkıları.” İnceleme gezisinde sempozyumun ardından Sarp Sınır Kapısı’ndan geçilerek Gürcistan’ın Acara Özerk Bölgesine de geçildi. “İki Ülke Tek Turist” sloganıyla hem Türk hem de Gürcü yet kililerin benimsediği ortak anlayış çerçevesinde karşılıklı turizm seçenekleri de değerlendirildi. Katılımcıları arasında geniş bir katılımla Türk ve Gürcü yerel yetkililer, turizm acenteleri ve basının da yer aldığı inceleme gezisinin ilk durağı İspir’di. İspir’de Çoruh nehrinin ve rafting parkurlarının başlangıcını görüyorsunuz. İspir Yusufeli yolunda Kılıçkaya Köyü girişinde zengin maden yatağı olduğu belli olan kızıl ve kahverengi tepecikleri yol boyunca sıralanıyor. Maden arama izni verilen bu alanlarda birkaç yabancı firma çalışma yapıyor. Çalışma yapılan alanlar Çoruh nehrine yapılacak barajların altında kalıyor. Doğudan gelirken Çoruh’a yapılan ilk baraj da İspir çıkışında. Birçok meyve ve tarım bitkisinin ye rik etmeli! Her ne kadar yürütmeyi durdurma kararı çıkmış olsa da sotada bekleyen, dozerin kontağını her an açmaya hazır erkin ‘HES’abı malum “daha çok enerji”. Sanki dünyanın korumaya aldığı, Türkiye’nin ilk ve tek biyosfer alanı olan Macahel bölgesine HES yapılmasa Türkiye batacak! Halk tepkili ama daha çok bilinçlendirilmeye ihtiyaçları olduğu da açık. Mücadele mi? Tabi ki sürüyor, sürecek... Bakın bu konuda Yrd. Doç. Dr. Oğuz Kurdoğlu (Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi) neler söylüyor: “Doğu Karadenizde 2023’te, 63 milyon turist, 86 milyar dolar dış turizm geliri ve turist başına yaklaşık 1350 dolar harcamaya ulaşılması öngörülmektedir. Bu hayalin gerçekleşmesi, turizmin ana sermayesi olan doğa ve kültürün korunmasına bağlıdır. Cebri borular, tünellerden çıkarılan milyon metreküplük taş yığınları, suyu olmayan dere yatakları ve HES yapıları, binlerce demir direkle, kilometrelerce kablolu gökyüzü turizm için asla cazibe unsurları olmamaktadır. Bunların yanı sıra yapılan HES inşaatları var olan sistemi bozacağı için yerel üretimi sağlayacak her türlü tarım ve hayvancılık yapılabilir ya da potansiyel olmaktan çıkacaktır.” C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle