Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
31 TEMMUZ 2012 SALI SAYFA HABER Alevilerden protesto Antalya Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin 'Cami ve mescit dışındaki yerlerin ibadethane kabul edilmesinin mümkün olmadığı' yönündeki kararını protesto etti CEREN KAYA 3 Dünden bugüne EROL KARABULUT erolkarabulut20@gmail.com A Elektrik kontağından çıkan yangın evi yaktı ntalya Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı üyeleri, Kışlahan Oteli önünde bir araya gelerek Yargıtay 7. Hukuk Dairesi'nin kararını protesto etti. Antalya Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı Başkanı Tufan Eroğlu yaptığı basın açıklamasında, “Biz Aleviler, yüzyıllardır, Cem’imizi diyanet ve muadillerinin iznine ihtiyaç olmadan bir’liyoruz diye konuştu. Sıradan bir karar değil Yargıtay’ın kararının, bütün cemevlerinin kapatılmasına kadar varabileceğini söyleyen Eroğlu, Alevilerin buna izin vermeyeceğini belirterek, “Buna kimse cesaret edemez. Yargıtay’ın verdiği karar, sıradan bir mahkeme kararı olarak değerlendirilemez. Hükümetin, Diyanetin, Meclis Başkanının paralel açıklamaları, bu kararla birlikte değerlendiril diğinde, Alevilere karşı nasıl bir bütünsel yaklaşım yürütüldüğü ortaya çıkıyor” dedi. A ntalya'da bir gecekonduda çıkan yangında iki odalı ev oturulamaz hale geldi. Kepez İlçesindeki Ulviye Çetin'e ait evde, elektrik kontağından yangın çıktı. Yurttaşların ihbarı üzerine olay yerine gelen Antalya Büyükşehir Belediyesi itfaiye ekipleri, yangını söndürdü. Yangında iki odalı ev kullanılamaz hale geldi. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Kararı tanımıyoruz Eroğlu, tüm Alevi örgütlerinin ve Alevilerin cemevleri konusundaki taleplerinin ortada olduğunu, bu kararın ve söylemlerin de hükümetin inançlarla ilgili yürüttüğü açılımlardaki samimiyetsizliğinin bir göstergesi olduğunu söyledi. Başkan Eroğlu sözlerine şöyle devam etti: “İbadethanemiz cemevidir. Yargıtay’ın, diyanetin görüşüne dayanarak verdiği, ‘cami ve mescit dışındaki yerlerin ibadethane olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı’ yönündeki bu kararını da tanımıyoruz.” Basın açıklamasına Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı, Alevi Kültür Derneği, sendikalar ve siyasi partililer ile sivil toplum örgütleri de katıldı. Tatilde can verdi A nkara'dan, Alanya'nın Kargıcak beldesindeki akrabalarının yanına tatil için gelen Burhan Şenol (78), serinlemek için halk plajında denize girdi. Kısa süre sonra suda çırpınmaya başlayan Şenol, yurttaşlar tarafından fark edilerek, kıyıya çıkarıldı. Şenol, olay yerine gelen sağlık ekiplerinin müdahalesine karşın kurtarılamadı. Şenol'un cesedi Alanya Belediyesi Morgu'na gönderildi. İneği AFAD kurtardı A fyonkarahisar’ın Evciler ilçesine bağlı Bayraklı Köyü’nde 15 metre derinliği bulunan bir kuyuya düşen inek, Afyonkarahisar İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekipleri tarafından kurtarıldı. Bayraklı Köyü’nde bir ineğin üzeri açık bırakılan bir kuyuya düşmesi üzerine, köylüler Evciler Kaymakamı Hasan Gökpınar’a başvurarak yardım istedi. Gökpınar'ın durumu AFAD ekibine bildirmesi üzerine, olay yerine 3 kişilik ekip, sevk edildi. Emniyet kemerine bağlı halde 15 metre derinliğinde olan kuyuya inen AFAD ekibi, daha sonra ineği bağlayarak vinç yardımıyla kuyudan çıkarılmasını sağladı. İnek, sahibine teslim edildi. ormal zamanlarda, yan yana gelmesi pek de mümkün olmayan bu iki araç; bir devrimin veya dönüşümün sürecinde en temel ve hayati unsurlar haline gelir. Artık kullanımı, bazı spor faaliyetleri ve kültürel gösterilerle sınırlı olan Kılıç bizr zamanların mertlik aracıdır. Bunu en güzel, “Tüfek icat oldu mertlik bozuldu” deyişinde görüyoruz. Öte yandan kalem ise bin yıllardır insanoğlunun vazgeçemediği bir araç, hala da ismi kalem. Kılıç gücün temsilcisi, kalem de bu gücü kullanmada, geliştirmede, tarihe not düşmede mühim bir araç. Ne demiştik, devrim ve dönüşüm. İster Atatürkçü geçinsin ister dinci, bu iki aracı yani gücü ve aklı kullanmadan bir yol alamaz. Bu iki kanadın geçinemeyenleri, hatta bu ve benzeri gazetelerin kadroluları belki kızacaklar ama örneğimiz yine Gazi yani Halaskargazi, Mustafa kemal olacak. Diyor ki Halaskargazi, yalnız savaşları kazanmakla ülke kurtulmaz, kelemin araç olarak kullanıldığı ekonomik ve sosyal devrimlere de imza atmamız gerekiyor. Şimdilerde kılıç kullanan pek yok, aman olmasın da. Ama kalemlere bakalım. Kadrolu muhalefetlerin, maaşlı kalemleri, sabah akşam bizlere nurlu fikirlerini aktarıp duruyorlar ama ya gerçekler? Mesela geçen referandumda sayın Başbakan, “taraf olmayan ber taraf” hatta darmadağın olur demişti. Oldu mu, olmadı mı? İşte bu söyleme “kadrolu Atatürkçüler” ve kalemler, zehir zemberek açıklamalarda bulunmuştu. Ama 1930’larda aynı olayın gerçekleştiğini hatta bu olayda Halaskargazi’nin; tarafsız kalması durumunda Vatana İhanetle suçlanabileceğini yazan bir gazete olduğunu, bunun da kendi cephelerinden olduğunu yazamamıştı. Geçenlerde sayın Başbakan, yine orginal bir çıkışla, N Kılıç ve Kalem “Dindar bir nesil istiyoruz” gibisinden yeni bir söylemde bulununca da yanlı yansız kadrolar yine benzer eleştirilerde bulunmuştu. Nasrettin Hoca’nın dediği gibi, “Sen de haklısın” deyivermek olası ancak Gazi’nin yine yıllar önce ülkemizin gençlerinin ve milletin daha dindar olması gerektiği konusundaki söylemlerini yine görmezden mi geleceğiz. Efendim fazla abartılı oldu farkındayım. Bu memleket ve insanları yüz yıllardır çekiyor bu iki temel araçtan: kılıç ve kalem Bu araçları ellerinde tutanlar, Halaskargazi gibi yani adam gibi tutsalar ve kullansalardı, bugün hiç gerek kalmayacaktı? Neye mi? a) Sabah akşam Gazi’ye ve atalarıma küfredenlere maaş bağlamayab) Ne kadar büyük adam olduğunu ispatlamak için vatandaşı önünde takla attırmayac) Ülkenin geleceğini paşaların apoletlerinde aramayad) Bahis bayiliği almak için birilerinin gönül işlerini takip etmeyee) İktidarını korumak için çapulculara kırmız halı sermeyef) 3 gün sora diktatör diyeceği kelli felli adamlara “dostum”deyip sarılmaya vs, vs. Bugünlerde, mesela gelecek hafta, “Anayasa Yazıcıları” kalemi yeniden ele alıp, çalışmalara devam edecekler. Biri, Anayasa’dan TÜRK kelimesini çıkarmak istiyor. Diğeri TÜR olsun ama yanına Anayasal Vatandaşlık koyalım, diğeri de diyor ki hepsini sayalım.Türkiye’nin insanları sabırlıdır. Bu tekliflerin hiçbirine “saydırmaz.” Kılıç ve kalemini bugüne kadar muntazaman kullanan Türk Milleti, saydıracağı günleri bilmektedir. Ramazan için not: İlk şartı ve cümlesi OKU Dinimiz İslam, Allah ile kul arasında o kadar güzel bir ilişki kurar ki, kimsenin Yüce Allah’ın verdiği imkanları, bu dünyadaki sıralama için kullanmasına gerek yoktur. Teslimiyet, O’nadır. Kalemi olanlara duyurulur. C MY B C MY B