Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
10 Ali Ayşe’yi Seviyor, farklı kuşaklardan aşkları aynı hikâye içinde anlatıyor. Bu bir tezat mı? Dizinin esas kızı Nur Erkul’a göre değil, ama o yine de eskilerdense kendi kuşağından Ayşe’nin aşkını tercih edeceğini söylüyor. Boş zamanlarımda da sadece hobi olarak tiyatroyla ilgilenebileceğimi söylüyorlardı. O dönem arkadaşlarla tiyatroda bir oyun sahnelemek istedik. Bir şekilde de bunu başardık. Hatta ufak çaplı turnelerimiz bile oldu. Ailem neredeyse bu oyunların çoğunu gelip izledi. Beni sahnede gördüklerinde ve oyun bittikten sonraki aldığım tebriklerden dolayı gururlanıp demek yeteneğim de varmış bunu göz ardı edemediler. Eski bir tiyatrocu olan dayım Nevzat Şenol’un desteğiyle de tiyatro ve oyunculuğa adım atmış oldum. Bazı röportajlarınızda sesinizi beğenmediğinizi ve kendinizi seksi bulmadığınızı söylüyorsunuz. Acaba kendinizle ilgili alçakgönüllü müsünüz? Çünkü sizi oldukça çekici bulan birçok hayranınız var? Alçakgönüllü olup olmadığımla ilgili bir şey diyemem ama hayatta rahat ve doğal olmaya çalışıyorum. Ben daha çok kendimi sevimli ve sempatik buluyorum. Ayrıca kostümcüm Özlem Erkan’ın tasarladığı kıyafetlerin de görüntüme katkısı büyük. Kendi sesim de bana garip ve sanki bir yabancının sesi gibi gelmiştir. Bu duruma alışmaya çalışıyorum. l 9 HAZİRAN 2013 / SAYI 1420 Gerçek hayatta da Ayşe olmak çok isterdim DENİZ ÜLKÜTEKİN Arif Şentürk Bir Rumeli delikanlısı B alkan ve Rumeli türkülerinin unutulmaz sesi Arif Şentürk’ün elli yıllık sanat hayatı “Bir Rumeli Delikanlısı” biyografisiyle kitaplaştırıldı. Onun Makedonya’da Kumanova’da başlayan, ardından Zeytinburnu’nda devam eden öyküsü sırf müzik hayatından anektodlar barındırmıyor elbette. Kumanova yılları, İstanbul’a gelişi, Sirkeci’de ilk kez denizi gördüğü an, berber çıraklığı günleri, pehlivanlığı ve sanat merdivenlerini yavaş yavaş tırmanmaya başlaması. Her yönüyle oldukça renkli bir hikâye Arif Şentürk’ün ki, satır araları sırf Şentürk’ün değil aynı zamanda Anadolu ve Osmanlı arasındaki güçlü ve köklü bağları da hatırlatıyor. Ve tabii ki anılar. Belki Arif Şentürk’ü o kimi zaman hüzün kimi zaman neşe dolu anıları olmadan düşünmek bile imkânsız. Kimler yok ki o anılarda pek çok önemli ses sanatçısının yanında Süleyman Demirel, Turgut Özal gibi devlet büyükleri de yerlerini almış. Kitap aynı zamanda Arif Şentürk’ün bestelerini de kâğıda döküyor ve onun yolundan gitmek isteyen gençler için bir referans görevi görüyor. l N ur Erkul’un hikâyesi çok yönüyle oyuncu olmak isteyen gençlerinkine benziyor. Onu farklı kılan, hayalleri için diretmesi. Kılıç Günü dizisiyle kendini tanıtan Erkul şimdi Fox TV’de Ali Ayşe’yi Seviyor’la “esas kız” olarak ekranlarımızda yer alıyor. Dediğine göre bir komedide yer almak; oyunculuğunu geliştirmesi için önemli bir adım olmuş. Öncelikle Ali Ayşe’yi seviyor dizisinden bahsedelim. Bu yapımın size neler kattığını düşünüyorsunuz? Daha önce dram dizilerinde oynamama rağmen, ilk defa bir komedi dizisinde yer aldım. Salih Kalyon, Sennur Nogaylar gibi yılların deneyimli ve tecrübeli sanatçılarıyla çalışarak, oyunculukta daha da doğallaştığımı keşfettim. Doğaçlama ve üretkenlik anlamında sürekli kendimi yenileme isteği ve çabası içine girdim. Komedi oynamanın aslında dram oynamaktan daha zor bir iş olduğunu ve benim de farkında olmadığım yüz mimiklerim ve ifadelerimin olduğunu keşfettim. Bu açıdan çok yararlı olduğunu söyleyebilirim. Dizi özellikle iki farklı kuşağın aşk hikâyesini ekrana taşıması sebebiyle ilgi çekici bir yapım. Siz bu aşklardan hangisini tercih ederdiniz? Sırf iki kuşağın değil, birçok farklı karakterin ve kuşağın aşklarını, sevinçlerini, mutluluklarını bazen de zorluklarını eğlenceli bir şekilde aktarmaya çalışıyoruz. Ben yine de o aşkların içinden, bana en yakın gelen Ali ve Ayşe’nin aşkını tercih ederdim. Dizinin sık sık yayın günü değişiyor, bu sizin için bir olumsuzluk yarattı mı? Bu sadece bizim dizimizle alakalı değil, sektör olarak yaşadığımız bir problem. “Olumsuzluk yaşatmıyor” dersem yalan söylemiş olurum. Fakat işimiz gereği ekrana her zaman en iyisini yansıtmaya çalışıyoruz. Aileniz oyuncu olmanızı istememiş sanırım. Bu büyük engeli nasıl aştınız? İstememelerinin sebebi neydi? Evet oyunculuğu isteyen her kişinin ailesinin yaptığı gibi, benim ailem de ilk önce sabit bir gelir ve sabit bir mekânda çalışabileceğim bir iş sektörünü tercih etmemi istemişti. C M Y B