02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Çocuk Gençlik İletişim zincirinin halkaları ? Nilay YILMAZ T üketim ve kitle iletişim çağında değişen alışkanlıklarımız ve yaşam şartlarımız okuma kültürünün tükenmesine ya da özünden uzaklaşmasına neden oluyor. Milyonlarca görüntü ve imge, yaşamımızın artık vazgeçilmez birer parçası olan diziler, reklamlar, bilgisayar oyunları ve renkli magazinlerle içimize bir bir işliyor, büyük küçük herkesin düşünme, duyma ve algılama biçimlerini her geçen gün biraz daha değiştiriyor. Artık düşünme, hayal etme ve duyumsama becerileri yerini yüzeysel izlenimlere, sabun köpüğü üzüntülere ve coşkulara bırakıyor. Bu şartlar altında kitap okuma alışkanlığı diğer alışkanlıkların yanında özünü kaybetmeden varlığını sürdürebilir mi? Gözünü açar açmaz kendini bilgisayar ekranının karşısında bulan çocukların ilgisini çekebilir mi artık kitaplar? Çekerse bile, kitaplar çocukların bu “yeni dünya”daki yeni yaşamlarına hitap edip onların gereksinimlerini karşılayabilir mi? Günümüz çocukları artık daha sabırsız, daha heyecanlı, daha “hiperaktif”. Büyüklerin dünyasında elleri kolları bağlı olarak oturup beklemekten, yetişkinlerin onlara sundukları şartları kabul etmekten başka yapabilecekleri bir şey de yok. Sürekli değişen tarihsel, ekonomik ve sosyolojik koşulların etkisiyle yetişkinlerin çocuklardan beklentileri de her gün farklılıklar gösteriyor. Yetişkinlerin “tutarsız” tavırları nedeniyle çocuklar ne zaman çocuk, ne zaman birey olmaları gerektiğini anlayamıyorlar. Yetişkinlerle aynı kültürü paylaşan çocuğun artık bugün kendi kitapları, dergileri, oyuncakları ve kıyafetleri yok. Yetişkinlere ait değerler artık çocuk dünyasının da kaçınılmaz parçaları. Diziler çoktan masalların yerini aldı. Çocuksu kıyafetler içinde çocukça davranan yetişkinler gün geçtikçe küçülürken, çocuklar da gittikçe “büyümüş de küçülmüş tavırlar”a bürünüyorlar. Çocukluk dünyası her geçen gün büyüsünü kaybediyor. Her şey gibi çocukluk da tüketiliyor, dünya çocuksuz kalma yolunda hızla ilerliyor… Zaman içinde değişen çocuk kavramıyla birlikte elbette çocuk ve gençlik yazınından beklentiler de başkalaşıyor. Daha önce ele alınmamış olan çocuk cinselliği, şiddet, savaş, ırkçılık ve ölüm gibi tabu konular, çağdaş yaklaşımlarla çocuk ve gençlik yazınına az da olsa girmeye başlıyor. Artık çocuğun dayatmacı kurallarla biçimlenmesinden çok onun soru sorarak özgür ve bağımsız düşünmeyle kendi gerçekliğini bulması amaçlanıyor çocuk ve gençlik kitaplarında. Ancak yine de gerek böylesi kitapların, gerekse eğitim sisteminin öğrencilere dayattığı metinlerin birçoğu çocuğu ve genci kendi yaklaşımını bulması için henüz özgür bırakmıyor, bırakamıyor... Öğretmen ve sınav merkezli ezberci eğitim sistemimizle çocuğun eleştirel düşünmesinin sistemli bir şekilde nasıl engellendiğini; tüketim çağında iletişim araçlarının kültürüyle yoğrulan bu çocukların yetişkin dünyasında yetişkinlerin gerçeklerini nasıl kendi gerçekleri gibi yaşadıklarını ve bütün bunlar için ne bedeller ödediklerini görüyoruz, göreceğiz… Diğer alanlarda olduğu gibi, çocuk ve gençlik yazınında da ne yazık ki artık “bir yayın tekeli” oluşuyor. Evrensel kültür modası, çocuk yayınlarını ansiklopedi yayıncılığından dergi yayıncılığ ına kadar her alanda yönlendiriyor. Bu evrensel kültür modası içinde, kitle iletişim kültürünün bir ürünü olarak ortaya çıkan “popüler” çocuk yazınında, çocuğun dikkate alınmadığını, estetik bakış açısının kaybedildiğini ve kitapların niteliğinin gün geçtikçe bozulmaya başladığını hep birlikte izliyoruz. Popüler çocuk yazınının yanı sıra, elbette çocukların düş gücünü ve duyarlılığını geliştiren, zihinsel gelişimlerini destekleyen, onlara kitap sevgisini aşılayarak ilk edebi ve estetik değerleri veren ve dil becerisi kazandıran kitapların da yayımlandığını görüyoruz. Ancak bu yığın içinde, nitelikli yapıtlar fark edilemiyor, onlara ulaşmak gün geçtikçe zorlaşıyor. Çocuk ve gençlik yazınının genel amaçları arasında okur yazarlık becerisini kazandırmaktan çok, “iyi okur” yetiştirme amacının öncelikli olması gerektiği de unutuluyor. Bir “okuma programı” oluşturmadan hazırlanan temel eser listelerindeki klasik kitapların çocukları ve gençleri “iyi bir okur” yapacağı öngörülüyor. Derslerde kitap özeti yazdırma yaklaşımı, çocukların ve gençlerin dünyasına uygun olmadığı halde not tehdidi ile okutturulan kitaplar ve daha neler neler... Bütün bu nedenler bize çocuk ve gençlik kitaplarının sadece çocukları ve gençleri ilgilendirmediğini, aslında içinde yetişkinlerin de yer aldığı bir “iletişim zinciri”nin ürünü olduğunu düşündürüyor. Bu yüzden, bu zinciri oluşturan her bir halkanın, yani aile, okulöncesi eğitim ve ilkorta eğitimde görevli öğretmenlerin; pedagogların ve danışmanların; yayıncı, kitapçı, dağıtımcı ve kütüphanecilerin; yayın inceleme ve eleştirileri hazırlayan kişiler ve bibliyografların; devlet yöneticileri ve çeşitli basınyayın kuruluşlarının, hem çocuk yazınının çocuk gelişimindeki rolü ve önemi hem de yayımlanacak çocuk yayınlarının içerik özellikleri konularında bilgilendirilmesi gerekiyor. Bu iletişim zincirinin yanı sıra çocuk yazını alanında hem niteliksiz yayınlarla savaşmak hem de günümüz çocuklarının ilgilerini nelerin çektiğini saptayabilmek için elbette uzun soluklu çalışmaların da yapılması gerekiyor. Bu çalışmaların, demokratik kitle örgütleriyle işbirliğine gidilerek eğitimcilere ulaştırılmasının ve çocuk / gençlik yazınını tüm boyutlarıyla irdeleyen eleştirel bakışın oluşmasını sağlayacak ortamların yaratılmasının gerekliliği üzerine düşünülmelidir. Ancak bu yapılanmanın toplumsal bir bilinç, kararlılık ve inanç gerektirdiğini, bu sonuca da çabucak ulaşamayacağımızı gözden kaçırmamamız gerekiyor. Kısacası, evrensel kültür modası içinde çocuklara ve gençlere sunulan niteliksiz kitapların sayısal çokluğuna rağmen hem nitelikli kitapların hem de çocuk yazınına bilinçli yaklaşan yayınevlerinin sayısı gün geçtikçe artıyor. Sayısal artışın yanı sıra bu oluşumun sürdürülebilirliğini sağlamanın gerekliliği de işin başka bir yönü. Bu süreklilik için iletişim zincirinin diğer halkalarıyla işbirlikçi yaklaşımlar ve çalışmalar içinde olmanın yollarını aramanın zamanı artık gelmedi mi? Çocuk ve gençlik yazınını destekleyecek, iletişim zincirinin halkaları arasındaki bağları güçlendirecek, bireysel ya da kurumsal işbirliğine yönelik yapılanma önerilerinizi bu sayfalardan duyurmak istiyoruz. Bize yazar mısınız? ? HAZIRLAYANLAR: Nilay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Delioglu. İLETİŞİM: [email protected] CUMHURİYET KİTAP SAYI 929 SAYFA 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle