Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 1 AĞUSTOS 2012 ÇARŞAMBA A4 ANKARA Yaşam Valilik tasdikli ‘Ankara Yemekleri Kitabı’ çıktı... Adınıhiç duymadığınız yemekler MERT TAŞÇILAR Tutmaç Çorbası A Danny ‘Böyle’ yapılır dedi! limpiyatların açılış törenleri genellikle çok sıkıcıdır. Çünkü spor meraklıları ile tiyatral gösterileri sevenler genellikle farklı çok kesimlerden insanlardır. Spor izlemek için stadyumlara koşacaklara epik tiyatro “ağır” gelir. Tiyatro izlemek isteyen ise zaten stadyuma değil, tiyatro salona gider. Londra Olimpiyatları’nın açılış töreni ise düzenlendiği stadyumun yapısından sahnelenen kareografiye kadar, bir spor olayı olmanın çok ötesindeydi. Gerek binlerce pound ödeyerek stadyumda bulunan şanslılar, gerekse televizyon başındakiler unutulmaz anlar yaşadı. Slumdog Millionaire filminin yönetmeni Danny Boyle’un imzasını taşılan görsel şölen, adeta tüm dünyaya “Açılış işte böyle yapılır” mesajı verdi. Mesajı alması gerekenlerin başında da elbette ki Türkiye geliyor. Çünkü çıta artık çok yüksekte. Olur da üçüncü adaylığımızda kazanırsak, 2020 Olimpiyatları evimize gelecek. Bize de açılış da Türkiye’nin tarihini daha da güzel bir gösteriyle sunmak düşecek! Hatırlatmakta yarar var: Yalnızca açılış töreninin maliyeti 27 milyon Sterlin olarak açıklandı. Yani 42,5 milyon Türk Lirası. O TEKNO DIRDIR stadın. Dünya Atletizm Şampiyonası’na ev sahipliği yapacak. Yani önce bir futbol sahasına, 5 yıl sonra da atletizm stadına dönüştürülecek. Çünkü işlem basit, stat portatif! Peki bu nasıl olacak? İşte teknolojinin son harikası. 4 yılda inşa edilen stat, bir yarımada üzerine kuruldu. Üç tarafından akan nehirler üzerinde sporseverlerin stada ulaşmasını sağlayan 5 köprü var. Mimar Sir Robert Mc Alpine’in projesi 469 milyon Sterlin’e mal oldu. Yani 1 milyon 310 bin Türk Lirası. Yüksek maliyet rakamı İngiltere’de tartışma yarattı. Ama öyle görünüyor ki, ortaya çıkan esere değermiş. Stadyum yapı olarak üst üste eklenen katmanlardan oluşuyor. Bu katmanların bir bölümü kalıcı, bir bölümü ise gidici. İnşaata başlanırken, öncelikle zemin bir kova şeklinde gibi kazıldı. Bu alanın büyüklüğü 25 bin seyirci kapasiteli tribünü içine alacak kadar. Üzerine kapasiteyi 55 bin kişiye taşıyacak bir ara katman, en üste de kapasiteyi 80 bin taşıyacak üst katman yerleştirildi. Bunlar katmanların sadece ana hatlarıyla anlatımı. Yapının hafif ve taşınabilir olmasına çaba harcandı. Örneğin tavan örtüsü için özel bir kumaş kullanıldı. Tavan üzerindeki aydınlatmalar farklı spor müsabakalarına farklı tarzda ışık sunabilecek şekilde tasarlandı. nkara Valiliği bünyesinde bulunan İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Ankara’ya ait yemek tarifleri içeren bir kitap çıkardı. Vali Alâaddin Yüksel, kitabın önsözünde Ankara’nın yemek kültürünün çok uzun bir geçmişe dayandığına dikkat çekti. Önsözde Ankara’nın gizli hazinelerini henüz keşfetmeye başladıklarını belirten Yüksel, “Ankara coğrafyasında 5 bin yıldan fazla bir zamandır kültürlerin harmanlanarak getirdiği köklü ve gizli hazinelerimizden olan Ankara mutfağı ve yemeklerinin kayıt altına alınmasında emeği geçen herkese teşekkür ederim” dedi. İl Kültür Turizm Müdürü Doğan Acar ise kitabın sunuş kısmında, gıdaların niteliklerindeki hızlı değişimlere vurgu yaptı. Acar, kitabın amacını, “Bugün binlerce yıldır süregelen birikim ve tecrübelerin ışığında oluşmuş bu lezzetler korunmayı beklemektedir. Ateş Haydarpaşa’da yanacak Türkiye 2020 Olimpiyatları’nı kazanırsa, olimpiyat ateşinin Haydarpaşa’da yakılması planlanıyor. Ve esin kaynağı Londra projesi olan 100 bin kapasiteli portatif bir bir stat var, inşa edilmesi düşünülen. Olimpiyat sonrasında tribünlerin sökülüp farklı kentlerdeki statlara taşınması hayal ediliyor. Dileyelim, hayaller bir gün gerçek olsun. Halep Dolması Ankara’nın geleneksel yemeklerinin derlenerek tanıtılması ve gelecek kuşaklara aktarılması bu çalışmanın temel hedefidir” diyerek açıkladı. 91 farklı yemek çeşidi! Kuşe kağıda basılan kitap, 204 sayfadan oluşuyor. İçerisinde çorbalardan et yemeklerine, hamur işlerinden tatlılara kadar Ankara’ya özgü birçok yemek tarifi yer alıyor. Kitapta, 11 çeşit çorba, 15 farklı et yemeği, 7 etli sebze, 8 sebze yemeği, 20 hamur işi, 7 pilav çeşidi, 18 tatlı çeşidi, 5 çeşit salata, turşu ve içecek olmak üzere 91 çeşit farklı yemek tarifi bulunuyor. Yemeklerden en ilgi çekenleri ise şunlar: ¦ Haşlanmış yoğurt, un, et suyu ve tereyağı ile yapılan Toyga Çorbası. ¦ Kemikli et, patates, soğan, pul biberin karıştığı Homaça. ¦ İçinde, 10 diş sarımsak, kuzu eti, pirinç, salça, nohut ve soğanın yer aldığı Uruş Kapama. ¦ Suda haşlanarak yapılan, içi oyulmuş patlıcanlarla kıymanın buluştuğu Halep Dolması. ¦ Dana ve kuzu etlerinin karışımı ve patlıcan, sarımsak, domatesin içinde yer aldığı Yabanabat Pidesi ¦ Erişte ve kıyma ile yapılan Öllüğün Körü. ¦ Süzme yoğurt ve pekmezin birleşimiyle ortaya çıkan tatlı, Karga Beyni. ¦ Patlıcan, soğan, biber ve domatesin birlikte kullanıldığı Patlatma. ¦ Kuşbaşı doğranmış kuzu etleri ile tereyağının sivri biber ve pul biberle birleştiği Silkme. ¦ 20 tane asma yaprağının bulgur pilavı ve salçaya karıştığı Bici Aşı. ¦ Yarım kilogram un ve 4 kaşık tereyağı ile 1 kase pekmezin sonucunda ortaya çıkan Malak. ¦ Yumurta, süt, un, şeker, yoğurt ve zeytinyağının buluştuğu tatlı, Gazete Baklavası. ¦ Sadece kemikli et, su, karabiber ve tuz ile çömlekte pişirilen az malzemeli bol lezzetli Sırım. ¦ Tutmaç hamuru, salça, tereyağı ve süzme yoğurdun kullanıldığı Tutmaç Çorbası ¦ 1 kilogram çir, alabildiği kadar pekmez ve şeker ile yapılan Çir Hoşafı. ¦ Küçük parçalar halinde ayıklanmış piliç, tavuk suyu, salça ve domatesin birleşimiyle ortaya çıkan Arabaşı Çorbası. ¦ Yarım kilogram madımak otu, bulgur, biraz şeker ve salçanın karışımıyla yapılan Madımak Yemeği. ¦ Süt ve hamurun birleşimi ve yoğurdun tadıyla birleşen Yarımca. Toyga Çorbası Çir Hoşafı Gazete Baklavası İnce bilgisayar çevre düşmanı Cep telefonları ilk çıktığında elimizden büyüktü. Sonra küçüldü küçüldü, avuç içinde saklanır hale geldi. Derken 3G icat oldu, mertlik bozuldu! Telefonlar “akıllanıp” yeniden büyümeye başladı. Bir de bilgisayarlar var, trend durumuna göre büyüyüp küçülen, kalınlaşıp incelen. Son moda Apple’in bir kağıt kadar ince bilgisayarları. Ne var ki ince bilgisayarların çevre dostu olmadığı ortaya çıktı. Daha doğrusu “ne kadar ince ise o kadar zararlı” imiş. Çünkü bilgisayarın içerisinde kullanılan çipler birbirine yaklaştıkça ve yapıştıkça, doğada geri dönüşümü imkânsız hale geliyormuş. Tamir edilmelerinin zor olması da ince bilgisayarları “çevre düşmanı” yapan bir diğer etmen. Çünkü tamir edilemeyen bilgisayarlar çöpe gidiyor ve dünya adım adım bilgisayar çöplüğüne dönüşüyor. Portatif stadyum Gelelim olimpiyatların düzenlendiği eşsiz stadyuma.... “Eşsiz” diyorum, çünkü hakikaten öyle. Her şeyden önemlisi, bu stadyum “portatif” olarak inşa edildi. Tam bir teknoloji harikası. Mimari açıdan “lego tipi stat” olarak adlandırıyorlar. Seyirci kapasitesi an itibarıyla 80 bin. Ama bu tribünler öyle inşa edildi ki, olimpiyat bitiminde rahatlıkla sökülecek ve kapasite 25 bine düşürülecek. Ardından da yüksek olasılıkla West Ham United takımının kullanımına tahsis edilecek. Yani bir olimpik stat havasından sıyrılıp, futbol stadına dönüştürülecek. Unutmadan... Bir de 2017 macerası olacak bu Uruş Kapama C M Y B C M Y B