Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 18 EYLÜL 2012 SALI A2 ANKARA Kent Çürüklere dikkat! Ülkemizde her çocukta ortalama 5 çürük diş olduğu, bu önemli sorunun ilköğretim karnelerine eklenecek diş notu ile hedeflenen 1 çürüğe düşürülebileceği bildirildi. Hospitadent Dental Group Yönetim Kurulu Üyesi Dt. Selçuk Özbölük, 59 yaş grubunda süt ve daimi dişlerde çürük, dolgu, çekilen diş oranının ortalama 5,2 olduğunu, oysa bu rakamın gelişmiş ülkelerde sadece 1’e indiğini kaydetti. Yüksek çürük oranının ilerleyen yaşlarda da görüldüğünü, 1014 yaş grubunda oranın 3.67 olarak belirlendiğini anlatan Özbölük, şunları söyledi: “Türkiye’de yılda 1 ya da daha az diş hekimine gidilirken, Avrupa’da ortalama 5 kez gidiliyor. Yılda 34 kez diş fırçası değiştirilmesi gerekirken, bizde ortalama 1’den de az. Sonuçta 65 yaş üzeri dişsizlik oranı yüzde 67. Koruyucu diş hekimliği açısından önem teşkil eden florürlü diş macunu kullanımı Türkiye’de ortalama 110 gram, gelişmiş ülkelerde ise 450 gram.” Bir diş çürüğünün tedavi edilmesinin 2 seans kadar sürdüğüne işaret eden Özbölük, dişlerde yaşanan sorunun iş kaybına, çocukların derslerinden geri kalmalarına yol açabileceğinin altını çizdi. Özbölük, sağlıklı nesiller için ilköğretim çağında öncelikle çocukların diş sağlığı üzerinde durulması gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti: “Bir çürüğün tedavi edilmesine harcanan zaman ve maliyetten çok daha az zaman ve maliyet ile diş çürüğü için önlem alınabilir ve ilerideki diş kayıplarının önüne geçilebilir. Koruyucu diş hekimliği tüm halk sağlığını ilgilendiren bir konu. Çocukların gelişim ve büyüme dönemlerinde ailelerinin ve öğretmenlerinin etkili olduğu düşünülürse MEB ile ortak bir çalışma yapılması çocukların ağız ve diş sağlığı açısından önemli bir aşama kat edilmesini sağlayacaktır. Ülkemizde her çocukta ortalama 5 çürük var, ilköğretimde etkin diş bakımı ile bu miktarı 1’e düşürebiliriz. Karnelere eklenecek diş notu hedefe ulaşmamızı kolaylaştıracağı gibi hem öğrencilerin tedavi sürecinde derslerinden geri kalmalarını engelleyecek hem de ekonomik katkı sağlayacak.” 400 milyon çürük diş İlköğretimde en basitinden çocuklara ve ailelere verilecek ağız sağlığı eğitiminin bile olumlu bir fark yaratabileceğini vurgulayan Dt. Özbölük, “Yapılan araştırmalara göre ağız sağlığı eğitimi verilen çocuklar ile verilmeyen çocuklar arasında plak oluşumu ve temizlenmesi, dolayısıyla diş çürüklerinin oluşması oranı çok farklı olarak karşımıza çıkıyor. Ülkemizde, 55 milyon diş hastası ve tedavi bekleyen 400 milyon diş olduğu düşünüldüğünde bu zaman, işgücü ve maliyet kayıplarının koruyucu diş hekimliği ile önüne geçilebileceği ve en aza indirgenebileceği bir gerçek. Bu bilincin çocuk yaşta yerleştirilmesi gerektiği çok aşikâr. Bu nedenle Hospitadent DentalGroupolarakilköğretimokulu çocuklarının karnesinde, ağız ve diş sağlığı ile bir bölüm eklenmesi ile ilgili bir çalışma başlatacağız” dedi. ‘Şiddetle anımsanmak istemiyoruz’ Ankara Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) 2730 Eylül günleri arasında “Diyarbakır Günleri” gerçekleştirilecek. Diyarbakır Tanıtım Günleri Komitesi Başkanı Yelda Yakut, 30’a yakın medeniyete yüzyıllarca ev sahipliği yapmış olan Diyarbakır’ın tarih boyunca kültür ve sanatın en önemli merkezlerinden birisi olduğunu anımsattı. Diyarbakır’ın son 30 yılda bölgede yaşanan şiddet olayları nedeniyle hak etmediği bir imaj edindiğini söyleyen Yakut, bu imajın düzeltilmesi için Diyarbakır Valiliği, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır Ticaret Borsası, Dicle Üniversitesi ve Karacadağ Kalkınma Ajansı ile Ankara’da “Diyarbakır Günleri” organize etmeye karar verdiklerini söyledi. “Diyarbakır’ın şiddetle değil sahip olduğu tarihi ve kültürel varlıklarıyla anımsanmasını istiyoruz” diyen Yakut, şöyle konuştu: “Diyarbakır Zülküf Peygamberle, İçkale ve diğer kültürel zenginliklerimizle hatırlanmalı. Kentimizin sahip olduğu potansiyelleri ve değerleri ön plana çıkarılması için bu etkinliği gerçekleştiriyoruz. Diyarbakır’ın sahip olduğu turizm potansiyeli maalesef bugüne kadar değerlendirilemedi. Değerlendirilebilse binlerce kişi iş imkânına kavuşmuş olacak. Ekonomik ve sosyal kalkınmanın yolunun turizmden geçtiğine inanıyoruz. Diyarbakır’ın tarihi, kültürel ve tarihsel değerlerini, ulemalarını, şairlerini, yazarlarını, el sanatlarını ve yöresel ürünlerini ön plana çıkarabilmek amacıyla yola çıktık. Tanıtım günlerinin, Diyarbakır’ın imajının düzelmesine katkı sunacağına inanıyoruz. Valilik, kaymakamlıklar, sivil toplum kuruluşları ile özel firmaların ürünlerinin yanı sıra kentin simgesi olan karpuz, güvercin, el sanatları ile yemekleri de sergilenecek.” Yakut, “Diyarbakır Günleri”nin açılış töreninin, 27 Eylül’de, saat 14.00’te, Ankara AKM’de çok sayıda siyasetçi, yabancı büyükelçilikler, turizm seyahat acentesi ile yerli ve yabancı basın kuruluşlarının temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirileceğini de sözlerine ekledi. YANSIMALAR Şefik KAHRAMANKAPTAN se k@kahramankaptan.com Eski Amfitiyatroda Yeni Heyecanlar... üzisyenlerin üyesi bulundukları orkestralar M dışında küçük gruplarla müzik yapmaları kapasitelerini, enerjilerini, bilgilerini değerlendirmeleri açısından önemlidir. Bazen bir orkestradan tanıdığınız müzisyen hiç beklemediğiniz bir yerde karşınıza farklı bir grupla çıkıverir. Bilkent Senfoni Orkestrası’nın birinci trompeti Julian Lupu ile tubacısı Noriyoshi Murakami de Kaş’da karşıma çıkıverdi. Bu iki müzisyen, “Golden Horn Brass Quintet”in üyeleri. Yani, “Altın Korno Bakır Üflemeli Çalgılar Beşlisi”nin... Kornocu Begüm Azimzade’nin kurduğu bu toplulukta birinci trompeti eşi Elmar Azimzade, trombonu da Dilan İlhan çalıyor. Üç bin yıllık Kaş Açık Hava Tiyatrosu’ndaki konser için, mekana ve duruma uygun, daha çok “eğlendirici” niteliği ağır basan, çoğu sıkça seslendirilip popülerleşmiş parçaları seçmişlerdi. Yarısını yörede yerleşik yabancıların oluşturduğu dinleyici programı çok sevdi. Öyle ki Kaş Kaymakamı bile “Hiç sıkılmadan dinledik” dedi. Begüm ve Dilan hanımlar, parça aralarında dinleyiciyle iletişim kurdu ve bu anlamda çok başarılı oldular. Bir hanım “Sizi çok sevdim” diye Begüm’ün boynuna sarılırken, dinleyicinin bir bölümü de topluluğu sahnede sarmalayıp birlikte fotoğraf çektirdi. Demek ki hedef 12’den vuruldu! Tek eksikleri hiç Türk bestecisine yer vermemeleriydi; ısmarladıkları eserler henüz tamamlanıp ellerine ulaşmamış olmalıydı. Bunu da “bis” olarak “Nihavend Longa” üfleyerek telafi etmeye çalıştılar. Altın Korno’nun istikrarlı çalışması ve sık konserlerinin devamını diliyorum. Antikaseverlere müjde Yenimahalle Belediyesi, Çayyolu Semt Pazarı’nda her ayın üçüncü pazarı antikaseverleri bir araya getirecek. 200’e yakın stant ile her ayın üçüncü pazarı Yenimahalleli antikasevere kapılarını açacak olan antika pazarında köstekli saatlerden ahşap gramofonlara, taş plaklardan kilimlere kadar birçok ürün meraklısını bekliyor. CHP’den ABD’ye siyah çelenk CHP Çankaya İlçe Başkanlığı “Müslümanların Masumiyeti” filmini protesto etmek amacıyla ABD Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bıraktı. CHP Çankaya Gençlik Kolu Başkanı Ozan Güldoğan’ın yaptığı basın açıklaması ile başlayan protestoya Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkaraağaç, CHP Çankaya İlçe Başkanı Mehmet Perçin ve yönetim kurulu üyeleri ile çok sayıda partili katıldı. Polisin ABD Büyükelçiliği önünde basın açıklaması yapılmasına izin vermemesi üzerine açıklama Kennedy Caddesi’ndeki Çağdaş Sanatlar Merkezi önünde gerçekleştirildi. ABD’de vizyona giren ve Müslümanların büyük tepkisine neden olan “Müslümanların Masumiyeti” filminde İslam dinine ve onun peygamberi Hz. Muhammed’e hakaret unsurları içeren film ve yönetmeni hakkında gerekenlerin yapılması için çağrıda bulunan CHP Çankaya Gençlik Kolu Başkanı Ozan Güldoğan, dindilırk ayrımı yapmadan hoşgörü ile tüm insanlığı kucaklayan İslamiyetin uğradığı çirkin saldırıyı kınadıklarını söyledi. Amaçlarının halkın kin ve nefret duygularını ayaklandıracak eylemler yapmak olmadığını vurgulayan Güldoğan, “Provokasyon ve düşmanlık yaratacak unsurlarla dolu bu film ABD’li bir yönetmen tarafından pervasızca ve hadsizce dinimize ve peygamberimize hakaretler içermekte. Ortadoğu, Kuzey Afrika ve diğer Müslüman ülkeler gibi bizler de çok doğal bir tepki gösteriyoruz. Mukaddes dinimize saygı gösterilmesini istiyoruz.” dedi. ‘Böyle fikir hürriyeti olamaz’ ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın “Yurttaşların fikri hürriyetlerine karışamayız” sözlerine de eleştiri getiren Güldoğan, inanca hakaret etmenin fikir hürriyeti olmadığını, bunun milyonlarca Müslümana ve inancına doğrudan hakaret olduğunu sözlerine ekledi. Düşmanlık ve ağır tahrik içeren filmin neden olduğu eylemlerin son bulması için kardeşlik ve barış çağrısında bulunan Ozan Güldoğan, Obama’nın ABD yurttaşları söz konusu olunca İslam aleminde etkili olduğunu düşündüğü Başbakan Erdoğan’a “yardım et” çağrısında bulunmasındaki hassasiyeti, Arap Baharı esintisiyle bebek, kadın demeden katledilen Müslümanlar için de göstermesini beklediklerini kaydetti. Basın açıklamasının ardından grup, üzerinde ABD doları baskısı olan peçeteleri yırtarak tepki gösterdi. Emniyet güçleri, CHP Çankaya İlçe Başkanı Mehmet Perçin ve Gençlik Kolu Başkanı Ozan Güldoğan ile aralarında Ayaş Belediye Başkanı Ali Başkaraağaç’ın da bulunduğu birkaç kişiye ABD Büyükelçiliği önüne siyah çelenk bırakmaları için izin verdi. Bir gece önce de aynı mekân, “Anadolu Müzik Fabrikası”na ev sahipliği yaptı. Antalya Opera Orkestrası üyelerinin oluşturduğu grupta Fahrettin Arda (1. keman), Ekin Efe ve Selcan Noyan (viyola), Veronica Yeliz Kızılay (çello) ile soprano Burcu Bukem Kuru yer alıyordu. Hastalıklar nedeniyle son andaki değişikliklerle konsere gelen Ekin Efe, viyolasıyla ikinci keman partilerini bu registerde çaldı. Okan Demiriş, Muammer Sun, Selman Ada gibi bestecilerimizin yapıtları programda yer alıyordu. Cemal Reşid Rey’in “On İki Anadolu Türküsü”nden de seçilmiş parçalar vardı. Düzenlemeleri Veronica Yealiz Kızılay yapmıştı. Kara Karayev’in minyatürlerinin yanı sıra, Estonyalı besteci Eduard Tubin’in yaylı çalgılar dörtlüsünün son bölümü de seslendirildi. Dinleyiciler arasında Kaş’da yaşayan bestecinin oğlu da vardı. Türk bestecilerinin eserlerinin çalınması, tanınması konusunda büyük gayretiyle tanıdığım genç kemancı Fahrettin Arda ve arkadaşlarının topluluğu yaşatmaları ve geliştirmeleri müzik camiası açısından kazanım olacaktır. Not: Yıllarca birlikte çalıştığım, sevgili arkadaşım, eski dost Kurthan Fişek’in (Prof. Dr.) vefat ettiğini üzüntüyle öğrendim. Neyran’a, Gürhan’a, tüm sevenlerine başsağlığı diliyorum. Işıklar içinde yatsın… Ben Ankara’dan 4+4+4 protestosu “Başkent Dayanışması Ben Ankara” bileşenleri, 4+4+4 eğitim sistemine ilişkin 5. eylemini dün Mimarlar Odası önünde yaptığı basın açıklamasıyla gerçekleştirdi. Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nin liderliğiyle kurulan “Başkent Dayanışması Ben Ankara” dayatılan 4+4+4 eğitim sisteminin altyapısının dahi hazırlanmadığını dile getirmek için lavabo imgesini kullandı. Henüz 66 aylık çocukların gelişiminin okula başlaması için yeterli olmadığını vurgulamak amacıyla yaklaşık 2 metre yükseklikte yapılan lavabo ilginç görüntülere sahne oldu. Dayanışmanın açıklama metnini Başkent Dayanışması adına Kavaklıderem Derneği Başkanı İsa Çapanoğlu okudu. Çapanoğlu’nun okuduğu açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Eğitim sistemini 4+4+4 ile bilimsellikten uzak bir cendereye sokmaya çalışıyorlar, bugün okullar açılıyor. Başkent Ankara’da kazan dairelerinden bozma eğitim sınıfları bu cendereye tanıklık ediyor. Ankara’da heyecanla değil kaygıyla okullar açılıyor. Başkent Dayanışması Ben Ankara bileşenleri çocukların geleceğine sahip çıkmak için eylemlerine başlama tarihi olarak okulların açıldığı bugünü seçti.” Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi Telefon Eposta DERS VERENLER FRANSIZCAYI konuşturuyorum ve mesleki hukuksal çeviri. 0506 300 30 75 ZAYİ NÜFUS cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür. Berra DİNÇSOY 18 Eylül 2012 Salı C M Y B C M Y B Sahibi : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu,Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : ankcum@cumhuriyet.com.tr Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın