Katalog

C 2 26 MAYIS 2010 ÇARŞAMBA 350 yıllık sinagog direniyor Konak Belediyesi burada da önemli çalışmalar başlatmış ve tamamlamış. Bir dönem ayakkabı imalathanelerinin bulunduğu bu bölge tüm kötü görüntülerden arındırılmış. Yeni sokaklar açılmış Kestelli Caddesi’ne bağlantılar yapılmış eski yapıların ön cepheleri yenilenmiş, zemine taşlar döşenmiş 926. Sokak baştan yaratılmış. Bugünlerde sokaktaki dükkânlar gelecek olan yeni sahiplerini bekliyor. Cıvıl cıvıl anların yaşanacağı günler yakın gibi görünüyor. Havra Sokağı’ndan çarşısının içine doğru yol alınınca 350 yıllık geçmişiyle Ets Hayim Sinagogu, ardından Algaze Sinagogu sizi karşılıyor. Bu bölgede, kimi yıkılmış, kimi ayakta kalabilmiş 13 adet sinagog bulunuyor. Sinagogların hemen hepsi ibadete kapalı, birkaçında çalışmalar sürdürülüyor, onarımlar yapılıyor. Bikur Holim Sinagogu, Etz Hayım, Şalom, Hevra, Senora ve Algazi sinagogları önemli. Sinagoglara girebilmek için önce İzmir Musevi Cemaati’nden izin almak gerekiyor. Çınarın yavrusu A ltınpark semtinde Konak Belediyesi’nin yürüttüğü çalışmalarda ortaya çıkan arkeolojik alan. Yazının girişinde Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan’ın görüşlerine yer vermiştik. Altınpark kazı alanının hemen girişinde yer alan çınar ağacı ile ilgili bir öyküyü aktaralım. Altınpark Meydanı’nda bugüne kadar direnen ve ayakta kalmayı başaran çınar ağacı belediyenin tüm koruma önlemlerine karşın bir gece şiddetli rüzgâra dayanamamış ve göçüp gitmiş. Esnaf ve bölgede yaşayan vatandaşlar asırlık ağacın ölümüne çok üzülmüşler. Ama aylar geçmiş bir sabah bakmışlar ki, çınar ağacının tepesinde bir filiz belirmiş geriye bir yavru bırakmış. Şimdilerde bu yavru büyümüş boy atmış serpilip güzelleşmiş. Altınpark Meydanı’nda 1272. Sokak içindeki ikiz evler dikkat çekici. Hemen yanı başında 1276. Sokak’ta ise Türkiye’nin ilk sinema profesörü unvanına sahip olan, hukukçu, akademisyen ve sinema kuramcısı Prof. Dr. Alim Şerif Onaran’ın Konak Belediyesi tarafından ışıklandırma sistemiyle yenilenen, adının ve fotoğrafının yer aldığı sokak tabelası göze çarpıyor. Mirkelamoğlu Hanı büyüleyici 18. yüzyıldan bugüne Abacıoğlu Hanı Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nın tam ortasında yer alan Abacıoğlu Hanı Konak Belediyesi ve esnaf işbirliğiyle yürütülen çalışmalar sonucunda tamamlanmış. Abacıoğlu Hanı günümüze kazandırılmış. Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, handa yeni işletmelerin açılmasına öncülük etmiş ve desteklemiş. Başkan Tartan, etkinliklerin bir bölümünü burada gerçekleştirmeye başlamış. Hatta eski bir yapıyı sanat galerisi olarak değerlendiren Başkan Tartan, burada sergiler açılmasını sağlamış. Abacıoğlu Hanı 18. yüzyıl başlarındaki görünümüne kavuşturulmuş. Abacıoğlu Han Tarihi Kemeraltı Çarşısı’nın turistik değere sahip önemli bir noktası olma konumuna getirilmiş. Öyle görünüyor ki, burada hizmet sunmaya başlayan işletmeler Kemeraltı Çarşısı’na önemli bir hareket getirecek. K emeraltı Çarşısı’nda tarihi yapıların ayağa kaldırılması için önemli adımlar atılmış. Ali Paşa Meydanı çevre düzenlemesi ve şadırvanında yapılan ve tamamlanan çalışmaları o bölgede bulunan esnafın işlerini bir hayli arttırmış. Ali Paşa Meydanı’nın hemen bir sokak ötesindeki tarihi Kızlarağası Hanı’nda gümüş takılar, eski eşyalar, kitapçılar, halı satıcıları tam bir renk armonisi yaşatıyor. Kızlarağası Hanı’ndan hemen Hisarönü’ne çıkılıyor, orada da tarihi Mirkelamoğlu Hanı yer alıyor. Ancak bu hanın önemli bir restorasyona ihtiyacı var. Buna karşın esnaf han içinde hizmet vermeyi sürdürüyor. Aslına uygun olarak restore edilecek olan han, Kemeraltı Çarşısı’na farklı bir anlayış ayrı bir renk katacak gibi görünüyor. Hanlarıyla ünlü Kemeraltı Çarşısı’nda Konak Belediyesi’nin proje çalışmalarını yürüttüğü Çakaloğlu Hanı’da aynı güzergâh içinde bulunuyor. Bu handa da farklı meslek grupları yer almış. Geçmiş yıllarını bilmediğimiz için pek bozulmuş gibi görünmüyor. Ancak sağlı sollu kapılar ve ardında küçük dükkânlar sıralanmış. Konak merkezli tarih turları Konak’ı gezmek isteyen İzmirliler veya turistler nerelere gitmeli ve bu gezilerini bir “tarih gezisi” haline nasıl getirmelidirler? Bizim önerimiz şöyle: İzmir’i sevmek isteyen kişi, ister kentli olsun, ister turist, gezisine Bayraklı’daki eski kent (Smyrna) ören yerini görmekle başlayabilir. 5000 yıllık kent belki pek görkemli değildir ancak tarihin en eski yerleşimlerinden prestijli bir tanesinin bilimsel ve nefis bir belgesini sunar size. Ord. Prof. Dr. Sayın Ekrem Akurgal, 1950 yılından bu yana Bayraklı’yı kazmış ve pek çok önemli eserin gün ışığına çıkmasına yardımcı olmuştur. Daha sonra İzmir Arkeoloji Müzesi, Agora ve Kadifekale mutlaka görülmesi, izlenmesi ve değerlendirilmesi gereken tarihi yerlerdir, iyon, Helenistik, Roma ve Bizans dönemi eserleri bu mekanlarda kendini gösterir. Kemeraltı ve fantastik camileri, Hisarönü çevresi, boydan boya tüm Kordonboyu, Fuar alanı (Kültürpara), Alsancak’ın bulvarları ve dolup boşalan kafeleri, Balçova Termal Tesisleri, Teleferik, mutlaka gidilmesi gereken yerlerdir. Vapurla bir körfez turu mutlaka yapılmalıdır. Karşıyaka, her gün on binlerce kişinin gezindiği merkezi Kemalpaşa Caddesi’yle, Atatürk’ün annesinin kabrini koruyan Osmanpaşa Camii ve avlusuyla, sahildeki bir elin beş parmağı kadar kalmış Levanten köşkleriyle, modern sahil bandı ve EGSPark, Kıpa gibi büyük alışveriş merkezleriyle mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. İzmir Resim Heykel Müzesi, Etnografya Müzesi, Kordon’daki Atatürk Müzesi gibi sanal ve kültür mekânları da gezilmelidir. Opera, senfoni orkestrası, tiyatro gibi etkinlikler bilet bulunabildiği takdirde mutlaka izlenmelidir. Dünyanın en ünlü solistleri İzmir Devlet Senfoni Orkestrası’nın konuğu olurlar ve her cumacumartesi günleri İzmirli sanatseverlerle tanışırlar. Kordonboyu’nda “Deniz Restaurant” gibi içkili lokantalar İzmir’in en önemli balık yemeklerini yapan aşçılara sahiptir. Hilton’un tepesinden beton yığını İzmir’i oldukça keyifsiz izleyebiliriz. Büyük Efes Oteli’nin havuzu yaz aylarında serinlememizi sağlar ve Balçova Termal Tesisleri’ndeki sıcak havuzu tercih edebiliriz. Yaz aylarında, birkaç saatlik yolculuğu göze alıp, dünyanın en güzel sahillerinden olan Çeşme, Foça, Kuşadası, Urla, Karaburun, DikiH plajlarına ulaşılabilir. İzmir’in sembolü nedir?.. Konak’taki ünlü Saat Kulesi mi?.. Büyük İskender’in yaptırdığı Kadifekale mi?.. Şair Homeros mu?.. Nazlı martıları mı?.. Asansör mü?.. Kordonboyu mu?.. Pasaport’taki Atatürk Heykeli mi?.. Hiçbiri değil. Belki de hepsinin toplamı... Ama gerçek olan şu ki, şimdi pek kalıntısı olmasa da, 5000 yıl öncesine kadar uzanan bu efsanevi kentin en büyük gerçeği, “tarih” kadar eski oluşu, içinden yüzlerce kavimin gelip geçtiği ve Anadolu uygarlıklarının efsanevi kentlerinden biri olduğudur. Halikarnas Balıkçısı şöyle demiştir: “İzmir kentinin İzmir adını almasında Homeros’un belki az çok payı vardır. Çünkü İlyada da Amazon kraliçesi ya da tanrıçasından söz ederken, ölümsüzler ona cömert boyluposlu ya da hoplayıcı Mirin” der. Böylece İzmir’i kuran Amazon’un Mirina olduğu söylenir. Yaşamının son 20 yılını İzmir’de geçiren Halikarnas Balıkçısı, kim bilir İzmir’i ne güzel gezmişti. Halikarnas Balıkçısı’nı düşleyerek birçok akslar doğrultusunda İzmir’i gezebiliriz... Hükümet Konağı ve Saat Kulesi’nden başlayarak Kemeraltı’na girer, Agora’dan çıkarız. Eski Memleket Hastanesi, Milli Kütüphane, Alsancak ve Basmane Gar binalar, Borsa Sarayı, Pasaport İskelesi, Atatürk Lisesi binası, Namık Kemal Lisesi’nin bahçesi, Kültürpark, Asansör, Mithat Paşa Sanat Enstitüsü, Pasaport’taki Atatürk Heykeli’ni gezebiliriz. Atatürk Müzesi, Devlet Resim Heykel Müzesi, Arkeoloji Müzesi, Etnografya Müzesi,v Ümran Baradan Oyun ve Oyuncak Müzesi, Dönertaş Sebili, Kadifekale, Kordonboyu, Zübeyde Ana Mezarı, Karşıyaka sahih ve çarşısı, Sevgi Yolu, Kızılçullu Su Kemerleri, TepekuleSmyrna ören yeri, Kızlarağası Hanı, Kemeraltı camileri, kiliseler, Karataş Havrası mutlaka görmemiz gereken yerlerdir. Sanat galerileri, parklar, sinemalar, kafeler, çarşılar, postaneler, lokantalar... içlerinden dört beşini geçip, yüzlerce güzergâh yaratabiliriz İzmir’in içinde kendimize... Haydi İzmir’i gezelim. (İzmirli gazeteci yazar Yaşar Aksoy’un arşivinden.) İzmirli sokakta yaşıyor İzmir’de insanlar sokakta yaşıyor. Cıvıl cıvıl bir kent İzmir ve İzmirliler. Dükkânların önünde masalar sandalyeler, alışverişe çıkan insanlar, işlerinden dönenler, ayaküstü laflayanlar, genç kızlar, genç erkekler, midye dolmacılar, sokakta lokmalar, rengârenk görüntülü minik çanlarıyla geldiğini hatırlatan faytonlar içinde aşıklar ve çınar ağaçları İzmir’e özel olarak esen imbat rüzgârı. Ödüllü müze Kemeraltı Çarşısı Varyant Yolu çıkışı üzerinde İzmir Arkeoloji Müzesi, kentin binlerce yıllık tarihini yansıtan eserlerini barındırıyor. Arkeoloji Müzesi’nin güzergâhı üzerinde ise İzmir’in ilk ve en önemli ödüllü butik müzesi cıvıl cıvıl görüntüsüyle sizi karşılıyor. Dış mekânında eski sokak oyunlarının canlandırıldığı Çeşitli Güzergâhlar müzenin girişinde nefes almak için bir kafeterya hizmet veriyor. Müzede bine yakın oyuncak bulunuyor. 1850’li yıllardan günümüze kadar uzanan oyuncakların yer aldığı müzeyi kente kazandıran Konak Belediye Başkanı Dr. Hakan Tartan, müzeye binayı bağışlayan dünyaca ünlü seramik sanatçısı Ümran Baradan’ın adını vermiş. C MY B C MY B C İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız Sorumlu Yazıişleri Müdürü: Miyase İlknur Yayınlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Yönetim Yeri: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No.2 Şişliİstanbul Tel: 0 212 343 72 74, Fax: 0 212 343 72 64 Reklam: Cumhuriyet Reklam Genel Müdür: Özlem Ayden Genel Müdür Yardımcısı: Nazende Pal Reklam Koordinatörü: Neşe Yazıcı Reklam Müdürü: Onur Çeliköz Tel: 0 212 251 98 7475 Ege Reklam Sorumlusu: Zuhal Altungüneş Tel: 0 232 441 12 20 Rezervasyon Yönetmeni: Onur Tunalı Cumhuriyet gazetesinin ekidir. Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri