Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet Ankara 287/1 Ocak 2010 AğaçlandırMA! imselerin derdi değil, ancak, Ankara’da kamusal kaynaklar yeşillendirme çalışmalarıyla da deyiş yerindeyse “toprağa gömülüyor” ve yeşil çirkinlikler yaratılıyor. Çünkü: I Aynı yer birkaç kez ağaçlandırılıyor: Ya uygun ağaç ve ağaççık türleri kullanılmıyor, çokça yapıldığı gibi, çoğunluğu yurtdışından getirtilmiş, Ankara’nın ekolojik koşullarına uymayan ağaç ve ağaççıklar dikiliyor ya doğru ağaçlandırma tekniklerinden yararlanılmıyor yahut da dikilenlere gerektiği gibi bakılamıyor; dolayısıyla, dikilenlerin çoğu tutmayıp bir süre sonra kuruyunca bir kez daha ağaçlandırılıyor. I Ağaçlandırma çalışmaları belirli bir amacın gerekleri doğrultusunda yapılmıyor: Her ağaçlandırma çalışması her amacı gerektiğince karşılayamaz. Kent içi ağaçlandırma çalışmalarının, sözgelimi; gürültüyü önlemek, hava kirliliğini en aza indirmek yahut her mevsimde görsel çekiciliği artırmak, yurttaşların ağaç ve ağaççık türü çeşitliliğiyle tanışabilmelerine katkıda bulunmak, kimi çirkinlikleri ve görüntüle K ? Yücel ÇAĞLAR ri gizlemek vb. amaçları olabilir. Tüm bu amaçların herhangi birini ya da birkaçını eşanlı olarak gerçekleştirebilecek ağaçlandırma yapılabilir. Ancak, Ankara’da, yapılan her ağaçlandırma çalışmasının söz konusu olabilecek amaçların hepsini birden gerçekleştirebileceği varsayılıyor olsa gerek, hiçbir yerde böylesi bir kaygı duyulmuyor. Duyulmadığı için de teknik olarak en başarılı ağaçlandırma çalışması bile “ürküttüğü kurbağaya değecek” sonuçlar vermiyor, veremiyor. deyiş yerindeyse, çoğunlukla “kaş yaparken göz çıkarılıyor”; yeşil çirkinlikler, dahası, sağlığa zararlı ortamlar yaratılıyor. I Yersel koşullara uygun ağaçlandırma yapılmıyor: Kentsel yerleşmelerde ağaçlandırma yapılabilecek yerlerin fiziksel koşuları ve işlevsel konumu son derece değişkendir. Sözgelimi; hastane çevrelerinde, okul bahçelerinde, spor alanlarında, cadde ve sokak kenarlarında, parklarda, meydanlarda yapılacak ağaçlandırma çalışmalarının, ağaç ve ağaççık türü seçiminden kullanılacak ağaçlandırma tekniğine, her yanıyla farklı olması gerekir. Ne var ki, Ankara’da, her yerde akla gelen her tür ağaç ve ağaççıkla ağaçlandırma yapılabiliyor. Dolayısıyla da, Fiziksel koşullar değişkendir I Kent içinde yapılan ağaçlandırmaların gerektirdiği koruma ve bakım teknikleri uygulanmıyor: Kent içine dikilen ağaç ve ağaççıklar insanların yanı sıra başta hava koşulları olmak üzere doğal ortamlarınkinden çok farklı olumsuz dışsal etkilerle karşı karşıyadır. Dolayısıyla, doğal ortamlardakinden farklı koruma ve bakım tekniklerinin uygulanması gerekir. Gerekir, ancak bu gerek, Ankara’da da hemen hemen hiç yerine getirilmiyor. I Anıtsal özellikteki ağaç ve ağaççıklar belirlenip özel önlemlerle korunmuyor: Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği’nin yaptığı belirlemelere göre Ankara’da ekolojik, kültürel, tarihsel vb. yönlerden anıtsal özelliklere sahip çok sayıda ağaç ve ağaççık vardır. Oysa, bu ağaç ve ağaççıkların ayrıntılı bir dökümü yapılamamıştır. Yapılıp özel olarak koruma altına alınmadığı için de giderek ölmekte ya da öldürülmektedir. Dışsal etkilerle karşı karşıya I Ankara’yı simgeleyecek ağaç ve ağaççık türlerinden yararlanılmıyor: Oysa, Ankara’da, “Cumhuriyet Ağacı” olarak adlandırılan yalancı akasyalarla yapılan ağaçlandırma çalışmaları çok iyi sonuçlar veriyor. Bu temel olumsuzluklara karşın, Büyükşehir Belediyesi’nin yaz başında dağıttığı bir kitapçıkta Ankara’da kişi başına düşen yeşil alan genişliğinin 1994 yılında 2,1 metrekare iken şimdilerde 17,6 metrekareye çıktığı, başka bir söyleyişle, yaklaşık sekiz kat arttığı öne sürülüyordu. Olabilir mi? Belki. Ancak, artık Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne üç sorunun sorulması gerekiyor: Ankara’da kişi başına düşen yeşil alan genişliği nerede ve nasıl artmıştır? Ağaçlandırılan yerlerdeki yaygın kurumaların nedenleri nedir? Kişi başına düşen yeşil alan genişliğinin artması, tek başına ne denli sevinilecek bir başarıdır? Bu sorulara olumlu yanıt verilebilmek olası değildir. Bu nedenle, yaratılan yeşil çirkinlikler karşısında Ankaralıların Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne söyleyecekleri tek söz vardır: AğaçlandırMA! 13