Katalog

8 SAYFA 7 EYLÜL 2012 CUMA HABER AKDENİZ İKTİSAT Yrd. Doç. Dr. Yasaya rağmen Beldibi’nin, Göynük’e bağlanmasıyla ilgili üçlü kararname 6 Eylül tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Konyaaltı Belediyesi; kanuna aykırı olduğunu söylediği kararı yargıya taşıyacak FARUK KESKİN ADİL KORKMAZ K Sülekler’de besici ailelere destek K orkuteli ilçesinin Sülekler Köyü'nde 29 aileye 174 adet damızlık düve dağıtıldı. Antalya Valisi Ahmet Altıparmak, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'nın desteğiyle Korkuteli Sülekler Köyü Sulama Kooperatifi'nce uygulanan Damızlık Sığır Yetiştiriciliği Projesi kapsamındaki damızlık düve dağıtım törenine katıldı. Altıparmak, her aileye 6 adet olmak üzere 29 aileye 174 adet düve dağıtımı gerçekleştirildiğini söyledi. Köy halkının ürettikleri ürünleri satabilmeleri için köy yakınında bir pazar alanı oluşturacaklarını dile getiren Vali Altıparmak, ''Artık global bir dünyada yaşıyoruz. Bu yüzden rakiplerimiz başka ülkelerdeki çiftçiler olmalı” diye konuştu. Zabıta Teşkilatı 186 yaşına girdi onyaaltı İlçe Belediyesi’ne bağlı BeldibiBahçecik ve Çifteçeşmeler mahallelerinin Kemer ilçesinin Göynük Belediyesi’ne bağlanmasıyla ilgili üçlü kararname 6 Eylül 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı. Cumhurbaşkanı Gül, Başbakan Erdoğan ve İçişleri Bakanı Şahin’in 5 Eylül 2012 tarihinde imzaladıkları 2012/609 sayılı kararda, “Antalya İli Konyaaltı İlçe Belediyesi’ne bağlı Beldibi, Bahçecik ve Çifteçeşmeler Mahalleleri’nin aynı ilin Kemer ilçesi Göynük beldesine bağlanması; 5442 sayılı İl İdaresi İl Genel Meclisi CHP Kanunu’nun 2. madGrup Sözcüsü İlhan Buğdaydesinin (B) ve (D) cı, üçlü kararnameyi anlamakta zorbentlerine göre uyluk çektiğini belirterek, “Nüfusu 1 ila 2 milgun görülmüştür” si’nden de yon arasındaki Büyükşehirlerde Valilik bideniliyor. Konnası merkez alınmak üzere 30 kilometre yarıAKPMHP ityaaltı Belediyeçapı içinde bulunan yerleşim merkezlerinin tifakıyla söz Büyükşehir mücavir alanına dahil edileceği ve busi; Büyükşehir konusu manun hiçbir şekilde değiştirilmeyeceğine yönelik Belediye Kanuhallerinin bu kanun da kendilerine ait. Nasıl oluyor da kennu’na aykırı olGöynük’e di çıkardıkları bu kanuna aykırı hareket ediyorlar duğu ileri sürebağlanması kaanlamak mümkün değil. Burada tamamen bir rek tepkiyle karrarı oy çoklusiyasi yaklaşım ve keyfiyet söz konusuşıladığı kararı yarğuyla çıkmıştı. dur. Konyaaltı Belediyesi’nin yargıya gıya taşıyacak. taşıyacağı bu kararın iptal ediYasaya aykırı Kemer’e bağlı belleceğine inanıyorum” Büyükşehir Belediye de iken, 29 Mart 2008’de dedi. Kanunu ise nüfusu 1 milKonyaaltı’na bağlanan Belyonun altındaki Büyükşehirlerde 20 dibi’nin, yeniden Kemer'e bağlanması için 25 Mart 2012’de referandum düzen kilometre, nüfusu1 ila 2 milyon arasındaki lenmiş ve 2 bin 834 nüfuslu Beldibi'nde, Büyükşehirlerde 30 kilometre, 2 mil756 'Evet', 595 oy da 'Hayır' çıkmıştı. Re yondan fazla olanlarda ise 50 kilometre ferandumun ardından, Antalya Valili yarıçapın içindeki yerleşim merkezlerinin ği'nin üst yazı ile Kemer Kaymakamlığı'na, Büyükşehir Belediye mücavir alanına kaymakamlığın da Göynük Belediye Mec dâhil edilmesini öngörüyor. Uygulamalisi'ne önerge olarak gönderdiği talebe iliş ya başından beri tepkili olan ve konun takin referandum sonuçları, 4 Nisan’da mamen siyasi bir girişim olduğu yoruGöynük Belediye Meclisi'nde, 9 meclis munu yapan Konyaaltı Belediye Başkaüyesi ve 1 meclis başkanı olmak üzere 10 nı Muhittin Böcek ise yasaya aykırı olkişi tarafından oy birliği ile kabul edilmişti. duğunu ileri sürdüğü kararı yargıya taşıBu gelişmelerin ardından İl Genel Mecli maya hazırlanıyor. Siyasi bir yaklaşım ürkçe de başka diller gibi hem zaman, hem de mekân içinde başkalaşan bir iletişim aracıdır. Nitekim geçmişteki ‘tengri’, ‘kün’ ve ‘emdi’ gibi sözcükler bugün yerlerini ‘tanrı’, ‘gün’ ve ‘şimdi’ gibi sözcüklere bırakmıştır. Tıpkı bunun gibi, eski zamanlardaki ‘Tama tama köl bolur’ atasözü tahttan inmiş, ‘Damlaya damlaya göl olur’ atasözü tahta çıkmıştır. Türkçe mekân içinde de başkalaşmıştır. Bugün İstanbul ağzındaki “Geliyorum!” kimi yörelerde “Geliyrum”, kimi yörelerde de “Geliyom” olmuştur. Anadolu Türkçesini konuşanlar Özbeklerin ‘tirsek’ dediklerine ‘dirsek’, Kazan Tatarlarının ‘urtak’ dediklerine de ‘ortak’ demişlerdir. Bekir Yıldız’ın Reşo Ağa’sındaki Zeyno Ana «… Seni babay, bağa götürecek!»; kızı «… Kıyman bana!» biçimlerinde konuşmuşlarken değişik yörelerdeki analar ve kızlar yukarıdaki sözleri farklı söylemişlerdir. Tahsin Banguoğlu, Muharrem Ergin, Tahir Nejat Gencan gibi dilciler bir dilin şive ve lehçe diye adlandırılan bu başkalaşmalarını açıklamak için bölünme kuramını benimsemişlerdir. Bu kurama göre bir ulus coğrafyasal ve tarihsel nedenlerle küçük küçük topluluklara bölündüğünde bir dil de lehçelere ve şivelere bölünür. Buradan çıkarılacak sonuç da şudur: Türkçenin bölünmesiyle Anadolu, Azeri, Türkmen lehçeleri; Anadolu lehçesinin bölünmesiyle de Rumeli, Karaman, Aydın, Harput ağızları doğmuştur. Bu kuram dildeki başkalaşmayı açıklamak açısından tek seçenek olarak görülemez. Bölünme yerine birleşme kavramını temele yerleştiren bir başka kuram daha olabilir. Buna göre bir dildeki lehçe ve şive farklılaşmaların temelinde bir ulusun küçük küçük topluluklara bölünmesi değil, küçük küçük toplulukların birleşerek bir büyük topluluk yaratmaları yatar. Bir dil tarihin bir döneminde ticaretin, istihdamın, gelir elde etmenin –kısaca yaşama tutunmanın– dili olursa o zaman küçük küçük topluluklar bu dili öğrenmekte ve kendilerini o dili konuşan topluluğun bir parçasına dönüştürmektedirler. İşte bu süreçte kendilerini yaşama tutunduracak olan dili öğrenmeye başlayan küçük küçük topluluklar ağızların ve lehçelerin de temellerini atmaktadırlar. Çünkü ilk dillerini öğrenirlerken dil öğrenme yeteneklerinin şaşkınlık yaratıcı yetkinliğini sergileyen bu insanlar ikinci bir dili öğrenmede yetkinlik değil, salt kusur sergilemekten öteye gidememektedirler. Bu süreçte ilk kuşak üyeleri kusurlu öğrendiği bir dili kendi ardıl kuşaklarına miras bırakmaktadırlar. Ardıl kuşaklar yaşama tutunmanın dili olmadıklarından ötürü atalarının asıl dillerini öğrenmekten vazgeçerlerken onların kusurlu öğrendikleri yeni dili onlardan kusursuz biçimde öğrenmektedirler. Bu ise dildeki farklılaşmayı geleceğe taşımaktan başka bir anlama gelmez. Şivelere giden yol bu yoldur. Şiveleri konuşan topluluklar birbirlerinden ayrılıp daha sonra başka birleşmeler yoluna gittiklerinde dildeki farklılaşmayı daha da derinleştirerek lehçelere giden yolu açmaktadırlar. Öyleyse şiveler küçük küçük toplulukların bir çatı altında birleşmelerini, lehçeler ise daha önce birleşmiş toplulukların kopup yeni birleşmelere yönelmelerine imler. Hepsinin imlediği ise yaşama tutunma isteğinden başkası değildir. T Dilde Başkalaşma Üzerine B eldibi’nin Göynük’e bağlanması kararının tamamen siyasi bir olay olduğunu ifade eden Konyaaltı Belediye Başkanı Muhittin Böcek, konuyla ilgili resmi yazının kendilerine ulaşmasının hemen ardından yargı sürecini başlatacaklarını söyledi. Bölgeden beklentisi olan bir takım kişilerin bu işin içinde olduklarını vurgulayan Böcek, “Kaldı ki yapılan referandum, bölgede yazlık evleri olan kişilerin beldede bulunmadıkları bir döneme rast getirilmiştir. Bunun tamamen siyasi bir talep üzerine yapıldığı da ortadadır” dedi. Büyükşehir’in görüşü alınmadan, sınırlarının değiştirildiğini söyleyen Böcek, “Beldibi’nin Konyaaltı’na bağlanmasına ben kendim ret oyu vermiştim. Göynük Belediyesi’nde de CHP’li bir arkadaşım var. Esas mesele aradaki insanların kim oldukları. Burası Konyaaltı’na bağlandığında 84 işçiyi bize verdiler. 50 bin liranın üzerinde borç ödedik” dedi. B üyükşehir Belediyesi, Türk Zabıta Teşkilatı'nın, 186'ncı yılı dolayısıyla çeşitli etkinlikler düzenledi. Cumhuriyet Meydanı'nda başlayan etkinliklere Büyükşehir Belediyesi zabıtaları ve Büyükşehir mücavir alanındaki 5 ilçenin zabıtaları katıldı. Afyonkarahisar'da şehit olan 25 asker için törene kollarına siyah bant takarak katılan zabıtalar, Atatürk Anıtı'na çelenk sundu. Törenin ardından Zabıta Daire Başkanı Haluk Özkan, Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürü Ali Doğan, Muratpaşa Belediyesi Zabıta Müdürü Tarık Evkuran, Konyaaltı Belediyesi Zabıta Müdürü Arif Küçük, Kepez Belediyesi Zabıta Müdürü Ali Aslan ve Döşemealtı Belediyesi Zabıta Müdürü Tarkan Gümüş Antalya Valisi Dr. Ahmet Altıparmak'ı makamında ziyaret etti. Atanamayan öğretmenlerden protesto gösterisi A ntalya'da bir grup öğretmen atanamadıkları için protesto gösterisi yaptı. Kışlahan Çarşısı havuz önünde toplanan öğretmenler, ''Öğretmeniz, başka iş istemiyoruz'', ''Adil atama istiyoruz'', ''Koşulsuz atama'' diye slogan attı. Grup adına basın açıklamasını okuyan Sınıf Öğretmeni Ekin Bedel, atanma umuduyla bekleyen 18 bin 370 öğretmenden sadece bir kaçı olduklarını söyledi. Heyecanla kılavuzun yayınlanmasını beklediklerini ve sonucunda büyük bir hayal kırıklığı yaşadıklarını ifade eden Bedel, açıklanan kontenjan sayısıyla bir kez daha mağdur olduklarını belirtti. Bu durumdan sadece 18 bin 370 kişinin değil, ailelerin de mağdur olduğuna işaret eden Bedel, 4 yıl önce yüksek puanlar alarak girdikleri branşlarda şimdi işsiz kaldıklarını kaydetti. emekli olmayan öğretmenler nedeniyle önümüz açılmıyor. Bunların çoğu da alan dışı mezun olmuş zamanında. 1 aylık kursla sınıf öğretmeni olmuşlar. Bizim diplomalarımızda ise sınıf öğretmenliği lisan mezunu yazıyor. Şimdi sınıfta olması gereken bizler mi onlar mı?'' dedi. Kadrolar boşalmıyor Emeklilik durumları gelmesine rağmen emekli olmayan öğretmenler nedeniyle kadroların boşalmadığını ileri süren Bedel, ''Emeklilik dönemi gelen ama Şortlu maliyeciler vrupa Teknoloji Öğrencileri Topluluğu öğrencileri, Antalya'da Sürdürülebilir Ulaşım Eğitim Programı başlığı altında eğitim programlarını tamamladı. Bu yılki eğitim programına Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Hediye Tüdeş Yaman koordinatörlüğünde, ODTÜ Öğretim Görevlisi Ela Babalık ile Avrupa'nın 20 farklı ülkesinden 45 mühendislik fakültesi öğrencisi katıldı. Fransa, İsveç, İspanya, İtalya, Slovenya, Sırbistan, Hırvatistan, Portekiz gibi ülkelerin saygın teknik üniversitelerinin mühendislik fakültelerinde okuyan öğrencilere deneyimli uzmanlar tarafından slayt eşliğinde brifing verildi. A Avrupalı gençler ulaşımı inceledi “gelirleri” artırdı NTALYA (AA)Antalya Defterdarlığı'nın kıyılardaki kaçak yapılaşma ve işgallerle mücadele için görevlendirdiği memurların sıcaklardan şikayet etmesi üzerine 5 yıl önce başlattığı uygulama kapsamında, memurlar takım elbiseleri çıkartıp şort ve tişört giyerek denetim yapıyor. Antalya Defterdarı Hidayet Mat, Antalya'yı 8'e böldüklerini ve 70 kişilik ekip oluşturduklarını belirterek, “Kıyılarda haksız rekabete neden olabilecek kullanımların tespit edilmesi ve yasal olmayan kullanımların yasal çerçeveye alınması için denetimler yapmamız gerekiyordu. Memurlara, valiliğin izniyle şort, tişört, spor ayakkabı ve şapka dağıttık. Ekipler 3 haftalık tespit çalışması yaptı. İzinsiz kullanım alanlarını haritalandırdık” dedi. A Mat, uygulama sayesinde memurların daha rahat çalıştığını söyledi. Mat, gelirin 2007 yılında 8 milyon 621 bin lira olduğunu, bu rakamın 2011 yılında ise 36 milyon 757 bin liraya çıktığı bildirildi. Uygulama sayesinde gelirin 2012 yılında 40 milyon lirayı aşacağı belirtildi. Anlamlı ziyaret 92 yaşındaki Ahmet Buğdaycı, İl Genel Meclisi CHP Grup Sözcüsü oğlu İlhan Buğdaycı'yı görev yaptığı mecliste ziyaret etti. Ülkenin içinde bulunduğu duruma dikkat çeken ve bugüne kadar CHP dışında herhangi bir partiye oy vermediğini söyleyen Ahmet Buğdaycı, oğlu İlhan Buğdaycı'ya da, Atatürk ilkelerinden kesinlikle ödün vermemesi konusunda öğütte bulundu. Diğer oğlu İlhami Buğdaycı ile birlikte meclise ziyarette bulunan Ahmet Buğdaycı, "Oğlumu işbaşında görmek istedim" dedi. C MY B C MY B