Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 AĞUSTOS 2012 CUMA A2 ANKARA Kültür Sanat Kent Çankaya’nın suyundaki alüminyum oranı hâlâ üst sınıra çok yakın Ve Perde... Eren AYSAN aysaneren@hotmail.com Alüminyum peşimizde! MERT TAŞÇILAR Ankara Su ve Kanalizasyon İdaresi’nin (ASKİ) yayımladığı veriler, sudaki alüminyum tehdidinin sürdüğünü ortaya koydu. Geçtiğimiz 2 hafta boyunca Çankaya bölgesinden alınan numunelerde, üst sınırı litrede 200 mikrogram olması gereken sudaki alüminyum oranı litrede 195 mikrograma kadar çıktı. Sudaki alüminyum oranlarının yüksek çıkmasının ardından Sağlık Bakanlığı’nın detaylı bir açıklama yapmaması ise akıllara “Risk devam mı ediyor?” sorusunu getirdi. Alüminyum tartışması, Kimya Mühendisleri Odası’nın (KMO) 5 Temmuz’da yaptığı açıklamadan sonra başlamıştı. KMO, Ankara’nın suyunda normalden 4 kat daha fazla alüminyum olduğunu duyurmuştu. Bu açıklama üzerine başkentte su tartışmaları sürerken, hem Sağlık Bakanlığı’ndan hem de ASKİ’den henüz bir detaylı bir açıklama gelmedi. Bakanlığın 26 Temmuz’da yaptığı açıklamada ise “Çamlıdere Barajı’nı besleyen derelerden birinde alüminyum düzeyinde artış tespit edilmiştir” denilerek ASKİ ekiplerinin müdahalesiyle derenin, baraja akışı kesildiği yönünde bilgilendirme ya pıldı. Ancak ASKİ’nin internet sitesinde yayımlanan test sonuçlarına göre alüminyum “riski” hâlâ sürüyor. Cumhuriyet Ankara’nın yaptığı araştırmaya göre Çankaya bölgesinden alınan numunelerde alüminyum oranları tehlikeli sınırda seyrediyor. Yaklaşık 900 bin yurttaşın yaşadığı, gün içinde nüfusu 2 milyona kadar çıkan Çankaya’da, ASKİ’nin ölçümlerine göre sudaki alüminyum oranı, 22 Temmuz’da 195, 26 Temmuz’da 191, 28 Temmuz’da 183 mikrogram/litre seviyesinde. Bu oran Ağustos ayında nispeten azalsada, 3 Ağustos’ta 180, 8 Ağustos’ta 152 mikrogram/litre olarak hesaplandı. Açıklama yok sorun çok KMO’nun ve Sağlık Bakanlığı’nın sudaki alüminyum oranlarına yönelik yaptığı açıklamalardan sonra konu hakkında bakanlık yetkilileri detaylı bilgi vermedi. Ankara Tabip Odası Başkanı Özden Şener ise yurttaşları uyararak, “Alüminyum vücutta birikir. Bu durumun yıllar içerisinde organ yetmezliklerine yol açması kaçınılmazdır. Hem sağlıksız bir hayat geçirirsiniz hem de ömrünüz kısalır” dedi. Yeniden Muhteşem Gatsby… on günlerde pek çok gazetede, Scott S Fitzgerald’ın romanından beyazperdeye uyarlanan “Muhteşem Gatsby”nin aralık ayında vizyona gireceğine ilişkin haberler yayımlandı. Hatta filmin fragmanı paylaşıma girdi bile. “Muhteşem Gatsby”nin yönetmeni ise hayli tanıdık bir isim: Avusturyalı Baz Luhrmann… Daha önce “Romeo ve Juliet” ile “Moulin Rouge” filmlerinde yönetmen koltuğuna oturan Luhrmann, “Romeo ve Juliet”te birlikte çalıştığı Leonardo Di Caprio’dan vazgeçemiyor. “Jay Gatsby”i Leonardo Di Caprio, Daisy Buchanan’ı ise Carey Mulligan canlandırıyor. Filmin üç boyutlu olarak çekilecek olması, Amerika’nın dibe vurmuş eğlence hayatının bir anlamda “caz çağı”nın son derece şaşalı ve vurucu bir biçimde gösterileceğini düşündürüyor doğrusu. Aslında “Muhteşem Gatsby” daha önce Jack Clayton tarafından beyazperdeye aktarılmış, hatta filmin senaryosunu Coppola kaleme almıştı. Hatta Jay Gatsby rolünde Robert Redford unutulmaz bir oyunculuk çıkartmıştı. Mia Farrow da rolünün hakkını veriyordu. “Muhteşem Gatsby”, 1974 yılında üç tane Oscar heykelciği de kazanmıştı. Roman aynı zamanda son on yıl içinde iki ayrı isim tarafından tiyatroya da uyarlandı. 2006 yılında Simon Levy’nin tiyatroya aktarımı başarılı bulundu. Yakın zamanda Joe Evans ve Linnie Reedman’ın uyarladığı, Linnie Reedman’ın yönettiği “Muhteşem Gatsby Müzikali”nin Londra seyircisi tarafından bir hayli beğenildiğini biliyorum. Ah keşke böyle oyunlar ödenekli tiyatroların dramaturglarınca takip edilse de, Türkiye’de de sahnelense… Bir zamanlar dünya sahnelerinde oynayan oyunları kısa zamanda repertuvara kazandıran yaklaşım devam etse… Öte yandan Scott Fitzgerald’ın yazarlık mahareti son yıllarda sinemacılar tarafından yeniden keşfedilmiş görünüyor. Yazarın 1922 yılında yazdığı kısa öyküsünden beyazperdeye aktarılan “Benjamin Button’un Tuhaf Hikâyesi”nde, bir hayli fantastik bir hayat hikâyesi karşımıza çıkıyor. New Orleans halkı Birinci Dünya Savaşı’nın bitişini kutlarken, bir bebek seksen altı yaşında bir insanın görünümünde doğar. Süreç içinde bebek büyürken gençleşmeye başlar. Filmde, Bratt Pitt ile Cate Blancett başrolü paylaşmış, her iki isim de kaliteli bir oyunculuk çıkartmışlardı. Woody Allen’ın yönetmenliğini yaptığı, geçtiğimiz yıl vizyona giren “Paris’te Bir Gece Yarısı”nda, bu defa film kişisi olarak karşımıza çıkar Scott Fitzgerald… İş nedeniyle Paris’e gelen bir genç, her gece bir arabaya biner, bu araba aracılığıyla farklı bir zamana ve mekâna gider. Bir anda Paris’in eğlence hayatında en yakın arkadaşları Fitzgerald oluverir. Elbette Scott gibi bir dehayla birlikte anılan, eşi, yazar Zelda da filmin bir başka kişisidir. Zaten ne zaman Fitzgerald akla gelse Zelda da hemen hatırlanacak isimlerden biridir. Hatta “Muhteşem Gatsby”deki Daisy’yi Zelda’yla özleşleştiren pek çok çalışma var. Doğrusu iki sanatçının evliliğinin güçlüklerinin Zelda üzerinden aktarıldığı eserler de yok değil. Zelda’nın Hemingway’le dostluğundan ruhsal kırıklıklarına kadar pek çok yapıt mevcut. Tennessee Williams’tan Keira Knightley’e kadar. Bari bu tiyatro oyunları sahnelense… İşadamı Hüseyin Türk, film yapımcılarına kızdı; film şirketi kurdu, ilk yapımı ‘Kara Davut’ yakında vizyonda... Bir kızdı, yapımcı oldu... SELDA GÜNEYSU Yaşlılar şimdi daha mutlu Bayram öncesi çalışmalarını hızlandıran Keçiören Belediyesi, engelli bireylere sahip ailelere de hizmet veriyor. Temizlik hizmetinden yararlanmak isteyen vatandaşlar Keçiören Belediyesi Engelli Koordinasyon Merkezi’ni arayarak taleplerini iletiyor. Yapılan incelemenin ardından verilen ücretsiz temizlik hizmeti kapsamında evin genel temizliği yapılıyor. Şeker Bayramı öncesi engelli ve yaşlı vatandaşlara yönelik temizlik hizmetlerinin hızlandırıldığını belirten Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, “Keçiören’de fiziksel koşullar nedeniyle temizlik yapamayan yaşlı ve engelli vatandaşlarımızın evlerini temizliyoruz. Hiçbir ayrım olmaksızın bizim bir parçamız olan engellilerimize her türlü kolaylığı sağlıyoruz. Bayram öncesi de onların daha huzurlu ve temiz bir ev ortamında bayram geçirmeleri için çalışmaları hızlandırdık” dedi. Traş olup bayrama hazırlandılar Yenimahalle Belediyesi YENİMEK kurslarında kadınerkek berberliği alanında eğitim gören kursiyerler de Ümitköy Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezi’nde kalan yaşlıları, saç kesimlerini ve sakal traşlarını yaparak bayram için hazırladı. Huzurevini ziyaret eden Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar yaşlılarla sohbet ederek, hal hatırlarını sordu. Keyifli sohbetlerin yapıldığı ziyarete Yaşar’ın yanı sıra Çayyolu Platformu Başkanı İlhan Tezel ve Huzurevi Müdürü Kadir Günaydın da katıldı. Huzurevlerinde kalan yaşlıların tüm Yenimahalle’ye emanet olduğunun altını çizen Yaşar, “Çalışma arkadaşlarımızla emanete sahip çıkmayı kendimize görev edindik. Kültürel mirasımızı gelecek nesillere aktarılmasını üstlenen yaşlılarımızın her zaman yanında olacağız ve her türlü ihtiyaçlarını karşılayacağız” dedi. Çekimleri Bolu Kartalkaya İl Özel İdaresi’nin tesislerinde gerçekleştirilen “Kara Davut” adlı film çok yakında vizyona girecek. Filmin oyuncuları arasında Necdet Kökeş, Yavuz Karakaş gibi çok bilinen Yeşilçam oyuncuları da bulunuyor. İlginç bir öyküye sahip bu film. Çünkü filmin yapımcısı Hüseyin Türk, bir oyuncu ya da sinemacı değil, bir işadamı. Hatay’ın Payas beldesinde yaşıyor ve demir çelik alım satım işiyle uğraşıyor. Beldesine film çekmek için gelen yapımcılara kızıp yapım şirketi kurmuş ve ilk filmini 20 günde çekmiş... İşadamı Hüseyin Türk, bugün neden bir film şirketi kurduğunu, film yapımcılarına neden kızdığını bakın nasıl anlatıyor: Sahilde çekilen bir filmin öyküsü... Payas’ta devamlı uğradığım bir mekân var. Hatta neredeyse her pazar sabahtan akşama kadar orada olurum. Bir gün orada, yabancı üç, dört kişi gördüm; arkadaşlara sordum bunlar kim diye. “Film çekmeye gelmişler ağabey. Filmin öyküsü burada geçecekmiş.” Sonra iş için Ankara’ya geldim. Aradan bir aydan fazla zaman geçmişti. Dönünce baktım ki hâlâ orada bekliyorlar. Arkadaşım bana, maddi imkânsızlıklardan ötürü ekibin filmi çekemediklerini, sponsor bulamadıklarını anlattı. Bunun üzerine gidip, film ekibiyle sohbet ettim. “Film çekeceğiz lakin paramız yok. Sponsor bulamadık. Yılmaz Köksal, Şehnaz Dilan da film için geleceklerdi lakin paralarını gönderemediğimiz için gelemediler” dedi. Ben de kendisine oyuncuları çağırmasını, gereken neyse karşılayacağımı söyledim. İşyerimin reklamı olsun istiyordum. ‘Bitse de kurtulsam diye çok düşündüm’ Oyuncular geldi, filmin çekimleriFilmin yapımcısı Hüseyin Türk, başrol oyuncusu Semra Hülakü ile... ANKARALI KİTAPLAR SAVAŞ SÖNMEZ ODTÜ ÇİÇEKLERİ ODTÜ Doğa Topluluğu, Dönmez O?set, Ankara, Ocak 1999, 623 sayfa ODTÜ Doğa Topluluğu’nca ODTÜ kır çiçeklerine ilişkin olarak hazırlanıp, Türkçe ve İngilizce olarak bastırılan kitapta fotoğraflar Uğur Zeydanlı, çizimler Musa Kazım Erdoğan, bitki tanımları ise Yusuf Gemici tarafından harmanlanmış. Kitapta önce çiçeklere ilişkin bilgiler veriliyor. 2’inci bölümde 251 çiçeğin fotoğrafları sıralanıyor. 3’üncü bölümde ise tüm bu çiçeklerin ayrıntılı tanımlanmalarının yanı sıra, Botanik Terimleri Sözlüğü, Latince ve Yunanca önekler ve sözcükler ile Türkçe, İngilizce ve Latince indeksler yer alıyor. ne başlandı. Ben de onları bir ay boyunca hiç yalnız bırakmıyordum. Sabahları direkt sete gidiyordum, bir şeylere ihtiyaçları olur diye... Baktım, araçları da yok. Bir de araç sağladım onlara işlerini görsünler diye. Onlar da bana filmde rol verdiler. Bir işadamını canlandıracaktım. Benim işyerimde de birkaç sahne çekildi. Onlarla birlikte olduğum süre içinde bu işi nasıl yaptıklarına bakıyordum. Netice itibarıyla filmin çekimleri tamamlandı. Geçenlerde de fragmanı yayınlandı. Filmin adı önce “Aydınlıkta Bir Sır Var” idi. Sonra “Aydınlıkta Sır Var” oldu. Baktım daha sonra da adını “Payas’ta Bir Sır Var” diye değiştirmişler. Fragmanı izlediğimde bir de baktım filmle hiç ilgisi olmayan kişilere bile teşekkür etmişler, lakin benim tek satır adım dahi geçmiyor. Ben bu işe gecemi gündüzümü vermişim oysa... Verdiğim paraya acımıyorum da emeğime acıyorum. Bu duygularımı kendilerine de söyledim. Sonra kızdım ve film şirketi kurdum. Benim kurduğum Payas Film henüz çok yeni bir şirket. 1, 1.5 ay kadar oldu. ‘20 günde film çektik’ Payas’ta film ekibinden yönetmen Ömer Korkmaz ile görüşüyorduk. Film şirketi kurma fikrimden söz ettim. O da “Senaryoyu ben hazırlarım, zaten elimde mevcut senaryo var” dedi. Şirketi kurar kurmaz “Kara Davut”un çekimlerine başladık. 20 gün içinde film çektik. Filmde bana başrol de verdiler. Şunu çok rahatlıkla söyleyebilirim, çektiğim her filmde mutlaka Yeşilçam oyuncularını oynatacağım. N EREDE NE VAR? saat 00.00’da. (0 312 418 95 06) SERGİ ¦ Koleksiyondan karma resim 31 Ağustos’a dek Galeri Polart’ta. (0 312 439 14 80) ¦ Ahmet Güneştekin resim yaz sonuna dek Güler Sanat’ta. (0 312 236 21 22) ¦ Yaz Karması resim 28 Eylül’e dek Atlas Sanat Galerisi’nde. (0 312 468 59 04) ¦ Yaz Karması resim, heykel, 30 Eylül’e dek Krişna Sanat Merkezi’nde. (0 312 418 02 53) ¦ If Performance Hall’de, High Fi FİLM GÖSTERİMİ Cermodern Sanatlar Merkezi’nde, “Gir Kanıma/Let The Right One In” adlı filmin gösterimi 21 Ağustos’ta saat 20.00’de, “Gözlerindeki Sır/The Secret In Their Eye” adlı filmin gösterimi 28 Ağustos’ta saat 21.00’de, “Tek Başına Bir Adam/A Single Man” adlı filmin gösterimi 4 Eylül’de saat 21.00’de, “Büyük Sır/Get Low” adlı filmin gösterimi 11 Eylül’de saat 21.00’de, “Güzel Bir Hayat Düşlerken/Circus Columbia” adlı filmin gösterimi 18 Eylül’de saat 21.00’de, “Le Tableau” adlı filmin gösterimi 25 Eylül’de saat 21.00’de. (0 312 310 00 00) Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Yazışma Adresi Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu,Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : ankcum@cumhuriyet.com.tr KORSAN KİTAP KÖTÜ BASILIR. OKUMA ALIŞKANLIĞINI YOK EDER. BESAM KONSER ve’ın vereceği konser 19 Ağustos’ta saat 00.00’da, Fresh’in vereceği konser 20 Ağustos’ta saat 00.00’da, Kirli Beyaz’ın vereceği konser 21 Ağustos’ta, 17 Ağustos 2012 Cuma C M Y B C M Y B Sahibi : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın Yayımlayan