23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

29 EKİM 2022 CUMARTESİ 99. YIL GURURU 5 Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt’tan 100. yıl çağrısı: Havza yollarında MUSTAFA KEMAL Mahmur dağın başında bir duman, bir duman, Mustafa Kemal’in başında daha bir duman Başarının reçetesi: Kemalizm Dağ düşünür gündüz gece başından duman gitmez, Mustafa Kemal düşünür gündüz gece Bozkurt, “Türkiye bugün bile yıldız gibi parlıyorsa tatürkçü Düşünce Derneği Ge- çan bilim insanla- başından duman gitmez, nel Başkanı Hüsnü Bozkurt, rı Türkiye’ye geli- nedeni Cumhuriyeti kuran Atatürk ve devrimci ACumhuriyetin 99. yılını kut- yordu. Artık hocala- Dağların başında duman eksik olmaz, kadroların ortaya koyduğu anlayıştır” tespiti yaptı larken Türkiye’nin çok sayıda sorun- rı kaçırıyoruz. Genç- Soy yiğidin başından duman eksik olmaz. ve ekledi: “Cumhuriyetimizin 100. yılına girerken la boğuştuğunu vurgulayarak 100. lerimizin yurtdışına Mahmur dağının dumanlarına baktı da dedi. yıl için çağrıda bulundu. Cumhuriyetin kuruluş felsefesini güncellemeliyiz.” gidişini izliyoruz, Mustafa Kemal, Köroğlu olmak ne güzel Bozkurt, Cumhuriyetin hatta ‘Giderlerse git- şu dağlarda, 99. yılında Cumhuriyet’e sinler’ diyoruz. Her Tutmak gece gündüz denizlerin yolunu, yol vermemek, konuştu. Birinci Dün- gün kadın cinayetle- Üşümek, ateş yakmak, yola düşmek ne güzel, ya Savaşı’nın sonunda riyle karşı karşıya- Hüsnü Bozkurt SEFA Bölmek orta yerinden gemilerin getirdiği Osmanlı’nın fiilen öm- yız. Sansür yasasıy- UYAR güneşi, rünü tamamladığını, İs- la basını susturmaya çalışıyoruz. Hal- Bir sana bir bana vermek ne güzel! tanbul dahil olmak üzere işgal yaşan- kın gelecekle ilgili umutlarını besle- dığını belirten Bozkurt, “Görünür- yecek bir iklimin olmadığı çok açık. Çakal dağının eteğine vardı ki Mustafa Kemal, de padişah ve hükümet varsa da hü- Bu Cumhuriyetin kuruluş felsefesin- Vakit alaca karanlık, dağın eteğinde bir kahve, kümleri yoktu. Tam anlamıyla İtilaf den kopmamızın bir sonucu. Bu anla- Kahvede düze inmiş eşkıyalar, Karadeniz Devletleri’nin denetimine girmiş bir yışın değişmesi gerek” dedi. uşakları, ülke söz konusuydu” dedi. Bozkurt, Kaynıyor Erzurum işi semaver, çay demleniyor. Parlayan yıldız şu ifadeleri kullandı: Uyanmış su, gözleri adamların, susuz Bozkurt, “Türkiye Cumhuriye- gözleri sıcak, Kutsal sır ti, kurulduğunda tüm mazlum dün- Mustafa Kemal baktı, tanıdı, hepsi halk. “Bunun karşısında ise ‘Geldikle- yasında umut ışığı oldu, arkasın- ri gibi giderler’ diyen Mustafa Kemal, dan çok sayıda devlet bağımsızlığı- Oturdular, hep beraber çay içtiler, MUHTEŞEM BIR SÜREÇ altı ay İstanbul’da görüşmeler yaptı. nı kazandı. Türkiye bugün bile yıl- Ordan burdan, dereden tepeden konuştular, ozkurt, Cumhuriyetin ilanının bir ken devletleştiği muhteşem bir süreç. Sabah güneşi gelip bağdaş kurdu bir yana, Aklında da Anadolu’ya geçip ulusal dız gibi parlıyorsa nedeni Cumhuri- Yarı karanlıktı yüzleri birden aydınlandılar, Bson değil başlangıç olduğunu, 29 1923’te kurulduğunda ekmeklik buğda- direniş başlatmak ve milli güç oluştu- yeti kuran Atatürk ve devrimci kad- Acı çekmiş, susamış, dağ çizgileri sert Ekim’in hemen ardından devrimler sü- yı, çocuğunun altına saracak bezi, aşı- rup Türk ulusuna dayalı devlet kur- roların ortaya koyduğu temel felsefe Mustafa Kemal’in gözlerinde tek tek ışıdılar. recinin başladığını vurgulayarak, “Ay- sı, ilacı, silahı, sanayi ürünleri olmayan mak vardı. Bunu tabii kutsal bir sır ve devlet anlayışıdır. Cumhuriyeti- dınlanma devrimleri dediğimiz seri dev- Türkiye, 1930’ların sonuna gelindiğin- olarak sakladı. Samsun’a gitti, görev- mizin 100. yılına girerken, Cumhu- Çıktı kavak yaylasına “oh!” dedi, rimlerle yeni toplum, dil, kültür, ta- de dünya milletler ailesinin şerefli üye- den alındı, askerlikten istifa etti ve riyetin kuruluş felsefesini güncelle- Mustafa Kemal, rih bilinci, ulus bilinci yaratıldı. Bir hal- si olarak tarih sahnesinde yerini aldı. mücadeleye fert olarak devam etti.” yip devleti yeniden namusla, bilim- Ölmez be, insan bu vatanı sevince, kın devletleşirken uluslaştığı, uluslaşır- Cumhuriyeti böyle algılamalıyız” dedi. “Milletin bağımsızlığını yine mille- le, akılla ve liyakatle yöneteceğimiz Halk kokusudur, güller çimenlerden gelir, tin azim ve kararı kurtaracaktır” devlet durumuna getirmeliyiz. Önü- Ovaları sürenler aşağıda, ormanlarda ifadesinin iradenin padişah- müzde başarısı sınanarak kanıt- bıçkı sesleri, Cumhuriyetin, din-tarım impara- diğini söyleyen ve “100. yılında Cum- tan alınıp millete verildiği- lanmış bir reçete var; reçetenin adı Dağılmış Mahmur dağının dumanları torluğu olan Osmanlı’yı Anadolu’nun huriyet insanları mutlu ediyor mu” nin en somut ifadesi, 23 Çekip cümle türküleri bir dere ışıltısıyla akar. Atatürkçü düşünce sistemi/Kema- ortasına sıkıştıran Sevr’i yırttığını; diye soran Bozkurt, şunları kaydetti: Nisan’da Meclis’in açıl- lizm” ifadelerini kullandı. Lozan, Montrö ve Hatay’ın ana- “Cumhuriyet, Havza’ya vardım ki, kulağımızı koyalım bir, masının da Cumhuri- ‘Anlayış değişmeli’ vatana katılmasını başardığı- kadınıyla, ‘Genetik kodlarında var’ Bağımsız yaşamak diyelim bir, yetin habercisi oldu- “Ediyorsa sorun yok. Ancak gençler erkeğiyle, nı kaydeden Bozkurt, “Türki- dinle ne ses verir? AKP Grup Başkanvekili Mahir ğunu söyleyen Boz- geleceklerini yurtdışında arıyor. Genç çocuğuyla bir ye bunu Cumhuriyetin kuru- Havza pazarına inmiş allı morlu köylüler, Ünal’ın Cumhuriyeti hedef alan sözle- kurt, “Cumhuriyeti- halkın emperyalist işsizlik oranı yüzde 30’ları buldu. Ge- Çıkarlar ormanlardan gizli gizli çağıralım, bir, luş felsefesinin sağlamlığıyla rine “Bu, AKP’nin genetik kodlarına iş- miz, dünyada antiem- güçlere karşı niş halk yığınları pazaryerinde sebze, Gelirler toplanırlar ateşimize, onlar için yaktık, başardı. Bu felsefe namus, akıl, lemiş Cumhuriyet karşıtlığının sözcük- peryalist ulusal bağım- direnmesidir.” Özgür yüreklerin soluğunu üflesinler bir. meyve toplayarak rızkını temin etme- bilim ve liyakat. Bu temel fel- lerle ifade ediliş şekli. Bütün Cumhu- sızlık savaşı üzerine bi- sefeyle kurulan Cumhuriyet, kal- ye çalışıyor. Asgari ücret açlık sını- riyet düşmanları aynı argümanı kul- na edilmiş tek devlet. Cum- Sevelim dedi, Mustafa Kemal, sevelim bir, kınma hızı yakaladı, sanayi üretimi- rının, en düşük emekli maaşı asgari landı” tepkisini gösteren Bozkurt, “Sık- huriyet, doğrudan doğruya ve Selâm verelim bir, selâm alalım bir, ne geçti, demiryollarını, limanlarını, ücretin altında. Hemen hemen bütün ça ‘Dedelerimizin mezar taşlarını oku- topyekûn kadınıyla, erkeğiyle, çocu- Halk olmak ne güzel şeydir arkadaşlar, madenlerini yabancıların ellerinden sanayi dallarında çağın üretim tekno- yamadık’ diyorlar. Halbuki Osmanlı’da ğuyla bir halkın emperyalist güçlere Şu sabah çayını içelim bir, kardeşçe sıcak. aldı, yeraltı ve yerüstü kaynaklarına lojisinin, bilişim devriminin gerisin- Yüzümüzü yunalım şu dereden bir, karşı direnmesi, o güçleri birer birer kadınların binde 4’ü, erkeklerin yüzde Sonra kursunlar darağacını kavgamıza, sahip oldu, uygar bir ulus ve devlet de kaldık. Kendi aşısını üretirken ar- bertaraf etmesi ve yurdundan kovma- 7’si okuryazar. Dedelerinin mezar taşı- Asarlarsa assınlar bizi düşlerimizden! sı, ardından bağımsız bir devlet olarak yarattı” değerlendirmesinde bulundu. tık aşı üretemeyen bir Türkiye’den nı nüfusun yüzde 3’ü okuyabiliyordu” ortaya çıkmasıdır” açıklaması yaptı. Artık Cumhuriyetin 100. yılına giril- bahsediyoruz. Hitler zulmünden ka- diye konuştu. l ANKARA Ceyhun Atuf KANSU Cumhuriyet Gazetesi:31 x 26
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle