Katalog

’ m u r O Y ı l ı r a S a Y O r t a Y İ t 1 aarlık 2024 5 Berna Laçin, sene başında geçirdiği rahatsızlıktan sonra sahnelere cinsiyet eşitsizliğini anlatan oyunuyla geri döndü Türkiye’de kadın olmak... buluyor. Ama biz bütün bunları anlatırken Tek kişilik oyun “Hayal Satıcısı”yla yer yer çok ağladığı da oluyor seyircinin. beğeni toplayan sanatçı, geçmişte Duyguları birbirine karışıyor. Yani “Hadi şimdi ağlayalım, şimdi gülelim” diye değil, her sezon güncellenen içeriğin tıpkı hayat gibi. Tam Türkiye’nin şu hali gibi bugünkü gündemde haftada bir bir oyunumuz var. Tabii ki ben oyuncusu yenilendiğini söylüyor. olarak müthiş bir bağlantı içindeyim ama gelen seyirci de öyle oluyor. Üç kere, beş anatçı Berna Laçin, mart ayında kere geliyorlar. Sağlık nedeniyle ara vermek omuriliğiyle ilgili bir sorun zorunda kaldım. Şu anda bana gelen mesajlar nedeniyle büyük bir tehlike atlatmış, şu: “Ay kim bilir ne kadar değişmiştir?” Çünkü dokuz saatlik bir ameliyatın mevzular o kadar değişti ki bu sekiz ay içinde. Sardından sağlığına kavuşmuştu. “Acaba Serpil bunlara ne diyecek?” diye Usta oyuncu sonrasında ara verdiği sahnelere geliyorlar. Çok canlı, yaşayan bir oyun. geçen hafta “Hayal Satıcısı” oyunuyla geri u Falcı Serpil karakterinin geçmişinde ne döndü. Tek kişilik performans olan ve Aysa gibi ağır olaylar gizli? Serpil karakterinde sizin Prodüksiyon Tiyatrosu’nun sahneye koyduğu ilginizi çeken ne oldu? “Hayal Satıcısı”, 8 Aralık Pazar günü saat Aslında biz Serpil’in özünde çok fazla 19.00’da Kozzy Gönül Ülkü Gazanfer kadını görüyoruz. Bu ama her kesimden çünkü Özcan Sahnesi’nde tekrar Serpil falcı olduğu için müşterilerinin içinde dilinden sahneye taşımış olduk. izleyiciyle buluşacak. profesörler, bakanların karıları, birilerinin Zehra İpşiroğlu’nun Duygu Bunu da yapan profesör Zehra sevgilileri, metresleri vs. her profilden insanlar Asena Ödülü kazanan İpşiroğlu Hoca’mız. Çok var. Bir sürü kadını bize gözümüzün önünde eserinden Berna Laçin’in önemli bir akademisyen, kadın canlandırıyor. Ve kadınları da taşlıyor. Yani oyunlaştırdığı ve gerçek bir meselesi üzerine çok önemli sadece erkeklerin değil kadınların da yaptığı kadın yaşamöyküsünden bir araştırmacı aynı zamanda hataları. Aslında ayna tutuyoruz. yola çıkan “Hayal Satıcısı”, önemli bir tiyatro insanı ve bir kadın. Bunların hepsini kadınlığın ezberlenmiş Or Hun GerÇeK Bir ÖyKü birleştirdiğinde ortaya böyle söylemlerine ayna tutuyor. u Gerçek bir olaydan uyarlanmış bir öykü. atmış bir durum bırakmış aslında. Oyunun yönetmeni Berfin Bu oyunu sahnelemeye başladığınız beş Zenderlioğlu. Dramaturjisi Biz onun içini günlük olarak yıllık süreden bu yana bitmeyen erkek şiddeti ise Zenderlioğlu ve Laçin’e ait. Tekrar dolduruyoruz. Tabii kendisiyle haberleri görüyoruz. Neden bir arpa boyu yol sahnelere dönen Berna Laçin’le konuştuk. de konuşuyoruz. Arada o bir şey alamıyoruz sizce? buluyor, “Bak bunu da unutma” Ben bu kişinin kendisiyle de tanıştım bu ‘Gündeme yetişemiyoruz’ diyor. Oyun benim için çok arada. Tamamen her şeyi bende saklı kalmak u “Hayal Satıcısı” oyunuyla uzun yıllardır kıymetli. Çok uzun yıllar devam kaydıyla bunu söylüyorum. Bu gerçek bir kişi. güncelliyoruz. Son gün oyuna çıkmadan önce sahnelerdesiniz. Bu zamana kadar geçen süreyi edebilir. Umarım eder de. Çünkü benim için Tabii ki biz bunun içine bir sürü insan, bir iki saat evvel, “Bugün şu patladı, bu patladı” düşündüğünüzde bu oyunla nasıl bir bağınız artık bir terapi, bir yaşam biçimi oldu. sürü renkli hayat soktuk. Çünkü tiyatro bu. var? Yıllarca sahneleyeceğinizi hayal ederek mi diye onları sıkıştırıyoruz. u Oyunda kadına karşı şiddet ve toplumsal Ama özünde hikâyenin kendi gerçek. O kadar yola çıkmıştınız? u Zehra İpşiroğlu’nun metnini ilk cinsiyet eşitsizliği ana konu, böylesine ciddi bir gerçek ki her gün başka bir kadında yaşanmaya Şimdi hep hangi oyuncuya sorsanız önce okuduğunuz zamanki his ve düşüncelerinizi konuyu mizahla anlatmaya çalışırken nelere hatırlıyor musunz? Neden bu öyküyü sahneye devam ediyor bu hikâye. Yani değişmiyor, denir ki “Bu oyun benim için çok farklı”. dikkat ettiniz? taşımayı tercih etmiştiniz? değişmediği gibi tam tersi artıyor. Oyunda Doğrudur. İllaki son oyun, taze olan olduğu Aklınıza gelebilecek her yok yok. Ve evet “Arpa yolu boy alamıyoruz” için kalpte henüz gönülden ve gözden ırak Aslında kendi meddah türlü facia aslında dediğiniz zaman haklı olmayı bırakın, bir olmadığı için en kıymetli olandır. Ama “Hayal geleneğimizi bir bizim oyunda Satıcısı” benim için bunların çok ötesinde kadının felakete sürükleniyoruz. Oyunda, “Erkek kendine u Güçsüz hissettiğiniz farklı bir anlam taşıyor. Çünkü bir oyuncunun dediğin katil olur olmasına ama kurban olmaz söz zamanlar oluyor mu? karşılaşabileceği nadir durumlardan birini asla” diyor. Oyunda çok sevdiğim bir cümle yaratıyor bana. Bu da nedir? İnteraktif bir bu. Ben bunu şimdi Narin için söylüyorum. Olmaz mı? Yani hele hele son bir senede ölümden oyun. Her gün ülkenin gündemiyle güncellenen Kalbim paramparça oluyor. Erkekler 1000 döndüm. Başıma neler geldi? Bu oyuna ilk çıktığımızdan beri ve her oyunda seyirciyle yeniden yaratılan yıl önce “namus cinayeti” diye bir şey önce yasaklandık, şehirlerden kovulduk. İşin komiği ne biliyor bir oyun. Biz daha önceden sezonluk uydurmuşlar. Meseleyi çözemediler mi musunuz? Güçsüz hissettiğimde ne yapıyorum? Sahneye çıkıyorum ve güncelliyorduk. Sonra aylık güncellemeye çıkarıyorlar aradaki kadını, rahat ediyorlar. “Hayal Satıcısı” oynuyorum. Bana daha güçlü hissettiren hiçbir şey yok. Serpil başladık. Şimdi yemin ediyorum o hafta Kendileri kurban falan olmuyor. Katil abla olarak çıkıp lafımı söylediğimde bütün dünyayı tek elimle oynatabilirim gibi oynayacağımız sırada haftalık olarak oluyorlar sadece. geliyor. O yüzden ben her güçsüz hissettiğimde yeniden tiyatroya sarılıyorum. Hem başı hem de sonuyla konuşulan “The Penguin”, yılın en iddialı yapımlarından Özgün bir yeraltı destanı otham’ın uzun yıllar belediye başkanlığını yapan Don Mitchell Jr.’ın açılıştaki katli, kentin yeraltı dünyasını kontrol eden ailenin Gbaşındaki Carmine Falcone suikastı ve finalde fakir mahallerin sular altında kalacağı terör eylemi... Matt Reeves’in 2022’de çektiği “The Batman” filminin dönüm noktalarına işaret eden bu olaylar, tüm bu kaosun sorumlusu The Riddler’ın yarattığı güç ve iktidar boşluğunun Colin Farrell nasıl doldurulacağı sorusuyla seyircisini baş “Penguen” karakterini canlandırıyor. başa bırakmıştı. Batman ve Riddler’ın görkemli çekişmesinde Gotham’ın kirli ve kokuşmuş arka aY’a SeYaHat sokaklarında karanlıkta kalan bir karakterin, The Penguin’in göze çarpması olanaksızdı. Ne de olsa kimsenin “görmediği” bir karakterdi, filler tepişirken altında ezilen çimenden farksızdı. İşte bu üç ana başlık Başak Bıçak Cristin milioti, önce “The Batman”deki dizide Sofia Falcone kısacık rolündeki basakbicak Puanım: 8/10 karakterini oynuyor. @gmail.com performansıyla kendi serüvenini yaratan, tıpkı Oz gibi, Falcone’ların en zayıf halkası vermiyor. Evet, hikâye boyunca hem Oz’un Onları tetikleyen güç arzuları, “The Penguin”i ardından da Gotham’ın hem de Sofia’nın ebeveynleri ile ilişkilerini, bu yılın en heyecan verici öykülerinden birine yeraltı dünyasının yeni kralı olmaya ant içen Sofia Falcone var. Ve bu ikilinin karşılıklı The Penguin, namı diğer Oswald Cobb’ın dansı, The Penguin’i klişeleşmiş suç hikâyesi dönüşüm hikâyelerini izliyoruz. Ancak öykünün dönüştürüyor. yükseliş öyküsünün de sacayaklarını inşa olmaktan çıkarıp zayıflıklarıyla güçlenen, çeperi tümüyle Gotham’ın suç ağıyla çevrili Lauren LeFranc’ın yarattığı “The Penguin’in”, ediyor. Sekiz bölümlük bu HBO dizisi, “The yolsuzluk döngüsünü gözler önüne seriyor. bu yılki ödül sezonunun gözde yapımlarından ebeveynleri tarafından sevilmemeleri yüzünden Batman” ile kurduğu gevşemeye yüz tutmuş Ancak bunun yanında öykü bize koskoca kente olacağına kesin gözüyle bakılabilir. Ancak gereksinim duydukları onay duygusuyla her bağlarını açık etmek için önce belediye hükmetmeye ikisi de yeterli olmayan, her ikisi benim açımdan asıl göz kamaştırıcı olan şeyi harcamaya hazır iki anti kahramanın başkanının ölümü ardından Falcone suikastı de aileleri tarafından sevilmediği için katılaşan, yalnızca Colin Farrell’ı tanınmaz hale getiren yükseliş destanına dönüştürüyor. ve kentin sular altında kaldığı olayların kısa katılaştıkça iyi olduğunu daha fazla göstermeye fiziksel dönüşümünün ötesine geçen kusursuz Ödüllerde favori özetiyle açılıyor. Ardından özgün öyküde gayret eden, birbirinin aynısı muhteşem iki anti performansı değil Cristin Milioti’nin gözlerinizi Ancak bu cümleler, “The Penguin”in sırf bir Batman’in bıraktığı sahnede yeraltı dünyasının kahraman portresi sunuyor. Sofia, haksızlığa ayıramayacağınız, pek çok sahnede Farrell’dan köken hikâyesi olduğu veya Oz’un ve Sofia’nın müstakbel “prensi” The Penguin’i görüyoruz. uğradığı için dönüşüyor. Oz, haksızlık yaptığı rol çalmayı başarabilen şovu. “The Penguin” Yıllarca Falcone’ların şoförlüğünü yapmış, travmalarıyla bezeli ve tümüyle ona dayanan için. Biri Tony Soprano gibi annesiyle saplantılı, gibi bu denli “insanlaştırılmış” kötüler kimsenin umursamadığı Oz, açığa çıkan lider bir anlatı olduğu yanılgısına kapılmanıza izin diğeri babasıyla. Oz, “iyiliğini” kanıtlamak elbette çok çekici ancak Milioti’nin Sofia boşluğunu değerlendirmek istiyor ancak bu vermesin. Çünkü “The Penguin”, karakterlerinin adına Victor isimli bir çocuğu yanına alıyor, bir Falcone’u, pek çok ünlü kötüden daha çarpıcı sandığı kadar kolay değil. Çünkü karşısında ona geçmişlerinin asla olay örgüsünün ve bir süre baba-oğul ilişkisi kurmaya çalışıyor. Sofia, bir yorum sunuyor. The Penguin’i, BluTV’de bazen rakip bazen de müttefik olarak bulacağı suç öyküsü olmasının önüne geçmesine izin kuzeninin kızına “iyilik” yaptığını göstermeye... izleyebilirsiniz. e d m İ ğ İ t t e S S İ H z ü S ç ü G ‘