Katalog

6 MAYIS 2012 PAZAR SAYFA HABER 3 Denizli’ye nikaha gidiyorlardı 14 kişi yaralandı urdur'un ilçesi Yeşilova’da meydana gelen trafik kazasında biri bebek, 14 kişi yaralandı. Kadir Sağdaş (37) yönetimindeki 07 BKA 14 plakalı minibüs, YeşilovaDenizli karayolu Çayağzı mevkisinde karşı yönden gelen Mustafa Fındık'ın (29) kullandığı 20 KY 557 plakalı otomobille çarpıştı. “POS” Modern tefeciler yakalandı A ntalya'da POS cihazıyla tefecilik yaparak haksız kazanç elde ettikleri öne sürülen iki ayrı suç örgütüne yönelik 13 ilde düzenlenen operasyon kapsamında, 2’si kadın 55 kişi gözaltına alındı. Dünden bugüne EROL KARABULUT erolkarabulut20@gmail.com GELECEĞİN TÜRKİYESİ: O HİLAL BİZİZ ster göçebe olsun ister yerleşik; savaşarak bir ülke kuranlar da, işgalcilerden hürriyet uman mandacılar da dahil herkes, bugünün cazibesi altında güzel bir gelecek hayal eder. Aklı yeten, gözü kesen herkes on yılları hatta yüzyılları tasarlar, geleceğin ülkesini kurmaya çalışır. Bunu yaparken de çocuklarını, torunlarını düşünür. Ama yaşamak, varolmak ağır bastığından, pembe kağıtlara yazılan, çizilen bu gelecek hayalleri hep kirlenmeye mahkumdur. Çünkü pratik, biraz bulaşıktır. İyi ve kötünün sürekli savaştığı uygarlık serüveninde herkesin üzeri biraz kirlenir. Şimdilerde, devam eden onca soruşturma üzerine, yayın organlarında sabah akşam tartışan, havanda su döver gibi laf üretenleri izliyoruz. Herkesin dilinde bir özgürleşmedir, demokratikleşmedir gidiyor… Bunlara kısmen katılmakla birlikte şu soru da aklımızdan geçiyor. Herkesin biraz kirlendiği bir uygarlık serüveninde, kişiler yaptıkları HATALARI NEDEN KABUL ETMEZ DE SÜREKLİ KARŞISINDAKİNİ KARALAMAYA çalışır. Bu sorunun cevabını bilenler elbette var. En esaslı analiz ise eğitimcilerden, psikoloji ile uğraşanlardan geliyor. Ama bir türlü açık ifadelerle ortaya konmuyor. Özetle; gerçekliğin yani yaşananların görüldüğü, ancak ÇARPIK algılandığı bir ortamda, insanların gerçekleri kabul etmelerinde bir sorun oluyor. Kabaca anlatırsak, “Her siyasinin ve belediye başkanlarının yolsuzluğa karıştığının ge İ B Dev operasyon Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü Mali Suçlar Büro Amirliği ekipleri, 5 ay süren teknik ve fiziki takibin ardından Antalya ve ilçeleri ile Burdur, Diyarbakır, Hatay, Isparta, Konya, İstanbul, Muğla, Mersin, Şanlıurfa, Osmaniye, Kocaeli ve Malatya'da 750 polisin katılımı ile 68 ev ve 21 iş yerine eş za manlı operasyon düzenledi. Devlet Hastanesi’ne kaldırıldılar Yaralananlar, ambulanslarla Burdur Devlet Hastanesi'ne sevk edildi. Minibüste bulunan kişilerin hep birlikte yakınlarının nikah törenine katılmak için Denizli'ye gittiği öğrenildi. Büyük kazada can kaybı olmaması sevindirdi. 5 ayda 5 milyon Zanlıların, yüklü miktarda kredi kartı borçlarını ödedikleri, kurdukları şirketlere ait POS cihazlarından aynı kartlardan yüzde 1015 faizle çe Jandarma 12 saat uğraştı A ntalya’nın ilçesi Fethiye'de Ören köyünde yaşayan ve akli dengesi bozuk olduğu iddia edilen 55 yaşındaki Ali A., evinin yanındaki tarlada çalışırken gördüğü jandarma ekibine, ''kendisini hastaneye götürmeye geldiklerini'' iddia ederek av tüfeğiyle birkaç el ateş etti. Ali A., Jandarma Komutanı Kurmay Albay Fevzi Kurşun'un yönettiği 12 saat süren bir oper asyonla yakalandı. Olayda şans eseri ölen ya da yaralanan olmadı. kim yaparak haksız kazanç elde ettikleri iddia edildi. Cep telefonu, beyaz eşya ve kuyumcu dükkanları bulunan zanlıların polisin teknik takibi süresince, 160 kişinin kredi kartından çekim yaparak 5 ayda 5 milyon lira haksız kazanç sağladığı bildirildi. Kampanyalı tefecilik Örgüt üyelerinin aylık olarak faiz oranlarıyla ilgili kampanya düzenlediği belirtildi. Kampanyalar kapsamında ''Siz arayın biz gelelim'' yazılı el ilanları bastırılarak dağıtıldığı tespit edildi. Gözaltına alınan zanlıların işlemleri devam ediyor. nel kabul olduğu bir yerde, “ben namusluyum, hırsız değilim” diyenlere itibar olmuyor. Bakıyorsunuz, parti başkanı gerçekten yolsuzluk yapmamış ama partilileri ve belediye başkanları olayların içinde. Bu yüzden onca yolsuzluk belgesi ve haberi, gündemin suları içinde eriyip gidiyor ve sandıklara yansımıyor. Diğer yandan, aynı siyasi grubun içindekiler, belgesi, ispatı olduğu halde, arkadaşlarının veya liderlerinin yolsuzluk yaptığına inanmıyor. Bu durum, şöyle özetleniyor: Yolsuzluk gerçeğini görenler, bunu anlama yerine SAHTE BİR GERÇEKLİĞİ ONUN YERİNE KOYUYORLAR(ikame). Ve gerçekliğin kabulünün; MADDİ VE SİYASİ ÇIKARLARINI DA TEHDİT ETTİĞİNİ anlarlarsa o zaman bu kişiler, bu ikame gerçeği kör bir inanış haline sokuyorlar, taraf oluyorlar. İşte, “yarısının, gelecek on yılların Türkiyesi’ni” merak edenlere bir ipucu. Yayın organlarındaki tartışmalara bu açıdan bakınca görülüyor ki gerçeklik, kör bir inanış olma yolunda ilerliyor. Bir örnek: ABD’de cahillere okuma yazma öğreten kurumun eğiticisi, bir grup yetişkine; çöp ve pislik içinde olan bir sokağın fotoğrafını gösterip, soruyor: Burası hangi ülkededir, tahmin edin bakalım” diye… Okuma yazma öğrenmek amacında olan, yetişkinlerden gelen tahmini cevaplar içinde ABD hariç bir çok ülke ismi sayılıyor. Sonunda eğitici, bu sokağın; eğitim yaptıkları binanın yanındaki yer olduğunu söylemesi ile birlikte, bazıları hemen şu tepkiyi koyuyor: “Hayır!, Birleşik Devletlerde böyle bir şey olamaz.” Son söz olarak şunu ekleyelim: Bizler gerçekten değerli insanlarız. Çünkü; atalarımız bizim için, gözlerini kırpmadan şehadet şerbetini içmişlerdir. “Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor. Bir hilal uğruna, ya Rab, ne güneşler batıyor!” İşte o hilal biziz. C MY B C MY B