Katalog

Yumurtalık şimdilik kurtuldu BaküTiflisCeyhan (BTC), KerkükCeyhan, SamsunCeyhan petrol boru hatlarının kurulmasıyla birlikte enerji merkezi olacağı söylenen Yumurtalık’ta birinci sınıf tarım arazileri üzerinde girişimlerine başlanan tersaneler, petrokimya tesisleri ve rafinerileriyle ilgili tartışmalar sürerken, petrokimya tesisi ve rafineri kurmak isteyen Çalık Holding’i durduran bir mahkeme kararı çevrecileri ve yöre halkını sevindirdi. 5. Sayfada TEMA Temsilcisi İzzet Berktaş, doğal ortama verilen Malatya OSB deşarjının önlenmesi için ilgili işletmeleri gerekli tedbirleri bir an önce almaya çağırdı, “Yapımı devam eden yeni arıtma tesisi çalışmalarında gerekli özen ve dikkatin gösterilerek hiçbir aksamayaeksikliğe meydan verilmemesi için tüm ilgililere ve OSB yönetimine çağrıda bulunuyoruz” dedi. Berktaş, geçtiğimiz hafta Güney Doğu ekimizde yayınlanan, “Tohma ve Karakaya kirleniyor” başlıklı haberimizde vurgulanan durumun Tohma ve Karakaya kadar, bölge insanı ve doğasını da tehdit ettiğini vurguladı. 6. Sayfada “Akkuyu için umutlar yeşerdi” Mersin Kent Konseyi Yerel Gündem 21 Genel Sekreteri Nuri Özdemir, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, Akkuyu ve benzeri büyük projeler için ÇED Raporu alımını zorunlu hale getiren bir karar aldığını belirtti, “Akkuyu için umudumuzu yeniden yeşerttik. Mersin asla nükleer kenti olmayacak” dedi. 6. Sayfada HAFTALIK ÜCRETS Z EK 66 [email protected] 4 MART 2011 CUMA Kadınların şiddet isyanı Kadınlar 8 Mart’ta alanlara iniyor. Son yıllarda kadınlara karşı erkeklerin, kadın haklarına karşı hükümetlerin takındığı tavırların, yönetimde ve yaşamda erkek egemenliğinin tüm olumsuzluklarıyla kendini gösterdiğini vurgulayan çok sayıda kadın kuruluşu, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla eylem ve etkinlikler düzenliyor. Adana, Mersin, Antakya’da 8 Mart dolayısıyla düzenlenen etkinliklerin programı şöyle: ADANA Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin “Sürekli Mesleki Gelişim Etkinlikleri” çerçevesinde, Ankara Tabip Odası Kadın Komisyonu Üyesi Dr. Müge Yetener’in konuşmacı olarak katılacağı “Kadın Cinayetleri” konulu konferans bugün 13.00’da Balcalı Hastanesi Hipokrat Konferans salonunda gerçekleşecek. Adana Kadın Platformu, Pazar günü 12.30’da, “8 Mart Mitingi” düzenleyecek. Mimar Sinan Açıkhava Tiyatrosu önünde toplanacak olan kadınlar, buradan mitingin yapılacağı Uğur Mumcu Meydanı’na dek yürüyüş sonunda açıklama yapılacak. 8 mart Salı günü 18.00’da ise 5 Ocak Meydanı’nda yapılacak etkinlikte de sloganlar atılıp, açıklama yapılacak. Emekçi Kadınlar Plmatformu ise, yarın eylemde olan Numune Hastanesi işçilerini ziyaret edip destek verecek, Pazar günü 17.30’da Şakirpaşa’daki ‘Sokak Etkinliği’nin ardından Salı günü 12.30’da da 5 Ocak Meydanı’ndan İnönü Parkı’na dek yapılacak yürüyüş sonrasında açıklama yapılacak. Çukurova Belediyesi’nin yarın başlayacak ve Çarşamba günü sona erecek etkinlikleri ise Doğal park Amfi Tiyatro ve Güzelyalı semt pazarlarında gerçekleşecek. Etkinliklerde konser, halk oyunları gösterileri, tiyatro ve sergi gibi etkinlikler açılacak standlarla şölen havasına dönüştürülecek. MERSİN Mersin’deki kadın örgütleri, 8 Mart kutlamalarına, 2 Mart günü, halen cezaevlerinde bulunan KESK üyesi kadınlara dayanışma kartı göndererek başladı. Mersin Kadın Platformu ve KESK üyeleri ise 7 Mart günü akşam saatlerinde Mersin Serbest Bölgede çalışan kadın işçilere karanfil dağıtacak. 8 Mart günü saat 12.30’da Kadın Platformu ve KESK üyesi kadınlar bu kez 8 Mart’ın resmi tatil olması talebiyle Metropol Alanı’ndan Taş Bina’ya kadar sadece kadınların katılacağı bir yürüyüş yapacak. Akşam 17.30’da ise KESK binası önünden Taş Bina’ya dek yapılacak yürüyüşüse ise destek vermek isteyen erkekler de katılabilecek. CHP Kadın Kolları, Cumhuriyet Kadınları Derneği, ÇYDD üyeleri ise, 8 Mart’ı dernek binalarında yapacakları etkinliklerle kutlayacak. HATAY Hatay küçük Millet Meclisi Platformu’nun, “Kadın ve Şiddet” konulu toplantısı yarın 11.00’da Antakya Ticaret ve Sanayi Odası’nda yapılacak, KESK Kadın Platformu’nun öncülüğünde düzenlenecek mitingde ise yine kadına şiddet protesto edilecek, açıklama yapılacak. “Kadınlar El Ele Özgürleşmeye” adlı miting Pazar günü 12.30’da Doğuş Okulları önünde gerçekleşecek. Bu arada Mustafa Kemal Üniversitesi öğrencisi Selda Yıldırım’ın, “Kadına Şiddet ve Namus Cinayetlerine dikkat çekmek” amacıyla düzenlidği sergi de 7 Mart Pazartesi günü 17.00’da eski Antakya Belediye Binası Sergi Solunu’nda açılacak. Prof. Dr. Çukurova: Sosyal demokrasi, bölüşüm ve eşitliği hedefler CHP’nin eğitim toplantıları kapsamında düzenlenen toplantıda konuşan Prof. Dr. Bülent Çukurova, “Sosyal demokrasi, toplumsal mülkiyete karşı çıkar, karma ekonomiyi savunur, yeniden bölüşüm ve eşitliği hedefler. Barışçı yollarla, demokratik yoldan yapılandırılacak bir özgür devlet yapısı tüm bunları sağlayabilir” dedi. 5. Sayfada “Sağlıkçılara şiddet kabul edilemez” Hastane, poliklinik gibi sağlık ortamındaki şiddet olaylarının son yıllarda hızla artış gösterdiğini belirten Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Rıza Mete, bu artışın devam edeceğinden kaygı duyduklarını söyledi. 3. Sayfada Gündem Dışı Gelenekler, ataerkil kültür yasaların önüne geçti 5. Sayfada “Oyunlar sayesinde Mersin yenilenecek” Mersin’in sorunlarını ard arda dizilmiş domino taşlarına benzeten Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Şerafettin Aşut, “Akdeniz Oyunları’nı almakla domino taşlarından ilki devrildi. Bu oyunlar, Mersin’deki büyük projelerin başlaması, tamamlanması için önemli ve hızlandırıcı bir güç olacaktır” dedi. 4. Sayfada TARSUS’TA ZAMANIN TANIĞI BİR ANIT: SAAT KULESİ Zaman, başı ve sonu olmayan bir sonsuzluk. Milyar yıllar öncesinden gelip yine aynı biçimde milyarlarca yıl sonrasına uzanan bir devinimin adı. Geçmişten gelip geleceğe akan bir süreç. Ve takvimler yılı, ayı, haftaları göstererek uzun zaman evrelerini anımsatır bize. 2. Sayfada C MY B C MY B Kamu kurumları geleneksel olarak kurumu ilgilendiren konularda ya da mensupları hakkında açılan davalara “müdahil” olurlar... Bu bir haktır... Bu hak, kurumun çıkarları, zararları ya da herhangi bir mensubunun görevini kötüye kullandığına ilişkin savların gündeme gelmesi üzerine “disiplin hukuku”gereğince doğar. Söz konusu savların dolaylı ya da doğrudan kurumun zararına yol açabileceği olasılığı dikkate alınarak “davaya müdahil olmak” bir zorunluluk olarak kendini dayatır. Müdahil olmanın evrensel hukuk ilkelerine göre oluşan mantığı ise suçlanan kurum mensubunu mahkum ettirme ya da aklanmasını sağlama güdüsüyle hareket etmekten çok, gerçeğin ortaya çıkartılması sorumluluğu çerçevesinde çalışır... Bu açıdan bakıldığında TSK'nin “Ergenekon davası”ndaki tutumu ilginç gelmektedir... Çünkü, astsubayından generaline onlarca mensubu “görevi kötüye kullanmak”la suçlanmaktadır... Bu konudaki suçlamalarla kurumsal olarak zarar görmesi kaçınılmazdır. Ancak buna karşın, TSK davaya müdahil olma girişiminde bulunmamaktadır. Acaba neden? Bu soru yakıcı bir merakın dürtüsüyle dayatıyor kendini... ERGENEKON'A “MÜDAHİL OLMAK”...