22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

30 Ekim 2012 Salı Sayfa kent Yaşar, başkentin en sıkıntılı bölgesi için çağrı yaptı: a3 ‘Demet’tedönüşüm zor ama zorunlu’ SERTAÇ EŞ Bak Şu Tehdit Edene! B ‘Parsel büyüklüğünde bina’ Demetevler’deki yapılaşma yoğunluğunun bir örneğinin başka yerde olmadığını anlatan Yaşar, “Yapılan binalar parsel büyüklüğünde. Yani ne bulmuşsa üzerine bina yapmış, santim boş alan yok. Otopark yok, sosyal donatı alanı yok. İki bina arasında olması gereken mesfe (yaklaşma mesafesi) dikkate alınmamış. 12 katlı binalar var. Aynı zamanda yapılar kaçak yapılmış. 2981 sayılı İmar Affı ile 1984’te yasal duruma gelmişler” diye konuştu. Bölgede mimari kurallara göre yapılaşmaya gidilmesi durumunda birçok hak sahibine başka bölgelerde konut yapılması gerektiğini, Demetevler’de olması gerekenden çok fazla konut bulunduğunu vurgulayan Yaşar, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bunun için devlet burada dönüşümü üstlenmeli. Gecekonduyu yıkarak yerine çok katlı binalarla kentsel dönüşüm yapmak kolay. Hadi diyelim bütün hak sahiplerine konut buldunuz. Burayı kim yapacak, müteahhit. Müteahhit kendi pa Yenimahalle Belediye Başkanı Fethi Yaşar, Türkiye çapında yıkımları başlayan kentsel dönüşüm uygulamalarının, Ankara’da en zorunlu olduğu yerin Demetevler olduğunu dile getirdi. “Demetevlerde kentsel dönüşüm zor ama bir o kadar da zorunlu” diyen Yaşar, “Kentsel dönüşümün tam karşılığıdır Demetevler... Devlet el koymalı, üzerine arsa eklemeli. Yoksa kimse altından kalkamaz. Biz elimizi taşın altına koymaya, üzerimize düşeni yapmaya hazırız” değerlendirmesini yaptı. Deprem, sel, yangın gibi afetler söz konusu olunca Ankara’da akla Demetevler geliyor. Hazırlanan bilimsel raporlar, bölgede yeniden yapılaşmanın zorunluluğunu ortaya koyuyor. Afet riski taşıyan bölgelerin kentsel dönüşüm alanı ilan edilmesine ilişkin yasanın yürürlüğe girmesinin ardından dikkatler yeniden bölgeye yöneldi. Yenimahalle Belediye Başkanı Yaşar, Cumhuriyet Ankara’ya Demetevlerdeki durumu değerlendirdi. yını almadan bu işe girer mi, girmez. Bu yüzden burada bir dönüşüm yapılmalı, devlet üzerine arsa eklemeli ve mimari kurallara uygun yapılaşma sağlamalı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bunu üstlenmeli. Biz ilçe belediyesi olarak burada üzerimize ne düşerse yapmaya hazırız.” ‘Domino etkisi yapar’ Ankara’da deprem olasılıkları düşünüldüğünde hep akla Demetevler’in geldiğini belirten Yaşar, “Binalar iç içe, hiçbir kural tanımadan yapılmış. Allah korusun bir bina yıkılsa çökecek yer yok. Öteki binanın üzerine devrilecek. Bunun için en büyük risk domino etkisi olur” dedi. Yaşar, kendilerinden istenmesinin ardından Demetevler’i riskli alan olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na bildirdiklerini belirterek, “Biz Demetevler bölgesinin kentsel dönüşüme ihtiyacı olduğunu, gerekçeleri ile anlattık. Ancak şimdiye kadar olumlu ya da olumsuz bir yanıt gelmedi” dedi. Down sendromlu Ozan, sendromun getirdiği olumsuzluklara karşın sınır tanımıyor ‘Memleketimden insan manzaraları’ MERİÇ ÜRER Ozan Ulusoy, Türkiye’de her yıl dünyaya gelen 2000 down sendromlu yurttaştan biri. 23 yaşındaki Ulusoy, en yaygın down sendromu tipi olan Trisomy 21’e sahip. Bu tür down sendromluların normal insanlardan farkı 46 yerine 47 kromozoma sahip olması. Bu yüzden “+1” olarak tanımlanıyorlar. Ulusoy, ailesinin eğitimli olması nedeniyle diğer kader arkadaşlarının çoğundan şanslı. Ulusoy, sosyal faaliyetlerde sınır tanımıyor. En son “Aşkın Şarkısı” adında bir şiir kitabı çıkaran Ozan’ın yeni hayali, Nâzım Hikmet’in bir oyununda rol almak. Down sendromlu Ozan Ulusoy, sendromun getirdiği olumsuzluklara meydan okuyor. 4. Akşam Sanat Okulu’nda matbaa bölümünde çıraklık ve kalfalık eğitimi alan ve sosyal faaliyetlerde sınır tanımayan Ulusoy, yeni çıkardığı şiir kitabından sonra, diğer bir ilgi alanı olan tiyatroyla ilgili hayalini anlattı. Ulusoy, “Tiyatroyu çok seviyorum. Nâzım Hikmet’in ‘Memleketimden İnsan Manzaraları’nda oynayan ilk Down sendromlu olmak istiyorum” dedi. Şu ana kadar Çankaya Belediyesi’nin organize ettiği tiyatro oyunlarında rol alan Ozan, Yıldız Kenter ve Haldun Dormen’in oyunlarında da rol almak istediğini belirtti. Ozan, çıkardığı şiir kitabında nelerden esinlendiğini anlattı. Ozan’ın genel olarak şarkılardan ilham alarak yazdığı şiirlerinde ana tema aşk. Serdar Ortaç’ın şarkılarından ilham aldığını söyleyen Ozan, “Serdar Ortaç’ın hastasıyım. Bütün şarkılarını sü ankaların işi malum, paradan para kazanmak. Müşteriyi çekmek için akla hayale gelmedik her türlü “pazarlama” numaralarını devreye sokuyorlar. Diyelim ki konut kredisi çektiniz, orada bir dosya var ki, çok ama çok pahalı, sanırsın ki altından mübarek. Kredisine ve bankanın insafına göre değişiyor ama asgariden 1500 lirayı gözden çıkarmak gerekiyor. Zaten size kredi çıktıysa ve de kaçırmak istemediğiniz bir ev varsa, o saatten sonraki kesintilere “gıkınız” bile çıkamıyor. Bir bakıyorsunuz, kredinin 5 bin lirası uçmuş gitmiş. Sadece o mu? Yıllardır mahkemelerin tüketici lehinde verdiği kararlara karşın, hâlâ bazı bankaların kesmekte direttiği “kredi kartı” aidatı, başka bir sorun. Ama bizim foto muhabiri Necati (Savaş), bütün bu soyguna “dur” demiş işte. Gitmiş bankaya, mahkeme kararlarını anımsatıp, 6 yıl boyunca ödediği kredi kartı aidatlarını geri istemiş. Banka “Yok vermeyiz” deyince de soluğu Çankaya Tüketici Hakem heyetinde almış. Ve Hakem Heyeti, 240 liralık 6 yıllık aidatını yasal faiziyle birlikte Necati’ye iadesine karar vermiş. Ödeme emri bankaya gidince, Necati’ye afilli bir mektup gelmiş. Banka ne dese beğenirsiniz? “Tamam, parayı öderiz ama kredi kartınızı da iptal ederiz.” Bütçeme Göre AYŞESAYIN aysesayin1967@gmail.com http://aysesayin06.blogspot.com karar çıktı. Bankaların, kredi kullanan müşterilerden kestikleri ya da talep ettikleri, dosya, kredi masrafı adı altında aldıkları ücretlerin müşteriye iadesine karar verdi. Bankalar böyle tam 15 kalem masraf kesiyorlarmış. Mahkeme kararı müşteriye 10 yıl geriye dönük iade isteme hakkı da tanımış vaziyette. Elbette bankalar kendiliğinden “ödeme” yapmaya yanaşmıyor. Mutlaka sizin “dürtmeniz” gerekiyor. İşte Necati bunu yapmış, önce bankaya başvurmuş, itiraz edecek olmuşlar o da “Tüketici Hakem Heyeti” ve mahkeme kararlarını sıralamış. Şöyle bir araştırdım, bankalardan kredi kullanan 12 milyon müşteriye Yargıtay kararı sonrasında ödedikleri masrafları geri alma yolu açılmış. Peki ne yapmak gerekiyor? İki yol var; öncelikle çalıştığınız bankaya bir dilekçeyle başvurup, son 10 yılda kullandığınız, krediler için kesilen masrafın iadesini talep ediyorsunuz. Yok banka “Hayır kardeşim, biz veremeyiz” filan derse, 3 bin liranın altındaki alacaklarınız için bulunduğunuz ilçedeki “tüketici hakem heyeti”ne, bu rakamın üstündekiler için de Tüketici Mahkemesi’ne bir dilekçeyle başvurmanız yeterli. Bu arada bazı uyanık bankalar, ödediği masrafla ilgili elinde belgesi olmayanlardan evrak başına 4050 lira gibi “belge” parası istiyorlarmış ki, bunun da hiçbir yasal dayanağı yok, tamamen keyfi. Eğer banka zorluk çıkarıyorsa, sinirinizi hiç bozmayın ve doğruca mahkeme yolunu tutmak daha akıllıca. Merak etmeyin, başvuru için herhangi bir ücret ödemiyorsunuz. Hem bankaya, hem de tüketici mahkemelerine yapacağınız başvuru için dilekçe örneklerini internetten çok kolayca bulabiliyorsunuz. Bütün bu işler için çok zaman harcamanıza, çok beklemenize de gerek yok, aşağı yukarı 1 ayda sonuçlanıyor. Ve sonuç garanti, bu işte müşteri mutlaka “haklı” çıkıyor. Tehdite bakar mısınız? “Hayhay” demiş Necati, “Paşa gönlünüz bilir!” Bankanın elbette böyle bir tehditte bulunma hakkı yok, ama “ya tutarsa” hesabı. Bankacılık Yasası gereği elbette ismi lazım değil ama sözkonusu banka insanları neredeyse “zorla” kredi kartı sahibi yapıyor. Sonrasında iptal ettirmek ise deveye hendek atlatmaktan zor. Ama Necati, asıl güzel haberi sonra verdi: “Abla 3 bankaya masraflar için başvurdum, birinden araba kredisi çekmiştim, yüklüce masraf almışlardı. Daha önce kredi çektiğim bankalardan da masrafları istedim, eli kulağında iade bekliyorum.” Hikâye şu; bir süre önce Yargıtay’dan rekli dinliyorum. O anki ruh durumuma göre yazıyorum. Dinlerken not alıyorum. Yoksa beynimden uçup gidiyor. Bu şiirleri belli bir kitleye yazmadım. Kim üstüne alınırsa alınsın. Şiirlerimi sosyal paylaşım sitelerine de koyuyorum. Aklıma her saniye birşeyler geliyor. Aziz Nesin, Atilla İlhan ve Ümit Yaşar Oğuzcan’ı okuyorum. 4 defter dolusu not aldım” dedi. Şiir kitabı için imza günleri düzenleyen Ozan, aynı zamanda nisan ayında hizmete başlayan Engelsiz ve Mutlu Yaşam Derneği’nin kurucularından biri. Tarihe son derece ilgi duyan Ozan, 13 Ekim’de Romanya’da yapılan down sendromu toplantısına da katılmış. Romanya’da diğer ülkelerden down sendromlu kişilerle tanışmış. ‘Kofi Annan mıyım?’ Siyasilerden CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu kendisine yakın hissettiğini belirten Ozan, şu an Çankaya Belediyesi’nin içinde bulunan çoğunlukla down sendromlu gençlerin çalıştığı Çengel Cafe’de garsonluk yapıyor. Çok sevdiği Merve ismindeki kız arkadaşı da aynı kafede çalışıyor. Kafede servise yardım eden Ozan, ilk oynadığı oyununda bir imamı canlandırdığını belirtti. “Sence mutluluk nedir?” sorusuna ise Ozan, “İlk başta Atatürk’ün çocukları olduğu için mutlu olmalıyız. Mutluluk taşı toprağı sevmektir” yanıtını verdi. İlk ve ortaokulu Eryaman Cumhuriyet İlköğretim Okulu’nda okuyan Ozan sınıftaki arkadaşlarıyla uyum sağlamakta hiç zorlanmamış. Darbuka ve gitar çalmayı çok seven Ozan’ın, kendine güveni tam. Ozan’ın anne ve babası boşanmış. Baba Ali Ulusoy, oğlunun mizah duygusunun kuvvetli olduğunu anlatırken, Ozan’a “Annenle babanın arasını niye yapmıyorsun?” sorusu yöneltiğinde, ‘Ben Kofi Annan mıyım?’ yanıtını verdiğini söyledi. Ulusoy, Ozan’ın durumunu 6 aylıkken fark ettiklerini söyleyerek, “Duyduğumuzda çok şaşırdık, ailede yoktu. Çok üzüldük, korkular, şoklar yaşandı. Avantajımız eğitimli bir ortamda yaşadı. Normal bir çocuk gibi büyüttük. Kendi başına hareket edebilen bir çocuk oldu” şeklinde konuştu. DERS VERENLER FRANSIZCAYI konuşturuyorum ve mesleki hukuksal çeviri. 0506 300 30 75 C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle