22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GENÇLERLE BAŞ BAŞA ARKEOLOJİ İSMAİL GEZGİN MICHAEL QUANTE • UZLAŞMAZ MARX KRISTEN GHODSEE • KIZIL SAVAŞÇI KADINLAR GENÇLERLE BAŞ BAŞA SOSYOLOJİ MEHMET DEVRİM TOPSES frıedrıch engels • ludwıg feuerbach ve klasik alman felsefesinin sonu DAVID MCNALLY • KAN VE PARA FİKRET BAŞKAYA • UYGARLIK PARADİGMASINI DEĞİŞTİRMEK karl marx • felsefenin sefaleti HAZIRLAYAN: GÖKHAN ATILGAN • 100 YIL SONRA TÜRKİYE CUMHURİYETİ NEIL FAULKNER • TIRMANAN FAŞİZMİN KİTLE PSİKOLOJİSİ BUHARİN - PREOBRAJENSKİ • KOMÜNİZMİN ABECESİ FATİH YAŞLI • ANTİKOMÜNİST ŞEBEKE GEORGES POLITZER • FELSEFENİN BAŞLANGIÇ İLKELERİ ANNA S. TVERİTİNOVA • OSMANLI FEODALİZMİ VE SINIF SAVAŞIMLARI SUNGUR SAVRAN • TÜRKİYE’DE SINIF MÜCADELELERİ • CİLT II Yordam Kitap’tan Yeniler Anlatılan Senin Hikâyendir! Georges Politzer Georges Politzer’in Felsefenin Başlangıç İlkeleri, Devrimler tarihin en güçlü lokomotifidir, demiş Marx. Çünkü tarih, N. Buharin - E. Preobrajenski “Bay Proudhon, Avrupa’da tuhaf bir şekilde yanlış anlaşılma “Hegel’le ilişkilerimiz hakkında ne düşündüğümüzü türlü Dinî çatışmalar, doğal kaynaklar için verilen mücadeleler, savaşlar, özellikle hızlanınca gerçek yüzünü gösterir. Ekim 1917 Rus İşçi sosyalizme sıfırdan başlayanlar için, aşağı yukarı doksan şanssızlığını yaşıyor. Fransa’da, yetenekli bir Alman filozof vesilelerle açıkladık, ancak hiçbir yerde bunu tam doyurucu bir marksist Avrupa kapılarına dayanan mültmarksisteci akınları, iklim değişikliklerinin Michael Quante Devrimi, tıpkı 1789 Fransız Burjuva Devrimi gibi, bu hızlanmanın yıldır, yani kabaca üç kuşak boyunca eşsiz bir kılavuz sayıldığından, kötü bir iktisatçı olma hakkına sahip; buna klasikler biçimde yapmadık. Hegelci felsefe ile bizim görüşümüz arasında, neden olduğu doğal afetler ve bunlarklasiklera eşlik eden kıtlıklar... Uzlaşmaz olağanüstü örneklerinden biri. Devrimden kısa bir süre sonra Felsefenin dizisi dizisi olmuştur. Öncelikle genç işçiler için düşünülmesi, karşılık Almanya’da, en güçlü Fransız iktisatçılardan biri birçok bakımdan bir ara halka olmasına karşın, Feuerbach’a Marx, günümüz kapitalizminin yarattığı bu yıkıcı kargaşa karşısında, başlayan iç savaş beş yıl sürmüş, Çarlığın ve burjuvazinin güçlerine sayıldığından, kötü bir filozof olmasına izin veriliyor. Alman onun uzlaşmaz muarızı Marx’ın analitik ve eleştirel gücünün anlattıklarının olabildiğince berrak, kolay anlaşılır ve Komünizmin hiçbir zaman dönmedik.” ek olarak, on üç yabancı devlet de işçi devrimine karşı savaşmıştır. ve iktisatçı olma çifte sıfatımızla, kendimizi, bu çifte yanılgıyı güncelliğini vurguluyor. Marx’ın düşünce sisteminin fikirler tarihi Friedrich Engels, 1845-1846 yıllarında Karl Marx ile birlikte kolay akılda tutulur olmasını gerektirmiştir. Dünya savaşının yıkımı üzerine gelen bu ölüm kalım savaşı, açlığa protesto etmek zorunda hissediyoruz.” kanonunun tozlu raflarına kaldırılamayacak kadar canlı olduğunu frıedrıch Başlangıç yazdıkları Alman İdeolojisi’nden 40 yıl sonra kaleme aldığı bu eklenen verem, tifüs gibi kitlesel salgınların birleşmesiyle, Rusya’ya Uzlaşmaz Kısa kısa bölümleri, anlatılacakların başlıklarının hatırlatırken, bu güncelliğin sanılandan çok daha kapsamlı Anarşizmin kurucularından Pierre-Joseph Proudhon’un karl marx kısa çalışmasında, Marksizm ile Hegelcilik ve Feuerbach’çılık yedi ila on iki milyon ölüme mal olmuştur. olduğuna işaret ediyor: Marx, son on yılda liberal ya da muhafazakâr her bölümün başında sunulması, sık sık tekrarlara, Sefaletin FelsefesiABECESİ adlı eserine yanıt olarak 1846-1847 kışında arasındaki ilişkiler hakkında tamamlayıcı açıklamalarda iktisatçıların dahi sıklıkla hakkını verdiği üzere, basitçe ve sadece Komünizmin Abecesi, işte bu olağanüstü kargaşanın ortasında, dolayısıyla da hatırlatmalara gidilmesi, gerektiğinde kaleme alınan Felsefenin Sefaleti, Karl Marx’ın iktisat alanındaki engels bulunuyor. kapitalist ekonomik krizlerin bir teorisyeni değildir. Marx’ın ekonomi RUSÇADAN ÇEVİREN: NADEJDA AÇAN Ekim 1919’da, Rusya Komünist Pİlkelaretisi’nin ilerri i gelenlerinden iki ek okumalar önerilmesi ve nihayet, soru-cevaplarla ilk sistemli çalışmalarından biri. Kapital’in 1867 yılında basılan Hegelci felsefenin gerçek anlamı ve devrimci niteliği neydi? politik eleştirisinin temel kavramları insan varoluşuna ilişkin bir felsefenin Marx genç insan, Buharin (31) ile Preobrajenski (33) tarafından kaleme birinci cildinde çok sayıda gönderme yapılan bu kitap, Alman derslerin iyice özümlenmesinin sağlanmaya çalışılması, Fransızcadan Çeviren: Cem Eroğul Felsefe, genel anlamda, Hegel’le neden son bulmuştu? dizi etik, felsefi, antropolojik tartışmanın kapısını aralar. Michael alınmıştır. Amacı, Rusya Komünist Partisi’nin Mart 1919’da kabul felsefesine yönelik eleştiriler de içeriyor. bu kitabı eğitbilim (pedagoji) açısından örnek bir Hegelciliği “aşmak”, yani eleştiri yoluyla biçimini yıkmak, Quante’ye göre Marx’ın “modern kapitalist toplum düzenine ilişkin sefaleti ludwıg feuerbach ettiği programı, halkın anlayacağı bir dille açıklamaktır. “Proletarya Birinci baskısı Fransızca olarak 1847 yılında çıkan Felsefenin analizi, içinde bulunduğumuz durumda sorun çözme potansiyeline Kargaşa İçindeki Dünya çalışmaya dönüştürmüştür. fakat içinde getirdiği yenilikleri korumak için neler yapıldı? devrimi günümüzde ancak bir dünya devrimi olarak gerçekleşebilir,” ve eleştirel güce sahip olmaya devam eden felsefi kavramlarla Sefaleti’nin ilk Almanca çevirisi, yazarının ölümünden sonra, Feuerbach’ın maddeciliğinin (materyalizminin) idealist yanları ve klasik alman Yordam Kitap, artık klasikleşmiş olan bu değerli yapıtı, diyor yazarlar. Bunu çok iyi bilenlerden biri de, “Bolşevizm Almancadan Çeviren: desteklenmektedir” ve Marksist düşünce, güncelliğini öncelikle bu 1885 yılında yayımlandı. Bu baskının editörlüğünü üstlenen hangileriydi? Diyalektik maddecilik nasıl geliştirildi? Hegel’in İngilizceden Çeviren: Sezer Karagöz gözden geçirilmiş bir çeviriyle okura yeniden sunmakla beşikteyken boğulmalıdır,” diyen ve işçi devrimine karşı savaşan Erkin Özalp tartışma izleklerine borçludur. Friedrich Engels, çeviriyi gözden geçirdi, Marx’tan kalan idealizminden ve Feuerbach’ın maddeciliğinden farklı olarak, felsefesinin sonu büyük devletlerden birinin ünlü politikacısı olan Winston Churchill. bir görev yaptığının bilincindedir. notlardan hareketle düzeltmeler yaptı, dipnotlar ekledi, bir Yazar, Uzlaşmaz Marx: Kargaşa İçindeki Dünya’yı tam da Marx’ın diyalektik maddecilik, dünyada olup bitenler hakkında bizi ne Komünizmin Abecesi, bugün de bir başvuru kaynağı olmaya devam önsöz yazdı ve kitabı bazı ek metinlerle zenginleştirdi. tür sonuçlara ulaştırır? düşüncesindeki bu kalıcı potansiyeli ve gücü akademik tartışmaların eden coşkulu, heyecanlı bir sosyalizme giriş kitabıdır. ötesine taşımak, günümüz okurlarına “kendi yaşam gerçekleri Engels, 1891 yılında, kitabın İspanyolca çevirisinin basılması Engels, bu tür kritik sorulara Marksizmin verdiği yanıtları “Bu kitabın yazılışının üzerinden bir yüzyıl geçti. Tanıklık ettiği ateş üzerine düşünmelerini ve böylece eleştirel bir mesafe koymalarını Fransızcadan Çeviren: için izin istendiğinde şu cevabı verdi: “Hiç kuşkusuz, bu özetlerken, birlikte geliştirdikleri kuramın neden Marx’ın adını sağlayabilecek düşünce motiflerini ve içgörüleri” sunmak için öylesine yakıcıydı ki, alevleri ister istemez kocaman bir meşaleye Cem Eroğul girişimi sevinçle onaylıyoruz. Sosyalizmin İspanya’daki gelişimi taşıdığına da açıklık kazandırıyor. kaleme almıştır. Zira dünya halklarının “krizlere ve küreselleşmeyle dönüştü. Gerçek en büyük öğretmenimizdir. Hele buna böylesine üzerinde çok olumlu bir etkide bulunacağı kesin.” beraber her yerde hüküm süren zorluklara karşı tepkisini, geriden bakma olanağı bulunca. Bu gerçeğin içinde hem olgular hem milliyetçilikle, dışlamayla ve çözüm yerine sadece yeni baskılar de hayaller var. Tarih, ancak bu gerçek bütün yönleriyle kavranınca en vadeden siyaseten gerici stratejilerle” verdiğini kaygıyla not düşer. değerli öğretmen olur.” Cem Eroğul ISBN 978-605-172-699-1 ISBN 978-605-172-521-5 ISBN 978-605-172-695-3 ISBN 978-605-172-652-6 ISBN 978-605-172-664-9 YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap Çev.: Cem Eroğul, 224 sayfa, 170 TL Çev.: Nadejda Açan, 384 sayfa, 260 TL Çev.: Erkin Özalp, 272 sayfa, 170 TL Çev.: Cem Eroğul, 80 sayfa, 80 TL Çev.: Sezer Karagöz, 128 sayfa, 120 TL Kristen R. Ghodsee Marx, ünlü eseri Kapital’de, paranın, “bir yanağında doğuştan bir “Beş Devrimci Kadından Dersler” alt başlığıyla yayımladığımız Kızıl Savaşçı Dünyanın farklı coğrafyalarında otoriter sağın ve faşist hareketlerin 19. yüzyıl geride kalır, dünya devrimlerle çalkalanır, imparatorluklar yıkılır Sovyetler Birliği’nin en önemli Osmanlı tarihçisi, kan lekesiyle” dünyaya geldiğini söylemişti. David McNally, Kan ve Kadınlar, sosyalist kadın hakları aktivizminin tarihini bu tarihin önde gelen güçlenmesine tanıkAnna S. Tvlık ediyoruz. Günümüz düneritinovayası faşist bir ve cumhuriyetler kurulurken Türkiye de bu tarihsel salınım içinde kendi Hazırla ya n: Gökhan Atılgan Neil Faulkner Doğubilimci ve Türkolog Anna S. Tveritinova, resmî tarihin beş figürü üzerinden anlatıyor: Sovyetler’in kadınlara yönelik politikalarına irrasyonalizm kasırgasının etkisi altında. Dinmek bilmeyen bu yolunu arıyordu. Marx’ın tabiriyle ‘katı olan her şeyin buharlaştığı’, yeni Para’da, Marx’ın izinden giderek paranın tarih boyunca katettiği David McNally tezleriyle hesaplaşarak, Osmanlı tarihine yeni bir ışık tutacak şekil veren teorisyen, siyasetçi ve diplomat Aleksandra Kollontay; kendini kasırga otoriterlik, milliyetçilik, ırkçılık, kadın düşmanlığı, homofobi, kanlı yolculuğu anlatıyor. olanın temsilcilerinin eskinin kabuğundan tazelenmiş bir özgüven ve sorular soruyor: Osmanlı devleti, sınıf mücadelelerini halk eğitimine adamış Nadejda Krupskaya; Komünist Parti Kadın Birimi Kızıl Savaşçı narsisizm, komplo teorileri ve hakikatin önemini yitirmesi türünden cüretle gözlerini ufka diktiği bu çağda, mazisi yüz yıllara varan Osmanlı İktisat kitapları tarihte üç para biçimi görüldüğünü anlatır: Osmanlı Jenotdel’in kurucularından İnessa Armand; efsanevi keskin nişancı tanımayan, imtiyazsız, ahenkli bir sosyal düzene mi sahipti? belirtilerle dışavuruyor kendini. İmparatorluğu içeride iki uğraklı burjuva devriminin ve bir cihan harbinin kıymetli metalden üretilen sikkeler, kıymetli metal karşılığı olan Tırmanan 100 Yıl Sonra Lüdmila Pavliçenko ve Bulgar Kadın Hareketi Komitesi’nin 22 yıl boyunca alevleri içinde kül olmuştu. Tarihe karışan İmparatorluğun şimdi’ye Osmanlı’nın sosyoekonomik yapısı nasıldı? Osmanlı’nın Ünlü Marksist tarihçi Neil Faulkner bu kısa ve özlü kitabında, temsilî kâğıt para ve karşılığı olmayan yasal kâğıt para. İktisat başkanı olan Elena LagadinoKan vva. Bu beş ke Paadının yaşam öraykülerinden yola sıçrattığı kıvılcımlardan ise bir Cumhuriyet doğdu. Bizans ve Balkan fetihleri, bu halkları “feodalizmden Marksist-Freudyen teoriden yararlanarak faşizmin kitle psikolojisinin kitaplarındaki anlatım bu parasal gelişmelerin insanların hayrına Feodalizmi ve çıkan Kristen R. Ghodsee, sosyalist kadınların mücadelelerini, başarılarını Kadınlar güncel bir analizini sunuyor. Faulkner, Marksizmi psikanalizle Padişahın tebaasından Cumhuriyetin yurttaşına, Doğu-İslam âleminin özgürleştirdi” mi? Şeyh Bedrettin ve Börklüce Mustafa isyanı, olduğu izlenimini verir. ve önlerine çıkan engelleri anlatırken geçtiğimiz yüzyılın kadın hakları yoğururken ikisinin de sınırlarını genişleten; ancak bunu teorik bir medeniyetinden kapitalist-Batı dünyasının uygarlığına “geçiş”in Savaş, Kölelik ve Devlet hangi tarihsel ve toplumsal şartların ürünüydü? Halifeliğin Faşizmin Kan ve Para, sikke kullanımının Yunanistan’da kölecilikle ilişkisi; mücadelesini yaşadığımız çağa bağlıyor. İç çatışmalarla, çelişkilerle, cambazlık arzusuyla değil, günümüzün yaygın narsisistik-otoriter Türkiye Beş Devrimci coşkularına, atılımlarına ve süratine matemler, duraksamalar ve Sınıf altın-gümüş karşılıklı banknot icadının İngiltere’nin sömürgecilikte İngilizceden Çeviren: Cem Somel Abbasilerden Osmanlılara devredildiği bir gerçek midir, birlikte çıkılan veya ayrılan yollarla ama aynı zamanda da büyük bir azimle, kişiliğini geçer akçe kılan özgürlük korkusu ve psikotik öfkenin yavaşlamalar eşlik etti. Farklı yönsemeler ve zamansallıklarla süregiden, öne geçme mücadelesinde savaş finansmanıyla ve köle yaratıcılıkla ve başarılarla dolu beş yaşam öyküsü. Hayatları boyunca ince yoksa sonradan uydurulmuş bir rivayet midir? Osmanlı’nın sebeplerini kavrama maksadıyla yapıyor. Faşizm ile otoriterliğin varış yeri ancak ve sadece sınıf mücadeleleri tarafından tayin edilebilecek Kadından Dersler ticaretiyle ilişkisi üzerinde duruyor. Aynı şekilde, Amerika Birleşik bir çizginin üzerinde yürümek zorunda kalan kızıl savaşçı kadınlar kadın gerilemesinin sebebi başa Türk olmayan yöneticilerin insanların zihinleri ve ruhlarına zoraki istikamet iddiasıyla çıkardığı olan 100 yıllık bir yolculuk olarak sürüyor Cumhuriyet. Devletleri’nde 19. yüzyılda üretilen çeşitli banknotların yerli mücadelesine büyük bir sadakatle bağlı kaldılar; yeni çözümler ürettiler, İngilizceden çeviren: Senem Erdoğan Savaşımları geçmesi midir? bu celbin, esasen demokrasinin başını ezmeye çalışan neoliberal Kitle Psikolojisi Cumhuriyet, yolculuğun bazı uğraklarında Nâzım Hikmet’in dizelerindeki halkların kCumhuatledilerek topraklarının gasbıyla ilişkriyeisini; günümüzti de siyasi projeler geliştirdiler ve bizlere bugüne dair yeni sözler ederken sömürü ve baskı sistemine hizmet ettiğini gözler önüne seriyor. gibi: “şöyle ferah, şöyle yiğitçe koşarken / kapana tutulmuş gibi oluyor Tveritinova, bunlar gibi pek çok soruya tarihsel materyalist karşılıksız banknot sisteminin de işçi sınıfını hizada tutmakta mutlaka dikkate alınması gereken bir deneyim bıraktılar. Derleyen ve Rusçadan Çeviren: Alp Altınörs “Umut sınıf mücadelesindedir. Kapitalizm evreninde yaşanan zihinsel insanın ayağı.” Bazı uğraklarında ise Hobbes’un Leviathan’ı gibi. Bazı Marksist-Freudyen Bir Analiz nasıl kullanıldığını ortaya koyuyor. Eser, ayrıca, İngiltere’de yöntemle yanıt aradığı makalelerinde, Osmanlı tarihine dair 20. yüzyıl kadın hareketine Doğu Avrupa’nın ve Sovyetler’in devrimci ıstırabı sona erdirmek, yani narsisizme, otoriterliğe ve faşizmin kitle uğraklarında derinliklerinden yükselen dalgalarla bir “sosyal cumhuriyet”e tarımda sermayedar sınıfın ortaya çıkışını; İngiliz egemen sınıfın Marksist ve bilimsel bir yaklaşım geliştirmeye çalışıyor. politikalarından yola çıkarak bakan Kızıl Savaşçı Kadınlar, kadın psikolojisine yol açan toplumsal koşulları ortadan kaldırmak için erişme belirtileri göstİnergilen, bazı uğizceden Çevriraken: Utku Özmlarında yukakaarıdan gelen basınçlars la İrlanda’da ilk sömürgecilik deneyini; Kuzey Amerika’da kolonilerin hareketinin, Batı tarihçiliğinin ilgisiz kaldığı sosyalist yönüne ışık tutuyor müşterekleri yeniden halka vererek, iktisadi ve toplumsal yaşam kendi dibine çökme emareleri sergileyen bir Cumhuriyet, bizimkisi. Bu derlemede, ayrıca, Tveritinova’nın yaşamına ve eserlerine kurulmasıyla Atlas Okyanusu üzerinde yürütülen insan ticaretini ve bu hareketin radikal geçmişiyle yeniden bağlantı kurmayı amaçlıyor. üzerinde demokratik bir denetim kurarak, doğa ile toplum arasındaki 100 Yıl Sonra Türkiye Cumhuriyeti, memleketimizin ilk asrına teorik dair bir sunuş ile yayımlanmış eserlerine dair bir kaynakça çarpıcı verilerle ve ilginç olaylarla betimliyor. Toplumu ve değişmez sanılan kuralları değiştirmek ve daha adil bir dünya metabolik kopuşu tedavi ederek yabancılaşmanın üstesinden gelmek tartışmanın zenginliği, soyutlamanın şiddeti, üzerine ışık düşürülen kurabilmek için erkek yoldaşlarıyla omuz omuza çarpışan bu kadınların da yer almaktadır. zorundayız. Sevgi ile emeğin -işbirliği, dayanışma ve özgürlüğe Kan ve Para, para ekseninde toplumsal dönüşümlerin ideolojik olguların şaşırtıcılığı ve bilimsel emeğin sabrıyla bakıyor. hem uluslararası etkileri hem de başarıları belki gözden kaçırıldı, ama dayanan- yeni topluluklarda çiçek açabileceği bir dünya yaratmak yönünü de ele alıyor; toplumsal ilişkilerde parasallaşmanın YAZARLAR kesinlikle unutulmadı. Kadın hareketi üzerinde öyle bir etki bıraktılar ki felsefeye ve edebiyata yansımalarından örnekler veriyor. zorundayız.” Neil Faulkner Onur Acaroğlu, Ümit Akçay, Gökhan Atılgan, Göksel Aymaz, Aziz Çelik, aslında yaşadıkları başarısızlıklar bile ne kadar devrimci olduklarının bir kanıtı sayılmalı. Y. Doğan Çetinkaya, Yeşim Dinçer, Alp Yücel Kaya, Sungur Savran, Murat Sevinç, Can Soyer, Çağdaş Sümer, Taner Timur, Fatih Yaşlı, Kızıl Savaşçı Kadınlar, sadece 20. yüzyıl kadın hareketine dair yazılan Haluk Yurtsever hikâyenin değil, aynı zamanda Sovyetler ve Doğu Avrupa tarihinin de eksik kalan sayfalarını tamamlıyor. ISBN 978-605-172-611-3 ISBN 978-605-172-696-0 ISBN 978-605-172-663-2 ISBN 978-605-172-662-5 ISBN 978-605-172-617-5 YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap Çev.: Alp Altınörs, 160 sayfa, 140 TL Çev.: Utku Özmakas, 96 sayfa, 110 TL Haz.: Gökhan Atılgan, 448 sayfa, 310 TL Çev.: Cem Somel, 384 sayfa, 270 TL Çev.: Senem Erdoğan, 224 sayfa, 180 TL İnsanlar ne zamandan bu yana geçmişi merak ediyorlar ve neden merak ediyorlar? Arkeoloji kelimesi ilk ne Gençlerle Baş Başa dizisinin bu kitabı sosyoloji biliminin temellerine, toplumların dünden bugüne gelişimine ve zaman kullanıldı? İlk kazı ne zaman yapıldı? Arkeologlar Büyük kentlerimizin, ekonomik durumu iyi, eğitimi yüksek nüfusu Fikret Başkaya’nın ele aldığı pek çok olgu, küresel Türkiye’de milliyetçiliğin, sağın ve antikomünizmin tarihine ilişkin FİKRET BAsosyologların farklı yakŞKAlaşımlarYına eğA iliyor. “Sosyoloji hangi nasıl çalışıyorlar? Bir arkeolojik eserin nerede ne nezdinde bir araştırma yapılsa ülkenin son çeyrek yüzyıl boyunca kapitalizmin artık sadece insani yabancılaşmalar, kitapları ve biyografi çalışmalarıyla tanıdığımız Fatih Yaşlı, bu kez, içinden geçmekte olduğu döneme ilişkin şu yargıya ulaşacak insan toplumsal kötülükFatih Yaşlıler, doğa tahribatı yaratmakla sınıfsal ve düşünsel temeller üzerinde yükselmektedir?”, zaman üretildiği nasıl anlaşılıyor? Neden birileri kendi Türkiye’de yönetici sınıfın hegemonya krizleriyle dinselleşme oranı çok yüksek çıkacaktır: “Türkiye hiç böylesine kötü bir dönemden kalmadığını, tüm canlıların varlığını doğrudan tehdit “Toplumu, tarihi ve uygarlığı nasıl açıklayacağız?” sorularına topraklarında olmayan eserleri istiyor, başka bir deyişle arasındaki tarihsel ilişkiye ışık tutuyor. geçmemişti.” Sungur Savran tersini söylüyor: En az bugünkü ettiğini gösteriyor. Uygarlık Paradigmasını Değiştirmek yanıt ararken birçok kavram ve teoriye derinlemesine tarihî eser kaçakçılığı neden var? Antik kentler batık şehirler ‘‘1923 paradigması nasıl çöktü, Cumhuriyet neden yıkıldı?’’ UYGARLIK kadar kötü bir dönemden geçmişti. Üstelik bugün yaşanan bütün çöküş durumundan çıkmak için, insanlığın ve uygarlığın bir bakış getiriyor; idealist ve materyalist gelenekleri midir? Tapınaklardan tiyatrolara, arenalardan agoralara, gericiliklerin kökleri de o dönemde yatıyor. O dönem 12 Eylül’dür, sorusundan yola çıkan Yaşlı, Türkiye’de düzenin üç farklı dönemeçte Antikomünist geleceğini kurtarmak için zihinsel yenilenmenin yaşadığı hegemonya krizlerini aşabilmek için devletle Türk sağı karşılaştırıyor. hamamlardan mahkemelere, okullardan mezarlıklara yazarın kullandığı terimle “12 Eylül karşıdevrimi”dir. perspektiflerini tartışıyor. Yeni bir uygarlığa giden yolun arasında bir mutabakat kurulduğunu ve bu mutabakatın da temelini Bu kitabın birinci cildi ilk kez 1992’de basılmıştı. Bugüne kadar antikçağda nasıl bir yaşam vardı? Peki bu soruya yanıtlar P“Yaşamda kARADİGMAarşılaştığımız ve sorgulamadığımız her ilişkSINI i aralanması ancak yeni fikirlerle, radikal bir entelektüel antikomünizmin oluşturduğunu ileri sürüyor. Bu mutabakatın beş baskı yapan birinci cilt, 1908-1980 arası Türkiye’sini sınıf bulan arkeoloji, yalnızca geçmişin bilimi midir? biçimi olduğu gibi devam eder. Eleştiri ve yorum olmazsa, kopuşla mümkün olacak. Aksi halde, belirli bir eşik bir ürünü olarak 1946-1980 yılları arasında Türkiye’de kişileriyle, mücadelelerini merkeze alarak inceliyordu. Uzun bir bekleyişten Şebeke CİLT II: 12 EYLÜL KARŞIDEVRİMİNDEN 28 ŞUBAT’A değişim hiç kimsenin aklına gelmez” diyor kitabın yazarı yayınlarıyla ve örgütleriyle antikomünist bir şebekenin ortaya aşıldığında geriye kurtarılacak bir şey kalmayabilir. İsmail Gezgin bu kez de bizleri yazın gittiği kıyı kasabasının sonra yayınlanmakta olan ikinci cilt, hikâyeyi 1980’den yirminci çıktığını savunan Yaşlı, 2000’li yıllardan başlayarak yaşanan tedrici DEĞİŞTİRMEKMehmet Devrim Topses. Dolayısıyla sosyoloji, toplumsal yakınındaki kazıda büyük bir hevesle öğrenci-işçi olarak yüzyılın sonuna getiriyor. Kitabın üçüncü ve son cildi ise 2025 yılı Şeylerin seyrini değiştirmek için yönetenleri değil, sistemi Örgütler, Kişiler, Yayınlar rejim değişikliğini anlamak için bu antikomünist şebekeyi merkeze değiştirmek gerektiğini hatırlatıyor Fikret Başkaya… sorunları anlamak ve açıklamakla yetinmeyip, çözmeyi görev alan arkeoloji meraklısı Ayça’nın eşliğinde bir antik içinde yayınlanacak. Erdoğan ve AKP hâkimiyetinde geçen son alan bir tarih okumasına ihtiyacımız olduğuna dikkat çekiyor. çeyrek yüzyılı, cumhuriyet döneminin bütünü ile ilişkisi çerçevesinde Kapitalizme ekonomik, sosyal, ekolojik, etik bir alternatif amaçlayan bir disiplin olarak ele alınmalı. İzlenen tarihsel kentte dolaştırıyor. Bu gezi sırasında hem bir arkeolojik (1946-1980) Komünizmle Mücadele Dernekleri’nden İlim Yayma Cemiyeti’ne, ve dünyanın bugün yaşadığı gerici ortamla bütünlüğü içinde olarak gördüğü eko-sosyalizm üzerinde düşünmeye materyalist yöntem ise sorunların “kimin için”, “hangi sınıf kazıda kimlerin nasıl çalıştığına tanık oluyor hem de değerlendirecek. Büyük Doğu dergisinden Milliyetçiler Derneği’ne, Milli Türk Talebe çağırıyor. İnsanın insanla, toplumun doğayla, kadının yararına” çözüleceği meselesine kilitlenir ve buradan antikçağların içinde yaşadığımız kültürü şekillendiren Kitabın elinizdeki ikinci cildi, 12 Eylül karşıdevriminin Türkiye tarihinde Birliği’nden Aydınlar Ocağı’na bir şebekenin adım adım inşa edilişini erkekle uyumlu olduğu bir dünya mümkün. Yeter ki yol alır. Gençlerle Baş Başa: Sosyoloji, aydınlanma, laiklik, dünyasına daha yakından bakıyoruz. gözler önüne seren çalışma, bu geleneğin AKP’nin kurmaya çalıştığı esas dönüm noktası olduğunu ortaya koymayı hedefliyor. Yazara “bunak kapitalizm”in çözdüğünden daha çok sorun modernleşme gibi süreçleri de tarihsel çerçevede ele alıp göre Erdoğan dönemini anlamak için önce Kenan Evren-Turgut Özal yeni rejim üzerindeki siyasi ve ideolojik etkisini çarpıcı ve berrak bir Gençlerle Baş Başa: Arkeoloji, bugünün dünde kurulduğunu yarattığı bilince çıkarılsın. Radikal dönüşümlere acilen tartışan, zihin açıcı bir yapıt. şekilde ortaya koyuyor. Antikomünist Şebeke, Türk sağının şeceresini dönemini anlamak gerekiyor. Kitabın bu cildi de aynen birinci cilt ihtiyaç duyulurken Uygarlık Paradigmasını Değiştirmek de kavrayarak geleceğe bakmak isteyen her yaştan okur için gibi hem Türk hem Kürt solu üzerinde çok büyük etki yapmış olan çıkarmaya yönelik kapsamlı bir çalışma olmanın ötesinde, Türkiye sonuçta “yeryüzünün lanetlileri”ne düşüyor. değerli bir kaynak. tarihini tarihsel maddeci/sınıfsal bir perspektiften okuma çabalarına sol liberal ideolojinin ve onun kendine hasım olarak bellemiş olduğu sol Kemalizmin, bunların her ikisini de karşısına alan bir üçüncü ufuk açıcı bir katkıda bulunarak, deneyimlemeye devam ettiğimiz şiddetli hegemonya bunalımını anlamaya ve açıklamaya yönelik pozisyondan, Marksist sınıf mücadeleleri perspektifinden eleştirisini anlatımın merkezine yerleştiriyor. yeni bir pencere açıyor. ISBN 978-605-172-706-6 ISBN 978-605-172-661-8 ISBN 978-605-172-644-1 ISBN 978-605-4836-69-7 ISBN 978-605-172-697-7 YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap YordamKitap Sungur Savran, 512 sayfa, 320 TL Fatih Yaşlı, 384 sayfa, 250 TL Fikret Başkaya, 192 sayfa, 160 TL Mehmet Devrim Topses, 96 sayfa, 120 TL İsmail Gezgin, 112 sayfa, 96 TL Yor damKitap Yor damKitap Y or damKitap w w w .y or damk itap .c om TÜYAP İSTANBUL KİTAP FUARI’NDA 7.SALON NO: 770’TEYİZ 27 31 EKİM 2024
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle