Katalog

19 Kasım 2012 Pazartesi Sayfa kent a3 Yurttaş şikâyet etti savcılık harekete geçti Fuhuş kartlarına soruşturma Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, fuhuş amacıyla cadde ve sokaklara atılan kartlara ilişkin “müstehcenlik” ve “fuhuş” suçları kapsamında soruşturma başlattı. TCK’nın 226/1 (b) maddesi, “Müstehcen içerikleri çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösteren ve görülebilecek şekilde sergileyenlerin” 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını öngörüyor. Ankara Cumhuriyet Savcılığı, başkent sokaklarında sık sık karşılaşılan gelişigüzel yere savrulmuş fuhuş kartları için harekete geçti. Bazı vatandaşların Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) ve Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne yaptıkları şikâyetler Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletildi. Bunun üzerine Ankara Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Gökçek, “müstehcenlik” suçuna ilişkin 226/1 (b) ve “fuhuş” suçuna ilişkin 227/2. maddeleri kapsamında soruşturma başlattı. Soruşturma kapsamında, söz konusu kartların üzerindeki telefon numaralarını kullanan 6 kadın, bu kartların basımına aracılık eden bir güvenlik görevlisi ve kartları basan 2 kişi tespit edilerek, gözaltına alındı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen 9 şüpheli ifadelerinin ardından serbest bırakıldı. Kartların basımına aracılık ettiği öne sürülen S.B’nin ifadesinde, kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmediği, ancak telefon kayıtları incelendiğinde fuhuş yaptığı belirlenen kadınlar ve kartları basan matbaa sahipleriyle sık sık görüştüğünün tespit edildiği belirtildi. Şüphelilerin ifadesinde, kartların para karşılığı çocuklar ve bazı taksiciler tarafından caddelere atıldığını dile getirdiği kaydedildi. Soruşturmanın genişletileceği ve yeni gözaltıların yaşanabileceği bildirildi. İdari para cezasına iptal Öte yandan, Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesi’nin sokaklara bu tür materyalleri saçanlar hakkında belediyeler tarafından “çevre kirliliğine yol açtığı” gerekçesiyle idari para ceza verilmesi uygulamasını iptal ettiği öğrenildi. TCK’nın 226/1 (b) maddesinde, “müstehcen içerikleri çocukların girebileceği veya görebileceği yerlerde ya da alenen gösteren ve görülebilecek şekilde sergileyenlerin” 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını öngörüyor. “Fuhuş” başlıklı 227/2. maddede ise “bir kimseyi fuhşa teşvik eden, bunun yolunu kolaylaştıran ya da fuhuş için aracılık eden veya yer temin edenlere” 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası verilmesini düzenliyor. Enerjisa’dan 5 milyon TL’lik yatırım Enerjisa Başkent Elektrik Dağıtım A.Ş. (Enerjisa) Yenimahalle’nin ana caddelerindeki alçak gerilim havai hat şebekesini yeraltına aldı. Enerjisa bu hizemetle, ilçenin elektrik şebekesini modern bir duruma getirirken, şehir ve çevre düzenlemesine da katkıda bulundu. Bölgedeki aydınlatmaların da yenilendiği proje için toplam 5 milyon TL yatırım yapıldı. Proje kapsamında; Ragıp Tüzün,Yeniçağ, Tepealtı ve Çarşı mahalleleri ile İvedik, Ragıp Tüzün, Akın ve Pazar caddeleri üzerindeki şebeke yeraltına alındı. Bu sayede, şebekenin dış şartlardan etkilenmemesi ile elektrik kesintilerinin sayı ve sürelerinde azalma sağlanması hedeflendi. Ayrıca, Yenimahalle’deki cadde ve sokaklarda aydınlatılmamış bölüm bırakılmadan yapılan bu proje ile şehir estetiğinin korunmasının yanı sıra, güvenlik açısından da olası risklerin azaltılması sağlanacak. Bu çalışmalarda toplam 380 adet yeni aydınlatma direği ile 170 adet alçak gerilim panosu şebekeye eklendi. Ayrıca, 16 kilometre kanal kazılarak 60 kilometre kablo kullanıldı. Latince yerine Arapça Ankara Kız Lisesi’nin mezunları okullarında kurdukları müzeyle sevinci ve hüznü aynı anda yaşıyor İKLİM ÖNGEL Ankara Lisesi ve mezunlar derneğinin işbirliğiyle kurulan Ankara Lisesi Müzesi, mezunlarını lise yıllarına geri götürdü. Atatürk’ün okulu ziyaretinde çekilen fotoğrafların, öğrencilerle birlikte okuduğu kitapların, bizzat imzaladığı karnelerin, okula hediye ettiği piyanonun ve eski eğitim yıllarına ailt pek çok malzemenin sergilendiği müzeye ziyarette bulunan mezunlar duygulu anlar yaşadı. Şu anki eğitim sisteminin Cumhuriyet döneminden çok daha farkı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. İlbilge Saldamlı, “Ben bu okulda Latince okudum, şimdi Arapça okutulacak” derken oğlu da kendisi gibi Ankara Lisesi mezunu olan Nilgün Koçak, “Şimdiki çocuklar yalnızca sınavlara hazırlanıyor. Okulun bir tarihi olması onları çok ilgilendirmiyor. Benim oğlum, bu müzeye neden bu kadar değer verdiğimi anlamıyor” diyerek yeni nesilden yakındı. Ankara Lisesi Müzesi, Cumhuriyetle yaşıt olan Ankara Lisesi’nin 89. kuruluş yılında açıldı. Mezunlarının arasında Jülide Gülizar, Yıldız Kenter, Adalet Ağaoğlu, Özden Toker ve Buket Uzuner gibi pek çok başarılı kadının bulunduğu lisenin müzesinde Atatürk’e ve Cumhuriyete dair pek çok anı bulunuyor. Cumhuriyet Ankara, okulun Ankara Kız Lisesi olduğu dönemin farklı tarihli mezunlarıyla söyleşi gerçekleştirdi: ¦ Engin Kendi (1962): Üniversiteye gittiğimde hiç zorluk çekmedim. Öğretmenlerimiz bizi her konuda geliştirdi. Çok yakın zamana kadar bizler öğrencilerimize şu an bu müzede bulunan labaratuvar aletleriyle eğitim veriyorduk. Biz o yıllarda kullanmışız, şimdi müzede sergileniyor. ¦ İlbilge Saldamlı (1958): Biz çok şanslı bir kuşaktık. Biz her alanda uygulamalı eğitim gördük. Ben Latince okudum, şimdi Arapça okutacaklar. Dilimizi dahi kaybetme tehlikesinin bulunduğu bir ortama doğru itiliyoruz. ¦ Nursun Erel (1973): Okulun yıllar geçtikçe fiziksel anlamda geriye gidişini görüyor ve üzülüyorum. Şimdiki çocuklarla aramızda çok fark var. Bizler ödev hazırlamak, sınavlara çalışmak için kütüphaneleri dolaşırdık. Şimdiki gençler üzerinde ise internet hakim. ¦ Nilgün Koçak (1975): 2008’de oğlumu kayıt için getirdiğimde ağladım. Okul dökülüyordu. Şimdiki çocuklar duyarsız. Yalnızca sınavlara hazırlanıyorlar. Okulun böyle bir tarihinin olması benim çocuğumu ilgilendirmiyor. Benim bu müzeye neden bu kadan değer verdiğimi anlamıyor. ¦ Aynur Ataklı (1975): Ben İş Bankası yönetim kurulu üyesiyim ve Atatürk’ün hisselerini temsil ediyorum. Yönetimde 3 kadın var ve 2’si buradan mezun. Böyle bir tesadüf ancak eğitimdeki başarıyla mümkündür. TOKİ bu kez Yapracık’la gündemde Ankara Milletvekili ve İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Üyesi Levent Gök, Yapracık Toplu Konut Projesi kapsamında hak sahiplerine teslim sürecinde yaşanan sıkıntıları Meclis gündemine taşıdı. Hak sahiplerinin Konut Tespit Föyü verilerek saatlerce bekletildiğini belirten Gök, hak sahiplerinin tespit ettiği aksaklıkların giderilmediğini kaydetti. TOKİ aracılığıyla ev sahibi olan yurttaşların benzer olumsuzluklar yaşadığına dikkat çeken Gök, “TOKİ’de soruşturma başlatılacak mı?” diye sordu. CHP’li Gök, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde şunları sordu: ¦ TOKİ aracılığıyla konut sahibi olmak üzere girişimde bulunan yurttaşların büyük çoğunluğunun benzer şikâyetleriyle ortaya çıkan bu olumsuzlukların TOKİ işleyişinde ciddi rahatsızlıkları göstermiş olması nedeniyle TOKİ’de esaslı bir inceleme ve soruşturma başlatacak mısınız? ¦ Çoğu kirada oturan ve ev sahibi olmakla mutlu olacaklarına, bir yandan taşınamadıkları evlerinin başlayan borç taksitleri ve diğer giderleriyle, bir yandan kiracı olarak oturmakta oldukları konutların kira, yakıt gibi zorunlu giderleriyle boğuşan mağdur, mutsuz hak sahiplerini rahatlatacak bir açıklama yapılmasını sağlayacak mısınız? ¦ Konutların eksiklikleri giderilip tam anlamıyla yerleşimekullanıma hazır edilene kadar taksitlerin ve bina aidatlarının başlatılmamasını temin için talimat verir misiniz? STK’lerden Fethi Yaşar’a destek Belediye Yasası ile bölünen Yenimahalle’de faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları (STK), Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar’a destek ziyaretinde bulundu. STK yöneticilerinin yasaya ilişkin ilk tepkileri ise “Bölünmek istemiyoruz” oldu. Dernek yöneticileri ve üyelerin gerçekleştirdikleri ziyaretlerde “Yaşar’a tam destek” sözü verildi. Gece yarısı kabul edilen yasanın tartışılmaya başlamasının ardından Çayyolu’nda faaliyet gösteren STK’ler harekete geçti. Dernek yöneticileri, yasanın yürürlüğe girmeden önce halka sorulması gerektiğini bildirdiler. STK’ler aldıkları hizmetten dolayı Yenimahalle sınırları içerisinde olmaktan memnun olduklarını dile getirdiler. Bölge halkının çoğunluğunun yasaya karşı çıktığını belirten STK yöneticileri, halkın düzenlemeyle ilgili bilinçlenmesi için yürütmek istedikleri çalışmaları da Fethi Yaşar’a anlattı. Türkiye çapında faaliyet gösteren Demokratik Dayanışma Hareketi Genel Başkanı İrfan Gürler, Çayyolu’nda yaşayan yurttaşlara haksızlık yapıldığını söyleyerek bu haksızlık karşısında sessiz kalmayacaklarını belirtti. Gürler, yasanın, oy hesabıyla siyasi kaygılar taşıyan düzenlemelerle doldurulduğunu iddia etti. Dernek olarak bölünmemek adına Yenimahalle Belediyesi’nin yanında yer alacaklarını belirten Gürler, “Çayyolu’nun Yenimahalle’den kopmaması için elimizden geleni yapacağız” ifadelerini kullandı. Çayolu Platformu Başkanı İlhan Tezel de siyasi hesaplar göz önünde bulundurularak bölgede yaşayan halkın hiçe sayıldığını ve buna karşı sosyal bir tepki oluşturacaklarını söyledi. Tezel, referandum yoluyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün dikkatini çekmek istediklerini de sözlerine ekledi. Zabıtadan kamuya destek Çankaya Belediyesi Zabıta Müdürlüğü, usule uygun satış yapılmayan yerlerde el koyduğu 950 kilogram sebze ve meyveyi Kadın Sığınmaevi ve Kızılay Derneği gibi kamu yararı taşıyan kuruluşlara teslim etti. Ekipler ayrıca, açıkta ve denetimsiz bir şekilde kokoreç, midye, kestane, mısır, köfte gibi ürünleri satan seyyar satıcıların tezgâhlarına el koydu ve 5 aracı seyyar satıcılık yaptığı için otoparka çekti. Sağlık koşullarına uygun olmayan 30 kilogram gıda maddesini de imha eden ekipler, 46 tabelayı da kurallara uygun olarak konulmadığı için kaldırdı. Kosova Büyükelçisi göreve başladı Kosova’nın yeni Ankara Büyükelçisi Avnı Spahıu görevine başladı. Avnı Spahıu, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sunduğu güven mektubunun ardından açıklamalarda bulundu. Spahıu, iki ülkenin, Kosova’nın bağımsızlığını kurduğu 2008 yılından bu yana iyi ilişkiler içerisinde olduğunu belirtirken var olan ilişkileri daha da güçlendirmeyi amaçladıklarını ifade etti. C MY B