Katalog

15 AĞUSTOS 2012 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA Kent ANKARA A3 900 bin nüfuslu ilçenin suyunu sessiz sedasız kestiler; yurttaşı damacanaya mahkum ettiler Çankayalının suyla imtihanı Başkentin en kalabalık ilçelerinden Çankaya’da önceki gün başlayan su kesintisi belirli bölgelerde dün de sürdü. Yüz binlerce kişi önceden duyurulmayan ve gerekçesi açıklanmayan kesintiler nedeniyle damacana sulara mahkum edildi. ASKİ’nin internet sitesine giren yurttaşlar “7/24 hizmetinizdeyiz” notunun altında yer alan şikâyet hattı “185”i gün boyu aramalarına karşın dertlerini anlatacak bir görevliye ulaşamadılar. Yaklaşık 900 bin nüfuslu Çankaya’nın belirli bölgelerinde yaşanan su kesintisi yurttaşları isyan ettirdi. ASKİ tarafından haber verilmeden yaşanan kesinti yaklaşık 24 saat sürdü. Gün içerisinde gazetemizi arayan başkentliler, sorunun nedenini gazetemizden öğrenmeye çalıştı. Ayrıca sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden de şikâyetlerini duyurmaya çalışan yurttaşlar tepkiliydi. Atılan “twit”lerin bazıları şöyle: @EsberAtila: Sular kesik ASKİ’de muhatap bulamıyosun... Beceriksizler yönetimde olduğu için her gün ayrı bir sıkıntı çekiyoruz! @HandeCC: 185’i arayıp ASKİ ile görüşebilmiş; Çankaya’ya ne zaman su verileceğini öğrenebilmiş olan? @NLDLK: Emek’te ana hatlarda boru patlamış. 2 gün oldu, evde durulmuyor ki yazın sıcağında. Misafirlere sular yok gelme diyoruz resmen. Ankara’da tek sorun su değil ki. Bu yıl ikinci kez sokağımızı kazdılar; tabii ki yine kapatmadılar. @altudfunda: Ben dün saat 04.00’ten beri ulaşamıyorum, resmen rezillik çekiyoruz... Engellinin sandalyesine göz diktiler! ? Omurilik felçlileri için toplanan mavi CAnkara bayram sonrası yıkımı bekleyen vadilinin iftar konuğu oldu kapaklardan rant elde edildiği ileri sürüldü. Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği (TOFD) Ankara Şube Başkanı Yıldırım Yılmazoğlu, engelli yurttaşların tekerlekli sandalye sahibi olabilmek için umut bağladıkları, tüm Türkiye’den destek gören mavi kapak kampanyasının istismar edilmeye başlandığını söyledi. Yılmazoğlu, bazı kişilerin kapakları toplayarak geri dönüşüm şirketlerine para karşılığı sattığını ifade etti. Halk topluyor, çıkarcılar satıyor Duyarlı yurttaşlar tarafından toplanan ve Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği’ne gelen kapakların satılarak ihtiyaç sahiplerine tekerlekli sandalye olarak geri döndüğünü belirten Yılmazoğlu, kampanyaya Türkiye’nin her bölgesinden destek geldiğini, hatta bazı esnafların sokaklara kapak toplama kumbaraları bile yerleştirdiklerini anlattı. Ancak bu iyi niyetin son dönemde kötüye kullanılmaya başlandığını, toplanan kapakları bireysel olarak satarak bundan para kazanmaya çalışan insanların türediğini söyleyen Yılmazoğlu, “Geri dönüşüm şirketleri de bu suiistimale ortak olup, bu kişilerden kapak alıyor” dedi. ‘İhtiyacımız olan daha akılcı projeler’ Kampanyanın kötü kullanıma çok açık bir hale geldiğini ve artık etkinliğini yitirdiğini söyleyen Yıldırım Yılmazoğlu, “İhtiyacımız olan daha akılcı ve insanlara daha yararlı olacak projelerdir” dedi. “Para toplama sistemiyle gerçekten faydalı olunacağına inanmıyorum” diyen Yılmazoğlu, bunun yerine engelli vatandaşlarımızı çalışmaya teşvik ederek ve istihdamı artırarak onlara daha büyük yarar sağlanacağını savundu. TOFD’nin AnkaraÇayyolu’nda bulunan 17 dönüm arazi üzerine kurulu tesislerinin birçok omurilik felçlisi insana çalışma olanağı sağladığından söz eden Yılmazoğlu, bu tip atölyelerin ve istihdamın artması gerektiğini kaydetti. Sade, sıcak ama ‘yıkım’lı bir sofra İKLİM ÖNGEL Çankaya Belediyesi ile sendika görüşmeleri olumlu sonuçlandı Çankaya işçilerle sözleşme imzaladı Çankaya Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü kampusunda düzenlenen imza töreninde İmar AŞ ile DİSK’e bağlı Genelİş Sendikası arasında toplu sözleşme yapıldı. Yapılan toplu sözleşmede işçi haklarının, güvenceli maaş ve giriş çıkış saatlerinin sağlandığı belirtildi. Törenin yapıldığı bakım onarım atölyesine toplanan işçiler “Gün gelecek devran dönecek AKP halka hesap verecek” ve “Yaşasın sınıf dayanışması” sloganları attı. Çankaya Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü kampusunda düzenlenen imza törenine Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, DİSK Genel Başkanı Erol Ekici ve İmar AŞ Genel Müdürü Vedat Özbilen katıldı. DİSK Başkanı Ekici yaptığı konuşmada, toplu iş sözleşmesinde emeği geçenlere teşekkür ederken, “Taşeronlaşma sonucunda örgütlenebilme imkânlarının yok olduğu bir ortamda geleceğine güvenle bakan bir toplu iş sözleşmesini önemsiyorum” dedi. Ekici, daha sonra, “Toplu sözleşme ile kendi emeğimizi nasıl pazarlayacağımıza kendimiz karar veriyoruz” dedi. Bülent Tanık ise küresel kriz ortamında bulunan insanların geleceğin nasıl olacağına dair düşünmesi gerektiğini söyledi. Tanık, bu kapsamda belediyelerin ilk görevinin, toplumu hayata hazırlamak olduğunun altını çizdi. Tanık, piyasa mekanizmasının hâkim olduğu bir ortamda, “Sistem, en ucuz emeği en kolay kazanılacak bir biçimde kışkırtmıştır” dedi. Çalışma ortamlarının da işçiler açısından önemini vurgulayan Tanık, “Neoliberal politikalar ne derse desin, işçinin mutluluğu en önemli unsurlardandır” şeklinde konuştu. Ayrıca Tanık, Çankaya Belediyesi’nin emekten yana bir yönetimi olduğunu da sözlerine ekledi. Konuşmaların ardından imza törenine geçilirken, İmar AŞ Genel Müdürü Vedat Özbilen ile DİSK yetkilisi Çetin Çalışkan ve Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Funda Erkal toplu sözleşmeyi imzaladı. Toplam 200 işçiyle imzalanan sözleşme ile yaklaşık 30 TL olan günlük yevmiye, 45 TL’ye çıkartıldı. Sosyal yardımlara yüzde 40 oranında zam yapılırken, 45 saatlik haftalık çalışma süreleri de 40 saate indirildi. Sözleşme uyarınca işçilerin maaşlarına da birinci yıl yüzde 12, ikinci yıl yüzde 12 oranında zam yapılacak. Fatma Çınar, 1988’den beri Dikmen Vadisi’nde oturan, 2.5 yıl önce eşini kaybetmiş, 3 oğlunu kendi emeğiyle büyütmeye çalışan genç bir kadın. Kocasından bağlanan bin TL maaşın üzerine, çocuk bakıcılığı yaparak kendisi de üç beş bir şeyler ekliyor. “Çocuklarım için çalışıyorum” diyen Çınar, Dikmen’e geldiği zamanı, “Burası biz geldiğimizde çöldü. Elimizden geldiği kadar yeşillendirdik, güzelleştirdik, adam ettik ama şimdi bizi adam yerine koymuyorlar. Biz de buraya emek veren halk olarak direniyoruz. Son gülen iyi güler, umarın gülen taraf biz oluruz” diye anlatıyor. Cumhuriyet Ankara’yı bahçesine hazırladığı iftar sonfrasında konuk eden Çınar’ın bahçesinde de yok yok. Çınarın; armut, elma, ceviz, vişne, kayısı ve hatta fındık dahi diktiği bahçesinde oruç açıldıktan sonra semaverde demlenen çay yine komşularla birlikte yıkıma inat keyifli bir sohbetle içiliyor. ‘Çocuklarım için korkuyorum’ Yıkım ekiplerinin geldiği günlerde oğullarının direnişe katıldığını söyleyen Çınar, “Oğullarım, polise, bele diyeye karşı evimizi koruyorlar; arbede sırasında fotoğrafları bile çekilmiş. Tek korkum onların geleceğinin etkilenmesi” diyor. “Yıkılır da ortada kalırız” diye düşünmek istemediğini belirten Çınar, “Gökçek’in istediği bizi karamsar yapmak. Ben olumlu olmaya çalışıyorum. Bizleri psikolojik olarak çökertip, yıldırmasına izin vermeyeceğim. Eğer devlet varsa, millet de var. Devlet milletini korumak zorunda” diyor. Aydın’da okuyan Okan, okul masraflarının bir kısmını gitar çalarak kendisi karşılıyor. İftar sonrasında müzisyen oğul ve güzel sesli anne birlikte “Gesi Bağları”nı söylüyor. Çınar’ın ortanca oğlu Okan’ın da korkusu annesi ve kardeşi için. Aydın’da okuyan Okan, en büyük endişesinin “Ben uzaktayken yıkım gelirse, annemle kardeşimi sokağa atarlarsa” düşüncesi olduğunu söylüyor. Ailesiyle gün içinde sık sık telefonla konuştuğunu dile getiren Okan, “Yıkım geldiğinde onların yanında olmak istiyorum. Çünkü annemin de kardeşimin de yapabileceği bir şey yok. Kim ne yapabilir ki?” diye isyan ediyor. Küçük kardeş Semih ise lise ikinci sınıf öğrencisi. Günlerinin özellikle kışın soğuk nedeniyle zor geçtiğini söyleyen Semih, “Annem bizler için çok emek veriyor. Ben de elimden geldiği kadar ona yardımcı oluyorum. Harçlığımı yetiriyorum, kömür taşıyıp sobayı yakıyorum” diyor. Yaşı küçük olmasına karşın yıkım geldiğinde direnişe katılan Semih ise yıkıma ilişkin, “Normal zamanlarda çok düşünmemeye çalışıyorum. Bazen aklıma ‘Yapamazlar, insanları evlerinden atmak böyle kolay ve basit olamaz’ diye geliyor. Annem beni hep olumlu düşünmem konusunda öğütlüyor. Gözümü açtığım bu evde çok uzun yıllar oturacağımıza inanmak istiyorum” görüşünü dile getiriyor. Çankaya’ya trafik parkı ? Çankaya Belediyesi, trafik temalı bir Büyükerşen Yenimahalle’de Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’ı ziyaret ederek çalışmalarını inceledi. Yenimahalle Belediye Başkan Yardımcısı Erhan Aras’ın da eşlik ettiği ziyarette Nâzım Hikmet Kongre ve Sanat Merkezi ile Batıkent Kültür ve Ticaret Merkezi’ni ziyaret eden Büyükerşen, Yaşar’ın halka hizmette çığır açan projeleri hayata geçirdiğini söyledi. Nâzım Hikmet Kültür Merkezi’ne hayran kalan Büyükerşen, “Başkanımız Yenimahalle’de büyük başarılara imza atmış. Biz muhalefet belediyeleri imkânsızlıklar içinde çalışıyoruz ama halkımız yapılan çalışmaların ve hizmetlerin her zaman farkında oluyor. Yapılanlara her zaman eleştirel gözle bakmayı tercih ederim, fakat bugün eleştiri yapamadım bile. Yaşar’ın başarısının nedenini gezince daha iyi anladım. Yenimahalle’nin örnek bir ilçe belediyesi olduğunu düşünüyorum. Başka park yaparak engelli engelsiz tüm çocukları aynı eğitim parkında bir araya getirecek. Çiğdem Mahallesi’nde bulunan Nimet Erdoğan Meto Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi ve İş Okulu’nun yanındaki 3 bin 320 metrekarelik arazide yapılacak olan parkta çocuklar, trafik eğitimi aldıkları gibi açık havada ders yapma olanağı da bulacaklar. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Çankaya Belediye Başkanı Bülent Tanık, şunları söyledi: “Çocukyaşlı, kadınerkek, engelliengelsiz demeden ayrımsız olarak toplumun her kesimini parklarda buluşturarak ortak yaşam alanlarının paylaşımını artırmayı amaçlıyoruz. Çiğdem Mahallesi’nde yapacağımız yeni parkımızı da bu yönde planladık ve inşa sürecine yakında girişeceğiz. Bir engelli eğitim merkezinin yanında inşa edilecek bu parkımız diğerlerinden biraz daha farklı bir tasarıma sahip olacak. Trafik temalı planlanan parkımızda her türlü sinyalizasyon ve tabela sistemiyle bir eğitim pistimiz olacak. Bunların yanı sıra bedensel engelli yurttaşlarımızında yararlanacağı spor alanları da olacak. Bisiklet ve yürüyüş yollarınında yer alacağı parkımızın önemli özelliklerinden birisi de açık hava dersliği olacak. Çevre okullardan açık havada ders yapmak isteyen öğretmen ve öğrencilerimizin yararlanacağı, trafik eğitimin yanı sıra farklı derslerin de işlenebileceği bir yer yaparak, çocuklarımız doğayla baş başa iken öğrenmenin keyfini yaşatmak istiyoruz.” nımızı ve ekibini tebrik ediyorum” dedi. Büyükerşen’in Eskişehir’e yaptığı hizmetleri yakından izlediklerini belirten Yaşar da “Biz, Büyükerşen Hocamızı örnek alarak yola çıktık. Kendisi önce üniversitede sonra da büyükşehir be lediyesinde çok önemli işlere imza atmıştır. Göreve başladığımda kendisini ziyaret ederek Eskişehir’e yaptığı hizmetleri ve verdiği emekleri inceledim. Hocamız Eskişehir’de mucizeler yarattı, medeni ve güzel bir Eskişehir yarattı, onu örnek alıyoruz” dedi. C M Y B C M Y B