Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
i
ü
5 Hazin 2022
4
Modası geçmeyen müziğin sesi
HEDEf E Konul An Aslın DA YAşAM Bİç İMİ Mİ?
Şarkılar
S im
söylüyor
Gzö
simay.gozener@
cumhuriyet.com.tr
çocuklar
Hiç düşündünüz mü, neden o şarkılar yıllar sonra bile aklınızdan çıkmıyor?
Bilimin büyüsü
Beynimiz gündelik yaşamda karşılaştı- pı yeterince güçlü değilse, yapıda yıkıma
ğımız durumlara göre farklı düzeyde dal- neden olabilecek kadar büyük bir titreşim
d zi galar yayar. Örnek vermek gerekirse bil- yaratabilir.
mediğimiz bir yere gittiğinizde, yaşaya- Bu deneyi insana uyarladığınızda da-
inkteül
bileceğiniz gerginlikle daha yüksek yo- ha zor fark edilen ancak kitlesel dönü-
ğunluğu olan “beta” ritminde dalga yay- şüm gücü yüksek bir sonuç ortaya çıkıyor.
Öyle eşsiz bir uyum ve armoni
manız olasıdır. Öte yandan uyku sırasın- Bir şarkının, sözler ve melodilerin, altın-
yaratır ki müzik, kimi zaman büyü
da da çalışan beyin, bu kez düşük düzey- da yatan frekans düzeyleri bizim müzikle
li dalgalar yayar. Uykuya geçiş sırasında bağlantımızı kuran asıl etken olabilir. Na-
olarak görülmüş, yasaklanmış,
yayılan dalgalar “teta”, derin uyku sıra- sıl mı? Bugün Batı dünyasında dinlenilen
güç için kullanılmak istenmiş. Sizi
sındakiler ise “delta” olarak adlandırılır. hemen her türlü müzik “Stuttgart Perde-
duygudan duyguya sürükleyen o
Burada asıl soru şu: Dışardan gelen belli si” adı verilen, “la” notasının 440 “hertz”e
ritimdeki uyarıcı dalgalar bilinç durumu- ayarlandığı ölçün üzerinden oluşturulur.
şarkıların çekiciliği ise titreşimlerin
Duygu kokan sözlerle Anadolu ezgilerinin buluşma
muzu ne kadar etkiler? Bu ölçünün ortaya çıkması ise Katolik
ve dalgaların ortaya çıkardığı
öyküsünü anlatıyor Yeni Türkü. 40 yılı aşkın Kilisesi’nin Batı Avrupa’ya egemen olma-
akışın sizde yarattığı etkiyle ilgili. Beyin dalgaları ve müzik
sıyla, bu frekans aralığındaki ilahilerin ya-
süredir kuşaktan kuşağa aktarılan, güncelliğini
Ünlü bilim insanı Nikola Tesla’nın bu
rattığı kulak alışkanlığıyla oldu. 1926’da
ıl 1741, Rusya’nın
yitirmeyen grubun şarkıları bu kez de 22 farklı ses,
soruya dolaylı bir yanıtı var. “Birkaç
ise ABD müzik çevrelerinin kesin ölçü
Saksonya Büyükel-
dakika içinde kirişin titremeye baş-
olarak belirlemesiyle müzik için bir ölçün
22 farklı yorumla “Zamansız”laştı.
çisi Kont Her-
ladığını hissettim. Yavaş yavaş
haline geldi. Söz konusu ölçünün, birçok
Y
mann Karl von
titremenin yoğunluğu arttı ve
müzik araştırmacısından yöneltilen, insan
lmasa Mektu- kı bir koku gibi... O kokuyu duy-
Keyserling
tüm inşaatı kaplamaya baş-
titreşimiyle uyumlu olmadığı savlarını bir
bun”, “Yağmu- duğunuzda hatıralar canlanır ya
“Insomnia” adı veri-
ladı. En sonunda yapı bü-
kenara bıraksak da kitleleri etkileyen mü-
run Elleri”, “Aşk müzik de hatıraları canlandırıyor.
len hastalığı nedeniy-
külmeye başlamıştı. İşçiler
ziklerin nasıl oluştuğunu anlamak için bu
Yeniden”... Ki- Bu yerleşme de kuşaktan kuşa-
le uykusuz geceler
deprem olduğunu sanmış
tek tipleştirmenin nasıl işlev gördüğünü
“Omi zaman ka- ğa aktarılıyor. Özellikle 80’ler ve
geçirmektedir. Çözü-
ve iskelelerden aşağı atla-
bilmek önemli.
vuşmaların kimi zaman ayrılıkla-
90’larda büyümüş insanların ruh-
mü müzikte aramak-
mıştı. Binanın yıkılacağı
Böylesi bir etkisi olan müzik, tarih bo-
rın tercümanı, kederde de neşede larına işlemiş. Şimdi onların ço-
Johann
tadır. Evinde çalıştır-
söylentileri yayılmaya baş-
yunca gücü elinde tutmak adına kitlele-
de anlamlanan şarkıların mima-
cukları da şarkılarımızı dinliyor.
Sebastian
dığı genç klavsenci Jo-
lamıştı. Ciddi bir sorun ol-
ri benzeştirmek isteyen bütün yönetici-
Bach
rı Yeni Türkü. Nesiller boyunca
hann Gottlieb Gold-
u Kuşaktan kuşağa aktarı-
madan uzaklaştım. Eğer ma-
ler için kullanılması gereken bir araç olur-
yeniliğini koruyan grubun kuru-
berg gecelerini Kont’un
kineyi on dakika daha çalıştır-
lan şarkıların sözleri de özel
ken aykırı sesleri bastırmak da iktidarların
cusu ve solisti Derya Köroğlu’yla
başucunda hazır bekleye-
saydım yapı yerle
tabii...
en öncelikli işleri arasın-
bir araya geldik. Müzikten, Yeni
rek geçirmektedir. Kont uyan-
bir olacaktı. Aynı yön-
O yıllar edebiyatın, şiirin çok
da yer aldı. Bugüne ge-
Türkü’ye saygı için yapılan çok
dığında müzikleriyle onu tekrar
temle Brooklyn Köprüsü’nü
önemli olduğu yıllardı. Her tara-
lirsek müziğin insanla-
sesli “Zamansız” albümüne kadar
uyutmaya çalışmaktadır. Ancak melodi-
bir saatten kısa sürede yerle
fımızdan şiirler dökülüyordu. Bi-
rı özgür hissettirme, de-
pek çok konuyu konuştuğumuz
ler bir türlü işe yaramaz. Sonunda Kont,
bir edebilirdim.”
zim de sözlerimizde simgesel an-
vinime geçirme, sıra dışı
söyleşiden geriye kalanlar...
Goldberg’i dünyaca ünlü besteci Jo-
Tesla kendi buluşu olan
latımlar çok. O simgeler herkesin
düşündürme gücü oldu-
hann Sebastian Bach ile tanıştırır. Bach,
u Enstrüman seçimlerinden bir “osilatör” ile yaptığı de-
hayatında farklı yerlere oturabilir.
ğu gibi, kitleleri tek bo-
Goldberg’e, Kont’a çalması için -sürek-
şarkı sözlerine, beslendiği ney sonucunda büyük dep-
12 Eylül’den sonra sözlerimizin
yutlu yaşamaya ve dü-
li tekrarlardan oluşan, hareketli ve ne-
remlerin yaratılabileceği-
toplumsal olaylardan ses-
yapısı herkesin çıkarım yapabile-
şünmeye yöneltmek, yıl-
şeli- bazı kompozisyonlar verir. Gold-
ni fark etmişti. 1893 yılında
lenilen kitleye kadar fark-
ceği ipuçlarına dönüştü.
gın hissettirmek, yazgıcı
berg bu besteleri çalmaya başlayınca
New York’ta yaptığı deney,
lı bir yaklaşımı olan Yeni
olup kendi sorunlarıyla
gizli kalmış hazine Rus diplomatın uyku sorunu çözülür. İş-
kısaca “osilatör”ün herhan-
Türkü’nün öyküsü nasıl
ilgilenmemek ve çevre-
te size Bach’ın dünyaca ünlü Goldberg
gi bir nesneyle aynı titre-
başladı?
sinde yaşananlara ses çı-
u Her fırsatta dile getir-
Varyasyonları’nın ortaya çıkış öyküsü...
şim frekansına uyarlanma-
Müzikle haşır neşir olduğum, kartmamak için de kul-
diğiniz “imece” geleneğiyle
Müzik çok uzun süredir insanları iyileş-
sına dayanıyordu. Frekans
gitarı elime aldığım dönemlerde
lanıldığını görüyoruz.
şarkılar kuşaktan
tirmek başta olmak üzere birbirinden fark-
eşleşmesiyle ilgili en bi-
dünyada bir gençlik Bu açıdan bakınca Me-
kuşağa aktarılsın
lı alanlarda kullanıldı. Bach’ın kendisine
lindik söylencelerden biri-
hareketi ve dün-
lek Mosso, Haluk Le-
diye sıcacık, yeni bir
en çok para kazandıran çalışmaları arasın-
si ise herhangi bir askeri ta-
Melek Mosso
yanın değiştiri- vent, Hayko Cepkin ve
albümle karşımıza
da olan söz konusu eserini bir çeşit kişiye
burun köprüden geçiş sıra-
lebileceğine yö-
daha birçok müzisyenin
çıktınız. “Zaman-
özel uyku ilacı olarak değerlendirebiliriz.
sında düzenli adımı bıra-
nelik büyük bir konserlerinin iptal edil-
sız” nasıl doğdu? Çünkü büyük olasılıkla ünlü bestecinin
kıp serbest olarak yürümesidir. Çünkü ay-
inanç vardı. 68
mesi ve gençlerin eğlenip kendini iyi his-
Üç sene önce bir varyasyonları Kont’un geceleri ortaya çı-
nı titreşim aralığında ve hızlı adımlarla
kuşağının estir- sedebileceği festivallerin yasaklanması
arkadaşımızın öne- kan anksiyetik sorunlarına iyi geliyordu.
yürüyen bir insan topluluğu, altındaki ya-
diği o güçlü esin-
daha da anlamlı görünüyor.
risi ile ortaya atıl-
tiyle farklı mü-
dı “Zamansız”. Yeni
zikler yapılmaya
Türkü’nün gizli kal-
başlandı. İlk ön-
mış hazineleri diye-
‘Türk Beşleri’nden arabeske
ce Şili’de, Güney
bileceğimiz şarkılarının farklı ses-
Amerika’da Nueva
ler tarafından yorumlanması hepi-
Canción, yani yeni şarkı akımı
umhuriyetin ilanıyla taç- dilerinin üzerine Türkçe celikli ve yaratım sürecini de içi-
mizi heyecanlandırdı. Cem Adri-
ortaya çıktı. 70’lerin o devrimci
lanan Türk devriminin sözler yazılarak ta- ne alan 90’lar pop kültürü ge-
an, Kenan Doğulu gibi daha önce
hareketlerinde Inti-Illimani’nin
en önemli ayakların- mamen kopyala- lecekti. Kitleler ise bugüne
birlikte sahne aldığımız arkadaş-
şarkıları, hepimizin söylediği
dan birisi de kültürel ma yöntemiyle dek artarak büyüyen kimlik-
larımızla çalışma imkânı bulduk.
şarkılar haline geldi. Bu akım,
Catılımlardı. Müzik üretilen müzik- sizlik içinde süregelen mü-
Dinlemekten, söylemekten keyif
geleneksel müziğin üzerine ye-
alanında yapılan çalışmalar -ki- lerin, kısa sü- zikle kendini bulmaya çalı-
aldıkları ve kendi hayatında anla-
ni bir şeyler yapma fikrini anlatı-
milerince hâlâ eleştirilse de- geç- rede artan bü- şacaktı.
mı olan şarkıları tercih etmelerini
yordu. Bütün dünyada daha dev-
mişten kalan yılgın sesleri orta- yük kentlere göç Günümüzde tüm mü-
istedim. Ceylan Ertem “Rüzgâr”ı
rimci kanattan gelen akıma biz
dan kaldırıp her alanda çağdaşlık dalgasını etkilemesi zik dünyasında türlerin ve bu-
istedi. Kenan Doğulu, konserle-
de katıldık.
İbrahim Tatlıses
seviyesinin üzerine çıkmayı amaç düşünülemezdi. Ancak na bağlı olarak çevrelerinde olu-
rinde de söylediği “Yeşilmişik”i,
edinen bir toplumun gereksinimi onlar için de bir ses tasarlan- şan kültürel yapıların da birbirinin içi-
u 40 yılı aşkın süredir mü-
Melek Mosso “Karanfil”i, Hay-
Cemal Reşit Rey
olan neşenin, gücün ve isteğin kulak- mıştı elbet. Arabeskin doğuşu böy- ne geçtiği bir dönemdeyiz. Belki de bu yüz-
zik yapıyorsunuz. Her dönem-
ko Cepkin “Destina”yı yorumla-
larda çınlamasına yönelikti. “Türk Beşleri” le olmuştu. Bir tarafta tamamen batı den müzisyenlerin en yanıt vermek istemedi-
de de sizlere eşlik eden bir
dı. Oyuncular da ses oldu. Ecem
olarak adlandırılan Ahmet Adnan Saygun, uyarlaması, yaşamı eğlenceyle eş tutan me- ği soru “Ne tür müzik yapıyorsunuz” oluyor.
kitle yaratmayı başardınız. Erkek çok güçlü bir yoruma im-
Ulvi Cemal Erkin, Cemal Reşit Rey, Hasan lodilerin oluşturduğu duygular, diğer yan- Ancak Türkiye gibi kendi müzik kültürünü
İnsanları bir araya getiren za attı. “Olmasa Mektubun”
onunla farklı bir anlam kazandı. Ferit Alnar, Necil Kazım Akses’in öz değer- da yılgınlık ve umutsuzluğun sesi olan şar- oluşturmaya yeni başlamışken yolundan sa-
duygu ne sizce?
Biz bir şarkı yapıyoruz, o eser Kendi seçtiği “Bahar Şarkısı” ise lere dayanan melodileri çağdaş bir yorumla kılar. Seksenlerde bu iki tür kimi zeminler- pan bir ülkenin güncel müziğini de bu geçir-
dinleyiciyle buluştuğu an biz- Mert Fırat’a çok yakıştı. Böylece ortaya çıkardığı müziklerle zirveyi gören dö- de buluşacak, İbrahim Tatlıses’in sosyeteye gen yeni düzen içinde daha büyük bir kimlik
den bağımsızlaşıyor. Dinleyici 22 ses ve yorumla rengârenk bir
nemin kültür politikaları zamanla terk edi- çiğ köfte yedirdiği filmlerin müziği olan fan - bunalımı bekliyor. Nitekim kültür yöneticile-
onu kendiyle denkleştiriyor, tıp- skala oluştu.
lince, yerini 50’li yıllarda ses veren “apart- tezi müzik kulaklara çalınacaktı. Sonrasın- rinin de bu soruna eğilmemesi sorunun da-
ma” bir müzik kültürüne bıraktı. Batı melo- da yine uyarlama yönteminin biraz daha in- ha da derinleşeceğini gösteriyor.
m
z
k
kü
en
eren
ay
ra