Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
4 ARALIK 2022
6
“1899”
Yüz binlerce izleyiciye ulaşan
Çakallarla Dans’ın tek
kadın “çakal”ı Fatma’ya rol
veren Didem Balçın, filmin
başarısının sırrını paylaştı.
Avrupa’da bir hayalet dolaşıyor:
Öteki’nin hayaleti...
arklı dil-
ce olarak oku-
aY’a SeYaHaT
ler, kültürler, nabilir. Çünkü
inançlar, sı-
yine mitoloji-
nıfsal ayrım- den hareket-
Flar, çatışma-
le devrimci ve
nın yarattığı kaos ve baş-
isyancı karak-
langıçta ortak noktaları
teriyle bilinen,
yokmuş gibi görünen bir
“ateşin” Tan-
grup insan... Mülteci krizi, rısı Promethe-
Avrupa’nın yalnızca siya-
us gemisinde
Başak Bıçak
sal ve sosyal yaşamına et- tek başına bu-
ki ediyor gibi görünse de
lunan bir ço-
basakbicak
son olarak “1899”da kar- cuk ve elindeki 6. filmiyle izleyiciyle buluşan Çakallarla Dans serisinin Fatması Didem Balçın:
@gmail.com
şılaştığımız temalarla pek
prizmanın öy-
çok dizi ve filmde vücut
küye eklemle-
bulan sinemasal çağrışımla-
nişiyle senaryo-
rı da ele geçirmiş görünüyor.
nun kırılma noktası da gerçek-
Eskil Vogt imzalı “The In- leşmiş oluyor. Bu andan itiba-
nocents”, Christian Tafdrup’ın
ren zaman mefhumunu öncele- erkekler
yılın en iyileri arasında giren yen öykü, paralel evrenler, gizli
“Speak No Evil”i ve şimdi-
portallar, zaman yolculuğu ekse-
lerde Netflix’te gösterime gi-
ninde yolcuların birbiriyle ilişkili
ren “1899”... Birbirinden fark-
geçmişlerini açık etmeye ve do-
lı öykülere fakat özdeş izlek-
layısıyla gizem duygusunu bes-
lere sahip bu yapımlar, yal- ‘yönetiyoruz’ sanır
lemeye başlıyor.
nızca Avrupa’nın ötekisi olan
Dark’ın gölge SinDe
mülteciler ve mülteci krizi-
Bu ifşalar, şüphesiz ırksal ve sı-
nin yarattığı belirsizlik duygu-
deniz ülkü Tekin
nıfsal farklılıkların yarattığı anar-
sunun akla gelen ilk uzantıla- ‘Aşkı pandemide buldum’
şinin yanı sıra, yalnız simgesel
rı... “Dark”ın yaratıcıları Baran
u “Pandemi olmasaydı çocuk sahibi olmam zordu” demiştiniz...
olarak değil gerçekte de pusulasını
bo Odar ve Jantje Friese çif-
eyazperdede tam 12 yıllık bir öy-
alican yokken ve evli değilken her yere koşturuyordum. zamanım
kaybetmiş, sisin içerisinde hiçliğe
tinin Netflix’te gösterime gi-
kü, Çakallarla Dans. Altıncı filmi
çoktu, yalnzıdım, sadece çalışabilirdim. Pandemide ister istemez
yönelmiş bir gemi-
ren yeni proje-
cuma günü vizyona giren serinin
bir durdum. eşimle yeni tanışmıştım, evlendik. r ölantide yaşı-
nin sırlarla dolu se-
leri “1899”, son
kendi tanımıyla “aslında tek ça-
yordum. O yüzden hamilelik ve evlilik hayatımda ön plana
“Dark”ın
rüvenini katmerlen-
yıllarda özellik-
Bkalı” Fatma’ya yaşam veriyor Di-
çıktı. daha önce işi ön plana koyan didem, âşık olup ev-
diriyor. Ancak bö-
le Avrupa’nın
yaratıcılarının
dem Balçın. Başarılı oyuncuyla, hem Fatma’yı
lenince ön sıraya bir anda onları koydu. Belki de
lümler ilerleyip ka-
üzerine çöken
hem de annelikle gelen farkındalığı konuştuk.
elinden çıkan ve pandemi olmasaydı o yoğunlukta “Ben çalı-
rakterlerin geçmiş-
“sis”in peşine
süreci takip “Artık Alican
şıyorum ne aşkı, ne çocuğu?” diye-
leri Kerberos-Pro-
düşüyor ve ye- çok ses getiren u Çakallarla Dans oyunculuk kariyeri-
etti. Ekonomik için çalışıyorum”
bilirdim.
metheus döngüsünde
ni bir bulma- nizde ne anlam ifade ediyor?
sıkıntının karakterler diyebilirim. Öncesinde
“1899”, simgesel
derinlik kazandıkça
cayla baş ba- Çakallarla Dans’ın özel bir tarafı var. Ay-
üzerindeki etkisi, işsiz kal- sadece rolü beğendiğim, oy-
bir anlatıyla yaratılan gizem ay-
şa bırakıyor iz- nı kadroyla altıncı filmini çeken tek yapım
maları… 12 yıldır biz ne yaşıyorsak namak istediğim için oynuyordum şim-
nı oranda kolaycılı-
leyenlerini. Tıp- Türkiye’de. Hababam Sınıfı var ama onda
“Çakallar” da onu yaşıyor.
diyse önce Alican’ı düşünüyorum. Ona gö-
günümüz
ğa meylediyor. Be-
kı Dark’ta oldu- kadro değişikliği çok fazla oldu. Çakallar-
re rol seçmiyorum elbette. Bana hayata dair
u Fatma karakterinin değişimini nasıl
Avrupası’nın içine
ğu gibi kuşku- yin, bellek, gerçek
la Dans, başta dört erkek “çakal”ın filmiy-
netleşen bir bakış açısı getirdi. O hayatımda
yorumlarsınız?
ve düş, geçmiş ile
lu bir “çocuk” di. Çakallardan birinin eşi Fatma’nın 5. ça-
düştüğü “çukur”u olduğu için adımlarımı daha güvenli atmak
Fatma’da bir değişiklik yok. Sadece ya-
vakasıyla açı- gelecek senaryonun
kal olarak ortaya çıkması ve kendini ispatla-
istiyorum, önceki gibi “Ruhum nasıl isterse”
betimliyor. şam şartları, standartları ve çevresi değişti.
rotasını tayin eder-
lan dizinin öy- ması hoş bir durum oldu. Kariyer anlamında
anlayışıyla harekete etmiyorum. Bu “Bütün
Bu etkenlerin karakter üzerinde-
ken çok dillilik/kül-
küsü, 19. yüz- da sadece dram ya da komedi oyna-
emeğim Alican’ın geleceği için” gibi bir ba-
ki etkisi var. Fatma, bu film-
türlülük gibi yapılar öyküyü güç-
yıl sonunda Londra’dan New
yan bir yönde ilerlemedim. Şan-
kış açısı değil, Ben sadece annesinin ve ba-
de de yine aynı şekilde.
lendiriyor ama ne ana karakterin
York’a (başka bir deyişle “Ye- sım oldu aslında çünkü sek-
basının ona rol model olarak doğru bir yerde
Kocasına bağlılığı, pa-
ni Dünya”ya) yola çıkan Ker- ne de karşısına konumlandırılmış
tör oyuncuyu, bir yerde be-
durması için çabalıyorum.
raya olan düşkünlü-
kötü ya da kötülerin öykünün ih-
beros adlı geminin yolcularının ğendiği zaman, oyuncuya
ğü, hırsları… An-
kesişen hayatlarını öyküleş- tiyaç duyduğu kontrastı yarata-
hep aynı roller teklif edi- ö zgür bir çocuk
cak yıllardır görüş-
bildiğini söylemek zor. Görsel
tiriyor. Pek çok ulustan insa-
liyor. Çakallarla Dans’ın
u Annelerin kariyeri ne kadar iyi olursa
mediği ablasından
nın yer aldığı, sınıfsal ayrımın, ve işitsel açıdan güçlü, sırlarla
benim için avantajı da o
gelen bir mektup- olsun tamamen bırakıp çocuğunu büyüt-
dolu bir bulmaca ilk anda seyir-
proleter isyanın, göçün yarat-
oldu. Çünkü o sıralar bir
la, bulunmak iste-
meye odaklanıp mesleğe ara vermesini çok
ci için cazip gibi görünse ve me-
tığı endişenin her tarafına nü- dram dizisinde oynuyor-
mediği bir yere gö-
sık görüyoruz. Siz böyle yapmadınız...
fuz ettiği geminin bilinmezli- rak duygularına çapa atmayı ba-
dum. Hem dramda hem
türülüyor. Fatma gi- Şansım vardı, annem ve kayınvalidem bi-
şarsa da uzun bir öndeyişe dönü-
ğe yolculuğu ise birkaç ay ön-
komedide seyircinin beni
bi bir karakter için de
ze yakın oturuyorlar ve sağlıkları yerinde.
ce kaybolduğunu düşündükle- şen sekiz bölümlük dizi boyun-
tanımasını sağladım.
istemediği bir yerde ol-
ca öykünün aynı dengeyi koru- Oğlumla bazen günde 20 dakika geçirebili-
ri Prometheus isimli gemiden
u Komedi, toplumun dü- mak epey zorlayıcı. Ora-
yorum, o 20 dakikayı ne kadar kaliteli ge-
sinyal almalarıyla başlıyor. makta güçlük çektiğini düşünü-
şüncelerinin arkasındaki şeyleri da da Fatma’nın çılgın halle-
yorum. Düğümlerle inşa edilen çirebildiğim önemli. Tabii ki oğlumla vakit
Geminin yön değiştirmesiyle
rini ve gitmemek için gösterdiği
yansıttığı için de biraz komedidir.
talihsiz Kerberos yolcularının ba- yapay merak duygusunun muadil geçirmek mükemmel ama sadece ona odak-
çabasını ancak para işin içine girince na-
Çakallarla Dans ne yansıttığı için bu kadar lanmanın sonrasında benden götürdükle-
şına gelecekler, bir bakıma gemi- öykülerin de etkisiyle seyircide
sıl değiştiğini gözlemleyeceğiz. Fatma filmin
nin “uğursuz” adından da kendi- yorgunluk oluşturduğunu ve en ilgi gördü? ri beni daha kötü etkileyebilirdi. O yüzden
tek “çakal”ı diyebiliriz. Dört erkek, çakallar-
çalışmaktan hiç vazgeçmedim. Hamileyken
sini belli ediyor. Çünkü isim, Yu- önemlisi de başvurulan çözüm- Çakallarla Dans’ın “Simpsons” dizisinde-
la dans ediyor ama pek bir çakallıkları yok
lerin “Dark” beklentisinin göl- ki gibi ilginç bir tarafı var. Gündemde henüz de çalıştım. Anne olunca bir kadının – an-
nan mitolojisinde ölülerin bulun-
aslında. Aralarında en çok kafası “çakallığa”
duğu yeraltının kapısında bekle- gesinde kaldığının da altını çiz- olmayan, komedi olsun diye yazılan olay- ne olsun ya da olmasın – gücünün ve yapa-
çalışan Fatma.
mek gerek. lar sonradan gerçekleşti. Ayrıca, insanlar bir bileceklerinin çok fazla olduğunu anlıyor-
yen üç başlı köpek Cerberus’tan
geliyor. Bu figür en basit haliy- Hikâyesinin bağlanma ha- şeyi seyrederken ya kendinde olmayanı me- sunuz. Ben de o gücün bana verdikleriyle
u Film erkeklerin dünyasını anlatı-
le, ilk bakışta senaryonun saca- liyle ikinci sezonu müjdeleyen rak ettiği için seyrediyor ya da kendinde ola- hayatımı çok güzel organize ediyorum. Ço-
yormuş gibi bir izlenim uyandırıyor ama
yaklarını oluşturan üç ana karak- “1899”da, Kerberos yolcularının nı görüp hoşuna gidiyor. Çakallarla Dans’ta cuğumun kişisel ilişkilerinin daha iyi olma-
yöneten de bir kadın aynı zamanda...
ter -ki ilerleyen süreçte tümüy- içine düştükleri mitolojiyle ba- insanlar kendini gördü. Fikirtepe’de başla- sı için daha çok insanla ilişki içerisinde ol-
Erkeklerin dünyası… Olay da bu değil mi?
le ana karakter halini alacak- tıp ğıntılı, tüm bir kıta Avrupası’nı yan bir dostluk ve mahalle hikâyesi, bu film- ması gerektiği inancındayım. Arkadaşlarıy-
Erkekler kendilerinin yönettiğini sanıyorlar ama
okuduğu halde dönemin koşul- simgeleyen “çukur” fazlasıyla et- de bunlar yok. 12 yıl önce daha çok mahalle la oynasın, anneannesi, babaannesi ve de-
öyle olmuyor. Bu da bence işin güzel tarafı.
kileyiciydi. Gelgelelim, daha ya-
ları gereği çalışamayan Maura algımız vardı. Şimdi AVM’ler sebebiyle kü- desiyle de zaman geçirsin. Öyle de yaptık.
u Anne olmanın size hem kariyerinizde
Franklin, geminin kaptanı Eyk ratıcı bir sondeyişe ihtiyaç oldu- çük esnaf yok olmaya başladı. Rezidanslara, Çok girişken, anne-babaya bağımlılığı ol-
hem özel yaşamınızda kazandırdığı ne gibi
Larsen ve gizemli Daniel Sola- ğu da muhakkak. sitelere gömülüp mahalle olgumuzu kaybet- mayan bir çocuk. Oyun oynamak istemedi-
tik. Çakallarla Dans da bütün filmlerinde bu
farkındalıklar var? ği zaman “güle güle” yapıp gidiyor..
naklarla insanların, kendilerini zaten çok da ait
İnsanların toplumsal yaşamdan soyutlandığı ortamda kültür üretimi mümkün değildir
hissetmedikleri toplumsal ortamlardan tümüyle
uzaklaşıp kendi bireysel yalnızlıklarına çekilme-
leri söz konusu. Adına sosyalleşme denilen top-
lumsal ilişkiler sanal mecrada bir biçimde de-
Kültürel yabancılaşma
vam etmekte, ancak bu iletişim biçimi, insanla-
rın birbirleri ya da olup bitenlerden belli ölçüde
nazife
haberdar olmalarından öte bir anlam taşımıyor.
anlayış ve de vizyon oluşturmalarına olanak verir. kentlere doluşurken kültürel yabancılaşmanın da
oplumsal yapıların
İnsanların, birbiriyle zamansal ve mekânsal pay-
güngör Bu yanıyla kültür, insanların yaşama artı değer birinci büyük dalgası oluşmuştu. Bu yeni ortam-
en önemli oluşturu-
laşımda bulunmaktan alıkonuldukları bir ortamda
da, geçim derdinde olan insanların zamansal ve
cu unsurlarından bi- katmaları anlamına gelir. Marx’ın, kültürü, insa-
kültürel üretim yapmak da olanaksızdır.
mekânsal paylaşımda bulunma olanakları yoktu.
ri kültürdür. İnsanla- nın iş yapış biçimi olarak tanımlamasını anımsa-
Yaşadığımız toplumda hâlâ geçmişten kalma
Trın bir arada yaşarken yalım. İnsan, sırf yaşamını sürdürmek için iş yap- Oluşan kültürel boşluğu doldurmak için kapita-
birtakım yerel ve de otantik kültürel kesitler var-
lizmin içinde birtakım aktör ve aygıtlar geliştiril-
geliştirdikleri gündelik yaşam pratiklerinden, orta- maz, koşullarını iyileştirmek, yeni anlayışlar ge-
sa da bunun geleceğe dönük sürdürülebilirliği çok
ya koydukları sanatsal ürünlere, estetiğe, düşünme miş, Frankfurt Okulu düşünürlerinin “kültür en-
liştirmek için de çabalar. Yaşamda kalıp koşulla-
da olanaklı görünmüyor. Kültürel değerlere nos-
biçimine, dolayısıyla da dünya görüşüne dek tüm düstrisi” olarak adlandırdıkları bu yapıda kültür,
rının iyileştirilmesi için yapılan her şey insan ve
taljik anlamda bir sahip çıkma eğilimi söz konusu
birikimleri onların kültürünü oluşturur. Dolayısıy- otantik üretimden sentetik üretim alanına kaydırı-
toplum yaşamında kültürel değer olarak yer alır.
olsa da günümüzdeki toplumsal koşullarda otan-
la da kültür bir toplumun karakterini yansıtır. Bire- larak kitle tüketimine sunulmuştu. Sentetik ortam-
Sentetik kültür üretimi
da üretilen kültürün herhangi bir toplumsal ke- tik anlamda bir kültürel üretimden söz edilemez.
yin karakteri de yaşadığı toplumun karakterine gö-
Kültürel değer üretmek için de insanların bir Ülke olarak göç dalgasına maruz kaldığımız, ka-
re biçimlenir. Her toplum kendi beşeri koşulların- simle ilişikli bir karakteristiğinden söz etmek ise
arada olup zamansal ve mekânsal paylaşımda bu- pitalist ülkelerin sentetik pop kültürünün etkisinde
da kendine özgü bir kültürel karakter oluşturur. Bu olanaksızdı.
da toplumların farklı kültürel kimliklerle birbirin- lunabilmeleri gerekir. Oysa günümüzün koşulları Otantik üretim ortamından soyutlanarak sente- olduğumuz bir ortamda, yakın gelecekte toplum
den ayırt edilmesini olanaklı kılar. insanları toplumsal yaşamdan soyutlayıp yalnız- tik ortamda üretilen kültürün toplumsal ve insa- olarak paylaşabileceğimiz bir ulusal kültürden söz
laştırmakta. 1. Sanayi Devrimi’yle insanlar, ku- etmek olanaksız hale gelecektir. Kültürel kimliğin
Kültürel pratikler insanların ve toplumların ge- nal karakterini yitirme süreci dijital devrimle da-
lişmesine, kendilerine özgü bir düşünsel ve estetik şaklar boyu ait oldukları kültürel ortamdan kopup ha da pekişti. Dijital teknolojilerin sağladığı ola- yitimi ise kültürel yabancılaşma demektir.
Puanım: 6.5/10