10 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

3 Şubat 2013 Pazar Sayfa kent a3 Satılan hissenin oranı ve abone sayısı arttı, fiyat düştü Pakistan’da İhaleyiErdoğandabeğenmedi SİNAN TARTANOĞLU ‘BinLadin’avı ŞÜKRÜ KARAMAN Başbakan Tayyip Erdoğan, 1 milyar 162 milyon dolar teklifi az bularak “Geçmişte 1 buçuğu yakalamışken şimdi 1’e düşünce Fatih Altaylı bunun hesabını sormaz mı?” ifadeleriyle Başkentgaz’in 4. özelleştirme ihalesinin de iptal edileceğinin sinyalini verdi. CHP’li Levent Gök, Başbakan’ın dile getirdiği iki ihale arasındaki farka dikkat çektiğini, ancak Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kendisini “ihaleye fesat karıştırmakla” suçladığını anısattı. Gök, “Şimdi Erdoğan da mı fesat karıştırıyor?” sorusunu sordu. Torunlar Gıda, Türkiye’nin ikinci büyük doğalgaz dağıtım şirketi olan Başkentgaz’ı, 4. ihalesinde 1 milyar 162 milyon doları teklif vererek almıştı. Ancak Erdoğan, bu rakamı “Kârlılık oranını milletimizin le hine düşünmek durumundayız” diyerek az buldu. Önceki akşam Habertürk televizyonunda Fatih Altaylı’nın sorularını yanıtlayan Erdoğan; otoyol, Başkentgaz gibi bazı dev ihalelerin iptal edilebileceğini söyleyerek “Şimdi arkadaşlarımız Körfez’e gidiyor. Ben inanıyorum ciddi fonlar Türkiye’ye gelmeye başlayacak. Belki bazı özelleştirmeleri iptal edeceğiz” dedi. Erdoğan, “Başkentgaz’da 1 buçuk milyar doları yakaladık. Ödemediği için teminatı yandı. Geçtiğimiz günlerde yapılan ihalede teklif 1 milyar 162 milyon dolar oldu. Geçmişte 1 buçuğu yakalamışken şimdi 1’e düşünce Fatih Altaylı bunun hesabını sormaz mı?” ifadelerini kullandı. Gök: Gökçek çizilmiştir CHP Ankara Milletvekili Levent Gök, ihalenin yapıldığı gün, Başkentgaz’ın çok ucuza gittiğni açıklamıştı. Firmanın piyasa değerinin yaklaşık 78 milyar dolar olduğunu belirten Gök, “Daha önce şirke tin yüzde 80’inini özelleştirme ihalesinde 1 milyar 610 milyon dolar veriliyor. Ondan sonra şirketin abone sayısı artıyor, ihale firmanın yüzde 100’üne çıkarılıyor, ancak fiyat 1 milyar 162 milyon dolara iniyor. Bunun yanlış olduğunu, hukuksuzluk olduğunu söyledim, ihalenin durdurulmasını istedim” dedi. Açıklamasına Gökçek’in tepki gösterdiğini anımsatan Gök, “Gökçek, açıklamalarımı ‘ihaleye fesat karıştırmak’ olarak değerlendirerek, hakkımda suç duyurusunda bulunacağını beyan etti. Suç duyurusunda bulunmazsan namertsin. Benim söylediklerimi Erdoğan da söyledi. Şimdi Erdoğan da mı fesat karıştırıyor? Görülüyor ki Erdoğan, Gökçek’in üzerini çizmiştir. Benim ihaleye fesat karıştırdığımı belirten Gökçek’in Erdoğan hakkında da suç duyurusunda bulunması gerekir” diye konuştu. ‘Kaza değil cinayet!’ OSTİM ve İvedik’te 2 yıl önce yaşanan patlamada yaşamını yitiren işçilerin aileleri, patlamaların meydana geldiği işyerlerinin önünde anma eylemi düzenledi. “Efendiler, ahımız da feryadımız da peşinizi bırakmayacak” diyen aileler adına açıklama yapan Sibel Kavak, 1 yıldır 3. bilirkişi raporunu beklediklerini belirterek “Gerçeğin ne olduğunu hiç kimse bilmiyor. Herkes birbirini suçluyor. Biz ise asıl suçluyu istiyoruz” dedi. 3 Şubat 2011’de başkentin organize sanayi bölgeleri OSTİM ve İvedik’te yaşanan patlamalarda 20 işçi yaşamını yitirmişti. 