Katalog

6 SAYFA 10 EYLÜL 2012 PAZARTESİ Eğitimin öncüsü Antalya’nın ilk özel okulu olarak 33 yıllık geçmişe sahip olan Antalya Koleji, başarı getiren uygulamalarıyla eğitimin öncüsü olmaya devam ediyor G Fiziki yapı başarıyı destekliyor A ntalya Koleji, öğrencilerin tüm araştırmalarında yeterli kaynak bulabildikleri, internet erişimi de olan kütüphane, tam donanımlı fizik, kimya, biyoloji ve bilgisayar laboratuarları, resim ve müzik odaları, yatılı öğrencilerin gereksinimlerini karşılayan 2 kişilik konforlu odaları ve etüd salonları ile kız ve erkek öğrenci yurtları, 2 bin kişi kapasiteli olimpik ölçülere sahip 2 adet spor salonu, revir, fastfood alanları, kapalı yüzme havuzu, jimnastik salonları, yemek pişirme atölyeleri, profesyonel radyo istasyonuna da sahip. Yarı olimpik kapalı yüzme havuzunda, öğrencilere ayda 2 kez yüzme dersleri veriliyor. eleceğin bilim adamlarını yetiştirmek ve onları teşvik etmek amacıyla bir çok projeye destek veren Antalya Koleji patent başvurularında da bulunuluyor. Türk Patent Enstitüsü’nün araştırmaları sonunda 4 proje, patent almaya hak kazandı. SBS, YGS ve LYS başarılarının da önemli bir kıstas kabul edildiği okulda, geçtiğimiz yıllarda elde edilen bireysel ve okul bazındaki Türkiye dereceleri bunun kanıtı olarak gösteriliyor. Temellerini yabancı dil eğitimi üzerine kuran Antalya Kolejinde birinci yabancı dil İngilizce, ikinci yabancı dil Almanca, seçmeli olarak da İspanyolca dersi veriliyor. Almanca öğretimi birinci sınıftan itibaren başlarken; İngilizce ana sınıflarından itibaren yabancı ve Türk öğretmenlerle çok yoğun bir program olarak veriliyor. Öğrencilerin dil alanındaki yeterliliklerini, ELTS, Cambrid ge Üniversitesi dil yeterlilik sınavları ile Goethe Enstitüsü tarafından uygulanan dil yeterlilik sınavları ile ölçülüyor. Çoklu Zeka Yöntemi ile drama yöntemi destekli, tam öğrenmeyi hedefleyen eğitim anlayışını benimseyen ve Antalya Koleji’nde, iyi bir yabancı dil eğitimi için anadili İngilizce olan 14 yabancı, 3 Alman ve 1 tane ise anadili İspanyolca öğretmen çalışıyor. İlk ve orta öğretimdeki İngilizce eğitimiyle uluslararası standartla ön sıralarda olma iddiasını taşıyan Antalya Koleji 20122013 eğitimöğretim yılında bir ilke daha imza atıyor ve uluslararası okullar zinciri Nacel’in Türkiye’de ve Antalya’daki tek halkası olmanın heyecanını yaşıyor. ması alacaklar. Farklı etkinlikler Antalya Koleji, öğrencilerine verdiği kaliteli eğitimin yanı sıra, onların sosyal alanda da gelişmesi için çeşitli sosyal, kültürel, sportif ve sanatsal aktivitelere de önem veriyor. Her öğrencinin yıl içerisinde en az bir tane sosyal ve sportif faaliyete katılmasını, en az bir alanda proje yapmasını ve yine bir adet toplum hizmetinde bulunması beklenilen okulda, bireylerin IQ gelişiminin yanı sıra EQ gelişimi de önem taşıyor. Ayrıca ilkokulda, drama yöntemi ile eğitim uygulanıyor, müzik derslerinde ise Orff Metodu kullanılıyor. A Eko Okullar Projesi İlkokul 1. sınıflarda başlayacak proje ile öğrenciler, Amerika’dan gelecek eğitimciler ile İngilizceye başlayacaklar ve bundan sonraki öğretimleri boyunca, Amerika’daki en gelişmiş okulların sistemini uygulayarak lise bitirme diplomasının yanı sıra, uluslararası geçerliliği olan Amerikan diplo ntalya Koleji, ilköğretim okullarında çevre bilinci, çevre yönetimi ve sürdürülebilir kalkınma eğitimi vermek amacıyla uygulanan Eko Okullar Projesi kapsamında, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı (TÜRÇEV) tarafından verilen, Eko Okullar Yeşil Bayrak Çevre Ödülü sahibi. Kolej, ayrıca okulların temizlik ve hijyen konusunda teşvik edilmesi amacıyla yürütülen proje çerçevesinde, Beyaz Bayrak ödülünü almaya hak kazandı. 2 001 yılından bu yana Toplam Kalite Yönetimi çalışmalarına devam eden ve 2003 yılında KQ TS ISO EN 9000 Kalite Yönetim Sistemi Belgesi’ni alan Antalya Koleji, mükemmel bir kuruluş olma yönünde hızla ilerliyor. Uzun bir çalışma dönemi sonunda, Kalite yönetimi Beş Aşamalı Avrupa Mükemmelliğe Yolculuk Programı’nın ikinci aşaması olan ve başarılı biçimde yönetilen, mükemmel kurum olma yönünde ilerleyen kurumlara EFQM (Avrupa Kalite Yönetimi Vakfı) tarafından verilen, "Mükemmellikte Yetkinlik" ödülünün de sahibidir. CHP’li üyeden düşündüren iddia Gazipaşa cezalandırılıyor İl Genel Meclisinin CHP’li Üyesi Süleyman Tuncer, İl Özel İdaresi’ndeki usulsüz harcamalarla ilgili suç duyurusunda bulunduğu için bölgesi Gazipaşa’ya hizmet götürülmediğini ileri sürdü FARUK KESKİN Yurttaş açlık sınırında Ö K Manavgat’ta oteller dolu ısa adı MASTOB olan Manavgat Side Turistik Otelciler Birliği Derneği tarafından Manavgat’ta bulunan tesislere yönelik yapılan doluluk araştırmasında bölgede bulunan otellerdeki doluluk oranının yüzde 95 olduğu bildirildi. MASTOB Başkanı Cengiz Haydar Barut; Manavgat’ta tatil yapanların ağırlığını Alman ve Rusların oluşturduğunu belirterek “Bölgemizde milliyet çeşitliliği mevcut. Gerek Avrupa ülkelerinden gerekse BDT (Birleşik Devletler Topluluğu) ülkelerinden gelen ziyaretçiler bu yıl bölgemize ilginin arttığını gösteriyor” dedi. nceki yıl görev aldığı denetim komisyonunda İl Özel İdaresi’nden yapılan bazı usulsüz harcamalarla ilgili tespitlerde bulunan ancak Valiliğin işlem yapmaması üzerine daha sonra şahsi olarak Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunan İl Genel Meclisi Üyesi Süleyman Tuncer, bu girişimleri nedeniyle bölgesi Gazipaşa’nın cezalandırıldığını ilerini sürdü. CHP’li Tuncer, içme suyu ve köy yolu ile ilgili projesi ve ödeneği bulunan bazı yatırımların iki yıldır hayata geçirilmediğini söyledi. Tarım ve Altyapı Hizmetleri Daire Başkanı Mesut Aksoy, çalışmalarla ilgili bilgi verdiği meclis toplantısında bölgelerine hizmet götürülmeyen CHP’li üyelerin yoğun eleştirilerine maruz kaldı. Türkİş'in araştırmasına göre dört kişilik bir ailenin ağustos ayında açlık sınırının 935,76, yoksulluk sınırının ise 3 bin 48 lira olduğu bildirildi. Türkİş araştırmasını değerlendiren yurttaşlar, bu şartlarda asgari ücretle yaşamanın olanaksız olduğunu söylüyor Projeler engellenmemeli Arı; Bütçe hazırlanırken ödeneği ayrılan bazı hizmet ve yatırımların gerçekleştirilmemesi konusunda özellikle CHP Grubu’ndan gelen eleştirilerle ilgili, “Buradaki sorular ve eleştirilerimiz başarıya giden yolu zorlamak amacıyladır. Bütçe hazırlanırken yapılması gereken bazı hizmet ve yatırımlarla ilgili gerekli ödenek ayrılmış ve kanuni şartlar tamamen yerine getirilmiş ise kimse buna aykırı davranmamalıdır. Yasa, bir projenin yüzde 10 ödeneği varsa ihalesi yapılır diyor. Projelerin tamamının hayata geçirilemeyeceğini biz de biliyoruz. Bunun bir öncelik ve aciliyet sırası tabii ki olacaktır. Bunu bilmek için de herhangi bir partinin mensubu olmaya da gerek yoktur” ifadesini kullandı. Osman Bodur : Ben iş yeri sahibiyim. Bence şu anda asgari ücret gerçekten düşük. İstatistikler aslında gerçeği yansıtıyor. Rakamlar her şeyi anlatıyor. Osman Karabacak: Asgari ücretten daha düşük ücrete çalışanlar var. Bu istatistikler yapılırken onların aldıkları ücretler değerlendiriliyor mu acaba? Cevdet Eren: Hayat şartlarını görüyoruz, gerçekten geçinmek çok zor. Git gide kötüye gidiyoruz. 2 tane çocuk okutuyorum, emekli maaşım yetmiyor. Bürokratlar mağdur Meclis Başkanı Cavit Arı ise mecliste en önemli görevlerden birinin denetim olduğuna işaret ederken, eleştirilerin muhatabının bürokratlar olmadığını söyledi. “Bana göre tam tersi onlar mağdurlardır” ifadesini kullanan İl Genel Meclisi Başkanı Cavit Arı, “Ben bürokratların mağdur olduğunu iddia ediyorum. İki taraf arasında sıkıştırılmış olarak görüyorum. Şimdi hangi tarafa yaransınlar. Bana göre bürokratların kimseye yaranma ihtiyacının da olmaması gerekir. İşine bakarsın olduysa oldu, olmadıysa olmadı” diye konuştu. Doluluk yüzde 95 MASTOB’un araştırmasında Manavgat’ta şu an doluluk oranının yüzde 95 oranında olduğunu, ağırlıkta yine Rus ve Alman ziyaretçiler olmasına rağmen bölgede milliyet çeşitliliğinin olduğuna dikkat çeken Barut “Gerek Avrupa ülkelerinden gerekse BDT (Birleşik Devletler Topluluğu) ülkelerinden gelen ziyaretçilerin çeşitliliği bu yıl bölgeye ilginin arttığını gösteriyor” dedi. Neden ben miyim? aire Başkanı Mesut Aksoy’a, “Bölgeme hizmet yapılmamasının nedeni ben miyim” sorusunu yönelten Süleyman Tuncer, şunları söyledi: “İlçeye 67 kilometre mesafedeki Küçüklü köyünde, hala akarsulardan, yağmur birikintilerinden içme suyu karşılanmakta. Sırf benim köyüm olduğu için proje hayata geçirilmiyor. CHP’ye oy veren köyler adeta cezalandırılıyor. Bunun da bölgedeki muhtarlara açık açık söylendiğine dair duyumlar da alıyorum.” D Cem Ünal: Durum ortada. Asgari ücret alanlar var, daha komik ücretlere hayatta kalma mücadelesi verenler var. Hiç kimse evini geçindiremiyor. Ahmet Şimşek : Ben öğretmenim. Bu şartlarda geçinmek mümkün değil. Üniversitede çocuk okutuyorum. Türkiye’de hayat giderk daha da kötüye gidiyor. Gülseren Şimşek: Ben de öğretmenim. Çocuklarımı okutuyorum. Asgari ücretle geçinen aileler var. Aç yatmak zorunda kalan aileler. İçimiz parçalanıyor. C MY B C MY B