Katalog

4 SAYFA 13 AĞUSTOS 2012 PAZARTESİ GÜNCEL Sabırla koruk Dev akvaryum 2 güne tamam Antalya'da yapımı büyük oranda tamamlanan ve balıkların getirilmeye başlandığı, dünyanın en büyük tünellerinden birine sahip ''Antalya Akvaryum'' kapılarını 15 Ağustos'ta açacak NTALYA (AA) Olbia Kanyonu'nda 30 dönümlük arazi üzerinde, 15 bin metrekarelik kapalı alana yapılan dev akvaryumda geri sayım başladı. Uzmanlar gözetiminde çeşitli ülkelerden uçaklarla ve özel araçlarla getirilen balıkların yerleştirilme işlemlerinin sürdüğü akvaryumda, aktarma işleminin ardından binlerce balık ve su canlısı ziyaretçilerle buluşacak. Dünya denizleri, okyanuslar, Türkiye denizleri, nehirler, göller gibi 40'dan fazla tematik akvaryum tankı bulunan akvaryumda, 131 metre uzunluğunda 3 metre genişliğinde bir de tünel sistemi yer alıyor. olur helva YELİZ GÜL EGE yelizgul@rosehotels.com.tr DENİZ SOHBETİ... S varyumun temelini attıklarını belirterek, akvaryumu hızlı şekilde tamamladıklarını söyledi. Demirok, Antalya Akvaryum'un dünyanın 'en'lerini barındıran bir akvaryum olduğunu kaydederek, ''Dünyanın en büyük tünel akvaryumlarından biri olacak. 131 metre uzunluğunda 3 metre genişlikte tünele ve 40 farklı tanka sahibiz. Dünyanın en iyi dekoratörü ve en gelişmiş sistemleri kullanıldı. Aynı zamanda dünyanın en berrak akvaryumu olacak'' dedi. A Balık Pazarı müjdesi Festival Çarşısı esnafını ziyaret eden Evcilmen, çarşının yanına, Balık Pazarı yapılacağı müjdesini verdi İtalyan heykeltraş tasarladı Akvaryumdaki tankların tasarımının dünyaca ünlü İtalyan heykeltıraş Benedetti tarafından yapıldığını belirten Demirok, ''Ziyaretçiler beklemedikleri bir dünya ile karşılaşacaklar'' diye konuştu. M uratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen, Festival Çarşısı’nı ziyaret ederek, çarşının yanına yapılacak Balık Pazarı Projesi’ni anlattı. alanda Balık Pazarı Projesi’ni gerçekleştirmek istiyoruz. Ticari hayatınıza destek için projeyi burda yapmak istiyoruz” diye konuştu. Dünyanın en büyüğü Bu özelliğiyle dünyanın en büyük tünel akvaryumlarından birine sahip olan akvaryumda, 7 bin ton su kullanıldı. Akvaryumun bazı tanklarında yer alan otomobil, heykel ve özelikle ana tankta bulunan 2. Dünya Savaşı'nda Akdeniz'de düşürülen İtalyan savaş uçağının replikası, balıklara ev sahipliği yapıyor. Maldiv adalarındaki gibi yüzme akvaryumunda ise vatoz ve köpek balıkları gibi deniz canlıları bulunacak ve isteyenler yüzebilecek. Mülkiyet sorunu çözüldü Festival Çarşısı’nın yeri ile ilgili mülkiyet sorunlarının çözüldüğünü belirten Evcilmen, “Geçmişi sorgulayacağız, geleceği iyi kurgulayacağız. Alanla ilgili planlama süreci geçirdik. Burasının iki yetkilisi var. Büyükşehir ve Muratpaşa Belediyesi. Büyük bölümü Büyükşehir’e geçti. Dükkanların bulunduğu küçük bölüm Muratpaşa’nın tasarrufunda. Tasarrufumuzdaki alanla ilgili proje çalışmalarımızı tamamladık. Bu 90 günde tamam Projenin uygulanabilmesi için Festival Çarşısı esnafının dükkanlarını boşaltması gerektiğinin altını çizen Evcilmen, “Projeyi 90 günde tamamlayacağız. Bu süre içerisinde sizleri mağdur etmeyeceğiz. Uygun mekanları geçici süreliğine tahsis edeceğiz” dedi. Balık Pazarı Projesi’nin çok şık prestij ve turistik bir proje olduğunu ifade eden Evcilmen, “Bu proje Festival Çarşısı projesiyle birlikte birbirini besleyen bir proje olacak” dedi. Farklı bir dünya Antalya Aquarium Şirketi ortaklarından İrfan Demirok, 29 Kasım'da ak abah, denizde yüzüyorum; yakın arkadaş olduklarını sandığım üç ortayaşlı erkeğin sohbetine kulak misafiri oldum.“Çok malı mülkü olan, malı götüren adama desen ki memnunmusun;şükür bile demez. Ama, garibana iki ekmek ver, sor; Şükürler olsun der. Tok gönüllüdür çünkü” dedi arkadaşlardan biri diğerlerine... Sahip olunan tüm imkanlara karşın mütevazi olabilmek ya da karşılaşılan tüm olumsuzluklara rağmen sabırlı ve ılımlı olabilmek konularında hep irdelerim insanları,kendimi de... iyi veya kötü uçlarda yaşayan ama çevresinden dışlanmayan ya da özünü unutmayan,unutmamış insanlar gördüğümde hep içim titrer,kendimi hep şanslı sayarım bu türden insanlarla karşılaşabildiğim için.O kadar çok, “yüksek ego” nun trenine binmiş ve hayatından memnun yaşayan insan var ki... bunun tersini resmedenleri görünce tabi ki de mutlu oluyor insan. Mütevazi gibi görünen,konuşan nice insan;bir sözüyle biniveriyor “yüksek ego” sunun trenine. Bu tren,çok konforlu olsa gerek ki;daha önce çizmeye çalıştığı mütevazi tablodan eser kalmayıveriyor artık. Anlıyorsunuz tabi;buzdağının görünmeyen kısmının neyden ibaret olduğunu. Kimi zaman;tatile gidilen yer,kimi zaman sahip olunan araba,ev, falan falan...insanların hava atma araçları olabiliyor. Halbuki, “özü”ne ulaşamadığın,yine kendi “özü”ne alamadığın şey sana ne kadar fayda verir,ne katkı sağlar ki? Yaşamış olmak;yaşanmışlıklar o kadar önemli ki hayatlarımızda. Doymuş olmak,en önemlisi de “gözü doymuş” olmak! Yaşarken,dolu yaşamak;öğrenmek o ana dair,insana dair her ne yaşanıyorsa...Tüm bu yaşanmışlıkların verdiği huzur ve güven duygusu sayesinde gelip geçici arzulara kapılmamak ya da kolay pes etmemek hayatın geçit vermediği anlarda. Mütevazi olabilmek, gerçekten bir sanat,hele de yaşadığımız yüzyılda!Çünkü,teknolojiden,sosyal yaşama herşey egolarımızı beslemek üzerine kurulu.Elinizi uzatacağınız herşey ego şişirmeye birebir. Sanırım,bu zamandan sonra birey eğitmek,birey yetiştirmek daha da zorlaşacak. Bilinmeyenin sürekli araştırıldığı;karanlığın,sonsuzluğun ya da bilinmezliğin nedenlerinin bir bir sorgulandığı bir zaman. Ama aynı zamanda da hiç bir sorgulamaya gerek duymaksızın,kulaktan duyulanlara inananlar da yine bu zamanın içindeki insanlar.Zaman gelip hayatınız sonlandığında,“geri al” tuşu için imkan verilmeyecek o nedenle;“İnsan bir gemi,fikri yelkeni,aklı dümeni,kullan gemini,göreyim seni...” Prof.Dr. Salih Murat Uzdelik. Sağlıkla Kalın. HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK (0 242) 248 00 57 İLAN SERVİSİ C MY B C MY B