Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sayfa 27 Kasım 2012 Salı a4 Yaşam Londra’da Kültürel Miras, Ankara’da isporta Pazarı! , İ zmir’deki bir benzeri günümüzde kültür varlığı olarak korunuyor ve sanatsal faaliyetlere ev sahipliği yapıyor. Kâh Ataol Behramoğlu gidip şiir dinletisi sunuyor, kâh Yeni Türkü konser veriyor, film göasterimleri yapılıyor. Mis gibi çim amfiye yayılıyor gençler. Londra yakınlarındaki Battersea Fabrikası günümüzde kültürel miras olarak korunuyor ve sahiplenilen bir tarihi mekân olarak kullanılıyor. Ankara’daki tarihi yapının yerinde ise bugün işporta pazarı var! Ankara Havagazı Fabrikası... Aslında yazının bundan sonraki bölümüne çok da gerek yok. Eğer zihniyeti yansıtacaksak. Ama girişi okurken mimiklerinizi kullandıysanız, tarihi mekânın öyküsünü de merak edersiniz diye düşündük... Elektrik ve havagazı kullanımına Cumhuriyetin kuruluşundan birkaç yıl sonra (1929) kavuşan Ankara’da, ilk üretime Bentderesi ve Güvercinlik’te kurulan fabrikalarda başlandı. Tesisleri devralan firma 1929 yılında Maltepe Havagazı Fabrikası’nı, 1973’te ise Elektrik Santrali’ni hizmete açtı. 57 bin metrekarelik fabrika alanı içerisinde teknik binaların yanı sıra işçi konutları, yemekhane ve cami gibi yapılar ile birlikte kırkı aşkın yapı bulunuyordu. Bu yapılar ilk yıllarda Almanlar, sonraki yıllarda ise Almanların yanı sıra İngiliz ve Türk ustalarca inşa edildi. Cumhuriyetin bu devrinde inşa edilen diğer yapılar gibi Havagazı Fabrikası da uluslararası mimarlık üslubunun sanayi yapılarının özelliklerini taşıyordu. ‘Ankara’yı nurlandıran tesisat...’ Cumhuriyet’in sahibi Yunus Nadi, 14 Ocak 1930 tarihli yazısında elektrik ve tesisatı ve havagazı fabrikasının önemini şöyle anlatıyordu: başvuracak kişinin “hiç olmazsa sanayi mektebini bitirmiş olması” şartının arandığı belirtiliyordu. Endüstriyel mirasa düşmanlık Dönemin hükümeti tarafından 1939 yılında satın alınan Havagazı Fabrikası daha sonra EGO’ya devredilerek işletilmeye başlandı. Üretilen havagazının yetersiz olması ve her istenilen yere verilememesi nedeniyle sonraki yıllarda Ankara’da hava kirliliği tehlikeli boyutlara ulaştı. Bu durum, başkaca yakıtlar konusunda girişimlere başlanmasını zorunlu kıldı. İthal yolla Türkiye’ye ulaşan doğalgazın 1988 yılında Ankara’ya da verilmesinin ardından, önce havagazı fabrikaları, bir süre sonra da elektrik santrali devreden çıkartıldı. Bu çerçevede, 1929’da kurulan Maltepe Havagazı Fabrikası, doğalgazın gelmesiyle birlikte 1990 yılında devreden çıkarıldı. Fabrika, sahip olduğu önem nedeniyle Ankara Kültür ve Tabiat Sararmış Sayfalar FIRATKOZOK “Şimdi Ankara’da artık herhangi bir arızaya uğramak tehlikesinden ebediyen masun olan elektrik tesisatı şehrin içini dışını istediğiniz ziya kuvveti ile parıl parıl yakıyor, havagazı tesisatı ise her istenilen evde sıcak su, mutfak ve hatta teshin ihtiyacatını pek kolaylıkla ve en sağlam şekilde temin ediyor.” Cumhuriyet’in yeni havagazı fabrikasıyla ilgili haberinde, yeni tesislerin “yeni devlet merkezine yakışacak kadar asri ve mükemmellikte” olduğunun altı çiziliyordu. Fabrikayı gezip gören Yunus Nadi, dışarıdan vagonlarla gelen Ereğli kömürünün, asansörler yardımıyla ocaklara taşındığını ve buradan enerji çıkacağına idare mahkemesine dava açtı, ama davayı kaybetti. Karar son olarak Danıştay 6. Dairesi’nin 1996/5342 sayılı kararı ile kesinleşti. Ancak Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından alınan 16.06.2006 tarihli karar ile soğutma kulesi, vinç, havagazı deposu, raylar, pompa istasyonu ve elektrik santralinin bacalarının tescili kaldırılınca; Büyükşehir Belediyesi 13 Haziran 2006 tarihinde başlayan faaliyetlerle kompleksin önemli binalarını yerle bir etti. “Burayı restore edelim, kültür sanat merkezine dönüştürelim”in yerine “Bu metruk yapıyı kaldıralım, güzelce bir pazar yeri açalım” anlayışı hâkim olunca alanın bir bölümü bugün işporta pazarı haline geldi. firatkozok@gmail.com Twitter.com/firatkozok Belki birileri, Cumhuriyetin kalkınma hamlesini, azmini, türlü zorluklar içerisinde neler başarılabileceğinin nesiller boyu görülmesinden rahatsız oldu. Ama sonuç olarak bugün Londra’da, İzmir’de havagazı fabrikalarına gidenler, buram buram tarihi dokuların arasında kültürel etkinliklerin tadınını çıkarır. Bize de oralara uzaktan bakıp imrenmek düşer... İzmir Tarihi Havagazı Fabrikası OKUR GÖRÜŞÜ Harita Mühendisi okurlarımızdan Mehmet Ali Özden, geçtiğimiz hafta Dikmen Vadisi’ni konu aldığımız “Emekçinin Vadisinden Züğürdün Çenesini Yoran Vadiye” adlı yazıyla ilgili görüşlerini, şöyle iletti: “Murat Karayalçın’ın belediye başkanlığı zamanı idi. Dikmen Vadisi’nin 1. etabı polis evinin arkasından başlar. Büyükşehir ve ilçe belediyesinin ortağı olduğu Metropol İmar A.Ş. projeyi yüklenmişti. Dikmen Vadisi bataklık içinde... Londra yakınlarındaki Battersea Fabrikası üretildiğini anlatıyordu okurlarına. Ankara’ya bir anlamda çağ atlatan fabrika, ihtiyacın artması üzerine 1934’te daha da büyütüldü. Fabrikada çalışmak çok önemli bir referans haline geldi. Gazetelere verilen ilanlarda fabrikaya Varlıklarını Koruma Kurulu tarafından 19 Mart 1991’de taşınmaz kültür varlığı olarak tescil edildi. İşporta pazarı olsun daha iyi! Başkentin belediyesi bu karara şapka çıkartıp endüstri mirasına sahip Vadinin Çetin Emeç Bulvarı’na yaslanan kısmında çöp adına ne ararsan var... Harita ekibi olarak Dikmen Vadisi projesine ilk ayak basan teknik eleman bendim herhalde... Resimde görülen havuzun ve seyir teraslarının herbirinin koordinatları elimden çıktı. Özetle emeğim çoktur. Gecekonduların çağdaş konuta dönüştüğü başarılı bir projeydi Dikmen Vadisi projesi... Sonrası malum... Büyükşehir el değiştirince, gelenler rant alanı olarak gördü vadiyi... Dikmen Vadisi’ne ve yaşayanlarına bakışın değişmesinin temel nedeni de bu olsa gerek!” Yalandan değil, gerçekten akıllı İ smi “akıllı telefon” olsa da bu cihazların akıllı olup olmadıkları tartışılır. Kavramsal tartışma bir yana, bilim dünyası gerçekten “akıllı” bilgisayarlar üretme sevdasına düştü. ABD hükümetinin desteklediği özel bir proje üzerinde çalışan IBM, 10 milyar sinir hücresi içeren beyin simülasyonu oluşturmayı başardı. Hedef: İnsan beyni gibi çalışan bilgisayarı geliştirmek. Projenin arkasında Pentagon yani ABD Savunma Bakanlığı bulunuyor. Bugün dünyanın her evine girebilen internetin de aslında askeri birimler arasında haberleşme amacıyla geliştirilen bir proje olduğunu hatırlarsak, insan beyni gibi çalışan bilgisayar projenin de ne kadar ciddi olduğu ortaya çıkıyor. Proje özünde makak (bir noktaları) kullandı. 100 trilyon maymun türü) beyni örnek rakamı, insan beynindeki alınarak oluşturulan bir nörosinaps sayısını temsil ediyor. sinaptik beyin ağı. IBM bugüne Gerçekleştirilen kadar gerçekleştirilen en büyük simülasyonlda, 2 milyardan beyin simülasyonunu fazla nörosinaptik çekirdek, oluşturdu. Pentagon’a beyni model alan ve bağlı özel araştırma bu kapsamda gri ve kurumu DARPA ile ak madde bağlantısı birlikte çalışan IBM, bulunan 77 bölgeye TEKNO California’daki ayrıldı. Gri madde DIRDIR Lawrance Livermore ağı modellere göre Deniz Araboğlu teknodirdir@gmail.com Ulusal oluşturulurken, ak Laboratuvarı’ndaki madde için makak (LLNL) Sequoia süper beyni örnek alındı. bilgisayarını kullanarak Toplamda, 530 milyar oluşturduğu simülasyonda, 10 nöron ve 100 trilyon sinaps, milyar sinir hücresi ve 100 gerçek zaman oranla 1542 kat trilyon sinaps (sinir hücreleri ve daha yavaş işleyen bir beyin diğer hücrelere mesaj simülasyonu oluşturdu. iletilmesini sağlayan bağlantı Ancak bu hızın, bilgisayar alanında bugün için “çok iyi” olduğu belirtiliyor. Devler optiklere özendi! oogle’ın “akıllı gözlük” projesine rakip çıkması hiç gecikmedi. Microsoft da kolları sıvayarak “daha akıllısını” tasarlamaya başladı. Microsoft’un akıllı gözlüğünün Google Glass’dan çok farklı özelliklere sahip olacağı belirtiliyor. Google Glass’ın sol tarafında yalnızca küçük bir ekran bulunuyor ve oradan bilgi alınabiliyor. Bu sistem gözlük ile internete bağlanarak Google Glass’ın akıllı telefon gibi kullanılmasını sağlıyor. Microsoft’un gözlüğünde ise “zenginleştirilmiş gerçeklik” özelliği bulunacak. Örneğin bir spor müsabakasını stadyumda G Samsung da küçülttü elefonların bir büyüyüp bir küçülmesi modasına Samsung da uydu. “Not defteri” uygulaması nedeniyle akıllı telefonlarını rakiplerinin yanında “dev” gibi duran ebatlarda üreten Samsung, tüm dünyada popüler hale gelen S3 modelinin bu kez “mini”sini piyasaya sürdü. Tıpkı Sony’nin Xperia telefonun, Apple’ın da iPad’in küçük versiyonunu sunduğu gibi. Samsung S3 Mini’nin ABD’deki satış fiyatı 410 dolardan başlıyor. Satış şimdilik amazon.com internet sitesi üzerinden yapılıyor ve cihaz henüz Türkiye’ye gelmedi. Henüz canlı gözle görüp test edemedim, ama Samsung S3 Mini’nin büyük boy S3’e kıyasla daha yetenekli bir telefon olduğu belirtiliyor. Ekran büyüklüğü 10.1 santimetre. AMOLED ekranı 800x480 piksel çözünürlükte. Android 4.1 işletim sistemiyle çalışan cihazın işletim sistemiyle çalışıyor. Çift çekirdekli 1GHz çip kullanan S 3 mini, 1 GB RAM’e sahip bulunuyor. Cihaz 8 GB ve 16 GB’lık modelleriyle sunuluyor. Belleği microSD kart girişiyle 32 GB’a yükseltilebiliyor. Telefonun arka tarafında 5 MP, ön tarafında VGA çözünürlüklü kamera var. Ağırlığı 11,5 gram. T canlı gözle izlerken, maçın istatistik verileri gözlüğün camına yansıyacak. Böylece bir yandan maçı izlerken bir yandan istatistikleri takip edebileceğiz. Google ve Microsoft’un ardından kısa zaman içinde Apple’ın da gözlük sektörüne girmesi bekleniyor. Teknoloji uzmanlarının büyük bölümü, yeni nesil gözlüklerin akıllı telefonların yerini alamayacağını düşünüyor. Ancak teknoloji dünyasındaki hızlı akım değişimlerine bağlı olarak insanların internete erişim aracı olarak telefonların yerine bu gözlükleri tercih edeceği edeceğine inananlar da azımsanacak sayıda değil. ‘Bordo Bereliler’ oyun oldu üm dünyada oyunseverlerden büyük ilgi gören First Person Shooter (FPS) strateji oyunu Arma 2: Arrowhead’e Türkçe yama eklendi. Bu yama sayesinde, Türkiye’den SAT, SAS, Jandarma Özel Harekat askerleri ile “Bordo Bereliler” de oyunun kahramanları arasına girdi. Türk askerlerini tercih eden oyunculara teröristlerle mücadele görevi veriliyor. ABD menşeli oyuna Türkçe yamayı Turkish Mod Team (TMT) isimli bir grup hazırladı. T C MY B