Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
We r a h s r e d n o
e v omeR Wakramret
t n e m e l e F D P
RAYMOND CARVER’DAN ‘YAZMAK ÜZERİNE’
Öykü yazarlarına öneriler
Modern öykücülüğün usta ismi Raymond Carver, Can Yayınları tarafından Ayça Sabuncuoğlu’nun çevirisiyle yayımlanan
Yazmak Üzerine adlı kitabında, yazı sanatı üzerine geliştirdiği düşünce ve deneyimlerini aktarırken öykü yazarlarının ve yazar
adaylarının kartotek fişlerine yazabilecekleri bir dizi uyarıda da bulunuyor.
Öykünün merkezinde yer yü de yüzlerce farklı şekilde yazabiliriz. En
bakış tarzını ifade etmek için
NİHAT KOPUZ
alan duygu veya olayı oku- doğru bağlamı bulmak, iş- doğrusunu, en uygununu metni kazıya kazı-
ru şaşırtma umuduyla an- te o başka bir şey.” Carver ya bulmalıyız Carver’a göre.
YAZI SANATININ İNCELİKLERİ
latının sonuna kadar sak-
burada yazar imgesinin öz- Bir metni gereğinden fazla uzatmak onun
Modern öykücülüğün usta isimlerinden
layıp bir sürprizle okuyu-
günlüğünü yeteneğin önü- ölümüne neden olur. “Hiçbir demir, doğru
Raymond Carver’ın Yazmak Üzerine’si
cunun karşısına çıkmanın
ne koyuyor. Yaşama fark- yerde konulmuş bir nokta kadar saplanmaz
(Can Yayınları / Çeviren: Ayça Sabuncuoğ-
ucuz bir numara ve yazar
kalbe.” Carver’ın bu ifadesi de öykünün
lı bakmak onu bir başka bi-
lu) içini döktüğü, sadece bir deneme değil
için ölümcül bir hata oldu-
çimde anlatmamızı sağlar: nerede sonlanacağıyla ilgili olmalı.
aynı zamanda bir öykü parçası olduğu izle-
ğunu imliyor (yaratılan kah-
“Nihayetinde elimizdeki tek “Bahane üretmeyin. Daha fazla zamanım
nimi uyandıran bir metin.
ramanın kör olduğunu ya
şey bu, kelimeler; onlar doğ- olsaydı daha iyi yazardım demek saçmalık-
Kitabına babasının trajik yaşamıyla baş-
da bacaklarından birinin ol-
ru kelimeler olsa iyi olur.” tır. Tanrı aşkına, git de başka bir iş yap o za-
lıyor yazar. Ardından yazma sanatı üzerine
madığını öykü sonuna ka-
Carver’a göre öykü yaz- man!” Gerek yazarların gerekse yazar aday-
edindiği deneyimleri ve bu alanda geliştir-
dar saklamak vb...). Mer-
mak bir kurgu oluşturmanın larının sık sık içine düştüğü bir durumdur ba-
diği inançları paylaşıyor.
kezinde insanın olduğu bir
yanında en doğru kelimeyi hane üretmek. Bundan kaçınılmasını ısrarla
Yaratıcı yazarlık dersleri aldığı öğretmen
olay örgüsü ona göre kaçı-
aramaktır da. Önce, hızlıca önermektedir Carver.
John Gardner’dan, “Dostluk” başlığı altın-
nılmaz: “Metinde insan ol-
bir taslak çıkarır Carver ve “Kısa öykü yazarının görevi, anlık görü-
da Tobias Wolff ve Richard Ford’dan, Dos-
malı. İnsan olarak tanınan
günlerce doğru noktaya ta- nüşe gücünün yettiği her şeyi katmaktır.” Bu
toyevski üzerine kaleme aldığı ama sinema-
birinin mesken tutmadığı
şımaya çalışır. Kelimeleri ifadeden Carver’ın öyküye anlık bir görünü-
ya uyarlanamayan bir senaryodan, bazı öy-
bir yer, sadece bazı bilim-
değiştirip durur, diyebiliriz. şün ete kemiğe büründürülmesi olarak baktı-
külerinin ortaya çıkış anlarından, büyük usta
sel uzmanların ilgisini çeker.”
ğını çıkarıyoruz. Meselâ hızlıca bir tren geçti-
Metnin okura bir şeyler Vaatetmesi ve yaza-
Çehov’dan bahsediyor. Son kısımda etkisinde
Edebiyat bir kurgudur nihayetinde ve bunun
rın okurda beklenti oluşturabilmesi noktaları- ğinde görmesek de pencereden bir kızın bak-
kaldığı büyük eserlerin eleştirisini yapıyor.
için konuşacak kişilere ihtiyacımız var! Yak-
na da dikkat çekiyor Carver: “Gerilim olma- tığını hayal edebiliriz. “Tutku ve biraz şans
laşık dört yüz yıl önce Azize Teresa’nın da
lı. Bir şeyin an meselesi olduğu, belirli şeyle- bir yazar için iyi şeylerdir çok fazla tutku ve
‘ASLA UCUZ NUMARALAR
dediği gibi, “Kelimeler eylemlere yol açar.”
YAPMAYIN!’ rin aralıksız hareket halinde olduğu hissi ve- kötü şans ise öldürücü olabilir.” Anlaşıldığı
Bunun başka da bir yolu yok!
Yazmak Üzerine’de yazı sanatı üzerine de- rilmeli, yoksa çoğu kez ortada öykü olmaz.” üzere dengeden bahsediyor Carver. Heyecana
“Yetenek şarttır. Bazı yazarlar çok yete-
neyimlerini aktarırken öykü yazarlarının ve “Bir yazar ‘ifadenin temel kesinliğini’ gö- kapılmadan, paniklemeden, istekle ilerlemek
neklidir. Yeteneksiz yazar da görmedim. Ama
zetiyorsa doğru yoldadır.” Derdimizi yüzler- ve elbette bir gün bir yerlerden doğru şansın
yazar adaylarının kartotek fişlerine yazabile-
olaylara eşsiz ve eksiksiz bakabilmek ve bu
cekleri bir dizi uyarıda da bulunuyor Carver: ce şekilde anlatabileceğimiz gibi bir öykü- çıkıp geleceğini umut etmek. n
CAN | KISA KLASİKLER
Hayvanlara Övgü Tabu Portakallar
James George Frazer
Michel de Montaigne
Alphonse Daudet
Deneme | 76 s. Düşünce | 88 s. Öykü | 64 s.
Hayvan hakları Kasvetli Paris kışından sıcak
Anlam veremediğimiz kimi
savunuculuğunun ve cümbüşlü Cezayir yazına.
tuhaf davranış ve alışkanlıklar.
tohumlarını atan metin.
Modern etnografnn kurucusu James
Daudet yağmurlu ve gr Pars’ten ççek
Montagne Denemeler'n bu bölümün- George Frazer, geleneklerne sıkı sıkıya
kokularıyla büyüleyen güneye, oradan
de nsanın üstün ntelklerle donatıl- bağlı toplumlar ya da âdetlern yerne
turuncu lekelerle renklenmş portakal
mış olduğu kabulüne ve hayvanlar getrrken epey katılaşablen kableler-
bahçeleryle Cezayr’e, hafızasında
üzernde tahakküm kurmanın meşru
den öğrendğ anekdotlar eşlğnde,
brktrdğ anların resmn çzdğ br
görülmesne meydan okuyor. tabuların nasıl çalıştığını açıklıyor.
yolculuğa çıkıyor.