2 yıl içinde devam eden hukuki süreç sonunda 12. duruşma 22 Şubat’ta düzenlenecek. “İş kazası değil iş cinayeti”, “Çalışırken ölmek istemiyoruz” diyen aileler 2 yıl sonra patlamanın yaşandığı işyerlerinin önünde anma töreni düzenledi. Patlamada yakınını yitiren Sibel Kavak’ın verdiği bilgilere göre, birinci bilirkişi raporunun ardından işverenler gözaltına alındı. Ancak daha sonra tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. İkinci bilirkişi raporundan sonra ise tüp firmasının sahibi ve çalışanları tutuklandı. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanan üçüncü bilirkişi raporunu ise bir yıldır beklediklerini kaydeden Kavak, “Neden hazırlanmıdığını bilemiyoruz. Mahkemelerde, tanık ve sanık ifadelerini dinlediğimizde öfkemiz bir kat daha artıyor. Çünkü hiç kimsenin söylediği birbirini tutmuyor. Gerçeğin ne olduğunu hiç kimse bilmiyor. Herkes birbirini suçluyor. Biz ise asıl suçluyu istiyoruz” dedi. ‘Patlayan bina denetlenmedi’ OSTİM’deki patlamada harabeye dönen Mega Center binasının 8 ay içinde onarıldığını anlatan Kavak, “Bir patlama oluyor. Bir hafta içerisinde denetim yapılıyor ancak daha sonra hiçbir şey yapılmıyor. Bu denetimlerin yapılması için o kadar canın yitmesi mi gerekiyor” dedi ve yenilenen binada bir denetim yapılmadığını aktardı.Yapılan basın açıklamasında ise “Sorumlu kamu kurumları ve temsilcileri için tefrik edilerek soruşturması devam eden dosyanın birleştirilmesini istiyoruz’ demiştik. Hala bir gelişme yok” ifadeleri kullanıldı. Galvaniz tehlikesi Gaziantep’teki galvaniz fabrikası faciasını anımsatan galvaniz işçisi İbrahim İlhan ise “Düne kadar OSTİM’deki galvaniz fabrikasının işçisiydim. 7 işçi öldükten sonra göstermelik denetimler yapıldı. Patrona gidip, alması gereken güvenlik ve işçi sağlığı önlemlerini almasını istedik ve kovulduk. OSTİM’deki galvaniz işçileri hiçbir önlem alınmadan asit solumaya devam ediyor” diye konuştu. Üç yıl önce “Ölümcül Tuzak’’ ile Oscar heykelciğinin sahibi olan ilk kadın yönetmen Kathryn Biegelow, bu kez de yoğun işkence sahnelerinden ötürü ABD’de bir hayli tepki toplayan ve çok tartışılan “Zero Dark Thirty” filmi ile sinemaseverlerin karşısında... 11 Eylül 2001’de New York’taki ikiz kulelere yönelik saldırıyı anlatan birçok film yapıldı. Biegelow, filminde, CIA’in El Kaide lideri Usame Bin Ladin’in Pakistan’da yaşadığı evinde ABD’li komandolarca öldürülmesini beyazperdeye aktarırken belki de tarihin en büyük “insan avını” gözler önüne seriyor. CIA ajanlarının uyguladığı işkence sahneleri ile çok eleştirilen filme ve yönetmenine en büyük tepkiyi CIA’nın gösterdiğini anımsatalım. Hatta CIA Başkanı Michael J. Morell’in tepkisini bir genelge ile teşkilatıyla paylaştığı da dile getiriliyor. Bazı eleştirmenlerce “Aşağılık ve ahlaksız bir film” olarak eleştirilen Zero Dark Thirty’de, canlandırdığı ajan Maya karakteriyle “En İyi Kadın Oyuncu Oscar”ına aday gösterilen Jessica Chastain’in yanı sıra Joel Edgerton, Chris Pratt, Reda Kateb rol alıyor. Oscar’a beş dalda aday olan, işkence ve insan avı sahneleri ile dikkatleri çeken ve 8 Şubat’ta gösterime girecek olan filmi ülkemizdeki sinemaseverler nasıl karşılayacak merak ediyoruz. Ayrıca filmin Oscar’da göstereceği performans da merak konusu... Hükümet Kadın Ömer Faruk Sorak’ın 2001’de çektiği “Vizontele”, en çok Cem Yılmaz’ın “Zeki Müren de bizi görecek mi?’’ sözleri ile aklımızda kalmıştı. Tam da Vizontele sıcaklığında bir film gösterimde: “Hükümet Kadın”. Vizontele’de asker oğlunu yitiren hüzünlü “Siti Ana” karakteri ile anımsadığımız Demet Akbağ, “Hükümet Kadın”da 8 çocuklu, okuma yazması olmayan Midyat Belediye Başkanı “Xate” karakteri ile ne denli yetenekli bir komedi ustası olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Filmi yazan, yöneten ve oynayan Sermin Midyat’ın yanı sıra Ercan Kesal, Cezmi Baskın, Bülent Çolak, Burcu Gönder, Ayberk Atilla’nın da rol aldığı Hükümet Kadın kuşkusuz haftanın en iyi seyirliği... Hükümet Kadın, yarı yıl tatilinde çocuklarla birlikte ailecek izlenebilecek bir sinema şöleni. Vizontele’yle aynı tadı almak, Akbağ’ın oyunculuğuna bir kez daha tanık olmak istiyorsanız buyurun Hükümet Kadın’a... Zincirsiz Quentin Tarantino, şiddet ve kanlı sahnelerin bolca yer aldığı western türündeki “Zincirsiz” filmiyle dört yılın ardından tutkunu olduğu seyircisiyle yeniden buluşuyor. Bu hafta gösterime giren, 5 dalda Oscar’a aday gösterilen film, köle Django’nun (Jamie Fox) özgür kalmasının ardından akıl hocası olan kelle avcısı Schultz ile (Chistoph Waltz) karısını (Kerry Washington) acımasız köle tüccarı Calvin Candiz’in (Leonardo Di Capro) elinden kurtarma mücadelesini anlatıyor. Zincirsiz, şiddet ve oluk gibi akan kan sahnelerinin bir hayli fazla olduğu klasik bir Tarantino filmi. Samuel L. Jackson, müthiş oyunculuğu ile seyirciyi bir kez daha büyülüyor. Kelebeğin Rüyası Sinemaseverlerin bu sezon merakla beklediği bir film de Yılmaz Erdoğan’ın “Kelebeğin Rüyası”. Sinemalarda dönmeye başlayan fragmanı ile başarılı bir izlenim veren Kelebeğin Rüyası, Zonguldaklı şairler Rüştü Onur ile Muzaffer Tayyip Uslu’nun İkinci Dünya Savaşı’ndaki zor yaşam koşullarını ve aşklarını, Karadeniz’in nefis doğası eşliğinde anlatıyor. Film, Yılmaz Erdoğan’ın yanı sıra, Kıvanç Tatlıtuğ, Belçim Erdoğan, Mert Fırat, Ferah Zeynep Abdullah, Ahmet Mümtaz Taylan, Taner Birsel gibi usta oyuncu kadrosu ile 22 Şubat’ta sinemalarda. İçişleri Bakanlığı, iki yaya geçidi ile iki altgeçidi yeterli buldu Cinnah’a ek önlem yok İKLİM ÖNGEL İçişleri Bakanlığı, DSP Basın Müşaviri İsmail Aşçıoğlu’nun 2007’de ve katledilen gazetemiz yazarı Ahmet Taner Kışlalı’nın ağabeyi Mahmut Tankut Kışlalı’nın ise 2011 yılınıda trafik kazası sonucu yaşamını yitirdiği Cinnah Caddesi’nde önlem almaya gerek olmadığını açıkladı. Bakanlık, yaklaşık 2 kilometre uzunluğunda ve oldukça dik olan caddenin başı ve sonundaki alt geçitler ile 2 yaya geçidinin yeterli olduğunu savundu. Son olarak gazetemiz yazarı Ahmet Taner Kışlalı’nın ağabeyi Mahmut Tankut Kışlalı’nın yaşamını yitirdiği Cinnah Caddesi’ni Meclis gündemine taşıyan CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka’nın soru önergesine yanıt geldi. Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin imzalı yanıtta, kazalara karşı önlem alınacağını içeren bir bilgi yer almadı. Açıklamada, “Cinnah Caddesi üzerinde yayaların karşıdan karşıya güvenli olarak geçişini temin etmek amacıyla caddenin başlangıç ve bitiş noktalarında sinyalizasyon sistemi, Farabi Sokak, Kırkpınar Sokak ve Kuloğlu Sokak’ta ise yaya altgeçitleri, ayrıca gerek yatay gerekse düşey trafik işaret ve levhaları ile gerekli önlemlerin alındığı, 2 adet yaya geçidinin mevcut olduğu, karşıdan karşıya güvenli geçişler için bu alanların kullanılmasının ge rektiği anlaşılmıştır” ifadeleri kullanıldı. ‘Belediye ve bakanlık suç ortağı’ Nazlıaka İçişleri Bakanlığı’nın caddede meydana gelen kazalara ilişkin ısrarla rakam vermediğini belirterek, “Veri açıklamaktan korkuyorlar” yorumunu yaptı. “Cinnah korku yoluna dönüştü” diyen Nazlıaka, “Başkent Ankara’nın ortasından geçen otobanın adıdır artık Cinnah Caddesi. Bunun sorumlusu da Anakent Belediyesi ve ona bunun hesabını soramayan, sordurmayan İçişleri Bakanlığı’dır. Burada yaşanan kazalara davetiye çıkaran bu iki kurum, Cinnah Caddesi’ndeki her kazanın, Neşet Ertaş türkülerle anıldı Anakent Belediyesi Türk Halk Müziği Korosu (THM), geçtiğimiz yıl yaşamını yitiren halk ozanı Neşet Ertaş’ı, en sevilen türküleriyle andı. Anakent Belediyesi’nin Ankaralıları ağırladığı konsere Ertaş’ın amcasının oğlu Burhan Ertaş da katıldı. Konser, Anakent Belediyesi’nin Gençlik Parkı içinde yer alan Kültür Merkezi Konser Salonu’nda gerçekleştirildi. Salon, Ertaş’ın sevenleriyle hınca hınç dolduruldu. Neşet Ertaş’ın video görüntülerinden derlenmiş bir sinevizyon gösterisiyle başlayan konser, müzikseverlerin duygusal anlar yaşamasına neden oldu. Konserin ikinci bölümünde ise Kırşehir’den gelen “Kırşehir Ustalar Müzik ve Oyun Topluluğu”yla birlikte Burhan Ertaş, Neşet Ertaş’ı bir kez daha andı. Konserde Ertaş’ın dillerden düşmeyen türküleri seslendirildi. Konserin ardından Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in eşi Nevin Gökçek, Burhan Ertaş’a sahnede çiçek verdi. Keçiören‘çöpfilosu’nuyeniledi Türkiye’nin en kalabalık ilçelerinden Keçiören’de, belediye temizlik filosunu yeniledi. Çöp filosuna 15 ve 20 metreküp çöp kamyonları, su tankerleri ve yüksek basınçlı yıkama araçları katıldı. Toplam 51 mahalleden oluşan Keçiören’de günlük 950 ton çöp toplanıyor. Belediye daha etkili hizmet amacıyla filosunu yeni araçlarla güçlendirdi. Belediyeden yapılan açıklamada, yeni alınan araçlarla Ankara’nın en büyük çöp filosunun Keçiören’de olduğu dile gtirildi. Keçiören Belediyesi, 530 cadde ve 3 bin 325 sokaktan oluşan hizmet alanından çöp topluyor. Ayrıca temizlik görevlileri, çöp bırakılan yerleri yüksek basınçlı su ile yıkıyor. Ayrıca aynı filo ilçede bulunan 39 pazar yerini, pazar kurulduktan sonra temizliyor. Halk Ekmek 10 yaşında Etimesgut Belediyesi tarafından 2002 yılında hizmete açılan Halk Ekmek Fabrikası 10 yaşında. Fabrika, sağlıklı ortamda üretilen ekmeği piyasa fiyatının altında satıyor. Etimesgut Belediye Başkanı Enver Demirel, fabrikada üretim kalitesinin artırıldığını belirterek, “Piyasayı dengeleyici rolüyle ekmek fiyatlarının aşırı zamlanmasını önlüyoruz” dedi. Demirel, 10. hizmet yılında fabrikayı ziyaret etti. Fabrikanın kaliteli ve ucuz ekmeği Etimesgutlulara sunduğunu belirten Demirel, “Fabrikamız hemşehrilerimizi sıra beklemekten kurtardığı gibi piyasayı dengeleyici rolüyle de ekmek fiyatlarının artışını önemli ölçüde frenlemektedir” dedi. Fabrikanın üretimini ve çeşitliliğini artırdığını belirten Demirel, “Gelecek yıllardaki ekmek ihtiyacı da göz önünde bulundurularak iki üretim tüneli inşa edilen fabrikamız, 250 gram ekmeğe göre günlük 200 bin adet ekmek üretim kapasitesine sahip” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle