Katalog

SAYFA 24 HAZ RAN 2011 CUMA 2 N e do rele ğr re u 2. Soli Güneş Festivali renkli ve coşkulu geçti İSK ile Papazın Bahçesi Çamlıyayla ve Namrun İçel Sanat Kulübü'nün çevre, kültür ve yürüyüş etkinliğinde, bu pazar Tarsus'a bağlı Çamlıyayla, Namrun ve Papazın Bahçesi gezilip görülecek. Torosların doruklarında, kendine has doğası ve renkli görüntüleriyle insanı kendine hayran bırakan Çamlıyayla, Namrun'un yanı sıra bölge insanının iyi bildiği Papazın Bahçesi gezisi için İSK gezi sorumluları yine katılımcılara uyarıda bulundu. Pazar sabahı başlayacak gezi için önerilen, geziseverlerin yanlarına yeteri kadar kumanya almaları ve iyi bir gezi ayakkabısı giymeleri. Tabii ki; fotoğrağ makinası ya da kamera unutulmamalı. (0324 2301088) MEZİTLİ (Cumhuriyet)Mezitli Belediyesi ile Mersin Makine Mühendisleri Odası’nın birlikte düzenlediği, “2. Soli Güneş Festivali” renkli görüntülere sahne oldu. Festivalde yerli ve yabancı sanatçı ve grupların dans gösterileri, konserler, sergiler ve panellere halkın ilgisi büyük oldu. Panellerde, başta güneş enerjisi olmak üzere temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarına dikkat çekildi. “21 Haziran Dünya Güneş Günü” etkinlikleri kapsamında düzenlenen Soli Güneş Festivali, Mezitli’deki Soli Pompeipolis antik kentinde gerçekleşti. Vali Yardımcısı Suphi Olcay, CHP Millletvekilleri Ali Rıza Öztürk, İsa Gök, Aytuğ Atıcı, Mezitli Kaymakamı Kamil Kıcıroğlu, Büyükşehir Belediye Başkanı Macit Özcan, Başkanvekili Kemal Sığırcıkoğlu, Mezitli Belediye Başkanı Uğur Yıldırım ve çok sayıda davetlinin katıldığı etkinliğin açılışında konuşan MMO Başkanı Erçolak, “Güneş bize yeter, nükleer istemiyoruz. Artık Mersinimizi ‘Güneş kenti’ yapma zamanı geldi.” dedi. Mezitli Belediye Başkanı Yıldırım da, “Önemli bir antik kent olan Soli’de yapılan kazılarda önemli bulgular elde edildi. Buradan çıkarılan tarihi eserlerimizi Mersin Müzesi’nde büyük bir gururla sergiliyoruz. Amacımız, antik kentimizi gün ışığına çıkarıp, insanlığın ortak mirasını turizme kazandırmak. Soli Güneş Festivali bunun için iyi bir araç. Festivali hem geleneksel hale getirmek hem de yurt dışında tanıtmayı hedefledik” diye konuştu. Mersin Vali Yardımcısı Olcay ise, binalarla kuşatılmış olsa da Soli antik kentinin ayağa kaldırılması, canlanması ve yaşanan bir yer olması için Brezilya’dan gelen Rio Samba dans gurubu festivale renk kattı. Büyükşehir Belediyesi, Mersin Üniversitesi, ÇEKÜL Vakfı’yla ortaklaşa bir projenin değerlendirildiğini anımsattı. Konuşmaların ardından, Brezilya’dan gelen Rio Samba Şov Grubu danslarıyla seyircilere unutulmaz bir gece yaşattı. Hakan Arısoy’un kukla gösterisinin ardından, Mersin Devlet Opera ve Balesi sanatçıları da şan konseri sundu. Kırkkaşık Bedesteni’nde sergileniyor Karam Yağları turistik obje oldu TARSUS (Cumhuriyet) İki binli yıllarında başında kapanan Karam Yağ Sanayi’nin yıllarca pamuktan elde edilen çiğit yağını satışa sunduğu teneke kutuları turistik objeye dönüştü. Bugün hala Türkiye genelinde, özellikle de Çukurova bölgesinde belirli bir yaş kuşağının, “Karam Karam Karam. Karam yağların en güzeli” reklam cıngılından anımsayacağı Karam Yağları’nın küçültülmüş boyutuyla turistik eşya dolarak hazırlanıp sunulması, Tarsuslular tarafından da ilgi çekici bulundu. Üzerindeki Tarsuslu Ressam Mehmet Bal’ın çizdiği pamuk toplayan kız resmiyle simgeleşen Karam Yağ tenekelerini turistik bir anı eşyasına dönüştürme düşünce ve eyleminin Tarsus’ta kabul görmesinden büyük mutluluk duyduğunu belirten fikir babası Gazeteci Uğur Pişmanlık, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Karam Yağlarının adeta simge olan resimli tenekelerini 100 gramlık mini tenekelere uygulayarak Aratos dergisinin Kırkkaşık Bedesteni’ndeki büroda sergilemeye başladık. Bir dönem insanların kulağına çalınan Karam reklam müziğinin bir nostalji olduğu, simge olduğu bir gerçek. Buradan yola çıkarak, minik Karam tenekeleri üretip, meh anıları bugüne taşımak hem de keyifli bir turistik obje haline getirmek olumlu karşılandı. Tarsusumuz, Adana ve Mersin’den sonra Çukurova’nın üçüncü büyük kentidir. Berdan (Kydnos) nehrinin suladığı bu bereketli topraklar sadece tarımsal ürünlerinin zenginliğiyle değil, aynı zamanda 19. yüzyılda ilk sanayileşme çabalarıyla da Anadolu’nun önemli kentleri arasındadır. Anadolu’da ilk Ticaret ve Sanayi Odası’nın 1879’da Tarsus’ta kurulması, ülkemizde ilk şehir elektriğinin 1902 yılında Tarsus’ta üretilmesi tarihteki önemi kadar değerli” Tarsus’ta 1967’de kurulan Karam Yağ Fabrikası’nın pamuk (çiğit) yağı ürettiğini, 1982’de Dünya Kalite Yarışması’nda altın madalya kazanan fabrikanın ürettiği yağların piyasaya sunulduğu tenekeler üzerinde pamuk toplayan kızın yer aldığı etiketleri kullandığını anımsatan Pişmanlık nostaljik çalışmasıyla ilgili şöyle konuştu: “Karam Yağ Fabrikası’nın 2000 yılında kapanmasıyla artık bir nostalji olmuş bu tenekesi üzerinde yer alan ve kucağında pamuk yığınıyla duran işçi kız (Karam Kızı) resmi ise Tarsuslu ressam Mehmet Bal’a aittir. Bir zamanlar, Edith Piaf’ın, ‘Padam padam’ şarkısının müziğinin uyarlamasıyla ortaya çıkarılan ve halktan büyük ilgi gören Karam reklam cıngılı, özellikle TRT Çukurova Radyosu’nda “Karam, karam karam/Karam yağların iyisidir/Karam karam karam/Karam yağların güzelidir...” sesi eşliğinde halka duyurulurdu. Karam Yağ Fabrikası kapanınca tenekeler üzerinde logo olarak yer alan pamuk toplayan kız resmi de bir simge olarak Tarsus’a nostaljik bir miras kaldı. Anılardaki bu reklam cıngılıyla birlikte geriye kentin sokak aralarındaki evlerin bahçesinde, içlerine çiçek ekilmiş Karam Yağ tenekeleri kaldı. Ancak biz bu önemli materyali ölümsüzleştirdik. Turistlerin de ilgi göstermesi yaptığımızın doğru olduğunu gösteriyor.” K. Maraşlıların gözdesi Fırnız Mesire Yeri KahramanmaraşGöksun Karayolu’nun üzerinde, çevresi çam ormanları ile kaplı bir vadidedir Fırnız mesire yeri. Fırnız Köyü yakınlarında çıkan ve vadi tabanı boyuhnca akan suyun kenarları piknik yapmaya ve dinlenmeye çok elverişli yerlerdir. 2007 yılında kurulan alabalık tesisi ile birçok restoranı bulunan Fırnız’da, akarsuyun üzerine kurulan çardaklar haftanın stresini, günün yorgunluğu atmak isteyenler için idealdir. K. Maraş’tan otomobil ile yola çıkanlar 45 dakikada varabilir. Kış aylarında bile güneşli havalarda vadinin güney kesimlerinde piknik yapılır. Çam ormanları ve su kenarlarındaki yeşil alanların görüntüsü ise gferçekten bir doğa harikası içinde olduğunuzu gösterir. ANIT AĞAÇLARIMIZI TANIYALIM... Yerel Adı: Demircikli Sedir Latince Adı: Ostrya carpinifolia Scop. Cedrus libani A.Rich Yaşı: Demircik 150, Sedir 100. Boyu: Demircik 17 m, Sedir 25 m. Yaşadığı Yer: Mersin’in Erdemli ilçesine bağlı Tömük beldesinin Katranocağı mevki. Savunmada değil, sahnedeydiler Avukatlar, “Bir Şehnaz Oyun” ile ayakta alkışlandı Adana Barosu avukatlarının “Bir Şehnaz Oyun”da gösterdikleri sahne başarısını Baro Başkanı Aziz Erbek ile meslektaşları ayakta uzun süre alkışladı. Bir doğa mucizesi: DEMİRCİKLİ SEDİR Tömük’teki Muratsofu ormanında görenleri şaşırtan, anlatanların bile hâlâ inanamadığı bir birliktelik var. Ama Demircik ile Sedir ağacının bir gövdede birlikte büyüdüğü kocaman bir ağacın varlığına kim inanır ki? Ormancılara göre, bu ağaç Karakuz sulama göletinden çekilen su borusu çalışmaları sırasında fark edilmiş. Eğer merak edip yola düşer ya da “yakınlardayım, bir gidip görelim” derseniz, odunu çok sert ve dayanıklı olan Demircik ağacının gövdesini âdeta patlatmaya çalışan sedir ağacını gördükten sonra çektiğiniz yol çilesinin, yaptığınız masrafın buna değdiğini görürsünüz. Sedirin yaptığı baskı sonucu, dört dallı olan Demircik ağacının bir dalı kurumuş. Tohumunun nasıl geldiği bilinmese de Demircik ağacı içinde yetişen sedirin görkemi görülmeye değer. Sedir tohumunun Demircik ağacı içerisine rüzgâr ya da bir hayvan (kuş, sincap olasılığı yüksek) tarafından getirilmiş olabileceği varsayılıyor. Tek gövde olmuşçasına yaşamlarını sürdüren bu iki ağacın adında da bir senteze gidenler ona “Demirciklisedir” adını vermeyi uygun bulmuşlar. ADANA (Cumhuriyet Bürosu) Adana Barosu avukatları, bu kez duruşma salonlarında değil, tiyatro sahnesindeydi. Turgut Özakman’ın, “Bir Şehnaz Oyun” adlı tiyatro eserini başarıyla sahneleyen avukatlar oyun sonunda meslektaşları ve diğer izleyenlerce ayakta alkışlandı. Adana Devlet Tiyatrosu sahnelenen 2 perdelik oyun Osmanlı İmparatorluğu’nun son günlerinde halkın içinde bulunduğu durumu anlatmakta idi. Oyunun yönetmeliğini ise Adana Devlet Tiyatroları Müdürü Fırat Demirağ yaptı. Adana Barosu Başkanı Aziz Erbek ile çok sayıda avukatın izlediği Av. Aziz Erbek, tüm oyuncuları sahnede tek tek kutladı ve Adana Devlet Tiyatrosu Mü dürü Fırat Demirağ’a da katkılarından dolayı teşekkür plaketi takdim etti. Av. Erbek, şunları söyledi: “Tamamı avukat olan bu tiyatro grubunu kutluyorum. Bizlere burada unutulmaz bir gece yaşattınız. Baromuzca ilk defa tiyatro grubu kurulmuştur. İlk olmasına karşın, sanki yıllardır oynuyorlarmış gibi ustaydılar. Çok eğlendik, çok güzel vakit geçirdiniz bizlere. Baromuzun desteğiyle çalışmalarına başlayan tiyatroda, emek harcayan meslektaşlarıma, onların sahnede en güzel şekilde oyunlarını ortaya koymalarına katkı sağlayan Adana Devlet Tiyatrosu Müdürü ve yönetmen Fırat Demirağ’a sonsuz teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum” dedi. Adana Devlet Tiyatrosu Müdürü Fırat Demirağ ise, baroyla beraber bir oyun ortaya çıkarmanın büyük bir mutluluk olduğuna işaret etti. Genel Sekreterimiz Av. Yasemin Tanır da, tüm oyuncuları üstün bir performans sergiledikleri için kutladı ve başarılarının devamını diledi. Oyunda rol alan avukatların isimleri şöyle; Uğur Aydıngül, Sefa Aydoğan, Kahraman Bozkurtlar, Namık Kemal Tüylüce, Esra Ağca, Yılmaz Özkıral, Çağatay Gürbaz, Tuba Kastal, Memduh Ocak, Seda Horoz, Serdar Demirtaş, Deniz Çakır, Seda Sağ Özkıral, Emine Erdem ve Pınar Ağca Toplandı Minik balerinler büyüledi MERSİN (Cumhuriyet) İdol Sanat Merkezi’nde bale eğitimi alan çocuklar, öğrendikleri ve becerilerini Kültür Merkezi’nde düzenlenen resitalde sergiledi. Birbirinden güzel eserleri sahnede sergileyen küçük balerin ve baletler izleyen aileleri ile yakınlarından alkış alırken, sevinç ve duygu dolu anlar yaşadıkları gözlendi. Küçük çocukların ünlü, “Uyuyan Güzel”, “Leylak Perilerinin Dansı”, “Dilek Perilerinin Dansı”, “Kopella” ve “Don Kişot” balelerinden bölümlearinden bazı sahneleri başarıyla sergilemeleri dikkatlerden kaçmadı. Resitalde gazetemizin Mersin temsilcisi Nazmi Akdağ ve Zeynep Akdağ’ın torunu, FerhatÖzlem çiftinin kızları Şirin Nisa Yetik’in (4) sahnedeki performansı ise sevenlerine ayrı birn mutluluk yaşattı. C MY B C MY B