22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Sayfa 20 Temmuz 2013 Cumartesi a4 KENT Yekta Güngör Özden, Ünsal Toker ve Semih Güner anlattı: Anılarla Ankara Barosu nkara Barosu 89. Yılı Kuruluş Yıldönümü etkinlikleri kapsamında A “Dünden Bugüne Ankara Barosu” paneli düzenlendi. Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, Ünsal Toker ve Semih Güner anılarındaki baroyu anlattılar. Ankara Barosu’nun 89. yılını nedeniyle bir panel gerçekleştirildi. Açılış konuşmasını Baro Başkanı Sema Aksoy , “Ankara Barosu tarihi konusunda ne kadar eksik olduğumuzu fark ettim. Yemin metninin Sayın Yekta Güngör Özden tarafından hazırlandığını yeni öğrendim ve çok mutlu oldum” dedi. Panelde, meslektaşlarıyla anılarını paylaşan Özden, şöyle konuştu: “O zamanlar, bugünlerde avukatların karşılaştığı saygısızlık yoktu. Ben yargıçların çoğunu, hukukun CAnkara, 23 Haziran ve 11 Temmuz’da yaptığı haberlerle çiçekçilerin bulunduğu sokağın yaya girişine kapatıldığını kamuoyuna duyurmuştu. Çiçekçi esnafı gazetemiz aracılığıyla yetkililere mağduriyetlerinin giderilmesi çağrısında bulunmuştu. Sokağa giriş halen kontrollü yapılıyor. Çiçekçilere kira kolaylığı savunma yanına yapılan saygısızlıklardan dolayı kınıyorum. Bugünlerde, benim zamanımdaki gibi cübbesini giymeyerek büyüklük taslayan yargıçların yanında, hiç değilse siyasete alet olan yargıçlar yoktu.” Ünsal Toker, konuşmasında yaşadığı zor yıllarını anımsattı. Toker, “68 olaylarında boy boy resmimiz çıkmıştı. Bugünlerdeki gibi bir hukuk öğrencisini öldürmüşlerdi. İstanbul Hukuk Fakültesi önünde toplandık, temsili bir tabut yaptırdık. Bir anda polis kordonuyla karşılaştık. Deniz Gezmiş, Celal Doğan polis şefleriyle konuşurken arbede çıktı. Esnaf kapılarını kapattı, sanki bugünü yaşıyorduk.” ‘İyi ki Ankara Barosu var’ Semih Güner ise Avukatlık Yasası’nın yürürlüğe girmesinde baronun katkılarına dikkat çekti. Güner, “Ankara Barosu, avukatlık meslek örgütlerinin gelişmesine ve bugünlere gelmesine neden olmuş bir topluluktur” dedi. Güner, TMMOB’a yapılan saldırıyı anımsatarak, “Mühendisler Odası’nın başına gelen bizim başımıza da gelebilir. Sahip çıkabilirsek barolarımız altyapısı ve ekonomisi tamamlanmış yapılar haline gelecektir. Halkımız artık ‘İyi ki Ankara Barosu var’ diyor” dedi. İKLİM ÖNGEL 4+4+4 sistemi vazgeçirdi SİNAN TARTANOĞLU Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün 4+4+4 sistemine ilişkin istatistikleri, en çok tartışılan 5 buçuk aylık çocukların okula gönderilmesine ilişkin gerçekleri ortaya çıkardı. Okulların 4+4+4 zilini çaldığı Eylül 2012 rakamlarına göre, kayıt zorunluluğu olmamasına karşın 1. sınıfa 6 bin 211’i erkek, 5 bin 859’u kız olmak üzere 12 bin 170, 66 aylık öğrenci kayıt oldu. Ancak müdürlük, Ocak 2013’te istatistiklerini yeniledi. Buna göre, eylül ayında okula başlayan 12 bin 170 öğrenciden 1966’sı eğitime devam edemedi. Okulu bırakan öğrencilerden 994’ünün kız, 972’sinin ise erkek öğrenci olduğu öğrenildi. 1317 öğrenci kayıp Kayıt zorunluluğu olan 6672 aylık öğrenci sayısının ise 66 bin 637 olduğu bildirildi. Ancak bu rakamlarda da ocak istatistiklerinde düşüş yaşandı. Başkentte 2 bin 561 kız, 2 bin 566 erkek öğrenci zorunlu olarak okula başladı ama devam etmedi. İstatistiklere göre bunlardan 1713 kız, 2 bin 97 erkek öğrenci okula devam etmemelerini rapor alarak gerekçelendirdi. Böylece 848 kız ve 469 erkek öğrencinin rapor vermediği halde 1. sınıfa devam etmediği belirlendi. 28 bin öğrenci Kuran’ı seçti Müdürlüğün istatisklerinin bir bölümü ise, sistemin yine çok tartışılan konularından seçmeli derslere ilişkin oldu. Buna göre Ankara’da Kuranıkerim seçmeli dersini 28 bin 55, 5. sınıf öğrencisi tercih etti. Bunlarndan 13 bin 621’nin kız öğrenci olması dikkat çekti. Hz. Muhammed’in Hayatı dersini ise 7 bin 974’ü kız olmak üzere 16 bin 449 öğrenci seçti. Kürtçe, Adıgece ve Abazaca dillerinin öğretildiği Yaşayan Diller ve Lehçeler dersini ise başkentte 151 kız, 270 erkek öğrenci tercih etti. Beştepe’de iftar İKLİM ÖNGEL Güven Park Çiçekçiler Çarşısı, Gezi protestolarının başlamasının ardından yaya trafiğine kapatılmıştı. 32 çiçekçinin bulunduğu sokağa, insanlar ya giremiyor ya da polis kontrolünde çiçek alacağını belirterek girebiliyordu. Cumhuriyet Ankara, “Çiçeklere hapis” ve “Çiçekler yarı açık cezaevinde” haberleriyle çiçekçilerin mağduriyetini iki kez kamuoyuna duyurmuştu ve esnafın yetkililere sorunun çözülmesi çağrısını dile getirmişti. Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık dün çiçekçi esnafını ziyaret etti. Tanık çiçekçi esnafına, sokağın kapalı tutulduğu ve tutulacağı dönem kira parasının alınmayacağı müjdesini verdi. Çankaya Belediyesi’ne aylık 800 TL kira ödediklerini dile getiren esnaf Ali Aydın, kendilerine yalnızca Çankaya Belediyesi’nin destek verdiğini söyledi. Aydın, “Derdimiz büyük, bu derdimize derman değil ama ufak da olsa belediyenin güzelliklerinden biri. Onlardan başka elini uzatan olmadı” dedi. Yaya geçişinin hâlâ kapalı olması nedeniyle sıkıntılarının devam ettiğini belirten Tanık, “Kirada kolaylık sağlandı ancak taksitlerimizi ve kredi kartlarımızı ödeyemiyoruz. Kızılay’da bir dükkânın 2 ay kapalı kalması, esnafın hayatının bittiği anlamına gelir. Aynı duyarlılığı diğer yetkililerden de bekliyoruz ve çarşımızın bir an önce açılmasını istiyoruz” diye konuştu. Yenimahalle Belediyesi önceki gün Beştepe Mahallesi Muhtarlığı’nın yanındaki alanda iftar yemeği düzenledi. Bordo örtülü masalarla, beyaz örtülü sandalyelerin sıralandığı alanda her masada, etrafındaki sandalye sayısına göre su vardı. Gelecek sayısının artma ihtimali göz önünde bulundurularak yedek sandalyelerin de bir kamyonda hazır durumdaydı. İlahilerle başlayan program, iftar saatine dakikalar kala “Kuranıkerim tilaveti”yle sürdü. Bu sırada yurttaşlar iki koldan sıraya girdi ve yemeklerini aldı. Sıraya giremeyecek kadar yaşlı yurttaşlara da belediye görevlileri ikramda bulundu. Yemekte domates çorbası, bulgur pilavı, etli bezelye ve tulumba tatlısı ikram edildi. Yemeğin ardından isteyenler çay aldı. Bin kişi için hazırlanan yemeğin bir kısmının arttığı öğrenildi. ‘Senin parkını yaptı’ Oruçların açılmasının ardından Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Beştepelilere seslendi. Yaşar sahneye çıktığı sırada bir anne çocuğuna “Bu adam senin oynadığın parkı yapan kişi. Bizim başkanımız” diyerek Yaşar’ı tanıttı. Ramazan ayının anlam ve önemi üzerine konuşan Yaşar, komşuluk ilişkilerinin eskisine göre azaldığına dikkat çekti. Yaşar, “Eskiden evde güzel bir ye mek piştiğinde mutlaka komşulara da ikram edilirdi. Ancak bu gelenek şehirlerde gittikçe azaldı. Kardeşlik, komşuluk bilincimizi geliştirmek için ramazan ayında yapılan etkinlikler çok önemli” dedi. Türkiye’nin sıkıntılı süreçlerden geçtiğini söyleyen Yaşar, Türkiye dışındaki İslam ülkelerinde kardeşin kardeşe boğdurulduğunu kaydetti. Aynı oyunların bir zamanlar Türkiye’de de oynandığını söyleyen Yaşar’ın, “Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu devletin ilelebet varolmasını, yüce Allah’tan Türkiye’yi payidar kılmasını diliyorum” sözleri Beştepeliler’den büyük alkış aldı. Belediyenin Beştepe’de gerçekleştirdiği iftarı yurttaşlardan bazıları “gereksiz” bulurken, bazıları memnuniyetini dile getirdi. Mahalle esnafı, “Buradaki insanların durumları zaten iyi. Bu yüzden burada bir iftar programının boşa yapıldığını düşünüyorum. Beştepe yerine Şentepe’de ya da Yenimahalle’nin daha zor durumdaki yerlerinde iftar yemekleri verilebilir” diye konuştu. Başka bir yurttaş ise yemeğe komşularıyla birlikte geldiklerini belirterek, programdan duydukları memnuniyeti dile getirdi. İftarda Vendetta İftar yemeğinin gerçekleştiği alana seyyar satıcılar da akın etti. Çekirdek, balon ve macunun satıldığı alanda kurulan bir tezgâhta Gezi direnişinin sembollerinden Vendetta maskesinin de satılması dikkat çekti. Çorumlulardan Yaşar’a ziyaret Adak, Çorum Dernekleri Federasyonu adına Yaşar’a tablo hediye etti. Yaşar’ın yaptığı etkinliklerden ve çalışmalarından memnun olduğunu belirten dernek yöneticileri, Çorumlular adına düzenleyecekleri iftar yemeğine davet etti. Anadolu insanının gelenek ve göreneklerine her zaman önem verdiğini kaydeden Yaşar, “Demokratik toplumlarda sivil toplum kuruluşları ve dernekler önemli bir rol oynarlar. Yurttaşların gelenek göreneklerini yaşaması için bu tür sivil kuruluşlar her zaman gereklidir. Biz de bu kuruluşlara ayrım yapmadan imkânlarımız ölçüsünde destek olmaya gayret ediyoruz” dedi. Çorumlulara ve derneğe verdiği desteklerden dolayı Yaşar’a teşekkürlerini sunan Adak, el yapımı olan Sultan 3’üncü Murat Han Tuğrası işlemeli tabloyu takdim etti. orum Dernekleri Federasyonu Başkan Yardımcısı Ali Adak ve yönetim kurulu üyeleri, Yenimahalle BeÇ lediye Başkanı Fethi Yaşar’ı makamında ziyaret etti. Çankaya’dan Fransa’ya 3 sporcu Türk sporcunun üçü Çankaya Belediyesi’nden. Türkiye’yi Fransa’da temsil eden Çankaya Belediyesi Görme Engelliler Spor Kulübü’nün deneyimli sporcularından Semih Deniz, Zülfikar Süre ve Abdullah Yakın daha önce de birçok madalya kazanmış ve Avrupa’da tanınan ransa’da 16 Temmuz’da başlayan F Dünya Görme Engelliler Atletizm Şampiyonası’na katılan sekiz sporcular. Zülfikar Süre, 2009 yılında Rodos’ta bin 500 metrede kazandığı bronz madalya ile görme engelliler Avrupa şampiyonasında madalya alan ilk Türk olma unvanını da taşıyor. Ülkemiz adına atletizmde Avrupa’daki ilk altın madalya ise 2012 yılında yine Fransa’da 800 metrede kazandığı altın ile Semih Deniz’in elinde bulunuyor. Avrupa’da kazanılan başarıları Dünya Görme Engelliler Atletizm Şampiyonası’na da taşımak isteyen Çankaya Belediyesi sporcuları antrenör İsmail Karagöz nezaretinde günde çift antrenmanla şampiyonaya hazırlandılar. Hedefleri ise Türkiye’ye, kendilerine her zaman destek olan Çankaya Belediyesi’ne ve Bülent Tanık’a atletizm dalında dünya şampiyonalarının ilk madalyasını getirmek. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle