22 Aralık 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 12 EYLÜL 2012 ÇARŞAMBA HABER Zeytinköylü çocuklar tenis ö reniyor ntalya Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü, Zeytinköy’deki çocuklara yönelik tenis eğitimleri başladı. Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Mehmet Tarkan Tüzken, çocukların kötü alışkanlıklardan uzak tutulması, sağlıklı bir şekilde hayatlarını devam etmeleri ve yeteneklerini keşfetmeleri yönünde çeşitli çalışmalar yaptıklarını bildirdi. Bu çalışmalar kapsamında tenis branşını tabana yayma projesi başlattıklarını kaydeden Tüzken, 612 yaş arasındaki 250 çocuğa yönelik Zeytinköy 100. Yıl Tesisi Tenis Kortları'nda antrenör Çağlar Özkan eşliğinde tenis eğitimi verileceğini belirtti. Tüzken, sporun daha geniş kitlelere yayılması yönündeki çalışmalara devam edeceklerini ifade etti. ’a kutlama ATSO Başkanı Budak, geçtiğimiz günlerde ‘Türkiye’nin En Değerli Markaları’ araştırmasında 38’inci sırada yer aldığı açıklanan Odeon Turizmin yöneticilerini kutladı irmaların marka değerleri üzerine küresel ve ulusal düzeylerde araştırmalar yapan Brand Finance’ın Türkiye Ofisi tarafından açıklanan “Türkiye’nin En Değerli Markaları”nda 38’inci sırada yer alan Odeon Turizm, kentin gururu oldu. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSO) Başkanı Çetin Osman Budak, “Antalya turizminin önemli firmalarından Odeon Turizm’in sıralamaya girmesinden mutluyuz. Başta Odeon’un kurucusu Ayhan Bektaş olmak ATSO’dan GÖRECE GİRAY ERCENK gercenk@yahoo.com.tr “AYI BENİ YEDİ(!)” vcı, kalabalığı bulmuş anlatıyor, “geçenlerde ormanda avlanırken karşıma azman bir ayı çıktı. Aramızda üçbeş metre var, yok... Doğrultum tüfeği, bastım tetiğe ‘tık’... Eyvah ki eyvah, döndüm tabana kuvvet; ben kaçarım, ayı kovalar... Gele, gele derin bir kısığa geldik; öyle derin ki ben deyim beş, sen de on minare boyu... Baktım, az ötede kütükten bir köprü, çare yok çıktım üstüne, sürünerek yarıya geldim ki ne göreyim; karşıda beni kovalayan ayının eşi...” eeee!” sesini duyDinleyenlerden yükselen son “e duğunda iş işten geçmişti... Önde ayı, arkada ayı, altında on minare boyunda uçurum... Dinleyenlerden kahkahayla karışık “sonra ne oldu” sesleri... Ölçüsüz sözün düşürdüğü tuzakta kıvranan avcı “ne olacak” demiş “ayı beni yedi...” Kalabalık “yahu, yaşıyorsun işte” diye yüklenince “Allah aşkına” demiş, “siz buna yaşamak mı diyorsunuz...” Türkiye’nin “Suriye sınırında güvenlik koridoru oluşturulması” talebinin BM genel kurulunda reddedilmesinden sonra Bakan Davutoğlu’nun bitkin ve yalnız halini görünce aklıma, “kendini ayı’ya yediren avcı” geldi... Başbakan Erdoğan’ın geçen hafta katıldığı iki ayrı toplantıda yaptığı konuşmada sarf ettiği iki Şam’da; Emevi Camisi’nde cümle vardı; birincisi “Ş namaz kılma” dileği; ikincisi “Suriye yaşananları Kerbela ile kıyaslaması...” Bu iki cümle yan yana geldiğinde ortaya çıkan sarsıcı ironinin farkında mısınız? Suriye’de dökülen kanda, başını ABD’nin çektiği egemenler ittifakı ve yandaş ülkelerin; Atlas Okyanusu’ndan Çin’e uzanan coğrafyayı denetim altına alma hesapları var... Yola “bahar geliyor!” sloganıyla çıktılar; Irak, Libya, Tunus, Mısır haledildi, sıra Suriye’de... Daha sonra İran ve eldeki Afganistan, ötesi Çin... Suriye’de yaşananları Kerbela ile karşılaştırması ise, kasıtlı değilse tarih bilmezliktir... Kerbela, Hz. Muhammed’in Mekke’nin fethinden önceki gece önce Müslüman olan, böylece servet ve statülerini kurtaran; başını Emevi soyunun çektiği Mekke aristokrasisinin, Hz. Ali’nin katliyle(M.661) başlattığı peygamber soyunu tasfiye sürecini, Hz. Hüseyin ve aile efradının katledildiği(M.680) toplu cinayetin adıdır... Gövdesi Kerbela’da gömülü olan Hz. Hüseyin’in kesik başı, Yezit’e gösterilmek üzere Şam’a götürüldü ve daha sonra inşa edilen(M.710) Emevi Camisi’ne gömüldü... Başbakan’ın tarihe Şam Fatihi(!) olarak geçme isteği gerçekleşir mi bilemem... Ama bildiğim bir şey var; Sayın Başbakan eğer Kerbela benzetmesinde samimiyse, Şam’da Emevi Camisi yerine bir çarşı ya da semt camisinde namaz kılmayı murat etse daha şık olur... A A F üzere tüm firma mensuplarını tebrik ediyoruz. Antalya turizminin önemli aktörleri arasında olan Odeon’unn, tek turizm firması olarak marka değerinde Türkiye’nin birçok sektördeki büyük firmalarını geride bırakmış olması, Antalya turizminin de gücünü göstermiştir” dedi. Yüksek kalite standardını ve yüksek müşteri memnuniyetini sağlamanın ve sürdürmenin en zor olduğu sektörlerden birinin hizmet olduğunu anlatan Budak, sözlerine şöyle devam etti: “Odeon’un elde ettiği başarı buna güzel bir örnek. Odeon Turizmin başarısı firma değerinin yalnızca ciro ve karlılık gibi değerlerle ölçülmediğini, markalaşmanın önemini göstermiştir. Bu başarının Antalya’da markalaşma çabalarına hız kazandıracağına inanıyorum. Antalya, turizm, tarım ve sanayide uluslar arası çapta markalara sahip olan bir ildir ve önümüzdeki yıllarda başka firmalarımız da bu sıralamada yer alacak ve Antalya’yı gururlandıracaklardır.” Sağlık turizminde ‘yurtdışı’ zamanı A ntalya’yı sağlık turizminde marka kent yapmak amacı ile kurulan Sağlık Turizmi Platformu 1. Yürütme Kurulu Toplantısı ATSO’da yapıldı. ATSO Başkan Yardımcısı Adnan Vücudi Özen başkanlığındaki toplantıya Tanıtım A.Ş. ile bazı sağlık merkezleri ve turizm tesisleri katıldı. Özen, Antalya Sağlık Turizmini uluslararası alanda marka yapabilmek amacıyla kurulan “Sağlık Platformu”nda sektör temsilcileri ile birlikte güçlü bir sinerji yakaladıklarını kaydetti. Özen, “Antalya’yı sağlık sektörü ile dünyaya tanıtacak görüşmeler için ilk etapta IMF Kiev fuarına gözlemci olarak katılma kararı aldık. Dubai, AlmaAta ve Utrecht fuarlarına katılım kararımızı sonra netleştireceğiz” dedi. Tanınmış bir derginin Londra Fuarı sayısında İngilizce olarak hazırlanan 10 sayfalık “Antalya’da Sağlık Turizmi” yazısı çıkartılacağını belirten Özen, “Dergi ilk olarak Kasım ayı içerisinde yapılacak olan World Travel Market (WTM) Fuarında satılacak. Ayrıca Tanıtım AŞ ‘Antalya Destinasyonu Sağlık Broşürü’ de hazırlıyor” dedi. Antalya, Sağlık Turizmi olanaklarının tanıtımı için fuarlara açılıyor. Londra Fuarı’nda tanınmış bir dergide 10 sayfalık ‘Antalya’da Sağlık Turizmi’ yazısı hazırlanacak. Bir de fuarlarda dağıtılmak üzere broşür hazırlanacak Atamalara tepki zun süredir beklenen 40 bin öğretmen ataması yapıldı. Hükümet daha önceki açıklamasında, ilk 3 sırada sınıf öğretmenliği, fen ve teknoloji öğretmenliği ve matematik öğretmenliğinin yer alacağını belirtmişti. Ancak, din kültürü ve ahlak bilgisi ile Arapça öğretmenliği atamalarının, diğer branşların önüne geçmesi tepki gördü. An U talya Ataması Yapılmayan Öğretmenler Platformu Basın Sözcüsü Hasan Sanlı, "Ülkemizde ataması yapılmayan 300 bin öğretmen var. Atamaların hangi koşullarda, hangi politikalar ile yapıldığını ve kimlere verildiğini biliyoruz. Bizler ücretli köle değil hak ettiğimiz gibi kadrolu öğretmen olmak istiyoruz. Bu şartları elde edene kadar da sesimizi duyurmaya devam edeceğiz" diye konuştu. rüklendiğinin birebir kanıtıdır" dedi. Yapılan atamaları artık 4+4+4 eğitim sisteminin yönlendirdiğini söyleyen Sanlı, "AKP eliyle şekillendirilen eğitim sistemimizde amaçlanılan daha küçük yaşta çocukları okula alıp, bunları bir din merkezi vari bir sistemle eğitim vererek çocuk işçi,asker ve çocuk gelinler yetiştirmek. Bu da kabul edilebilir bir şey değil" dedi. Atanamayan öğretmenler Ataması yapılamayan öğretmenlerin sayısının 500 bine ulaştığını belirten Sanlı, 4+4+4 ile bu sayının daha da artacağını belirtti. Sanlı, 'Bunun için yapılması gerekenin, KPSS denilen rezaletin ortadan kaldırılmasıdır öncelikle. Bunu yapmıyorlar yapmadıkları gibi bize ya dersanelerde köle olmamızı ya da ücretli öğretmenlik yapmamızı söylüyorlar. Biz, 'eğitim vermek' istiyoruz ve atanmak istiyoruz” diye konuştu. Bakanlığın amacı Ataması yapılan branşlar ile Bakanlığın amacını birebir ortaya koyduğunu söylen Sanlı, "İlk sıralarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenleri yer aldı. Öğrencilere temel eğitim verecek ve çocuğun gelişimine büyük katkı sağlayacak olan Sınıf Öğretmenleri'nin ataması ise 40 bin atama içinde yaklaşık 300 kadar. Temel Bilim branşlarının ataması da içler acısı. Bu durum eğitim sisteminin bir faciaya sü K Kumluca, rüzgarla aydınlanmak istiyor umluca’da kentin ilk rüzgar enerji santralinin yapımı için harekete geçildi. Yiğit Rüzgar Enerjisi Elektrik Üretimi Şirketi'nin sahibi Göknur Atalay, Kumluca ilçesindeki Beykonak beldesinde düzenlenen bilgilendirme toplantısında, Türkiye'de enerji ihtiyacının sanayileşme, ekonomik gelişme ve nüfus artışına dayalı olarak her geçen gün arttığını söyledi. Bu nedenle Türkiye'nin enerji konusunda dışa bağımlı bir ülke haline geldiğine dikkati çeken Atalay, rüzgar enerji santrallerinin, dışa bağımlılığını önlemek için önemli faydalar sağlayacağını kaydetti. Antalya'nın ilk rüzgar enerji santralini Kumluca'da kuracaklarını açıklayan Atalay, 2 yıldır sürdürdükleri fizibilite çalışmaları sonrasında santral için en uygun yerlerin Sarnıç Tepe ve Güvercinli Tepe mevkileri olduğunu belirtti. A Tepkiler de var Atalay, santrallerdeki elektrik üretim gücünün 10 megawatt olacağını yılda ise ortalama 41.6 gigawatt saat enerji üretilmesini öngördüklerini kaydetti. Yurttaşların Sarnıç Tepesi'ndeki mesire alanı ve hayvanat bahçesinin projeden olumsuz etkileneceği eleştirilerine yanıt verdi. ntalya'da okula başlayan minik öğrenciler ikinci günde sınıfta ve bahçede oyun oynarken aileleri ise okul önlerinde bekledi. Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB), 20122013 eğitim öğretim yılında, okul öncesi ve 1. sınıf öğrencilerinin okula alışmalarını kolaylaştırmak amacıyla uygulamaya koyduğu ''uyum programı'' kapsamında okula başlayan minikler ikinci gününde sınıflarına ve arkadaşlarına alışmaya çalışıyor. Çocuklar yeni ortama uyum sağlarken, aileleri ise okul önlerinde bekledi. Aileler, terleyen çocuklarının sık sık terlerini sildi, onlara su içirdi ve yemeklerini yedirdi. Veliler nöbette C M Y B C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle