Katalog

SAYFA CUMHURİYET 29 HAZİRAN 2012 CUMA A2 ANKARA Kültür Sanat Dünyaca ünlü müzik grubu Pink Martini’nin kurucusu Thomas Lauderdale: Ve Perde... Eren AYSAN aysaneren@hotmail.com ‘Müziğimiz için global pop diyoruz’ SELDA GÜNEYSU İmaj Hiçbir Şeydir, Emperyalizm Her Şey… olitik sinema üzerine düşündüğümde birkaç film P karesi hemen gözümün önüne gelir. Bunlardan ilki Costa Gavras’ın Z’sidir. Z’de Yunan aşırı sağının sol kanat milletvekili Lambrakis’i öldürme arzusu detaylandırılır. Lambrakis’in Mikis Theodorakis’in müziği eşliğinde canını kurtarmak için sığınacak delik araması faydasızdır. İkincisi ise Pontoverco’nun Cezayir Savaşı’nda Fransız subaylarının işkenceyi aklamak için mantıksal bir dizi çıkarım yapmak zorunda kaldıkları sahnedir. İsabel Allende’nin romanından uyarlanan Ruhlar Evi’nde ise sınıf çatışması meşru ve gayri meşru iki kardeş üzerinden verilir. Ama en etkilendiğim film, Oliver Stone’nin JFK’dir. Jim Garrison (Kevin Costner) ve kimliği belirsiz bir istihbarat subayı (Donald Sutherland) Kennedy’i kimin vurmuş olabileceği üzerine çıkarımlar yaparak nehir boyunca yürürler. İstihbarat subayı Kennedy suikastini, başkanın Amerikan birliklerinin Vietnam’dan çekmek istemesiyle ilişkilendirir. Bu sahnenin pek çok kesim tarafından sorgulandığını, pek çok eleştirmenin filmde “gerçek” olanın verilmeyişinden ötürü yaygarayı kopardığını biliyorum. Peki gerçek ne? Derdim Oliver Stone’nin uzun yıllardır bir sinema adamı ve entelektüel olarak, “emperyalizm” olgusu üzerine düşünmesi ve meseleye ürettikleriyle kılçık atması. Sanırım onun üzerine düşünce dizgemi şekillendiren yapımlardan biri de 2003’te vizyona giren Comandante belgeseli oldu. Stone’nin Castro’yla üç günlük teşriki mesaisini içeren yapımda, resmi söylemler dışında bir bakış açısı sunuluyordu. Geçtiğimiz günlerde ise elime Oliver Stone’nun Tarık Ali’yle yaptığı “Tarih Üzerine Söyleşi” kitabı geçti, bir solukta okudum. Tarık Ali üniversite yılarından beri takip ettiğim bir isim. Doksanlı yılların sonunda bütün imkânlarımızı kullanarak, Avrupa solunun en önemli yayın organı “New Left Review”a ulaşmak için çırpınır, çıkan yazıları enine boyuna tartışmaya çalışırdık. Dünya soluna birikimlerini aktaran Samir Amin’den, E. Said’e, D. Harvey’e, Wallerstein’e kadar geniş bir yelpazedeki pek çok ismi birleştiren derginin uzun yıllardır editörlerinin Perry Anderson ve Tarık Ali olduğunu belirtmek gerek. New Left Rewiev’un Türkiye seçkisi Osman Akınhay’ın çabalarıyla yıllarca yayımlandı. Pakistan asıllı bir İngiliz olan Tarık Ali, Oxford’un 68’deki en önemli öğrenci liderlerinden biri... Yazdığı pek çok roman Türkçeye çevrildi. Arthur Miller’ın ilgiyle takip ettiğini açıkladığı oyunları ise çevirmen arıyor. Oliver Stone’ın Tarık Ali’yle yapmak istediği, Amerika’nın özellikle II. Dünya Savaşı’ndan sonra kurduğu küresel imparatorluğun tarihsel seyrine sadece dokunmak değil. Amerika’nın sömürgeciliğe yeni bir biçim verme denemesini tartışmak. Özellikle TürkiyeSuriye ilişkilerinin gerilimde olduğu günlerde, “emperyalizm”in, insan olgusunu dışarıda bırakarak, değişmez hedeflerini nasıl tezgâhladığına bakıyor, ülkelerin nasıl figüre dönüştürüldüğü görüyorsunuz. Ve biliyorsunuz ki, savaş istenirse olur, istenmezse olmaz! Her albümleri ile altın plak kazanan Pink Martini grubu, 9 Temmuz’da, ODTÜ Vişnelik Çim Amfi’de başkentlilere müzik ziyafeti çekecek. Grup, 17 yıllık kariyerlerini özetlediği yeni best of albümleri “A Retrospective”in Avrupa turnesi kapsamında, Ankara, İstanbul ve İzmir’e geliyor. Samurayların aşk şarkılarından, 1930’ların Küba müziğine, Fransızca şansonlardan, Brezilya sokak şarkılarına kadar dinlemesi keyifli şarkıları, tozlu raflardan bulup çıkaran topluluk, China Forbes’un sağlık sorunlarından kısa bir ara vermesi nedeniyle, 2011 yılının Mart ayında gruba katılan Storm Large’ın vokali ile sahneye çıkacak. Konserleri öncesi, Cumhuriyet Ankara’ya konuşan grubun kurucusu, piyanisti ve şarkı sözü yazarı Thomas Lauderdale, “Farklı kültürlerin müziklerini keşfetmek gibisi yok. Konserde Ankaralılar için sürprizlerimiz var. İnanın China Türkiye’ye gelemediği için bizi çok kıskanıyor” diyor. ¦ Pink Martini olarak neredeyse tüm müzisyenlerin klasik müzik geçmişi varken; grubunuza yeni dahil olan Storm’un rock geçmişi nasıl bir enerji veriyor? Hemen hemen hepimizin klasik müzik geçmişi olduğu doğru. Ancak Storm’un geçmişinin özellikle punk ve rock tecrübesiyle ile dolu olması, Pink Martini’ye sahnede çok yüksek enerjili bir hava veriyor. Özellikle şarkı söylerken ne demek istediğime Türkiye’deki dinleyiciler de şahit olacak. ‘China bizi çok kıskanıyor’ ¦ Peki, Pink Martini ile özdeşleşen China’nın ayrılığı geçici bir süre için mi? Aslında China, özellikle Türkiye’ye gelemediği için hepimizi çok kıskanıyor. Ses telleri ile ilgili ciddi bir sorun yaşadı ve bir operasyon geçirmek zorunda kaldı. Bu yüzden sadece sağlığını toparlayana kadar bizlerle değil. Ancak yerine bir solist seçerken çok iyi bir seçim yapmak zorundaydık ve Storm Pink Martini’ye olağanüstü bir renk katmış oldu. ¦ Pink Martini hem farklı ¦ Peki neden farklı dillerde şarkılar? ‘Ayrım yapmayız’ ¦ Peki sizce müziğiniz nasıl bir dinleyici profiline hitap ediyor? Böyle bir ayrım yapmayı asla düşünmeyiz. Tüm dünyada, gittiğimiz her ülkenin dinleyicileri şarkılarımızı sevsinler isteriz. Bu yüzden de müziğimizi tanımlarken her seferinde “global pop” demeyi tercih ediyoruz. Sanırım bunu yıllar içinde Türkiye’deki dinleyici ile de başardık. ¦ Türkiye’ye geldiğinizde en çok yapmak istedikleriniz? Çok yoğun bir konser programımız var ve konser sonrası güzel bir akşam yemeğinin dışında fazla bir fırsat olmuyor. İzmir ve Ankara’dan sonra hemen Yunanistan’a uçuyoruz ve Atina konserimiz var. 19 Temmuz İstanbul konserinden sonra da yine yollardayız. dillerde şarkıları bir araya getiriyor, hem de farklı tarzlarda şarkıları... Çok sıkı bir çalışma gerektir miyor mu? Bu emeği uzun zaman boyunca özellikle China verdi ve beraberce çok iyi hazırlandık. Ancak farklı dillerde repertuvar hazırlarken dil profesörlerinden de çok ciddi bir yardım aldı. Aramıza yeni katılan Storm Large, çok daha kısa bir sure içinde, çok çok çalışmak zorunda kaldı ve şimdi 14 farklı dilde şarkılar söylüyor. Elbette tüm bunlar çok sıkı bir çalışma gerektiriyor. Farklı kültürlerin iyi müziklerini keşfetmek gibisi yok. Özellikle iyi hikâyeleri olan eski şarkıları bulmak büyük bir keyif veriyor. Gittiğimiz farklı ülkelerde de o ülkenin dinleyicilerinin şarkılarını söylediğimizde yakaladığımız enerji bambaşka oluyor. Bunu 8 Temmuz’da Çeşme’de, 9 Temmuz’da Ankara’da ve 19 Temmuz’da da İstanbul’da sürprizlerimizle yine yaşıyor olacağız. ¦ Konserlerinizin sürprizleri neler? Yıllardır; Pasion Turca ekibiyle çalışıyoruz ve bize şimdiye kadar birçok şarkıcının albümlerini hediye ettiler. Zeki Müren, Sezen Aksu ve Tarkan’ı çok iyi biliyoruz ama özellikle en son keşfimiz Belkıs Özener. “Aşkım Bahardır” şarkısı son saplantımız ve Storm sahnede söylüyor olacak. Ben Ankara ‘Cazz’ladı Kovalı tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Mimarlar Odası öncülüğünde birçok sivil toplum kuruluşu tarafından desteklenen, “Ben Ankara; Başkent Dayanışması”, “Ses çıkaran ne varsa, tencere, tava, sopa, kapak, enstrümanını al gel” sloganıyla duyurduğu protesto gösterisini Sakarya Caddesi’nde gerçekleştirdi. Ankara’daki kültür mekânlarının yok edilmesini ve tiyatroların özelleştirilmek istenmesini protesto eden grup, “Ben Ankara, Başkent Ankara’yı kültür ve sanat başkentliğinden yoksun bırakmak isteyenlere cazzlıyor” ifadelerini kullanarak tepkilerini dile getirdi. Mimar Vedat Ağca tarafından okunan basın açıklamasında akşamları kapısında sıra beklenen, kuyruk olunan, operalara, konserlere, tiyatrolara hasret kalındığı belirtilirken, açıklamanın devamında şunlar kaydedildi: “Ankara kültür ve sanattır, ama ne yazık ki kültür ve sanattan nasibini almamış kişiler tarafından yönetilmektedir. Önce Yeni Sahne yok edildi, şimdi Devlet Tiyatroları’nı yok etmeye çalışıyorlar. Sanat demek düşünmek demektir; düşünceden korkuyorlar. Sanat demek aydınlık demektir; aydınlıktan korkuyorlar. Ankara büyük bir hapishaneye dönüşüyor.” EĞLENCE HAYATI ¦ Hayal Kahvesi’nde “Gergedan”, saat 21.00’de, Bugün ücret 20 TL. ¦ If Performance Hall’de “Aloha to Summer Party”, saat 20.30’da, ücret 15 TL. ¦ Hipodrom AVM’de Ebru Gündeş ve Sinan Özen konseri, saat 19.30’de, ücretsiz. ¦ Mocha Loucha’da “LÖSEV için Çalışıyoruz” etkinliği, saat 21.30’da, ücret 25 TL. SATILIK KONUT SAHİBİNDEN 3+1 5.katta Maltepe’de yapılı daire ¦ Hayal Kahvesi’nde “Gravity”, saat 21.00’de, Yarın ücret 25 TL. ¦ If Performance Hall’de “Zoo”, saat 20.00’de, 210.000 TL 0532 238 01 39 ücret 13 TL. ¦ Jale Tezer Konser Salonu’nda “Akdeniz Fla menko Atölyesi Yılsonu Gösterisi”, saat 20.00’de, ücret 15 TL. ¦ Hipodrom AVM’de Ankara Alışveriş Festivali kapsamında Sibel Can konseri, saat 19.30’da, ücretsiz. ¦ ODTÜ Vişnelik Tesisleri’nde “Zaz”, saat 19.00’da, ücreli. ¦ Hipodrom AVM’de Ankara Alışveriş Festivali KORSAN KİTAP KÖTÜ BASILIR. OKUMA ALIŞKANLIĞINI YOK EDER. BESAM 1 Temmuz Pazar kapsamında Ajda Pekkan ve Enrico Macias konseri, saat 19.30’da, ücretsiz. ¦ Saklıkent’te “V. Optimum Show Salsa Yarışması”, saat 19.00’da, ücret 20 TL. Yayımlayan : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 29 Haziran 2012 Cuma Sahibi Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon Yazışma Adresi Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu, Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : ankcum@cumhuriyet.com.tr C M Y B C M Y B : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER