02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

SAYFA CUMHURİYET 16 ŞUBAT 2012 PERŞEMBE A2 ANKARA Kültür Sanat ŞAiRinÇIKInI Orhan TÜLEYL OĞLU [email protected] Kadınların gözdesi operada PINAR AYDIN izlence Şefik KAHRAMANKAPTAN [email protected] Conrad tutkunlarına iyi haber oseph Conrad’ın öykülerini içeren “Altı Öykü” J adlı kitap pek yakında kitapçı raflarında yerini alacak. Kitabın sonradan yapılan birçok derlemeden biri olmadığını, Conrad’ın kendisi tarafından bir araya getirildiğini hemen söyleyelim. Kitap, ünlü yazarın Lord Jim ve Gizli Ajan romanlarını dilimize kazandıran Hasan Fehmi Nemli’nin Türkçesiyle İletişim Yayınları’ndan çıkacak. Ankara’da yaşayan Hasan Fehmi Nemli, tam anlamıyla bir Conrad tutkunu. Sadece sevdiği kitapları çeviriyor. İngilizceden ve Fransızcadan yaptığı otuza yakın çevirisi bulunuyor. Bunların içinde J. J. Rousseau’dan “Yalnız Gezerin Hayalleri”, Voltaire’den “Zadig”, “Micromegas”, Poe’nun ve Lovecraft’ın tüm öykü ve romanları var. Hasan Fehmi Nemli, 1950 Zara doğumlu. ODTÜ Kimya Mühendisliği bölümünden mezun olmuş. Ancak ilgi alanı hep edebiyat olmuş. 12 Mart dönemini genellikle cezaevlerinde geçirmiş. Beş altı defa tutuklanmış, hüküm giymiş. Yaklaşık otuz yıl mühendislik yaptıktan sonra emekliliğe ayrılmış. Kitaptaki öykülerden sadece “Hoyrat” bir denizcilik öyküsü. En umulmadık anlarda bir kazaya neden olan, “ecinli”, “sakar” bir geminin öyküsü. Bir diğer öykü yazarın daha önce “Bir Şeref Meselesi” adıyla bağımsız olarak yayımladığı, sonra “Düello” adıyla bu kitaba aldığı, Napolyon döneminde kırk yıl süren bir “düello”nun öyküsü. Üçüncü öykü, Gaspar Ruiz. Hayli naif, ama son derece sevimli bir macera, tutkulu bir aşk öyküsü. Bir Anarşist ve Muhbir adlı öyküler ise Gizli Ajan’ın bir başka çeşitlemesi. “Kont” başlığını taşıyan son öykü, hem çok hüzünlü hem çok eğlenceli bir öykü. Hasan Fehmi Nemli, “İnsan ruhunun derin dolambaçlarında yapılan yolculukların en muhteşemini bence Poe ve Conrad yapmıştır” diyor. Conrad’ın çok önemli bir özelliğine dikkat çekiyor: “Büyük yazarlar görüneni başka bir ışık altında ve başka bir açıdan bir daha gösterirler bize. Bir yerlerde bir şeyler olduğunu bizden önce ya da bizden güçlü olarak hisseder ve bunları soruya dökerler. En yakıcı insanlık halleri üzerinde sorular, bizim çoktan karara bağladığımızı sandığımız, çok net düşüncelere sahip olduğumuzu düşündüğümüz konular hakkında sorular sorarlar. Yeni sorular sorarlar. Conrad’ın ‘La Condition Humaine’ üzerine sorularının Malraux’nunkilerden daha yakıcı olduğunu düşünüyorum. Ki bu soruların bazıları şunlardır: ‘Dostluk nedir? Yiğitlik nedir? Erdem nedir? Suç nedir? Suçluluk nedir? Bunlar için evrensel, her yerde, her dönemde, herkes için geçerli cevaplar var mıdır? Cesaret hiç korkmamak mıdır, ölesiye korkup yine de bildiğini yapmak mıdır?’ Sorular her zaman cevaplardan önemlidir. Ve çok bilinen bir şeydir: soru ve sorunlar ancak cevapların olduğu yerde vardır.” Hasan Fehmi Nemli ile oldukça keyifli sohbetimiz, şu sözlerle sona erdi: “Conrad’ı; dili için, romanlarındaki muhteşem kurgu için, müthiş serüvenlerinin peşine düşmek için, egzotik bir coğrafyada gezinmek için, felsefi soruları için ve daha birçok nedenden dolayı okumalıyız.” Ankara Devlet Opera ve Balesi, Mozart’ın iki perdelik Don Giovanni operasını sahnelemeye başladı. Tescilli çapkın Casanova’nın yaşam öyküsünden esinlenilen eserde iflah olmaz bir hovardanın başına gelenler gülünçlü şekilde anlatılıyor. Don Giovanni’nin elde ettiği kadınların sayısı hayli kabarık, listesinde 91’i Türkiye’den olmak üzere toplam 2189 kadın yer alıyor. Eseri bestelerken Mozart’la görüşmüş olan Casanova 1787’deki ilk temsili izlemiş. Yapımda rol alan sanatçılardan bazılarıyla rolleri ve kendileri hakkında keyifli bir sohbet yaptık. Don Giovanni rolünü oynayan genç bariton Serkan Kocadere, onun kötü biri olmadığını, bir kadını elde ederken sonuçtan çok sürecin ona heyecan verdiğini söylüyor: “Çapkınlar onun gibi vaat et ve ısrar et yöntemini uyguluyorlar, ama son kararı kadınlar veriyor. Kendi kişiliğime yakın bulmasam da çok severek oynuyorum Don Giovanni rolünü. Mozart gibi zamanının ilerisinde.” Kocadere için Don Giovanni rolünün ayrı bir yeri var. Eşiyle ilk tanıştıkları gece Don Giovanni’yi izlemişler ve ona serenat yaparak evlilik teklif etmiş. Don Giovanni’ye bağlılıkla hizmet eden Leporello’yu canlandıran genç bas Kemal Yaşar, eserde sağ duyuyu İşte size “yorum farkı” fırsatı... ynı yapıtı iki farklı solistten, iki farklı şef yönetiA minde iki ayrı orkestradan “canlı” olarak dinleyip “yorum farkı” nedir kafa yormak istemez misiniz? İşte kaçırılmaz bir fırsat: Robert Schumann’ın Op.129 La minör “Viyolonsel Konçertosu”nu 1617 Şubat akşamları ünlü Brezilyalı çellist Antonio Meneses (d.1957) Polonyalı şef Marek Pijarowski yönetimindeki CSO eşliğinde seslendiriyor. ARD ve Çaykovski gibi önemli yarışmalardan altın madalyalı, Avrupa’da tanınmış bir solist ve hoca olan Meneses’in elinde, Napolili luthiye Gagliano’nun imzasını taşıyan 1730 yapımı iyi bir İtalyan sazı bulunuyor. Hemen ertesi gece 18 Şubat Cumartesi akşamı, bu kez BSO’nun viyolonsel grup şefi, Arnavut çellist Hayrettin Hoca (d.1958) aynı konçertoyu Romen asıllı, Avusturya vatandaşı olarak İsviçre’de yaşayan şef Ion Marin yönetimindeki BSO eşliğinde seslendirecek. Yaklaşık 200 yıllık bir İtalyan sazla çalan Hoca, bizim Ferid Alnar’ın konçertosu dahil, repertuarında çok sayıda çello konçertosu bulunduruyor. BSO’nun yaptığı bütün kayıtlarda çello sololar ona ait. Schumann’ın konçertosunun viyolonsel dağarının romantık, coşkulu, canlı, müthiş bir iç ahenge sahip, üç bölümü birbirine bağlı çalınan 24 dakikalık “seçkin” bir yapıt olduğunu anımsatalım. Acaba sazlarının yapımlarından kaynaklı tını farkı ne, aynı konçertoyu nasıl yorumlayacaklar? Şeflerden hangisi daha duyarlı bir eşlik gerçekleştirecek? Plaktan dinlemek başka, canlı dinlemek başka! Böyle “rastlantı” her zaman bulunmaz! “Canım aynı yapıt” demeyin, iki konserdeki senfoniler farklı, CSO’da A. Scriabin 3. Senfoni, BSO’da F. Mendelssohn “İtalyan” tanımlı 4. Senfoni var... Don Giovanni operasının oyuncuları ile görüştük. (Soldan sağa: Serkan Kocadere, Görkem Ezgi Yıldırım, Pınar Aydın, Kemal Yaşar.) Fotoğraf: Gürhan Gürgen temsil eden Leporello’nun seyirciye güven verdiğini ve onlara olayları kendi gözünden izlettirdiğini söylüyor. Don Giovanni’nin asalet ve zenginlik vaat ederek neredeyse elde etmek üzere olduğu köylü gelin Zerlina rolünü gencecik kolaratur soprano Görkem Ezgi Yıldırım oynuyor. Yıldırım, onun çok da saf olmadığını, aşktan çok Don Giovanni’nin asil olmasından etkilendiğini düşünüyor. Ona göre Zerlina, başkalarının başına gelenin, kendi başına gelmeyeceğini sanıyor, ama yaşayıp öğreniyor. Mozart, Fransız ihtilali etkisiyle benimsediği eşitlikkardeşliközgürlük unsurlarını eserlerinde sıkça kullanmış. Bu eserde özgürlüğün sınırının bencilliğe vardığında kabul edilmez olduğunu görüyoruz, kadına ve insana değer veren Mozart için bu böyle. Yıldırım, Yaşar ve Kocadere, keyifle oynadıkları bu eseri mutlaka görmenizi istiyorlar. İzlemeden önce konusunu okumuş olmanızın müzikle daha kolay buluşmanızı sağlayacağını söylüyorlar. BUGÜN NEREDE, NE VAR? Sergi ¦ RabiaUğur Çalışkan resim 2 Mart’a dek Krişna Sa Tiyatro ¦ Ankara Devlet Tiyatrosu’nda, Akün Sahnesi’nde “Yas nat Galerisi’nde. (418 02 53) ¦ Perincan Yalnızcık resim 5 Mart’a dek Doku Sanat Galerisi’nde. (430 78 80) ¦ Anton Antonov resim 5 Mart’a dek Valör Sanat Galerisi’nde. (442 00 72) ¦ Hasan Taşdemir resim 5 Mart’a dek Doku Sanat Galerisi’nde. (430 78 80) Tunç Tanışık resim 14 Mart’a dek Armoni Sanat Galerisi’nde. (440 43 24) Konser ¦ CSO Konser Salonu’nda, Cumhurbaşkanlığı Senfoni Or kestrası’nın (CSO) şef Marek Pijarowski yönetiminde vereceği, dünyaca ünlü viyolonsel sanatçısı Antonio Meneses’in solist olarak yer alacağı konser bugün saat 20.00’de. (310 72 90) tık Adam”, Altındağ Tiyatrosu’nda “Sinek Kadar Kocan Olsun, Başında Bulunsun”, Büyük Tiyatro’da “Bir Tayyare Serüveni”, Küçük Tiyatro’da “George Dandin”, Stüdyo Sahne’de “Bir Delinin Hatıra Defteri” adlı oyunlar bugün saat 20.00’de izleyici ile buluşacak. Oda Tiyatrosu’nda “Kontrabas” adlı oyun saat 18.30’da sahnelenecek. (310 19 45) ¦ Ankara Sanat Tiyatrosu’nda, Genç Oyuncular Sahnesi’nin sahneleyeceği “Pir Sultan” adlı oyun bugün saat 19.00’da. (417 76 76) ¦ Şinasi Sahnesi’nde, Tiyatro İstanbul’un yeni oyunu “Yaklaştıkça”, bugünden 19 Şubat’a değin saat 20.00’de, sanatseverlerin beğenisine sunulacak. (467 17 44) ¦ Mavi Sahne’de, “Oyunun Oyunu” adlı oyun bugün saat 20.00’de. (241 02 33) Söyleşi ¦ Çankaya Belediyesi Çağdaş Sa ¦ If Performance Hall’de, Zakkum müzik grubunun ve ¦ ODTÜ Kültür ve Kongre Merkezi’nde, Tamburi Mundi Project ile The Rhythms in Diyalogu’nin 15. Ankara Uluslararası Caz Festivali kapsamında vereceği konser bugün saat 20.00’de. (446 27 33) Sahibi : Cumhuriyet Vakfı adına Orhan ERİNÇ Genel Yayın Yönetmeni : İbrahim YILDIZ Ankara Temsilcisi : Utku ÇAKIRÖZER Sorumlu Müdür : Miyase İLKNUR 16 Şubat 2012 Perşembe Editör Sayfa Editörü Reklam Müdürü Satış Koordinasyon Yazışma Adresi Telefon Eposta : Cumhuriyet Gazetesi Ankara Bürosu,Ahmet Rasim Sokak No:14 06550 Çankaya : 0312 442 30 50 : [email protected] : Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ Basıldığı Yer : DPC Doğan Medya Tesisleri Dağıtım : YAYSAT Yerel ve süreli yayın Yayımlayan C M Y B C M Y B : Murat KIŞLALI : Okan AKYÜREK : Kerim TAŞKAN : Osman ÖZER Ali Sirmen receği konser bugün saat 00.30’da. (418 95 06) natlar Merkezi’nde, Cumhuriyet gazetesinin Çankaya Belediyesi ile birlikte ortaklaşa düzenlediği “Çankaya Cumhuriyet Söyleşileri”nin bu ayki konuğu CHP İstanbul Milletvekili Şafak Pavey ve yazarımız Ali Sirmen. Sirmen ve Pavey, bugün saat 18.00’de, “Türkiye, Ortadoğu ve İran” başlıklı söyleşi gerçekleştirecek. Söyleşinin moderatörlüğünü Ankara Temsilcimiz Utku Çakırözer üstlenecek. (468 21 05) ¦ Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde, Cem Karabay’ın vereceği “Sualtı Rekortmeni, Sualtında En Uzun Süre Yaşayan Adam” başlıklı söyleşi bugün saat 19.30’da. (442 30 50) Şafak Pavey Yaşar’dan CKM’ye sergi ziyareti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Cumhuriyet Kültür Merkezi’nde (CKM) Mahmut Turgut’un ‘Yüreğimdeki Çiçekler’ adlı fotoğraf sergisini ziyaret etti. Bu sergi ile ailelerin onurlandırıldığını söyleyen Yaşar serginin anı defterine şu notu düştü: “Şiir, edebiyat, siyaset adına ömür vermiş ve unutulmaz eserler kazandırmış fotoğrafların gelecek kuşaklara taşınması açısından yaptığınız bu sergiyi görmekten mutluluk duyuyorum. Size Yenimahalle adına teşekkür ediyorum”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle