22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

4 SAYFA 22 ŞUBAT 2011 SALI GÜNCEL Salıda Bir Alanya FEYZİ AÇIKALIN feyzia@superonline.com G NİHAT TOKLU G GÜRSU KUNT G PELİN GEL AĞAN Hurghada’dan Alanya’ya CHP’de yüksek gerilim çten içe kaynayan CHP’de gerilen sinirler İl Danışma Kurulu toplantısında patladı. Ayların getirdiği gerilimin boşaldığı toplantıda vurdulu kırdılı kavga çıktı. Sonuçta partili bir genç kesici aletle yaralandı. Bazı parti yöneticileri, “Basit bir itişme kakışma oldu. Genç arkadaşımız, kalem batması sonucu hafif sıyrıkla yaralandı...” dese de durum onların dediği gibi değil. M İ Ortada polise yansımış kesici aletle yapılmış yaralama var. Yaralanan partili gencin olayı hafif atlatması biraz şansı, birazda vücut yapısından kaynaklanıyor. Maket bıçağı olduğu tahmin edilen saldırı aleti ile yaralama, ortalama bir insanda daha vahim sonuçlara, hatta kan kaybından ölüme bile yol açabilirdi. Bunun olmaması partili gencin iri cüsseli, kaslı ve yağlı bir yapıya sahip olmasından kaynaklandı. Yani olay görevdeki parti yöneticilerinin ifade ettiği gibi, “üstünde fazla konuşulmaması gereken, basit bir olay” değil. Konu, kapatılacak kadar hafif değil. Olaya tepki gösteren bazı partililerin konuyu CHP Genel Merkezi’ne yazılı ve sözlü olarak ilettikleri duyuldu. Ayrıca toplantıyı izleyen Antalya’dan sorumlu milletvekili Mehmet Sevigen’e de yakınan partililer, “Duruma el koyun” demişler. Özer Ülken döneminde gençlik ve ka dın kollarında başlayan, daha sonra yönetim kurulu içinde devam eden gerginlik ve bölünmenin geldiği nokta ortada. Artık ortada birbirini sevmeyen, hatta nefret eden partililerin olduğu görülüyor. Böylesi ortamdaki bir CHP, genel seçimde Antalya’da başarı sergileyebilir mi? Başarılı olma şansı var mıdır? Durumun ne olduğunu herhalde partinin Antalya müfettişlerinden Mehmet Sevigen de görmüştür. ile Hekimliği uyarınca kapatılan Gebiz Sağlık Merkezi’nin tekrar açılması için başlatılan kampanya gazetelere haber oldu. Kampanyayı, yakın geçmişte AKP Serik İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği yapan, şu anda Yunuslar Mahallesi Muhtarı olan Fikri Şimşek yürüttü. Kalp rahatsızlığı olan Muhtar Şimşek, “Sağlık Merkezi Açık Kalsın” kampanyasında topladığı binlerce imzalı dilekçeyi Antalya Valiliği’ne, İl Sağlık Müdürlüğü’ne sundu. Yürütülen kampanya bir ara hedefine ulaşır gibi oldu. Yetkililer, Muhtar Fikri Şimşek’e, “Gerekli personel ataması yapılıyor. Merkez kapatılmayacak” dedi. Yetkililer sözünü tuttu. Ge A Birileri Gebizlileri kandırdı mı? biz Sağlık Merkezi’ne, birkaç personel atandı. Ama atananlar arasında doktor olmadığı, hepsinin sağlık memuru olduğu anlaşılınca başta Fikri Şimşek olmak üzere Gebizliler büyük bir şok yaşadı. Gebizliler, yetkililere oldukça tepkili. “Biz sağlık merkezinin mesai bitiminde, hafta sonunda ve tatillerde kapanmamasını istiyoruz. 3 bin nüfuslu belde ile 19 köye hizmet veren merkezin açık olması hayati önem taşıyor. Yetkililer doktor yerine sağlık memuru gönderiyor. Nöbetleri onlar tutacakmış. Kalp krizi geçiren birine sağlık memuru ne yapacak? Ya da zehirlenme ve kazalarda onların ilk tedaviyi yapması ne kadar doğru? Bizi kandırmaya hakları var mı” diye soruyorlar. Rant mezarlığı yok etti umluca'nın Kuzca Köyü'ne bağlı Söğütcuması Mahallesi, Antalya'nın önemli yayla yerleşimlerinden biri haline geldi. Hal böyle olunca özellikle yaz aylarında Söğütcuması'nın nüfusu bine yaklaşıyor. Mahalle, son yıllarda gördüğü ilgiye paralel olarak ciddi bir yapılaşma, betonlaşma tehdidi altında. Yaylada apartmanlar yükselmeye, birbirinden çirkin beton yapılar tü K remeye başladı. Tehdit bununla sınırlı değil. Mahalle içindeki mezarlık bile yapılaşmadan nasibini aldı. Mezarların üstü yol, dükkan, hatta otopark oldu. Geriye, duyarlı akrabaları tarafından korunabilmiş birkaç mezardan başka birşey kalmadı. Ne yazık ki bu mezarların yakın zamanda ortadan kalkması söz konusu. Çünkü rantçıların mezarlara bile saygısı yok. ntalya Büyükşehir Belediyesi ile İl Özel İdaresi'nin ortağı olduğu Lara Birlik sahilinin arkasındaki yolda bulunan aydınlatma lambaları bir süredir yanmıyor. 2 kilometrelik sahilin yarısı zifiri karanlık. Bu durumdan akşam saatlerinde yürüyüş yapan turistler olumsuz etkileniyor. Karanlık yol, turistlerin güvenliği için tehdit oluşturuyor. Ayrıca elektrik olmaması nedeni ile direklerdeki çağrı zilleri de çalışmadığı için yurttaşlar ve turistler, taksi çağıramıyor. Yetkililerin bu sıkıntıyı bir an önce gidermesi gerekiyor. A Lara Birlik karanlıkta kaldı ısır’da olaylar patlak verdiğinde ilk aklıma gelen Hurghada’da durumun ne olduğuydu. Kızıl Deniz kıyısındaki, geçimi tamamen turizme bağlı bu şirin kasabada, birkaç küçük gösteri dışında kargaşa yaşanmadığını sonradan öğrendim. İnternetteki bir kaynak, rejim karşıtı gösterilerin olmamasını halkın Mübarek yanlısı oluşuna bağlıyordu. Çoğunluğunu Yukarı Mısır’dan gelen rejim yanlılarının oluşturduğu esnaf, olay çıkarmamış ama Mübarek’in gidişini de kutlamayı ihmal etmemişlerdi! Turizm kazançlarının bozulmaması uğruna bu kadarlık satışı(!) Mübarek hoş görmeliydi… Mısırla Türkiye arasında, “Rol model” olma tartışmaları yaşanırken 10 yıl önceki Mısır seyahatimi düşündüm. Önemli turizm merkezi olan Luxor’da sıkma başlı dar kotlu kızlarla, kirli sakallı gençlere tanık olmuştum. O zamanlar Türkiye’de rastlamadığımız bu genç insan profili, şimdi Alanya başta olmak üzere tüm turizm kasabalarımızı doldurmuştu. Demek ki ilk ithalatı biz yapmıştık! Hurghada’yı merak etmem, Türkiye’de de yaşanabilecek bir kalkışmada, turizm şehirlerimizdeki halkın tepkisinin ne yönde olabileceğini düşünmemdendi. Örneğin, İstanbul kaynarken, Alanya halkı tek geçim kaynağı olan turizme halel getirmemek için tepki vermez miydi? Eskiden olsaydı buna “vermezdi” derdim. Alanya yerel tarikatçısı ve turizm önderleri, kasabaya turizm girdiğinden beri kutsal ittifakı başarıyla sürdürmüşlerdi! Oysa şimdi… Türkiye’nin hızla değişen siyasi yapısı, kaçınılmaz olarak Alanya’daki insan yapısını da farklılaştırdı. Anadolu’dan çıkmazlarıyla, sorunlarıyla beraber Alanya’ya göçenlerin bir kısmı umduğunu bulamadı. Turizm kazançlarından yeterince pay alamadıklarını düşünenler, kendilerini bu şehre ait hiç hissetmediler. Şehirle kan uyuşması sağlanamayınca kendi gettolarını; siyasi, mezhepsel, dinsel birlikteliklerini yarattılar. Ve turizm öncelikli olmayan, radikal sağcı sloganlarla kendilerini ifade etmeye çalıştılar. Tıpkı, referandum öncesi Alanya’da birdenbire oluşturulan sivil inisiyatif örneğinde olduğu gibi… Türkiye’de ayaklanma olacağı yok ama çok önemli bir genel seçim var. Bir de, yaklaşan ve iyi geçmesi beklenen bir turizm sezonu… Tozu dumana katmış bir seçim ortamı, radikalliğin ne denli uçlarında dolaştığı belli olmayan bu oluşumlar için tam da kendini gösterme fırsatı. Şehri yönettiğini varsayan herkesin, vebali yüklenmemesi için dikkatli olması gerekiyor… HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK (0 242) 248 00 57 LAN SERV S C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle