Katalog

18 NİSAN 2012 ÇARŞAMBA SAYFA HABER 5 Anneden ikinci hayat skişehir'de sağlıklı bir hayat yaşarken, lise 2. sınıfta göz kapağı ve ayaklarda şişme, kendisini sürekli yorgun hissetme gibi şikayetlerle hastaneye gittiklerini belirten 26 yaşındaki Ener Özgür, böbrek rahatsızlığının öncelikli olarak akıllarına gelmediğini söyledi. Bu yüzden göz polikliniğine gittiklerini anlatan Özgür, doktorun bahar alerjisi olabileceğini düşündüğünü söyledi. H ŞEYİ N ER BAŞI SAĞLIK Duruş bozuklukları Op.Dr. Selkin Muluk Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Op.Dr. Tuğçe Balcı Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Medical Park Antalya Hastane Kompleksi’nde gerçekleştirilen başarılı bir operasyonla anne Şükriye Özgür'ün böbreği, 26 yaşındaki oğlu Ener Özgür'e nakledildi E Diyalize hiç girmedi İlaç kullanmasına rağmen şika yetlerinde değişiklik olmayınca nefroloji bölümüne gittiklerini belirten Özgür, yapılan tetkikler sonucu protein kaçağı tespit edildiğini, bunun üzerine de ilaç ve diyet tedavisine başladıklarını söyleyerek 8 yıldır böyle idare ettiğini söyledi. Özgür, 8 yılın ardından rahatsızlığının nakil aşamasına geldiğini anlatan Özgür, “Babam sağlık çalışanı. Bu konularda bilgili. O yüzden hiç diyalize girmeden, organ nakli için Antalya’ya geldik. Yapılan tetkiklerde annem verici olarak uygun bulundu. Anneme ve operasyonu gerçekleştiren ekibe teşekkür ediyorum” diye konuştu. nun sürekli diyet yaptığını, bu yüzden yemek yaparken bile çok zorlandığını belirterek, “Her şeyden az yemesi gerektiği için çok üzülüyordum. Babası şeker ve tansiyon hastası olduğu için verici olarak uygun bulunmadı. Benimki uygun olunca çok sevindim. Her anne gibi seve seve böbreğimi oğluma verdim. Çok mutluyum” dedi. uruş (postür) vücut kısımlarının diziliş ve düzenidir. Otururken, yürürken veye ayakta dururken vücudumuza verdiğimiz şekli ifade eder. İyi bir postür eğitimi çocukluk yaşlarında başlar. Kötü postür, yani vücudu doğru pozisyonda tutmamak, ağrılar başta olmak üzere pek çok rahatsızlığa yol açarak kişinin yaşam kalitesini düşürür. Postür bozukluğunun tedavisinde fizik tedaviden yaralanılır. Uygun zamanda gerekli önlemlerin alınması ile engellenebilir, geliştiğinde de en azından azaltılabilir. D Çok yumuşak yastıklar ve çok sert yüksek yastıklar başın askıda kalmasına ve boynun zorlanmasına sebep olur. İdeal oturma İdeal bir oturmada yük her iki kalça üzerine eşit olarak dağılmalı, bel ve sırt dik olmalıdır. Oturulan yer yeterli yükseklikte olmalı, her iki ayak yere eşit olarak temas etmelidir. Masa başında çalışırken öne eğilmeyi önlemek için masaya yakın oturulmalı, araba kullanılıyorsa direksiyona yakın olunmalıdır. Otururkenkolların desteklenmesi omuz ve boyuna binen yükü azaltır. İdeal ayakta durma Baş dik, ileri ve geri eğiklik yapmaksızın yanlardan bakıldığında kulaklar tam omuz hizasında olmalıdır. Göğüs dik durmalı, bel ve boyundaki çukurluklar normalden fazla veya az olmamalıdır. Karın düz, omuzlar dik olmalıdır. Postür bozukluğunun nedenleri Gelişme çağında kişinin dik durmaması Yanlış duruş alışkanlığı Yapılan iş gereği sürekli oturmak yada ayakta durmak Meslek gereği sürekli aynı eklem ve kaslara yüklenmek Sürekli kullanılan masa ve sandalyelerin gerekli yükseklikte ve biçimde olmaması Ayakta ortopedik bozukluklar Omurga ve eklemleri tutan bazı romatizmal hastalıklar Sağlıkları iyi Medical Park Antalya Hastane Kompleksi Organ Nakli Bölüm Başkanı Prof. Dr. Alper Demirbaş ise “Böbrek naklinde en iyi sonuçlar hasta hiç diyalize girmeden yapılan nakillerden elde edilir. Burda da öyle oldu. Hem annenin, hem oğlunun sağlık durumlarının iyi” diye konuştu. İdeal yatış pozisyonu Yatak zemini sert ve düz olmalı, üzerindeki yatak bir miktar esnek olmalıdır. Yastık çok alçak veya çok yüksek olmamalı, boyundaki çukurluğu destekleyecek kadar olmalıdır. Anne mutlu 2 çocuk annesi 52 yaşındaki Şükriye Özgür ise hastalığı nedeniyle oğlu hayatınızı karartmasın M i s e m n Kıl dö Çocuklarda besin alerjisine dikkat edical Park Antalya Hastane Komplesi Çocuk Alerjisi ve İmmünoloji Hastalıkları Uzmanı Dr.Zafer Berber çocuklarda besin alerjisinin giderek arttığını ve özellikle fındık, fıstık, yumurta ve sütün buna neden olduğunu belirtti. Vücudun alerjenlere karşı karşı farklı şekillerde tepki verdiğini vurgulayan Uzm. Dr. Zafer Berber, ''Gözde kaşıntı, kızarıklık, burunda tıkanıklık, kaşıntı, akıntı, hapşırık, öksürük, nefes darlığı, egzema ve kurdeşen tarzı döküntüler alerjinin belirtileri arasında yer alır'' dedi. M Radikal tedavi yok Anne ve babada varsa çocuklarda da alerjik hastalıkların görünme olasılığını arttığını söyleyen Berber, ''Besin alerjilerinde kanıtlanmış radikal tedavi yoktur. Çocuğun alerjik ol C MY B C MY B duğu besin ve ürünlerinden kaçınması reaksiyonları önlemenin tek yoludur. Bu konuda aileye büyük iş düşmektedir. Besin alerjisi tanısı konulan kişi veya o kişi çocuksa ailesi, bakıcıları ve okul personeli belirtilerin tanınması ve gerekirse acil tedavisi konusunda bilgilendirilmelidir. Aileye bir acil eylem planı verilmelidir, ciddi reaksiyonlarda adrenalin otomatik enjektörü kullanımı konusunda eğitilmelidir. İşlenmiş, dondurulmuş veya paketlenmiş gıdalar gizli besin proteinleri içerebilir; alışveriş sırasında besin etiketleri ve içerikleri dikkatle okunma lıdır. Restorantlarda yenen yemeklerde de gizli besin alerjenleri olabilir; hazırlayan kişilerden yiyecek içerikleri hakkında bilgi alınmalıdır'' dedi. edical Park Antalya Hastene Kompleksi Genel Cerrahi Uzmanı Op.Dr. Mehmet Güler, halk arasında kıl dönmesi olarak bilinen ''pilonidal sinüs'' hastalığında erken tedavinin önemli olduğunu ve tedavide gecikmenin, apse oluşumuna ve fazladan işgüç kayıplarına neden olduğunu belirtti. Genç erkeklerde görülüyor Kıl dönmesinin daha çok 1530 yaş grubundaki erkeklerde görüldüğünü söyleyen Op.Dr.Mehmet Güler ''Özellikle vücudunda kıl yoğunluğu fazla olan, uzun süreler oturarak çalışmak zorunda olan meslek gruplarında, kuyruk sokumunda, derialtında kıl yumakları içeren kistler oluşur.Ciltte toplu iğne başı gibi delikler sürekli iltihabi akıntıya yol açar. Bu hastalık nispeten basit bir hastalık olmasına rağmen gündelik yaşamın kalitesini ciddi derecede bozan bir hastalıktır'' dedi. Tedavinin ameliyat olduğunu vurgulayan Güler, gecikme durumunda, hastalık üzerine alevlenmiş apse eklenmesi sonucu hastanın bir yerine iki ameliyat gerekebileceğini, bununda ciddi iş ve güç kaybına neden olabileceğini belirtti.