Katalog

10 Ocak 2013 Perşembe Sayfa kent a3 AKP, CHP grubunun iradesini yok saydı Anakent’teseçimkomedisi Anakent Belediye Meclisi’nin önceki gün yapılan toplantısında Denetim Komisyonu için yapılan seçimlerde CHP grubunun iradesi yok sayıldı. Komisyona CHP’nin önerdiği Ali Ergin değil, AKP’nin zorlamasıyla CHP’li Lütfü Bulut seçildi. Bulut’un istifası da kabul edilmedi. Belediye meclisi toplantısının başlangıcında parti grupları MHP’li üye Hüseyin Günay’a yönelik saldırıyı kınadılar. Daha sonra Denetim Komisyonu için isimler önerildi. AKP, Ali İhsan Ölmez, Hakan Han Özcan ve Filiz Kaymak’ı önerdi. MHP Hüseyin Günay’ı CHP ise Ali Ergin’i önerdi. Ancak toplantılarda CHP karşıtı tutumuyla bilinen AKP’li Durali Keleş, kendisinin Lütfü Bulut’u önerdiğini açıkladı. Yapılan oylama sonucunda komisyona AKP’li Ölmez, Özcan ve Kaymak’ın yanı sıra MHP’li Günay ve CHP’li Bulut seçildi. CHP grubunun adayı Ergin’e 24 oy çıkarken, AKP’li Durali Keleş’in önerdiği Bulut 42 oy aldı. Sonuçların açıklanmasının ardından Bulut, hem sözlü hem de yazılı olarak komisyona bilgisi dışında, kendisi istemeden seçildiğini belirterek istifa ettiğini dile getirdi. Ancak oturumu yöneten Ali İhsan Ölmez, istifayı da kabul etmedi. Hacettepe’de adrese teslim kadro tartışması ‘Dekanınbilehaberiyok’ SİNAN TARTANOĞLU Anakent Belediyesi ile Gazi Üniversitesi arasında imzalanan‘Ulaşım Ana Planı Hazırlama Projesi’aradan geçen süreye karşın oluşturulamadı Plana ulaşamıyoruz! MERT TAŞÇILAR Anakent Belediyesi ile Gazi Üniversitesi arasında 26 Eylül 2011 tarihinde imzalanan, “Ulaşım Ana Planı Hazırlanmasına İlişkin Protokol” anlaşmasında şu ana kadar somut bir gelişme olmadığı öğrenildi. Anakent Belediyesi, başkentte artan araç sayısıyla birlikte artan ulaşım sorununu ulaşım ana planıyla çözmek için harekete geçmişti. Ancak bir buçuk yıl önce Gazi Üniversitesi’nin oluşturması için imzalanan ulaşım ana planı protokolü anlaşmasında henüz bir gelişme olmadığı belirtildi. “Çalışmalar sürüyor” diyen üniversite üst yönetiminin planın geldiği nokta konusunda bilgi vermemesi ise dikkat çekti. İzmir ve İstanbul başta olmak üzere Türkiye’nin birçok kentinde bulunan ana ulaşım planı projelerinden Ankara’da bulunmaması eksiklik olarak nitelendirildi. Çalışmalar hakkında bilgi verilmemesi ise meslek odalarının tepkisini çekti. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin konuyla ilgili yaptığı açıklamada, “Ankara Ulaşım Planı ile ilgili yapılmak istenenler ile özelde TBMM bahçesi, metro istasyonu inşaatı, katlı kavşaklar, Kızılay’ ın yayalara kapatılması ile ilgili süreçlerde yetkili idarelerden bilgi, teknik doküman ve belge taleplerimiz karşılıksız kalmıştır. Ankara kentinin önemli konularından biri olan ulaşım çalışmalarının meslek odalarının ve en önemlisi kentlinin katılımı olmadan bir oldubitti ile yapılmaya çalışılması, sadece olayı çözümsüz hale getirmektedir” denildi. Öte yandan yetkililer, ulaşımda plansızlığın kent içi trafiği daha da yoğunlaştıracağına dikkat çekti. Bu duruma örnek olarak geçtiğimiz ay Konya yolunda uygulamaya konulan AŞTİGölbaşı metrobüs seferlerinde yaşanan aksaklıklar ve seyahat süresinin öncekinden daha uzun sürmesi gibi nedenler gösterildi. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa İlhan, bölüm için açılan 1 yardımcı doçent kadrosundan, fakülte dekanı dahil hiçbir akademisyenin haberi olmadığını, “Başka bölümlerde de böyle adrese teslim kadro ihdasları” olduğunu savundu. Hacettepe Üniversitesi’nde kadrolaşma tartışması bitmiyor. Öğretim üyeleri kendilerinin bölüm veya anabilim dalı başkanlıklarının hatta fakülte dekanlıklarının haberi olmadan akademisyen kadrosu ilan edildiğini, Rektör Prof. Dr. Murat Tuncer’in bu yolla “kadrolaştığını” iddia ediyor. Kadrolaşma tartışmasında son örnek eski YÖK üyesi Tıbbi Farmakoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İlhan’dan geldi. İlhan, üniversite rektörlüğünün bölümde bir yardımcı doçent kadrosu ilan ettiğini bildirdi. İlhan, “Bu ilandan öğretim üyelerinden anabilim dalı başkanına, hatta Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Bülent Sivri’ye kadar kimsenin haberi yok. Hatta ilana göre, alınacak yardımcı doçentin uzman olması şartı aranıyor ancak farmakoloji doktorası yapmış olması gibi bir şart konulmuyor. Demek ki bu kadro adrese teslim edi liyor. Fakülte içinde farmakoloji doktorası olmayan belli biri buraya atanacak” dedi. Tıp Fakültesi içinde Göz Hastalıkları Anabilim Dalı ve Üroloji bölümlerinde de kadrolaşma itirazlarının bulunduğu öğrenildi. Mustafa İlhan tıp fakültesi içerisinde rektörlük tarafından açılan kadrolardan haberi olmayan başka bölüm başkanı ve anabilim dalı başkanlarının da olduğunu belirtti. Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sivri ise Cumhuriyet Ankara’nın “Atamalardan haberiniz var mı” sorusuna “Bu konuyu rektör yardımcıları Prof. Dr. Ali Çağlar ve Prof. Dr. Ömer Uğur’a sorun” yanıtını verdi. ‘Vicdanlarınıdinlemeleriniumuyorum’ En çok domates ve karpuz tükettik Başkentliler 2012 yılında sebzede en çok domatesi, meyvede ise karpuzu tüketti. Anakent Belediyesi Toptancı Hal verilerine göre, başkentli 2012 yılında 123 bin 305 ton ile en çok domates tüketti. Domatesin ardından patates 121 bin 801 tonluk satışı ile ikinci, salatalık ise 74 bin 727 tonluk satışı ile üçüncü oldu. 2012 yılında en çok tüketilen diğer sebzeler ise 64 bin 502 ton ile kuru soğan ve 46 bin 474 ton ile patlıcan. Ankara’da yaşayan yurttaşların meyve tercihi 2012 yılında da yine karpuz oldu. Verilere göre başkentli geçen yıl 146 bin 291 tonluk tüketimi ile en çok karpuz tercih ederken, 71 bin 910 tonluk satışı ile kavun ikinci, 71 bin 381 tonluk satışı ile portakal üçüncü oldu. Başkentli 2012 yılında en çok tükettiği diğer meyveler arasında 53 bin 273 tonluk satışı ile elma dördüncü, 52 bin 781 tonluk satışı ile mandalina beşinci oldu. Böylelikle başkentlinin meyve tüketim alışkanlıklarında da önceki yıla göre bir değişiklik olmadığı tespit edildi. En çok tüketilen diğer meyveler ise sırasıyla üzüm 38 bin 536 ton, şeftali 34 bin 317 ton, erik 20 bin 464 ton muz ise 18 bin 850 ton oldu. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Cumhuriyet dönemi yapılarından sayılan Etibank binasının yıkımı üzerine tescilli olmayan yapılar için harekete geçti. Mimarlar Odası Ankara Şubesi Sekreter Üyesi Tezcan Karakuş Candan, “Cumhuriyet dönemi yapılarının bir kısmı tescilli. Olmayanları da hazırladık ve koruma kuruluna görderdik. Umarım vicdanlarıyla karar verirler” dedi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi haftalık basın toplantısında, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunuldu. Candan, başkentteki Cumhuriyet dönemi yapılarının AKP ile birlikte tehlikede olduğunu kaydetti. Son olarak Etibank binasının yıkıldığını anımsatan Candan, “Hedefimiz bu süreçle mücadele etmek ve toplumsal hafıza yaratmak. Yapıların bir kısmı tescilli, olmayanları da hazırladık ve koruma kuruluna başvurduk. Umarım vicdanlarıyla karar alırlar” diye konuştu. AOÇ’nin de Cumhuriyet dönemi yapısı olduğuna dikkat çeken Candan, TBMM Kültür ve Kongre Merkezi ile Avusturyalı mimar Ernst Egli’nin bölgedeki yapılarının da tehlikeye girdiğini söyleyerek, “Alman Kültür ve Avusturya Büyükelçiliği’yle bağlantıya geçtik. Bu yapılar mimardan kaynaklı, uluslararası değer taşıyor” diye konuştu. Mimarlar Odası Ankara Şubesi, Anakent Belediye Başkanı Melih Gökçek’in “Dünya Belediye Başkanlığı”nı kazanamaması üzerine, Gökçek’e “Geçmiş olsun” dileklerini iletti. Sekreter üye Candan, Gökçek’in yarışmadaki “Top 10” listesine dahi giremediğini belirterek, “Gökçek’in aday olduğunu öğrendiğimizde bilimsel bir rapor hazırlayıp yarışmaya göndermiştik. Öğrendiğimize göre görüş ve eleştiriler sonuçta etkili oldu” dedi. Şube başkanı Ali Hakkan ise konuya ilişkin “Bu esasında ülkemiz için bir kayıptır. Keşke Gökçek, bizlerin olumlu adımlarından yararlansaydı ve birlikte hareket edip ödülü alsaydık” diye konuştu. Arı gibi çalıştı Alo 188, geçen yıl Ankara’nın tüm ilçelerinden toplam 27 bin 991 hamile kadın ve çoğu yatalak hastaya ambulans hizmeti sunarken, 33 bin 513 böbrek hastasını diyaliz merkezlerine götürüp getirdi. Ayrıca Alo 188, 10 bin 270 cenazeyi defin alanlarına ücretsiz taşıdı. Cenazelerini Ankara dışına götürmek isteyen ailelere de kolaylıklar sağlayan Alo 188, yine ücretsiz olarak 887 cenazeyi mücavir alan sınırları dışındaki defin alanlarına nakletti. Meclis gündeminde yine metro var CHP Ankara Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu üyesi Levent Gök, Milli Eğitim Bakanlığı önündeki metro inşaatında 18 pompayla çekilen suyu ikinci kez Meclis gündemine taşıdı. Daha önceki soru önergesinde konuya dikkat çektiğini ancak yeterli açıklama yapılmadığını belirten Gök, Ulaştırma Bakanlığı’nın “Risk sıfıra indi” açıklamasını anımsatarak Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şunları sordu: I Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı yetkililerinin açıklamaları sorunların giderildiği anlamına gelmekte midir? I Yeraltı su kaynakları yönlendirilmiş midir? I Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı yetkililerinin açıklamaları, göçük nedeni olarak ASKİ kanal hatlarını ve o hatlara ilişkin rögar kapaklarını, o alandaki deformasyonu işaret ettiğine göre, bu çerçevede sorumluların saptanması için bir soruşturma başlatmayı düşünüyor musunuz? Levent Gök RecepTayyipErdoğan C MY B